Swallowed Star - SS 153: Bin Yıllık Söğüt Kalbi

---

 

 

Çeviri ve Düzenleme: madShy

 

Luo Feng yakından dinledi ve elbette ki kalbi gürültüyle gürlüyordu.

 

“Bu ses muhtemelen Pulinus ailesinin üyelerinin uçaktan atlayarak yere indiklerinden sonra çıkan sesti.” Luo Feng tahminde bulundu. Aynı sırada ruhsal gücünü kısıtlayarak 100 metre yarıçapından 30 metre yarıçapına düşürdü.İleri düzey savaş tanrıları gibi dövüşçüler etraflarındaki ruhsal gücü fark edebilirlerdi.

 

Aniden--

 

Luo Feng uzaklardan sisin içerisinden bayık bir sesle birilerinin konuştuğunu duydu.

 

“Catalan dokuz söğüt ağacı doğa ruhunun olduğu yer hemen ileride.” Li Yao’nun akıcı ingilizce konuşan sesi sisin içerisinden duyuldu.

 

“Doğa ruhları genellikle o kadar güçlü değildir. Li Yao nasıl oldu da onlarla baş edemedin?” kasvetli bir ses yükseldi.

 

Konuşurlarken kalın sisin içerisine doğru yürüdüler.

 

Luo Feng çimenlerin arasından bakarken sırıtıyordu.

 

Grubun önünde siyah kaftanlı birisi yürüyordu. Oldukça tuhaf görünüyordu.

 

Li Yao onun yanında konuşuyordu ve gerçekten net bir şekilde saygılıydı! Siyah kaftanlı adamın arkasında iri bir yabani ve beyaz zayıf bir adam vardı. İri yabani ve zayıf adam Li Yao’nun önünde başlarını eğmiyordu,açıkça Li Yao’dan korkmadıklarını gösteriyordu.

 

“Görünen o ki siyah kaftanlı adam bu dört kişinin başı.” Luo Feng kendi kendine düşündü.

 

Uzaktaki dört kişinin görüntüleri git gide daha da netleşmeye başladı.

 

“Baş etmek mi?Bu söğüt ağacı kralının çapı üç metrenin üzerinde.Bundan önce bir metre yarıçaplı söğüt ağaçları bin yıllık söğüt kalbine sahipler.Bu söğüt ağacı kralı çok daha güçlü. Dallı budaklı koyu altın dalları aşırı sert.Birisi bir defa onlara yakalandığında , bu ben bile olsam kesinlikle ölecektir!”Li Yao uzaktaki doğa ruhuna sahip dokuz söğüt ağacını işaret etti, “İşte oradalar!”

 

//tipe bak dayak yiyip abilerini çağırmış gibi hahaha

 

Li Yao ve diğerleri Luo Feng’den 120 metre kadar uzaktaydılar ve dokuz söğüt ağacına doğru yürüdüler.

 

Gece vakti olduğundan çok fazla sis vardı.

 

Ve Luo Feng sadece başının yarısını dışarıya çıkartmıştı, bu yüzden Li Yao, Catalan ve diğerleri Luo Feng’in varlığından habersizlerdi.

 

“Sadece dördü mü söğüt ağacı kralına gidecekler?” Luo Feng sessizce izledi.

 

Bu dört kişi söğüt ağacı kralını kesmek istiyordu….ihtimalde hiç gerçekçi görünmüyordu!

 

....

 

Li Yao ve diğerleri dokuz söğüt ağacından 50 metre kadar uzaktayken vahşi yabani kısık sesle söyledi: “ Li tüm söğüt ağaçlarının doğa ruhu olduğunu mu söylemiştin?”

 

“Eğer inanmıyorsan yaklaşabilirsin.” Li Yao sırıttı.

 

“Catalan.” dedi Li Yao ciddiyetle, “Oraya bak, dokuz söğüt ağacının merkezindeki ağaca doğru…. ı en büyük ve ayrıca en güçlü olanları. Onun koyu altın dalları tüm diğer söğüt ağaçlarını kaplayabilecek kadar uzun.Bu nedenle diğer söğüt ağaçlarına saldıramadım bile.”

 

Catalan yakından inceledi: “Koyu altın dallar nerede?”

 

“Bak gövdenin etrafına sarılmışlar.”Li Yao işaret etti.

 

“Oh” Catalan da bu söğüt ağacı kralının sıradışı olduğunu fark etmişti.

 

“Bu söğüt ağacı sadece tek tür bir saldırıya sahip: hedefi dallarıyla sararak boğmak! Gövdesi hareket edemiyor ve kökleri yerin derinliklerine kadar uzanıyor, bu yüzden saldıramazlar.” dedi Li Yao, “Söğüt ağaçlarıyla aynı olarak bin yıllık söğüt ağacı kalbi bulunuyor.”

 

Catalan onayladı: “ Bu söğüt ağacı kralını öldürmenin iki yolu var.”

 

“Birinci yolu köklerinin tümünü kesmek.”

 

“İkinci yolu gövdesini parçalamak”

 

Li Yao da bunu duyunca onayladı: “ Evet fakat...bu koyu altın dallar 200-300 metre uzunluğunda ve köklerini korumak için yerin altına bile dalabiliyorlar! Ve böylesine büyük bir söğüt ağacının muhtemelen tonlarca kökü vardır, bu yüzden tüm hepsini kesmek gövdesini parçalamaktan daha zordur.”

 

“200-300 metre uzunlukta mı?” Catalan hafifçe somurttu.

 

Catalan bir süre sessiz kaldı.

 

HUA!

 

Catalan’ın siyah kaftanı bir anda yok oldu ve siyah savaş üniforması ortaya çıktı.Savaş üniforması setinde birçok hançer bulunuyordu, toplamda 12 tane vardı! Ve  sırtında cirit ardına cirit bulunuyordu!

 

Sırtında altı cirit bulunuyordu, ciritlerden oluşan bir kalkan giyiyormuş gibiydi.

 

“Kara Tanrı seti mi var?” Luo Feng uzaklardan izlerken şaşkına dönmüştü.Catalan’ın siyah kaftanının bir anda kaybolmasının tek açıklaması vardı….siyah kafta dönüşmüş bir Kara Tanrı setinden yapılmıştı.Kara Tanrı setleri kullanıcısının isteğine göre farklı şekiller alabiliyordu.

 

“Silahları ciritler ve hançerler mi?” Luo Feng hafifçe somurttu.

 

....

 

Bu sırada Catalan’ın yüzü buz kadar soğuktu.Gümüş ciritlerin ve siyah hançerlerin görüntüsü birinin içini titreten türdendi. Li Yao bile kenarda hafifçe gözlerini kısıyordu.

 

“Söğüt ağacı kralını bana bırakın!” Catalan’ın sesi emir verirken buz gibiydi, “Söğüt ağacı kralına ben saldıracağım. Li Yao, Keita, Ethan siz üçünüz diğer söğüt ağaçlarına iki taraftan saldırın….Unutmayın güvenliğiniz en önemli şey. Söğüt ağacı kralının tüm dikkatini çektikten sonra siz çocuklar sahip olduğunuz her şeyi bu söğüt ağaçlarını kesmek için harcayın.”

 

“Anlaşıldı.” vahşi yabani dudaklarını yaladı.

 

“Tamam.” Ethan hafifçe onayladı.

 

“Pekala.” Li Yao onayladı.

 

Catalan cevap olarak hafifçe gülümsedi.

 

Chichi~

 

Tüm bedeni hızlıca siyah bir kaplamayla kaplandı. Anında siyah kaplama yüzü de de dahil olmak üzere tüm bedenini kaplamıştı! Diğer bir deyişle Catalan’ın yüzü tamamen siyahtı. Gözleri,burnu ve ağzı hepsi mühürlenmişti! Söyleyebilirdiniz ki Catalan savaş tanrısı seviyesini aşan saldırılar dışında hiçbir şeyden korkmuyordu.

 

“Ruh okuyucuların uçması için gözlerine ihtiyaçları yok.” Li Yao bu sahneye tanık olurken iç geçirdi.

 

“Pekala hadi başlayalım!”

 

Catalan’ın sesi duyuldu.

 

Vııınnnnnn!

 

Catalan şimşek gibi söğüt ağacı kralına doğru saldırdı. Öyle hızlıydı ki göz açıp kapayıncaya kadar söğüt ağacı kralı ile arasında 10 metre kalmıştı. Söğüt ağacı kralı öfkeyle saldırmaya başladı….. çok fazla sayıdaki söğüt ağacı dalları Catalan’ın etrafını sararak gökyüzünü çılgınlar gibi kapattılar ve koyu altın söğüt ağacı dalları hızlıca mücadeleye dahil oldu.

 

Vıııınnn! Vııııınnn! Vııınnnn!

 

Akbaba Li Yao, Kanlı Gölge Ethan ve Koca Ayı Keita arkalarında silüetlerini bırakarak takım halinde 1.8 yarıçapında bir söğüt ağacına saldırmaya başladılar. Siyah akan bir ışık Li Yao ve Ethan’ın bedenlerinden uzadı,onları tamamen kaplıyordu. Net bir şekilde ikisinin de Kara Tanrı setleri vardı. Kara Tanrı setleri olduğundan ikisi de…..hiçbir kalkan kullanmıyorlardı.

 

“Dördünden üçünün Kara Tanrı seti mi var?” Luo Feng uzaklardan izlerken şok olmuştu.

 

Kara Tanrı setleri dünyada o kadar yaygın değillerdi fakat savaş tanrıları neredeyse en üstlere oynamaya cüret edenlerdi. Li Yao ağır yaralı olmasına rağmen kim Li Yao’yu kim aşağı görmeye cüret edebilirdi ki? Dünyada Kara Tanrı seti olan çok az miktarda insan vardı ve her biri hayret verici güçlüydüler.

 

“Şu Catalan bir ruh okuyucu mu?” Luo Feng’in gözleri kocaman açılmıştı.

 

Hepsi görülebiliyordu….

 

Catalan’ın her iki elinde de birer hançer vardı, aynı sırada arkasında dokuz hançer süzülüyordu!

 

"Chichi~~"

 

Dallar çabucak kırılıyordu.

 

Uçan hançerler dalları zorlanmadan kesebiliyordu. Yeterince kısa sürede büyük miktarlarda koyu altın söğüt ağacı dalı Catalan’ı kaplamıştı. Tüm bedeni Kara Tanrı seti ile kaplı olan Catalan savaşırken gözlerini kullanmıyordu. Gözlerinden daha çok 100 metre yarıçapına dağılmış ruhsal gücüyle etrafı araştırıyordu.

 

“Koyu altın dallarla uğraşması kolay değil.” Luo Feng uzaklardan kendi kendine düşündü.

 

Gerçekten de!

"Chichi~~" süzülen dokuz hançer ağaç dallarıyla mücadele ederek onları kesebiliyordu.  

 

"Hmph"

 

Catalan iki elindeki hançerleri de olağanüstü hızlarda kullanıyordu, PU! PU! PU!..... ve tek nefeste birkaç düzine koyu altın dalı kesebiliyordu. Tam bunu yaptığında aniden kuşatmadan geri çıktı. Bu sahne akbaba Li Yao’yu şok etti ve uzaktaki Luo Feng’i tamamen ve kesinlikle şaşırtmıştı!

 

“Şu koyu altın dallar aşırı sert. Bir tanesini kestikten sonra hemen geri çekilip yer altına gitmişti.” Luo Feng sersemlemişti.

 

Önceden onlarla dövüştüğünden bu koyu altın rengindeki dalların tam olarak ne kadar sert olduklarını biliyordu!

 

“Li Yao bile bir anda birkaç düzinesini kesemez.”

 

“Ellerindeki hançerler ne kadar güçlü öyle?”

 

“Ah evet, koyu altın dallarla mücadele eden hançerleri ruhsal gücüyle kontrol ediliyor gibi görünüyordu. Görünen o ki ruhsal gücü benimkinden daha güçlü değil.” Luo Feng kendi kendine düşündü, “Fakat ellerindeki iki hançer çok daha güçlüler!Bu güç egzersizleriyle hayret verici düzeydeki güçlendirmelere ulaşabildiğini gösteriyor.”

 

İleri düzey savaş tanrılarından özellikle ileri düzeyin zirvesinde olanlar, 400000-500000 arasında yumruk gücüne sahip oluyorlardı.

 

2x ya da 3x katlayıcı güç zorlayıcıları ile yumruk güçleri bir milyon kiloya ulaşabiliyordu.

 

Ya eğer katlayıcılar 5x ya da 6x olsaydı?

 

“Muhtemelen form seviyesi ileri düzey savaş tanrısı seviyesinde ve güç zorlayıcıları da yüksek. Buna ruhsal gücü de eklendiğinde---” Luo Feng kendi kendine onayladı. Vücut form seviyesi ile ruhsal gücü bir araya geldiğinde baş döndürücü sonuçlar ortaya çıkıyordu!

 

Tam anında mücadeleyi bitirdi ve söğüt ağacı kralına yaklaştı.

 

“AÇIL!”

 

Elindeki hançerler acımasızca söğüt ağacı kralının gövdesini kesti.Chichi~~ elindeki hançerler durmadan önce sadece 6-7 santim kesebilmişti. Gövdedeki yaradan küçük yeşil damlalar yavaşça dökülüyordu.

 

“BOOOMM~~”

Diğerlerinin etrafına dağılmış koyu altın dallar sonunda öfkelenmişlerdi. Neredeyse 10000 söğüt ağacı dalı çılgınlar gibi Catalan’ı her yönden sarıyordu.

 

“Vıııınnn!”

 

Catalan ellerini savurduğu gibi yırtıcı bir şekilde dışarıya doğru atıldı!

 

Vııııııın! Vııııııınn!

 

İki siyah kol aniden uzadı Catalan’a 7-8 metre uzunluğunda kollar sağlıyorlardı. Siyah kollarının ikisi de söğüt ağacı dallarına doğru savruldu! Bir kapı açıyormuşlarcasına 7-8 metrelik uzun siyah kollar iki taraftan söğüt ağacı dallarını parçaladı!

 

Vııııınnnn!

 

Catalan anında dışarı atıldı. Koyu altın dallar hemen siyah kollarının etrafını sarsa da siyah kolları anında erişteler gibi büyük miktardaki koyu altın dallar arasından sıyrıldı.

 

“Pekala, gövdesi epeyce sert !”

 

Catalan söğüt ağacı kralından 100 metre kadar uzakta durdu. Diğer söğüt ağaçlarının etrafında yürürken elinde gümüşümsü gri  bir cirit belirdi.

 

“Yarıp geç!!!”

 

Catalan’ın yüzü gürlerken vahşiceydi. Gümüşümsü gri ciridi bir elinde tutarken tüm b edeni aniden bir yay şekli çizdi. Sağ kolundaki bisepsleri siyah teninin altından şişti. Gümüşümsü gri ciritin ucunda bazı vida dişleri bulunuyordu.Süratle koşarken sonrasında şimşek gibi fırlattı!

 

Vıııııınnn!

 

Bir şimşek akıntısı!

 

Dönen bir şimşek akıntısı! Cirit gerçekten de uçarken dönüyordu!

 

Büyük miktardaki koyu altın dal onu engellemek istedi fakat cirit çok aşırı hızlıydı, muhtemelen 10 mach hızını aşıyordu. Sadece üç koyu altın dal ona dokunabildi ve sonrasında ışık akıntısı altın söğüt ağacı kralının gövdesine saplandı.

 

“BUZZZ~~” odunsu tabakayı matkapla deliyormuşçasına, yırtıcı bir şekilde patladı.

 

Chichi!

 

Tüm cirit söğüt ağacı kralının gövdesine gömüldü ve ciridin bir kısmı diğer taraftan çıkmıştı bile.

 

“Catalan’ın Hayalet Gözü ve Hayalet Vuruşu, tam da dünyanın en ünlü iki nihai hareketinden beklendiği gibi.” Li Yao elinde olmadan biraz titredi, “Vücut gücünü ve ruhsal gücünü kombine ederek hayalet şeytan gibi bir saldırı yapmak….inanılmaz. Saldırılarındaki güç kıl payı savaş tanrısı seviyesini aşan düzeye ulaşıyor olmalı!”

 

Luo Feng uzaktan izlerken nefes nefese kaldı.

 

Bunu hiç düşünmemişti….

 

Böylesine bir savaş tanrısının varlığını… Catalan’ın hançeriyle olan saldırısı 10 cm bile kesememişti ve söğüt ağacının çapı 3 metre kadardı. Fakat şimdi Catalan’ın ciriti gerçekten de tüm gövdeyi delip geçmişti!

 

Çok fena! Aşırı ürkütücü!

 

“GÜMBÜÜÜRRR~~” tüm söğüt ağacı kralı çılgınlar gibi sallanmaya başladı ve aynı sırada koyu altın dallar çılgınlar gibi Catalan’ın etrafında dans etmeye başladı.

 

“Diğer söğüt ağaçlarına saldırın.” Catalan gürledi.

 

“Tamam.”

 

Akbaba Li Yao, Koca Ayı Keita ve Kanlı Gölge Ethan hepsi kenardaki söğüt ağacının etrafını sardılar. Söğüt ağacı kralının yardımı olmadan….sadece 1.8 metre yarıçapındaki bu söğüt ağacının bu güçlü dövüşçülere karşı hiçbir şansı yoktu. Ancak birkaç saniye sonra bir BOOOM sesiyle devasa söğüt ağacı düştü.

 

“Bin yıllık söğüt kalbini alın.” Li Yao, Keita ve Ethan aynı anda gövdeye vurdular.

 

BOOMM~~~~

 

Ağaç parçaları her yana saçılarak kalp titreten yeşil bir parça onlarla uçtu.

 

“İşte bin yıllık söğüt kalbi.” Li Yao ve diğerleri neşelendi.

 

.....

 

Luo Feng de bu yeşil parçayı görmüştü. Li Yao ve diğerleri daha fazla gövdeye saldırmıyorlardı ve yeşil şeye doğru hücum ediyorlardı, birisi karara varabilirdi-- bu kesinlikle bin yıllın söğüt kalbiydi! Dahası Luo Feng çoktan savaş tanrısı tartışma panosunda bin yıllık söğüt kalbinin fotoğrafını görmüştü.

 

“Bin yıllık bir söğüt kalbi kişinin vücut form seviyesini ve yenileme hızını arttırabilir, ve bu 1.8 metre yarıçapında olan bir söğüt ağacının doğa ruhu.”

 

Luo Feng’in gözlerinde daha önce hiç görülmemiş bir ışık parıltısı belirdi.

 

“Bu benim!!!!”

 

Vııııııııınnn!

 

Ruhsal gücüyle anında tepki verdi! Yeşil şey anında Luo Feng’e doğru uçtu.

 

“Ruh okuyucu!” Catalan’ın ruhsal gücü Luo Feng’in ruhsal gücünü keşfetmişti. Diğer yandan yine de burada bir ruh okuyucu olmasına gösterdiği tepki çok kısa bir zaman almıştı.

 

Ve çok kısa bir zamanda---

 

Yeşil ışık Luo Feng’den 80 metre uzaklıktaydı.

 

“Geri çek.” Catalan da ruhsal gücünü geri çekmek için kullandı.

 

“Beng!”

 

İki biçimsiz ruhsal güç çarpıştı.

 

Vııııınn!

 

Yeşil ışık Luo Feng’in olduğu çalının içerisine doğru uçtu ve Luo Feng mümkün olduğunca hızlı bir şekilde yer altına doğru kazdı.

 

“Bin yıllık söğüt kalbi!” Li Yao, Keita ve Ethan hepsi hücum etti.

 

Catalan da oraya uçtu.

 

Dört güçlü dövüşçü çimenlerin önünde durdular ve önlerindeki göze çarpmayan çukura baktılar.

 

“Bin yıllık söğüt kalbi çalındı.” Keita ve Ethan öfkelenmişlerdi.

 

“Nasıl olur da burada hala insanlar olur?” Catalan öfkeyle Li Yao’ya baktı, “ Ve o bir ruh okuyucuydu. Ruhsal gücü neredeyse ileri düzey savaş tanrısı seviyesine ulaşıyordu.”

 

“Bu Luo Feng, bu Luo Feng…” Li Yao ekledi.

 

“Luo Feng,o…..seçkin eğitim kampındaki Luo Feng mi?” Catalan sordu.

 

“Evet,evet, bu o. Bana karşı bir kini bulunuyor. Doğrusunu söylemek gerekirse buraya onu kovalarken geldim fakat bu doğa ruhlarını keşfedebileceğini düşünmüyordum.” Li Yao cevapladı.

 

Catalan’ın yüzü hiç iyi görünmüyordu.

 

“Catalan sen de bir ruh okuyucusun. Onu yakalayabiliyor olman gerekmez mi?”

 

“Yer altına gitmek ve gücü hemen hemen ileri düzey savaş tanrısı seviyesine ulaşan bir ruh okuyucuyu kovalamak mı?” Catalan sırıtarak dik dik baktı, “Ruhsal gücün eğitmesi kolay olan bir şey mi olduğunu sanıyorsun? Tüm o yıllarda benim vücut form seviyem ileri düzey savaş tanrısı seviyesinin zirvelerinde oldu, fakat ruhsal gücümün gelişimi son derece yavaştı.”

 

Catalan gençken bir ruh okuyucu olarak kendi gelişim sürecine sahipti. Catalan acemi düzey savaş tanrısı seviyesine ulaştığında ise bu durmuştu.

 

Bundan sonra kendi kendine eğitmek durumunda kalmıştı.

 

Ne yazık ki…..

 

Ruhsal gücü eğitmek bedeni eğitmekten çok ama çok daha zordu. Tüm o yıllardan sonra Catalan’ın vücut form seviyesi çoktan ileri düzey savaş tanrısı seviyesinin zirvelerine ulaşmıştı, ancak ruhsal gücü ancak orta düzey savaş tanrısı seviyesinin zirvelerinde kalmıştı! Diğer yandan ruhsal gücü ve onun gücü bir araya geldiğinde ona inanılmaz korkutucu bir güç çıkışı sağlıyordu.

 

Onu Hayalet Şeytan yapan şey de işte buydu!

 

“Yer altında gidip ileri düzey savaş tanrısı bir ruh okuyucuyu mu kovalamak? Savaş tanrısı seviyesini aşan varlıklar bile böylesine bir şeyi söylemez.” Catalan emir verdi, “ Şimdi Keita bölgede devriye gez ve yakınlarımıza tekrar birinin gelmesine müsaade etme. Li Yao ve Ethan siz ikiniz ve ben hızlıca tüm şu doğa ruhlarını alacağız.”

 

“Evet”

 

Herkes onayladı ve Li Yao sadece öfkesini tutarak dişlerini sıkabiliyordu.

 

“İyi değil.” Catalan’nın yüzü değişti, “Bu Luo Feng önceden söylediklerimizi duymuş olmalı, bu yüzden tüm bu doğa ruhlarını biliyor…. kesinlikle Sınırların Dojosu ile bağlantıya geçecektir!”

 

“Sınırların Dojosu?”

 

Herkesin yüzü trajik bir şekilde değişti ve Catalan öfkeyle Li Yao’ya baktı.

 

“Çabuk olun, Sınırların Dojosunun en azından buraya gelmesi için muhtemelen üç saate ihtiyacı var. Güvende olmak için acele edip doğa ruhlarını toplamalı ve iki saat içerisinde ayrılmak zorundayız.” Catalan komut verdi, “Ne kadar aldığımızın bir önemi yok kesinlikle iki saat içerisinde ayrılacağız.”

 

“Evet.”

 

Tüm bu zaman içerisinde Li Yao tek bir şey söylemeye cüret etmedi; herkes bir telaşe içerisindeydi.

 

......

 

Yerin altında hayret verici hızlarda kazan Luo Feng kayalı katmana kadar kazmaya devam etti!

 

“Bin yıllık söğüt kalbi.” Luo Feng bin yıllık söğüt kalbini avuçlarken son derece tutkulu ve heyecanlıydı.