Swallowed Star - Bölüm 551: Nan Shen Donanımı

---

 

 

 

 

Gümüş pullu adam Mo Yi Lin ve siyah boynuzlu Ah Shi, Luo Feng’in sesindeki öfkeyi duydu. Ni Nan’ın emirleri doğrultusunda onu provoke ederek meydan okuyor olmalarına rağmen yine de insanlığın trilyonlarca yılda bir gelen nihai dahileriydiler. Aksi halde nasıl mutlak başlangıç bölgesine girerlerdi ki?

 

Dahilerin hepsi gururluydu!

 

Zaman israfı?

 

Onlarla savaşmak zaman israfıydı, bu Sanal Evren Şirketine henüz yeni giren bir çaylak tarafından söyleniyordu.

 

“Hadi arenaya gidelim.” Luo Feng döndü ve dışarı çıktı, görünen o ki savaşın sonunu iple çekiyordu.

 

“Hah.” Mo Yi Lin arkasından bakarken soğukça homurdanmadan edemedi.

 

“Fazla kibirli.” Ah Shi gözlerini kıstı.

 

İkisi bakıştılar ve Luo Feng’i takip ederek sınıftan ayrıldılar.

 

Sınıf 2 içerisinde muhabbete dikkat kesilen birçok sektör ve alan lordu bulunuyordu. İşlerin nasıl sonuçlandığını gördüklerinde gözleri parladı.

 

“İlginç.”

 

“Çaylak kıdemlileriyle dövüşüyor.”

 

“Lakin genellikle kıdemliler ağır bir zafer alırlar. Bu sefer söylemesi zor.”

 

“Luo Feng ile kıyaslandığında , Luo Feng o ikisinden daha güçlü olmalı. Lakin…. eğer Luo Feng en güçlü kıdemlisi Ke Luo Fu ile dövüşürse şüphesiz o Luo Feng’den daha güçlüdür.”

 

“Hadi gidip bir bakalım.”

 

“Kim bilir, beş kıdemli dahi de belki kendisini gösterir.”

 

Sektör ve alan lordu grubunun hepsi arkadaşlarını çağırarak dışarı ilerlediler. En olağanüstü çaylak Luo Feng arenaya ilerliyordu ve bu çok ilginç bir meseleydi.

 

Mutlak başlangıç bölgesinde çok fazla üye vardı. Doğal olarak daha ünlü evren ve alan lordu seviyesinde olanlar sektör lordları tarafından biliniyordu.

 

Mutlak başlangıç bölgesi geniş bir uzaya sahipti ve birçok arena inşa edilmişti. Burası üyelerin mücadeleleri için genel kullanım alanıydı ve maçlar üzerine bahse bile girilebiliyordu.

 

Bu sırada arenanın kenarında çoktan 10 kadar kişi toplanmıştı. Üzerlerinde iki alan lordu kapışıyordu. Biri 8 metre uzunluğunda ve sağlam yapılı siyah kürklü maymun adamdı ve diğeri de soğuk görünümlü kel bir genç idi. Kel kafasının üzerinde karmaşık görünen desenler bulunuyordu.

 

Bir anda 10 binin üzerinde görüntü bıraktı ve siyah kürklü adam gürleyerek 10 metre uzunluğundaki devasa baltasıyla etrafta dans etti. İkisinin çarpışması uzayın sarsılmasına ve dalgaların her yana saçılmasına neden oldu.

 

Arenanın zemini mahvolmuştu.

 

“Bu sefer kaybettim.” Soğuk bir ses yankılandı.

 

“Haha.” Kalın ve çatlak bir ses cevapladı, neredeyse yankılanarak yayılıyordu. Siyah kürklü maymun adam soğukça kel gence baktı, “100 yıldır 10’un üzerinde savaşımızda çoktan 7 defa kaybettin.”

 

Kel genç gözlerini kapatarak önceki savaşları anımsadı.

 

Bunun yanında 10 izleyici de tartışırken ayrılmaya hazırlanıyor hatta bazıları birbirlerine meydan okuyordu.

 

“Ah bakın?”

 

"Orada neler oluyor?"

 

“Çok fazla kişi var?”

 

Maymun adam ve kel genç de dahil olmak üzere arenadakilerin hepsi uzakta yaklaşan kalabalığa baktı. Burada en az 60 70 kişi bulunuyordu! Luo Feng önden, arkasından da Mo Yi Lin ve Ah Shi yürüyordu. Arkalarındaysa büyük bir grup sektör lordu ve bazı alan lordları geliyordu. Bu kalabalık grup gerçekten epey dikkat çekiyordu.

 

….

 

Luo Feng yürüdü ve bölgeyi inceleyerek uzakta arenadaki 10 kişiye baktı, aralarında hiç evren seviye yoktu.

 

“Bir arena seç.” Luo Feng söyledi.

 

“Çaylak olan sensin, sen seç.” Arkasında gümüş pullu Mo Yi Lin soğukça söyledi.

 

“Tamam.”

 

Luo Feng adımladı ve ışık demetine dönüşerek 10 km ötedeki arenaya uçtu. Pullu genç ve siyah boynuzlu genç de ışık demetine dönüşerek takip etti. Aynı anda sektör lordları ve alan lordları da maçı izlemek için hazırlandı, yerlerine geçtiler veya yukarıdan süzüldüler, hepsi arenanın kenarına konmuşlardı.

 

“Gidip bakalım.”

 

“Çok fazla kişi izliyor, sıradan bir maç olmamalı.” 10 alan lorduda uçtu. Siyah kürklü maymun adam ve kel genç de kalabalığı takip etti.

 

Luo Feng ve diğer ikisi arenaya kondu.

 

Luo Feng uzaktaki arenaya baktı. Çoğunlukla sektör lordları ve birkaç alan lorduyla doluydu, sadece iki evren seviye bulunuyordu. Biri bir kıdemliydi ve diğeri yeşil saçlı genç Jiang Mo idi. Jiang Mo gülümseyerek Luo Feng’e yumruğunu salladı, iletişim kurdu, “Luo Feng kıdemliler her zaman biz çaylakları ezikliyor. İntikamımızı almak ve onlara güzel bir ders vermek zorundasın.”

 

“Doğal olarak onlara bir ders vereceğim.” Luo Feng gülümseyerek cevapladı.

 

Bu sırada….

 

Üç silüet gökyüzünden alçaldı ve arenanın kenarına izlemek için kondu. Biri gümüş zırhlı bir genç, diğeri siyah tenli kalın dudaklı biri, ve sonuncusu da yeşim yeşili gözleri, keskin kulakları ve baştan çıkarıcı figürüyle bir hatundu. Bu üçü izlemek için toplandı.

 

“Hepsi evren seviye, ortadaki beş güçlü kıdemliden biri olan, Ni Nan.” Luo Feng hızlıca onlardan öğrendiği bilgileri aklından geçirdi.

 

Öğretmeni Gerçek Yan onu 30 evren seviye kıdemlisi ve 5 en güçlüleri konusunda uyadığı için Luo Feng bilgi toplamıştı, özellikle de şu beşi hakkında… Ni Nan, Yu Feng, Ke Luo Fu, Ge ve Sajin Ateş Ejderi. En erken yedinci seviyeyi geçenleri Ke Luo Fu idi, 2000 yıl kadar önce geçmişti. Son geçenleri ise Ge, 300 yıl önceydi.

 

“Mo Yi Lin, şu çöpe dersini ver.” Siyah tenli adam gürledi.

 

“Ah Shi, çöp herife kaybetme.” baştan çıkarıcı hatun da bağırdı.

 

Ve gümüş zırhlı Ni Nan yalnızca sessizce izledi.

 

“Rahatlayın.”

 

“Şimdi nasıl öğretiyorum izleyin.”

 

Mo Yi Lin ve Ah Shi Luo Feng’e baktı. Uzun zamandır onu gerçek düşmanları bellemişlerdi! Doğal olarak hiçbir zafer şansları yok değildi, çünkü ikisi de altıncı seviyeyi uzun zaman önce geçmişlerdi ve yedinci seviyeyi geçmeye oldukça yakınlardı! Ve… güç temelde yasaları idrak düzeyine bağlı değildi.

 

Birinin bilinci! Sergileyişi! Zihinsel durumu! Tecrübesi!

 

Tüm bunlar son kazananı belirliyordu. Mo Yi Lin ve Ah Shi tecrübelerinden, savaş bilinçlerinden kendilerine güveniyordu, Luo Feng’i aştıklarına inanıyorlardı.

 

“Luo Feng, fazla gençsin ve fazla dinç olmalısın. Hiçbir rakibini küçük görmemen gerektiğini anlamanı sağlayacağız.” Mo Yi Lin söyledi. “Arenadaki ikimizden birini rakibin olarak seçebilirsin.”

 

“Önceden söylediğim gibi zaman harcamak istemiyorum.” Luo Feng ikisine de baktı ve söyledi, “İkiniz de buraya gelin!”

 

“Birlikte?”

 

Mo Yi Lin ve Ah Shi sersemlemişti.

 

Mutlak başlangıç bölgesinin izlemekte olan mutlak dahilerinin hepsi de şaşkına döndü. Bu bölgeye girebildikleri için güçleri fazla fark etmiyordu. Ve 30 kıdemliden 5 tanesi yedinci seviyeyi, 25 tanesi altıncı seviyeyi geçmişlerdi… gök ve yer bölgesinde bile altıncı seviyeyi geçen 10 kişi kadar vardı.

 

Bu ne anlama geliyordu? Bu mutlak başlangıç bölgesi üyelerinin güçlerinin oldukça yakın olduğu anlamına geliyordu! Altıncı seviyeyi geçen 25 kişinin yedinci seviyeyi geçmeye çok yakın olduğu anlamına geliyordu!

 

1 vs 2 mi?

 

“Mo Yi Lin, ikiniz ona iyi bir ders verin.”

 

“Öğretin şu çöpe!” aşağıda toplanan grubun sayısı yavaşça artmaya başladı. Az önce gelen iki evren seviye üye öfkelenerek bağırdı.

 

“Bu ilginçleşiyor.”

 

“Çok daha ilginç bir hal aldı.”

 

…..

 

Arenada..

 

Mo Yi Lin ve Ah Shi bakıştılar ve onayladılar. Bu da iyiydi. Eğer Luo Feng’e karşı 1v1 savaşırlarsa fazla garantileri yoktu. Fakat şimdi ikisiyle de dövüşmek istediğinden kazanma şansları çok daha yüksekti.

 

“Kendin söyledin.” Mo Yi Lin’in yüzündeki pullar toplanırken somurttu, ifadesi zorlanıyordu.

 

“Davran bakalım.” Ah Shi gürledi.

 

Uzakta Luo Feng gökyüzüne yükseldi ve aşağıdaki iki evren seviye rakibine baktı. Ne kadar güçlü olduğunun farkındaydı ve bu nedenle… ikisini düşmanı olarak bile saymıyordu. Dövüşmek istemesinin tek nedeni kardeşi Wuka’nın intikamını almaktı.

 

“Babata, bu savaşın görüntülerini Wuka için kaydet.”

 

“Kesinlikle gösterişi seviyorsun.”

 

Babata ile iletişim kurarken Luo Feng gülümsedi ve sırtındaki koyu altın uzun çubuğu tetikledi.

 

“Gümbür!”

 

Bir anda sayısız küçük altın bıçak her yöne ateşlendi. Sayısız altın ışık arkasında altın bir güneş oluşturuyormuşçasına 6000 küçük altın bıçak anında evren uzay ve altın yasalarıyla bağlanarak 100 km çevresini saf altın renge bürüdü.

 

Kaplanan bölge genişti, arena zemini altındaki uzay bile etkileniyordu.

 

Arena? Çimenler? Hepsi kayboldu.

 

Yalnızca sayısız miktarda bıçak enerjisiyle kaplanan bir dünya görülüyordu.

 

Nan Shen Donanımı altıncı seviyesi…. öz dünya, ayrıca Bıçak Dünyası da denebilirdi!

 

“Tanrım!”

 

“Bu sıkıntılı!”

 

Mo Yi Lin ve Ah Shi, iki mutlak dahinin ifadelerinde bir anda büyük bir değişim yaşanırken gözlerinin içinden şaşkınlık okunuyordu.

 

“Bu Luo Feng gerçekten altıncı seviyeyi mi sergiliyor?” Büyük bir grup sektör lordu ve alan lordu şaşkına dönmüştü, bu gerçekten şaşırtıcıydı. Eğer biri gelip rastgele kalabalığın arasındaki çaylakları kontrol etseydi bu sırada hepsi inanmayan bakışlarla arenayı izliyordu.

 

Çünkü Nan Shen Donanımını eğitmesi inanılmaz zordu!

 

Bu 9 göksel silahtan biriydi!

 

En güçlü altın ve uzay silahıydı, altın yasalarını birinci olarak, uzay yasalarını destekleyici olarak kullanıyordu. Ve 9 evren göksel köprüsü uzay yasalarını idrak üzerine kuruluydu. O halde bu göksel köprü yedinci seviye birinin uzay yasaları idrak düzeyini sınıyor demekti!

 

Luo Feng altıncı seviyeyi salabiliyordu, bu ne anlama geliyordu?

 

Bu sadece uzay yasaları idrakının yüksek olduğu anlamına gelmiyor aynı zamanda altın yasaları idrak düzeyinin de daha yüksekte olduğu anlamına geliyordu!

 

Ve göksel köprüyü geçmenin birçok yolu bulunuyordu. Eğer meydan okuyan bir denetçi ise, bir denetçi, hipnozcu veya hatta dövüşçüden birini seçebilirdi.

 

Hipnozcu seçmek daha kolay  olanıydı çünkü bir ruh okuyucu denetçisi yüksek oranda ruh savunmasına odaklanırdı bu nedenle kazanması daha kolay oluyordu.

 

Bir dövüşçü seçmek en kolayıydı. Çünkü sadece mesafesini koruyarak ruhsal silahıyla uzaktan saldırabilirdi. Dövüşçü yalnızca ardışık hızlanmasını tekrar tekrar tetikleyerek yaklaşabilirdi.

 

Denetçi seçmek en zorlu olanıydı! Çünkü seçtiğinde denetçi ruhsal silah ve saldırı bakımından tam olarak aynı olurdu!

 

Birinin saldırı gücündeki zayıflıkların farkında olurdu!

 

Lakin belirli bir denetçi seçmek sıkıntılıydı.

 

“Kesinlikle dövüşmek için denetçi seçiyor.”

 

“Kesinlikle.”

 

“Aksi halde yedinci seviyeyi geçmek için bıçak dünyası gerekmez bile.”

 

…..

 

Arenada Mo Yi Lin ve Ah Shi etraflarındaki geniş bıçak dünyasına bakarken sınırsız bıçak enerjisi dönüyor, biçimsiz dünya baskısı hissediliyordu ve çaresizlik içine sürükleniyorlardı.

 

“Neden bu kadar güçlü?”

 

“Ve altın ve uzay füzyonu en güçlü silahı?” İkisi mahvolmuştu.

 

Ve uzakta Luo Feng, bıçak dünyasının enerjisini delice sınırsız bıçak enerjisiyle yoğunlaştırarak yarı saydam koyu altın bir bıçak oluşturdu. Bu bıçak hafifçe ışıdı, bu bıçak dünyasının yoğunlaştırdığı en güçlü bıçak enerjisiydi. Gücü inanılmazdı!

 

“Git!”

 

Luo Feng usulca emretti.