Bölüm 541: Tian Shi Saray Lideri

avatar
4445 14

Swallowed Star - Bölüm 541: Tian Shi Saray Lideri


 

 

 

 

“Selam olsun Ölümsüz!” Sektör Lordu Mo Luo Ke saygıyla eğildi.

 

Sırtında büyük bir balta olan savaşçı Luo Feng’e bakmadan önce hafifçe onayladı,” Luo Feng, lider seninle görüşmek istiyor, beni takip et.” Sonrasında çıplak gözle görülemeyen biçimsiz bir enerji büyük bir el oluşturarak Luo Feng’i taşıdı. Dev savaşçı Luo Feng’i yanına alarak hızlıca sarayın dokuzuncu katına doğru ilerledi.

 

“Bu bir ölümsüzün gücü mü?” Luo Feng etrafındaki kaynak yasalarının dalgalanmalarını hissetti.

 

Kat ardına kat uçtular!

 

Tian Shi sarayının her katı inanılmaz geniş ve devasaydı. Çok çabuk şekilde bu ölümsüz Luo Feng’i dokuzuncu kata getirmişti!

 

Bu dokuzuncu kat salonu sarayın en büyük salonu olmalıydı.

 

Tıpkı birinci kattaki devasa demi limanı, insanların karşılandığı yerler, Sektör Lordlarının dinlenme alanları ve Kan Nehri Dünyasını gözetlemek için bulunan özel monitör alanları…. sektör lordlarının eğitim alanları gibi özel bir yer gibi…. hepsi birinci kattan sekizinci kata kadar her kat inanılmaz genişti fakat her biri son derece düzenli imar edilmişlerdi.

 

Dokuzuncu kat ise sonu olmayan genişlikte bir salondu!

 

Tüm dokuzuncu kat hiçbir şekilde bölünmemişti. Uzunluğu ve genişliği on binlerce kilometreye ulaşıyordu ve yüksekliği de on bin kilometre civarındaydı. O kadar büyüktü ki Dünya bile bu salonun içine sığardı.

 

“Tian Shi saray lideri?” Dokuzuncu salona indiğinde Luo Feng’in bakışları ileride uzaktaki bir silüete takıldı.

 

Gümüş uzun bir elbise giymişti. Elbisenin kendisi gümüş sayısız görüntü yayıyor gibiydi. Üzerinde altın işlemeler vardı ancak göz açıp kapayıncaya kadar kıyafeti sonsuz gümüş bir cübbeye dönüşmüştü. Hayali ve gizemliydi, sersemleten bir görüntüydü. Kırmızımsı kahverengi uzun saçları salınıyordu.

 

Orada dururken Tian Shi sarayının dışındaki engin uzaya bakıyordu.

 

Bu noktada Luo Feng dışarıda çok daha geniş ve görkemli bir saray olduğunu hissetti.

 

"Lider!" Büyük savaşçı saygıyla eğildi.

 

"Devam et." Açık bir ses, bambu ormanından esen bir rüzgar gibiydi.

 

“Evet.” Savaşçı ışık demetine dönüşerek derhal dokuzuncu kattan ayrıldı. Merdivenlerin arkasındaki ışık kararırken arkasından yol kapanıyor gibiydi.

 

O, sonunda arkasını döndü!

 

Kırmızımsı kahverengi uzun saçları, ışıltılı cildi, siyah gözleri ve alnında bir gravür vardı.Gravürlerden başka bir dünya insanına olan benzerliği esrarengizdi. Her ne kadar normalden daha uzun olsa da önündeyken devler bile sonsuz bir uzayla karşılaşır gibi hisseder, boyun edmiş ve aşağılık hissederdi.

 

“Luo Feng.” Sesi kalbinde ve kulaklarında yankılanıyor gibiydi.

 

Ancak o zaman Luo Feng uyandı. “İrade gücümle bile hala istemsizce ondan etkilendim. Bu fazla korkutucu. Evrenin gerçek hükmeden güçleriyle kıyaslandığımda güçlü irademle bile yine de böylesine devasa bir fark var.” Eğer Luo Feng’in düşünceleri evrende bir savaşçı tarafından bilinseydi hepsi gülmekten yerlere yatardı.

 

Antik bir varlığın önünde duran o, sayısız yıllık eğitimle, evren enerjisinin biçim almasıyla iradesi inanılmaz bir düzeye ulaşmıştı.

 

Yalnızca birkaç yüz sene yaşamış evren seviye küçük bir bebek…

 

Ya Tian Shi Sarayının lideriyle kıyaslanırsa?

 

Tek başına Kan Nehri dünyasını kontrol altında tutabilmek için fazlasıyla yeterliydi.

 

“Luo Feng lideri selamlıyor.” Luo Feng saygıyla cevapladı.

 

“İrade gücün fena değil.” Lider onayladı. Adeta tüm yer gök konuşuyor gibiydi. “Senin yığınındaki dahiler geçen 10,000 çağın en olağanüstü kişileriydi. Çünkü senin yığınında Bolan, Sen ve Rong Jun var.”

 

Luo Feng kelimeleri karşısında sersemlemişti.

 

Geçen 10,000 çap, belirtmek gerekirse yüz milyon yıl kadardı.

 

“Kan Nehri dünyasına girmeden önce Sanal Evren Şirketinin yönetim kademesi sen ve Bolan üzerine çekişti.” Lider Luo Feng’e baktı. “Çekişme senin karakterinin sağlamlığı hakkındaydı ve senin güç yolunda yürümeye uyup uymadığını görmekti. Yüksek yeteneklerini! Ve Bolan’ın kibiri olsa da yine de inanılmaz bir yetenek. Lakin …. irade gücün onunkini açık ara aşıyor.”

 

“Önceden bazıları senin tarafını tutarken diğerleri Bolan’ın tarafını tuttu.”

 

“Ve ben, senin tarafındaydım.” Lider gözleri gülümseyerek Luo Feng’e baktı.

 

“Sağ olun liderim.” Luo Feng eğildi.

 

“Kan Nehri dünyasındaki zamanın, öğretmenine göre uzay yasalarının 35 harikasını tamamlayarak geçmiş?” Lider Luo Feng’e baktı, “Bu gerçekten oldu mu?”

 

“Evet.” Luo Feng açıkça cevapladı.

 

“Önceden öğretmenin seni destekleyenlerin sayılarının bir anda arttığını söyledi.” Lider söyledi, “Ben de sen ve Rong Jun’un evren insanlarının gerçek mutlak savaşçıları olacağına dair büyük umutlar besliyorum.”

 

“Rong Jun ve Ben mi?” Luo Feng sersemlemişti.

 

Sadece iltifat etmesi yeterliydi.

 

Rong Jun?

 

Liderin sözlerinden herkes o ve Bolan arasında çekişiyordu fakat hiç Rong Jun’dan bahsedilmemişti. Lakin şimdi göksel köprü olsun fantezi okyanusu olsun o ve Bolan açık ara ilerideydi.

 

“Rong Jun?” Luo Feng meraklanmıştı.

 

“Eğer Bolan anlamış olsaydı o da senin rakibin olabilirdi.” Lider Luo Feng’e baktı. “Rong Jun ise eğer bu yaşamında Rong Jun’u aşabilirsen bu bir başarı olur.”

 

“Ne?” Luo Feng’in gözleri kocaman açılmıştı.

 

Bu yaşam..

 

Rong Jun’u bu yaşamında aşabilirse bir başarı mı sayılırdı? Ve bu Tian Shi sarayının lideri tarafından söylenmişti.

 

Onu aşamayacak mıydı? Yaratık tanrısı heykelini elde ettiğinden beri Luo Feng Bolan veya Rong Jun’u rakibi bile saymıyordu. Onları açık ara aştığını düşünüyordu. Gerçek rakipleri önceden gelen mutlak varlıklardı! Lakin lider statüsünde biri boş konuşmazdı. Rong Jun gerçekten iki evren ülkesi liderinin öğrencisi olarak istediği biriydi, bu tuhaf mesele Luo Feng’i merakta bırakıyordu.

 

“Yani üst kademeler Rong Jun’un tarafını ben ve Bolan’dan daha fazla mı tutuyor?” Luo Feng düşündü.

 

“Hmph!”

 

“Daha iyi görünüyorlar.”

 

“ Birinci pençeyi çalışmak için Yaratık tanrısı heykeline sahibim, Mosha Klanı 9 evren levhasına çalışıyor ve dünyalı bedenim ikisini birleştiriyor. Zaten Rong Jun’un önündeyim. Bu seferki dönüşümle…. Bolan’ı da aşabiliyor olmalıyım! Ve bu seferden sonra sürekli olarak gelişecek onları çok geride bırakacağım.” Luo Feng’in zihin durumu inanılmaz sağlamdı.

 

Liderin sözlerine değer verse de onlardan etkilenmek mi?

 

Güçlü olmak istiyordu!

 

Sürekli gelişmek!

 

Gelişim hızı yalnızca daha da hızlanabilirdi, peki ya Rong Jun? Bolan? Sadece bunu sürdürüp sürdüremeyecek olmalarına bağlıydı.

 

“Zihinsel durumun kesinlikle sağlam.” Lider Luo Feng’in gözlerinden düşüncelerini tahmin etti. Gülümseyerek, “Evren geniş ve derindir. Her bir birey kendi mucizevi karşılaşmalarına ve avantajlarına sahiptir.Üçünüz fena değilsiniz. Lakin böyle genç bir yaşta irade gücün çoktan böylesine düzeylere ulaştı. Gerçekten kolay değil. İyi arkadaşlarım Rong Jun’un yanını tutuyor. Düşmediği sürece kesinlikle gelecekte başarılı olacak. Lakin ben bahsimi sana oynuyorum.”

 

Bahis?

 

Luo Feng sersemlemişti, bu lider Rong Jun hakkında bazı sırları biliyor gibiydi, yine de onun üzerine mi oynuyordu?

 

“Beni kaybeden taraf yapma.” Liderin gözleri gülümsüyordu, “Gerçekten de 35 harikayı tamamladın.” Bunu takiben havayı işaret etti.

 

Biçimsiz bir enerji toplandı ve taş bir levha oluştu.

 

Üzerinde bir resim bulunuyordu… ahmak ıslatan resmi!

 

Üzerinde toplamda 36 yağmur damlası bulunuyordu.

 

“Bu 36 harikadan hangisini henüz idrak edemedin?” Lider söyledi.

 

“Şunu.” Luo Feng işaret etti ve ruhsal enerjisi belirli bir damlanın üzerine kondu.

 

“Karşılaştığımızdan sana yardım edeceğim.” Lider elini salladı ve bir anda 100 km çapındaki kara alev topları salonun havasında süzüldü. Her biri son derece devasaydı ve tamamen simsiyahlardı. Yüzeylerinde siyah alevler yanıyordu ve toplamda 9 tane vardı!

 

Chi chi chi…..

 

Siyah alev toplarının etrafındaki uzay yanarak parçalara ayrılıyor gibiydi. Ve uzay dikeye doğru akarken siyah alev topları tarafından kilitlendi, ilerideki uzay bükülüyor gibi görünüyordu.

 

Adeta bazı son derece güçlü çekim güçleri uzayı içine çekiyor gibiydi.

 

Yalnızca Luo Feng ve liderin etrafındaki uzay çok katıydı.

 

“Bu nedir? Bu ölümsüzler gezegenlerle bile oynayabiliyor. 9 siyah gezegen de neyin nesi?” Luo Feng yukarı baktığında şaşkına dönmüştü. Tamamen bu sarayın içinde kontrol ediliyor olmasına rağmen yine de binlerce dereceye yükselen sıcaklığı hissedebiliyordu. LAkin bu evren seviye 9 biri için hiçbir şeydi.

 

Lakin yanan sıcaklık uzayın parçalanmasına hatta uzay akışının pozisyonuna kilitlenmesine sebep olmuştu.

 

Bu kesinlikle bir yıldızdan on binlerce kat daha korkutucuydu!

 

“Henüz kavrayamadığın 36’ıncı harikayı tamamen göstereceğim. Fakat yalnızca bir defa, kavrayıp kavrayamamak tamamen sana bağlı.” Lider süzülen 9 siyah alev topuna bakarak bir anda hareket ettirmeye başladı, tek hareketle…

 

Yer ve gök kayboldu.

 

Luo Feng tamamen içine gömülmekten kendini alamadı. 9 ateş topunun hareketi tamamen evren uzay yasalarıyla birleşiyor, uzay tamamen kontrol ediliyordu. Bu sırada 9 evren levhasının çalışmalarından bile daha derindi. Ana nedeni levhanın evrendeki mutlak savaşçılardan birinin arkasında bıraktığı bir şey olmasıydı ve şu anda Tian Shi sarayının lideri kişisel olarak 36’ıncı harikayı gösteriyordu.

 

Harikayı göstermeyi bitirdikten sonra 9 siyah ateş topu etrafta hareketlerine devam etti, hepsi daha da gizemliydi….

 

Luo Feng tamamen içlerine kapılmıştı, birçok düşünce ve ilham zihninde canlanmıştı, lakin daha fazla gördükçe daha az biliyordu.

 

Zaman kavramını bile kaybetmişti….

 

“Gümbür!é

 

9 siyah ateş topu çoktan çıplak gözle görülür haldeydi. Sadece sayısız ateş işareti kalmışken sonunda tuhaf bir yaratık resmi oluşturdu. Bu yaratık resmi 9 evren levhasının 7 ila 9 ‘uncu resimleri arasındaki yaratık idi, Luo Feng’in anlayamadığı bir şeydi.

 

Sonrasında 9 kara alev topu tamamen kayboldu ve geniş salon normale döndü. Lider çalışmasına dalan Luo Feng’e bakarak elini salladı.

 

Shua!

 

Luo Feng kayboldu ve birinci katta belirdi. Belirgin F derece bir evren gemisinin kontrol odasındaydı, hala bağdaş kurmuş oturuyor ve çalışmasına dalmıştı, çoktan gemide olduğunun farkına bile varmamıştı.

 

“Onu gönderin, çalışmasını bölmeyin.” Lider iletişim kurdu.

 

“Evet lider.”

 

Tian Shi sarayı lideri aşağı baktı, neredeyse birçok kat ötesini görebiliyor gibiydi. Evren gemisinde çalışmasına dalmış Luo Feng’e bakarak hafifçe güldü, “Luo Feng, ne kadarını idrak edeceğin sana kalmış.” Sonrasında bağdaş kurarak usulca güldü, “Böylesine genç yaşta böylesine güçlü bir irade gücü. İlginç, ilginç, önceden ben bile Alan Lordu iken irade gücüm bu kadar yüksek değildi.”

 

Her şey sessizliğe gömülmüştü.

 

Tian Shi sarayı 9’uncu katı geçen trilyonlarca yıl olduğu gibi sakindi.

 

Ve F derece gemi çalışmasına dalan Luo Feng’i alarak Tian Shi Sarayından ayrıldı.





 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr