Bölüm 699: Gizemli Pan Xi

Luo Feng katliamına başlamıştı.

Cui Lang yıldız alanındaki Cui Lang gezegeninde Luo Feng, Kevin ve muhafızlarının hepsini öldürmüştü, toplam 103 kişi öldü ve geride kimse kalmadı.

Aynı gün Fu Di gezegenine ulaştı. Hemen hemen hepsi, Benedict'in özel gezegeni olmuştu. Yüzbinlerce çalışanı, on binlerce muhafızı vardı ve gücü cennetseldi. Kendi sarayında kaygısızca yaşıyordu. Fu Di gezegenindeki katliamda, Luo Feng toplam 36.257 kişiyi öldürmüştü. Önlerinde meydana gelen olaya çok sayıda insan şok oldu, Benedict'in kendisi sert bir şekilde cezalandırıldı. Luo Feng kan gölgesi bıçağıyla ölmesine izin vermeden önce onu on bin kez kesmişti.

4. günde Luo Feng, Yi Wei gezegenine ulaştı, aynı zamanda 18 yöneticiden biri olan Le Ka'nın da evine. Luo Feng, Le Ka'yı ve muhafızlarını öldürdü, toplamda 103 kişi, Luo Feng bunlardan birinin masum olduğuna kanaat getirdi ve gitmesine izin verdi....

26. gün, alev rüzgârı örgütünün en çılgın katliamıydı. Bu sefer Dripping gezegenindeydi.

Tamamen, 18 yöneticiden biri olan Lee'nin kontrolünde olan bir gezegendi. Bu Dripping Gezegeni inanılmaz derecede sıkı bir güvenliğe sahipti, tam bir şeytan cehennemiydi. Bu gezegen, ayrıca Cui Lang yıldız alanındaki güçlü olanlar arasında dinlenmek için de favoriydi. Her türlü yolsuzluk burada görülebilirdi, bu insanları aceleye bağımlı hale getirdi.

Bu sefer!

Luo Feng, Lee ve onun emrindekiler de dahil olmak üzere toplam yaklaşık 100.000 insanı öldürmüştü. Büyük bir kısmı gemilerini alıp kaçmaktayken, bu güçlü insanlar büyük çapta katledildi, hatta muhafız ekipleri bile çılgınca öldürüldü. Sonunda, bütün bu insanlar öldürüldü. Tüm Dripping gezegeni bir kan okyanusu haline gelmişti. Sanal Evren Şirketi tarafından gönderilen üyeler bile kan banyosuna bakınca şok oldu.

Bu savaş sırasında Luo Feng, 1.02 milyondan fazla insanı öldürdü. Kan gölgesi bıçağı... suçlu olduğunu düşündüğü herkesi öldürmüştü....

Luo Feng 18 yönetici arasından, 16 kişiyi öldürmüştü bile.

Wei Feng gezegeni.

Bu, sürekli uluyan rüzgarlara sahip bir gezegendi. Gezegenin normal sivilleri genellikle hayatlarının çoğunu şehir içinde geçiriyorlardı ve gezegenin kuzey batı bölgesinde, 100 kilometreden fazla bir alana yayılan lüks bir gezegen vardı.

Ç.N: Gezegen içinde gezegen hmm…

Orada bulunan muhafızların sayısı 10.000'in üzerindeydi. Köleler on binlerceydi, gezegenin gerçek özgür ve sınırsız alanıydı.

"Beni neden öldürmek zorundasın? Neden!!!" Saraydaki kanlı okyanusun ortasında, 17. yönetici Pa Li Man De'nin gözleri Luo Feng'e soğukça bakıyordu.

"Suçlusun." Luo Feng kan gölgesi bıçağını tuttu ve onun önünde durdu.

O biçimsiz kana susamışlık onun korkudan yere çökmesine sebep oldu.

Luo Feng'in bu süreçteki katliamları gerçekten çılgınca bir seviyeye ulaşmıştı ve bunu bastırma zahmetine bile girmedi, açıkça görmek istiyordu… Bu kana susamışlığı ne kadar güçlüydü? Bu yüzden, en hızlı öldürme biçimi olan, ruh enerjisi silahını kullanmamıştı. O daha çok, kan gölge bıçağını basitçe teker teker öldürmek için kullandı.

Başlangıçta sadece ellerini kullanmak istemişti, ancak sayıları çok büyüktü ve pençesinin verimliliği çok düşüktü, dolayısıyla bıçağını kullanmaya karar verdi!

"Suçlu muyum? Sanal Evren Şirketi'nin bir üyesisiniz, ancak bana iftira atamazsınız. Genç bir yaştan itibaren burada Wei Feng yıldızı üzerinde yaşadım, tek başıma büyüyor ve çalışıyordum. Alev rüzgarı organizasyonuna katıldıktan sonra bile, onların yaptıklarını hiç sorgulamadım. Lee iş bölümünün sorumlusuydu ve tüm olay patron Pan Xi tarafından yönetiliyordu. İnsanlık dışı uygulamalara gelince, ben asla bunları yapmadım. O zaman neden suçlu olduğumu söylüyorsun, neden?" Bağırdı.

"Alev rüzgârı ilk başladığında, her taraftan tehlikelerle karşı karşıya kaldı." Luo Feng kayıtsızca söyledi. "O zamanlar, piyasanın bazı bölümlerini kazanmak için ve güçlü insanları korkmalarını sağlamak için 18 alan lordu öldürdünüz. 3 kısa ay içinde 621 güçlü insanı ve emirlerindeki 32.193 kişinin tamamını öldürdünüz."

Pa Li Man De şok oldu.

"Yolunuzda kim durduysa öldürdünüz. Ve karanlık işlerle asla ilgilenmemiş olsan da, onların yapmasına izin verdin ve hala o işlerden çok miktarda kar elde ettin." Luo Feng soğukça söyledi, "Asla işleri yapan asıl kişi olmadın, ancak temiz olduğunu söylemeye de hakkın yok."

Pa Li Man De'nin nefesi kesildi.

“Diğerleri kadar kirli değilsin, ancak bu işler sayesinde sonsuz bir servet kazandın. Bu yüzden ölmeyi daha çok hak ediyorsun." Luo Feng soğukça dedi.

"Ben sadece alev rüzgarı organizasyonunu eğitimim için daha fazla kaynak elde etmek için bir basamak taşı olarak kullandım." Pa Li Man De ağladı.

Chi!

Pa Li Man De gözlerini dört açtığı anda bir parıltı parladı, ardından yarıya bölündü ve iç organları yere aktı.

''Hmph.'' Luo Feng elindeki kan gölgesi kılıcını çevirdi ve kınına koydu, ardından döndü ve gitti.

Karanlık evrende, Yun Mo gezegen gemisi uçuyordu.

Kontrol odasında, Dylan ve Luo Feng oturup ve şaraplarını yudumluyordu.

"Katliamdan sonra, özel olarak kırmızı şarabı seçtin." Dylan başını salladı.

Luo Feng bardağını kaldırdı. Kırmızı şarap, ışığın altında kalbinin arzularını yansıtırcasına parıldıyordu, Luo Feng yumuşakça şöyle dedi: "Katliamdan sonra şarap içmek, hoş bir duygu."

"Katliamlarınıza sadece iç geçirebiliyorum." Dylan başını salladı. “Eğer öğretmenimle yaşadığım deneyimlerim olmasaydı ve onun kana susamış eylemlerini görmeseydim, muhtemelen katliamlarınıza alışamazdım.”

"Öldürülmesi gerekenleri öldürürüm. Gerekmeyenleri öldürmem." Luo Feng dedi.

Tıpkı Bass gezegenindeki ilk sefer gibi, Klaus ve gardiyanlarının ayrıntılı bilgileri de Sanal Evren Şirketi tarafından sağlanmıştı. Şeytan sarayının yıldız gezgini seviye 9'larının büyük bir kısmına gelince, Luo Feng ruhlarını araştırmak için ruh tekniklerini kullandı ve geçmişlerini öğrendi.

Ölmemesi gerekenleri, Luo Feng öldürmedi.

Suçlu olanlarınsa, hepsini öldürdü.

"Kimin ölmesi gerektiğini ve kimin ölmemesi gerektiğini neye göre yargılıyorsun?" Dylan merakla sordu. “Kararların kesinlikle doğru olduğuna... emin misin?”

Eğer bu soru yüz kişiye sorulsaydı, muhtemelen 100 farklı cevap olurdu.

"Dylan, Şu ana kadar öldürdüğüm insanlar arasında kimi öldürmemem gerektiğini düşünüyorsun?" Luo Feng sotuyla cevap verdi "Eğer hiçbir sebep yoksa doğal olarak onları öldürmem. Ben her zaman bir sebeple öldürürüm."

Dylan güldü.

Bu konuda başka kimin aklına ne gelirse gelsin, Dylan bu cevaptan oldukça memnundu. Ölümsüz olduğu ve daha önce dış bölge savaşlarında savaştığı için. Şundan emindi… ırk savaşları acımasızdı, biri diğerinden daha güçlü olduğu sürece, bu onu öldürebileceği veya yakalayabileceği anlamına geliyordu.

Yumuşaklık için yer yoktu! Geri çekilmek yok!

Eğer insanlık geri adım atarsa ve zayıflarsa. Diğer ırklar güçlenecek ve ilerleyeceklerdi.

Uzun vadede bölgelerinin küçülmesi insanlığın gücü için kaygan bir eğim olurdu ve dolayısıyla da yumuşaklığa yer yoktu.

Kanlı ırk savaşları, daha zayıf iradeli insanların çoğunu çıldırtır ve içten içe yıkılmasına sebep olur.

Ve bunlar sadece normal sahnelerdi. Katliamdan hoşlandıklarını iddia edenler bile yüzlerce kişiyi öldürmek basit bir şey değildi. Gerçekten öldürmek, binlerce insanı milyonlarca hatta yüz milyonlarca insanı, özellikle de savaşlardaki her türlü yanılsama ve kanlı muharebeleri kullanarak öldürmek anlamına gelir. Bu tür öldürmeler yüzünden insanın sarsılması kolaydı, dolayısıyla akıllarını kaybeden ve savaş alanında hayatını kaybeden birçok kişi vardı!

"Neden öldürdüğünü anlamak çok önemlidir." Dylan başıyla onayladı. "Sebepleriniz çok basit olsa bile, kalbinizde ve kararlılığınızda bir nedeniniz olmalı. Eğer herhangi bir kararlılık olmazsa… gelecekte dış bölge savaşlarına girdiğinizde, yanılsamalar ve benzerlerinin içine karıştığınızda, kendinizden şüphe etmeye başlamak çok kolay olacaktır.”

"Anlıyorum." Luo Feng gülümsedi ve başıyla onayladı.

Dünyadaki savaşlar bile, birçok askerin akıl hastalıklarına yakalanmasına ve akıllarını kaybetmesine neden oluyordu.

Hele ki dış bölge savaşları.

İki gün sonra.

Yun Mo gezegen gemisi, evren yolculuğundan geçti ve Bei En küçük gezegenlerine ulaştı.

Kontrol odasındaki Luo Feng ve Dylan uzak mesafeden baktığında, uzaktaki gezegenlerin küçük kümeleri, dağınık taşlara benziyordu.

"Pan Xi." Luo Feng usulca söyledi. “7. prensin bile takdirini kazanan Alev rüzgârı örgütünün gerçek ruhu ve ruhani lideri. Pan Xi'ye kıyasla... diğer 17'si küçük böceklerden başka bir şey değildi."

"Hm" Dylan başıyla onayladı.

İkisi Pan Xi'nin bilgilerini incelediler, ona saygı duymadan edemediler.

Onun deneyimleri oldukça efsaneviydi.

Pan Xi bir köle olarak doğmuştu. Ancak vücuduna canlı bir mikroçip yerleştirilmek üzereyken, yükselişe geçti ve bir hayat gezegenini devraldı. Daha sonra, bir gemiyi alıp köle gezegeninden ayrılmak için büyük miktarda astına emretti ve oradaki köle kuvvetinde büyük bir yara bıraktı.

Köle gezegenden kaçtıktan sonra astlarını dağıttı ve Cui Lang yıldız alanı içinde bir evren vatandaşı kimliği elde etti.

Yıldız alanındaki normal bir yaşam gezegeninde yaşadı ve yüzlerce yıl eğitim yaparak kendini tekrar göstermeyi bekledi. Kendini tekrar gösterdiği zamansa, zaten bir evren seviye savaşçıydı. Gücü ile köle tüccarlarından intikam almaya başladı, o zamanlar onların da güçleri vardı ama daha sonra Pan Xi tarafından yok edildiler.

Daha sonra!

Pan Xi kendi köle ticaret halkasını kontrol altına aldı ve yeni bir köle tüccarı oldu!

Elindeki kaynaklarla, gücü hızla yükseldi ve alan lordu seviyesine ulaştı. Alan Lordu olunca diğer 17 alan lorduyla temas kurdu ve bir ittifak oluşturdu! 18'i bir araya gelince… doğal olarak pazarın kontrolünü ele geçirdiler. İnsanlarını seçmeden önce dikkatli bir şekilde gözden geçirmişti.

Arka plana sahip olanlar, savaşabilecek olanlar, entika konusunda iyi bilinenler... seçtiklerinin hepsi elitlerdi.

Arkasındaki Alev rüzgarı örgütü ile Pan Xi büyük miktarda kaynak ele geçirdi ve ciddi bir eğitime başlamadan önce gücünü kurdu. Teknikler satın aldı ve eğitim yapmaya başladı ve sektör lordu seviye 3'e ulaşan tek kişi oldu. Gücü sayesinde, 7. prensle bile tanışabilmişti ve prensin desteğiyle birlikte, ağı daha da korkunç hale geldi!

O, Pan Xi'ydi.

Kölelikten acımasız ve takdir edilesi bir insana dönüşen kişi, bir sektör lord seviye 3 savaşçı! Birisi, Cui Lang yıldız alanındaki sektör lordlarının sayısının onlarca olduğunu ve içlerinde pek çok öğretmen ve rehberlerin olduğunu ve bunların arasında ölümsüzlerin bile olduğunu bilmeliydi. Sadece kendine güvenmek ve sektör lordu seviye 3'e ulaşmak, bu inanılmazdı.

Alev rüzgar örgütünün ruhani lideri olduğu için, patron olarak tanındı.

Pan Xi, lüks hayatından neredeyse hiç zevk almamıştı. Bei En gezegeninde kalarak kendini eğitimine adamıştı.

"Bu Pan Xi." Dylan başıyla onayladı ve gülümsedi, "Ona saygı duyuyorum."

"Ben de ona saygı duyuyorum." Luo Feng başıyla onayladı ve haykırdı. "Hiçbir şeyi olmayan bir köle olarak doğmuş olmak ve sektör lordu seviyesine ulaşmak için sıkı sıkıya çalışmak, gerçekten etkileyici. Ve bu küçük gezegenler içinde eğitim yapmak… irade, hırs, yöntem, her şeye sahip… ”

"Doğru." Dylan başını salladı, “Sahip olmadığı tek şey, aşmaması gereken bir sınır belirlememesiydi. Onun acımasızlığı ve gaddarlığı trilyonların acı çekmesine sebep oldu. Alev rüzgarı örgütü on binlerce köle gezegenini kontrol ediyordu, barışçıl yaşamlarını sürdüren birçok sivilin aileleri onun yüzünden dağıldı. Trilyonlarca insanı köleleştirdi ve sattı, bu karanlık yöntemleri… Sonunda Sanal Evren Şirketi'ni onu halletmek için harekete geçirmeye zorladı.”

Luo Feng başını salladı.

"Haydi gidip Pan Xi'yi yargılayalım." Luo Feng dedi.

Sou! Yun Mo gezegen gemisi, küçük gezegenler kümesinin içinde uçtu...