Swallowed Star - Bölüm 626: Değişim

---

 

 

 

 

 

“Ayrıca samanyolu galaksisine en yakın olan 13. takıma no.9’un evi, dünya’yı kontrol etmesini emredin.” Siyah üniformalı kel 3 gözlü adam emretti.

 

“Evet!”

 

Gümüş üniformalı astı saygıyla cevapladı.

 

Sessiz yer altı üssü asıl sakin durumunu kazandı, bu gizemli organizasyonun üyeleri genellikle çok sessizlerdi, nadiren konuşurlardı.

 

Luo Feng muhafız takımını Yun Mo Gezegeni gemisine aldığı gibi ışık hızının 50 katı hızda seyahat ederken, samanyolu galaksisinin bulunduğu kara evren bölgesine normal görünümlü C derece siyah disk şeklinde bir gemi çoktan ulaşmış yavaşça uçuyordu.

 

“Kaptan, bu uzay güçlü bir ölümsüz tarafından uzay teknikleriyle modifiye edilmiş. Koordiantları engelliyor. Doğrudan Dünya’ya ilerleyemiyoruz.” Yeşil üniformalı uzun ve sağlam maymun adam saygıyla söyledi.

 

Parçalayıcı bir ses aniden çalındı…

 

“Durum tahminlerimiz dahilindeydi, gerçekten doğrudan Dünya’ya ilerleyemiyoruz. Solucan deliğinden geçsek bile ulaşmak 3 yıllık zaman alacak. Uzay tekniklerini kırması için organizasyondan bir ölümsüz getirin.” Başka bir yeşil üniformalı zayıf hatun saygıyla söyledi.

 

Toplamda yeşil üniformaı 8 adam ve hatun vardı, önlerinde gümüş üniformalı yaşlı bir adam duruyordu.

 

“Hm.”

 

Yaşlı adam onayladı, “Birinci seçenek solucan deliği, asıl evrende 3 yıl uçmak organizasyonun kabul edemeyeceği bir şey. Ve uzay tekniklerinin kırılması içi aşırı güçlü bir ölümsüzün gelmesi gerekiyor. Burada hüküm sürmüş ölümsüz 1008 evren ülkesinin inanılmaz kaynaklarından birisi olmalı. Bu meseleyi… lider ile görüşmek zorundayım.”

 

Kara evrende…

 

Kan rengi üçgen gemi şaşırtıcı hızlarda ilerliyordu. Yeşim Kubbe Gezegeni dünyadan yüz milyon ışık yılı kadar uzaklıktaydı, bu yüzden 50 kat ışık hızıyla bile ulaşması 2 ay kadar sürüyordu. Muhafızların hepsi kabinlerinde dinleniyordu.

 

Ana kabinin duvarları asmalarla kaplanmış, yeşil yapraklar  her yanı sarmış, tüm kabin boşluğunun küçük bir orman misali görünmesine neden oluyordu.

 

Besleme kabininin kapısı otomatik olarak aniden açıldı.

 

Hua hua…

 

Çıplak bir vücut besleme sıvısından yükseldi.

 

“Haha, bir aylık zamanda sonunda alan lordu seviye 9 zirvesine ulaştım.” Luo Feng gülümsedi ve kabinden ayaklanarak çıplak biçimde orada durdu ve asmalarla kaplı kabine baktı, aniden gözleri parladı, tek bakışta odada toplamda 216 asma sayabiliyordu.

 

“Başarılı? Bulut öpen asmanın dönüşümü bitti mi?” Luo Feng şaşkınlıkla asmaya baktı.

 

Hua!

 

Sayısız asma atıldı, adeta inanılmaz neşeli bir çocuğun ebeveynine sarılması gibi tamamen Luo Feng’i kaplayarak hızlıca küçüldü ve…. çok hızlı şekilde 10 metre karelik alanda toplandı. Tamamen asmalarla kaplı asıl durumundan yeşim yeşili saran bir zırha dönüşmüştü.

 

“Hm?” Luo Feng’in gözleri parladı.

 

Zırhın renkleri değişmeye devam ediyordu, ara sıra gümüş, bazen yeşim yeşili, bazen parlak kırmızı ve saf siyah… aynı anda neşe ve mutluluk düşünceleri gönderirken yaprakları mutlulukla dalgalanıyordu.

 

“Önceden rengini değiştirebiliyor olmasına rağmen bu kadar kolay ve basit değildi, Sektör Lordu seviyesi gerçekten insan bedeninin dönüşümünün zirvesi.” Luo Feng içinden iltifat etti.

 

Yıldız gezgini seviyesinden sektör lordu seviyesine inan bedeninin özünde muazzam bir dönüşüm yaşanıyordu.

 

Sektör Lordundan ölümsüzlüğe çoğunlukla ruhta dönüşüm yaşanıyordu.

 

Bu nedenle sektör lordu seviyesi insan bedeninin zirve dönüşüm sınırı sayılırdı. Tabii ki diğer ırkların yaşam formlarında…. hafif farklılıklar mevcuttu.

 

“216 asmayla sektör lordu seviyesinin zirvesine dönüşen bulut öpen asma normal bir bulut öpen asmadan çok daha güçlü.” Luo Feng multuydu.

 

Seviyesi yükseldikçe…

 

Aynı seviyede olmasına rağmen normal bir savaşçı olağanüstü olan ile kıyaslandığında aralarındaki uçurum gitgide daha da büyüyordu!

 

Yıldız seviyesi sırasında evren dahilerinin çok azı kaynak yasaarını idrak ediyordu, güçlü olanlar fazla güçlü değillerdi. Bu zamanda dahiler ve normal kişiler arasındaki fark fazla büyük değildi. Ancak evren seviyesinde… benzer evren seviye 9’lar arasında dahi olarak çağrılmaya değecek olanların çoğu yasaların bir kısmını idrak etmiş oluyordu.

 

Bu sırada güç farkı öncekinden çok daha büyük oluyordu!

 

Sektör Lordu seviye 9 düzeyinde!

 

Yasa idrak düzeyi, iç dünya, kendi oluşturduğun teknikler, özel karşılaşmalar v.b hepsi sektör lordu seviyesindeki dahilerin arasındaki güç farklarını açıyordu. Tarihte bunun o kadar çok örneği vardı ki bazı süper sektör lordları amir seviye ölümsüzleri bile öldürebiliyorlardı…

 

Normal sektör lordları ile güçlü sektör lordları arasında böylesine devasa farklar görülebiliyordu.

 

Seviyeleri yükseldikçe daha göze çarpan farklar görülyüordu!

 

Bir teoriye göre…

 

Altın boynuzlu yaratık ve bulut öpen asma aynıydı…

 

Yıldız seviyesinin başlarında altın boynuzlu yaratık ve bulut öpen asma diğer ırklarla kıyaslandığında oldukça kesin bir güç farkına sahiplerdi, güçleri yükseldikçe olağanüstü olanları gitgide daha şaşırtıcı bir hal alıyordu. Sektör Lordu seviyesinde… en mükemmel bulut öpen asma 360 asmaya dönüşebiliyordu, en düşüğüyse sadece 36 asmaya sahip oluyordu, fark 10 katı kadardı.

 

“En mükemmel asmanın dönüşümünde ölümsüzlüğe yarıp geçişte daha zorlu bir yol oluyor.” Luo Feng omuzunu örten tek yaprağı okşarken usulca söyledi, “Hocamın Sektör Lordu asmasının sadece 108 asması bulunuyordu ve senin 216 tane asman var, anak kesinlikle seni ölümsüzlüğe yarıp geçireceğim.”

 

Omuzundaki yaprak bir anda salınmaya başladı.

 

“Çoktan sektör lordu seviyesine ulaştın, şimdi yapman gereken hızlıca sektör lordu zirvesine ulaşmak.” Luo Feng yaprağı bıraktı ve hafifçe sallandı, sonrasında hızlıca zırhın içinde küçülerek kayboldu.

 

“Bulut öpen asmanın ölümsüzlüğe geçişi zaten çok zor, diğer taraftan… altın boynuzlu yaratığın ölümsüzlüğe geçişi çok daha zor…” Luo Feng bağdaş kurarak kabinde oturdu ve kafa yordu.

 

Kanındaki miras hatıralar engin ve karmaşıktı. İçlerinde uyarılar ve ölümsüzlüğe yarıp geçenler hakkında örnekler bulunuyordu. Sektör Lordu seviyesinin zirvesinde sıkışıp kalan sayısız nesin altın boynuzlu yaratık bulunuyordu, %99’u yarıp geçememişti ancak birçoğu bu seviyede ölümsüzler kadar güçlüydü. Lakin sektör lordu seviye 9’da sıkışıp kalmış ve sonrasında ölmüşlerdi.

 

Bu ayrıca evrenin adaletiydi.

 

Güçlü ırkların ölümsüzlüğe yarıp geçmesi daha zor oluyordu!

 

Kıyaslandığında insanların ölümsüzlüğe geçişi on bin kat daha koydı. Tabii ki insanların gelişirken kullandığı kaynaklar asla altın boynuzlu yaratık ile kıyaslanamazdı.

 

…..

 

“İlkel bölgeden ayrıldığımdan beri hiç kan nehri kristali özümsemeyi denemedim, şimdi deneyeceğim.” Luo Feng’in gözleri parlarken bağdaş kurarak oturdu.

 

İç dünyasında…

 

Devasa siyah bir dağ misail altın boynuzlu yaratık gürleyerek ayaklandı. Şeytan notası mirası bitiminden şimdiye kadar 10 yıl geçtiğinden kurallarına göre 100’üncü kristali özümseyebilirdi ,ancak bu beklentilerinin dışındaydı.

 

100’üncü kristailn özümsenmesi inanılmaz zordu!

 

Özellikle öldürme aurası, 100. kristalin oluşturduğu yoğun öldürme aurası öncekine göre gözle görülür biçimde değişmişti, bu yüzden Luo Feng her seferinde başarısız olmuştu.

 

Chi!

 

Altın boynuzlu yaratığın iki altın küre misali gözleri sertçe sağ pençesine baktı, avucunda çoktan bir yara oluşmuş taze kan sürekli olarak akıyordu. Kan nehri kristali kanın üzerinde süzüldü.

 

“Gümbür!” Önceden özümsenmiş 100 kristal sonsuz bir öldürme aurası oluşturuyor, güçlü bir irade gücü saldırıyordu, adeta bir akıntı gibi, her bir dalga öncekinden çok daha güçlü biçimde art arda vuruyordu. Önceki dalga sonrakinin basamağı gibi işlev görüyordu…

 

Luo Feng’in irade gücü yoğunlaşarak katı bir küre haline geldi.

 

“Bu sefer öncekinden çok daha iyi hissettiriyor.”

 

“Ona dayanabilecek gibi hissediyorum!”

 

“Dayanabileceğim!”

 

“Zorundayım!”  Bir süre sonra Luo Feng’in başı döndü, bilincini kaybetti ancak inançla devam etti.

 

Öldürme aurası başka bir düzeye ulaşmadan önce Luo Feng yıkılmıştı.

 

Belli bir zaman sonra…

 

Sonsuz öldürme aurası hızlıca çekilerek arkasında sakin Luo Feng’in bilinçsiz iradesini bıraktıktan sonra Luo Feng  kendine geldi.

 

“Kahretsin, öldürme aurasına başarıyla dayandım.” Luo Feng’in içinde delice bir neşe vardı.

 

Sonrasında…

 

Korkutucu yoğun bir acı Luo Feng’in bilincinden altın boynuzlu yaratığın bedenine işledi.

 

“Ya!” kabinin içerisinde dünyalı bedeni metal zemine diz çöktü, parmakları güçlüce metali sıkarken arkasında izler bırakıyordu, dişleri o kadar sıkıydı ki kan dudaklarından akıyordu.

 

İç dünyasıda…

 

Mosha bedeni ve altın boynuzlu yaratık yoğun bir acı çekiyordu. Özellikle özümsemenin yaşandığı atın boynuzlu yaratığın ana bedeni uçarak metal dağlara çarparak zemini parçalıyor, yüksek sesle gürlüyordu, gökyüzüne yükseklere uçuyor ve doğrudan yere çakılıyordu.

 

Acı!

 

Bilincinin çökme eşiğine geldiği noktaya ulaşmıştı.

 

“Çabuk ol ve geç.”

 

“Geç!” Luo Feng ve Mosha bedeni gürledi.

 

“Wuuuu….”

 

WUUU!!

 

Acı dolu feryatlar Altın Boynuzlu Yaratıktan duyuluyordu.

 

Aniden….

 

Devasa bedeni dağ misali yere çakılarak boylu boyunca uzandı, inanılmaz yorgun görünüyordu. Bu daha önce yaşadığı kristal özümsemeleri arasında en acı dolu tecrübeydi ve önceki 99. kristal ile kıyaslandığında… çok daha yoğundu… o kadar yoğundu ki neredeyse parçalanacaktı.

 

“Sonunda başardım.”

 

Yaratık gürleyerek sağ pençesindeki kan nehri kristalini tetikledi. Bir anda sağ pençesi değişim geçirdi. Kemikleri, kasları, pulları ve hücreleri hızlıca özünden dönüştü, bu değişim yüzeyindeki pulların aşırı sıkı, öncekinden çok daha sağlam olmasını ve altın renkte parlamasını sağlamıştı!

 

Tüm sağ pençesi şuan saf altın renkteydi!

 

Ayrıca kan kırmızı desenler yayıldı, kan rengi ve altın pulları tamamen bir araya gelerek yükselen kırmızı ve atın etkisi yakaladı. Pençe ile pulların üzerindeki desenler bir araya geldiğinde gürleyen yaratık tanrısı resminin tamamını oluşturmuştu.

 

Tam bir gürleyen yaratık tanrısı resmi!

 

Gowr…. Altın boynuzlu yaratık usulca kan kırmızı sağ pençesine adımını attı, bir gürültüye tüm zemin sallandı ve parçalara ayrıldı.

 

“Ne… ne korkutucu ama..”

 

Altın boynuzlu yaratığın yanındaki mosha bedeni ve altın boynuzlu yaratığın ikisi de yeni kan kırmızı altın sağ pençeye bakıyordu.