Çevirmen: Darkcack

Editör: ÇHY

Bulutlar ve sisler her zamanki gibi Qingyu Ölümsüz Konak'ta toplanmıştı. Şu anda, Qin Yu ve iki erkek kardeşi doğu bahçesinde toplanıyordu. Bir tarafta oturuyorlar ve bu Qingyu Ölümsüz Konağı nereden aldığını ve konağın bazı özellikleri hakkında konuşuyorlardı.

“Ağabey, bu, bu edindiğiniz ölümsüz konak mı?”

Hou Fei'nin gözleri yuvasından fırladı. Mükemmel derecede sofistike bir Qingyu Ölümsüz Konağa inançsız bir yüzle bakıyordu. Onun yanında, Xiao Hei'nin de tamamen şaşkın bir ifadesi vardı.

“Ah, kardeşim, Dokuz Kılıç Ölümsüz Konağı’nın bu kadar hazineye sahip olacağını kim bilebilirdi? Bunu daha önce bilseydim, gitmiş ve yağmalamış olurdum.” Hou Fei biraz hayal kırıklığına uğramış gibi görünüyordu ama Hei Yu hala acımasız görünüyordu. Açıkçası, Hou Fei'nin ne söylediği hakkında çok da umursamıyor görünüyordu.

Hei Yu, “Büyük kardeş, Dokuz Kılıç Ölümsüz Konakta karşılaştığınız şeyleri bize biraz anlatabilir misiniz?” diyerek Qin Yu'ya baktı. Hou Fei de hemen Qin Yu'ya baktı.

“Tamam, o zaman size dikkatlice anlatacağım. O gün…”

......

Dokuz Kılıç Ölümsüz Konak’ta karşılaştığı şeyleri ve diğer uzmanların birbirleriyle nasıl savaştıklarını ayrıntılı bir şekilde anlatmak için Qin Yu'ya neredeyse bir saat gerekiyordu.

“Ni Yang Bölgesi mi? Ağabey, Dokuz Kılıç Ölümsüz Konak’ta bile çok fazla hazine olduğuna göre, Ni Yang Bölgesi’nde daha birçok şey olmalı. Hıh, haritayı aldın, değil mi? Üçümüz güçlerini birleştirip, birlikte yağmalayıp her şeyi geri getirelim. Ne düşünüyorsunuz?” Hou Fei heyecanla söyledi.

Hei Yu, soğuk bir şekilde şöyle dedi: “Ölümünü aramaya gitmek mi istiyorsun?”

“Ne dedin?” Hou Fei bir kerede sinirlenmişti.

“Maymun, abinin ne dediğini duymadın mı? Dokuz Kılıç Ölümsüz Konak bile çok tehlikeliydi. Ni Yang Bölgesi, Dokuz Kılıç Ölümsüz Konak'tan 10.000 kat daha değerli, bu yüzden de ölçülemez derecede daha tehlikeli olmalıdır. Ayrıca büyük kardeş zaten Dacheng aşamasındaki Xiuzanist'in gücünün Ni Yang Bölgesi’ne girmenin asgari şartı olduğunu söyledi.” Hei Yu, buz gibi bir sesle söyledi.

Hou Fei güvenle dedi: “Karışık tüylü kuş, şimdi zaten Dujie aşamasının sonlarındayız, böylece Dacheng aşamasındaki Xiuzanistleri kolayca idare edebiliriz, değil mi?”

“Yapabiliriz, ancak bu yalnızca Ni Yang Bölgesine girmek için minimum gereklilik. Gerçekten, minimum gereksinimi zar zor karşılayanların çok fazla hazine alabileceklerini sanmıyorum. Küçük hayatlarını koruyabilirlerse şanslılar.” Hei Yu, her zaman Hou Fei'yi eleştirirdi.

“Sen…” Hou Fei o kadar kızdı ki, dilini yuttu.

Qin Yu gülümseyerek dedi: “Tamam, tamam, Xiao Hei'nin söylediği çok anlamlı. Ben de dikkatlice düşündüm. Bu Ölümsüz İmparator Ni Yang'ın Siyah Alev Efendisi Yüzüğü’nde bıraktığı mesaj, en azından bir Dacheng aşamasındaki Xiuzanist’in gücüne sahip olanların Ni Yang Bölgesi’ne girebileceğini söylüyor. Ancak bu yalnızca Ni Yang Bölgesi’ne girmek için gereklilik. Büyük olasılıkla Ni Yang Bölgesi’nde daha tehlikeli testler var. Dacheng aşamasındaki bir Xiuzanist'in gücünün hâlâ yetersiz olmasından korkuyorum. Ayrıca süper ölümsüz bir imparatorun, korkunç derecede güçlü kısıtlayıcı büyülere sahip olmamasının imkânsız olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden, bazı uzmanlarla birlikte gidelim. Bu 12. Sıkıştırma serbest ölümsüzleri ve serbest şeytanları önden acele ediyorlarsa, onları sadece takip edeceğiz.”

“Eğer herhangi bir hazine elde edebilirsek, bu harika olacak ancak başaramazsak, bu da sorun olmaz. Sonuçta hâlâ gücümüz yok, o yüzden aslında Qingyu Ölümsüz Konağı’na sahip olmamız zaten olağanüstü.” Kendisini çok iyi tanıyordu.

Ne de olsa, standart ölümsüzler ve standart şeytanlar seviyesine bile ulaşmamıştı.

Ölümsüz dünyada, genellikle sadece mistik ölümsüz aşaması uzmanları, Qingyu Ölümsüz Konak gibi ölümsüz konaklara sahip olabilirdi. Ölümsüz İmparator Ni Yang ile kıyaslanamasalar bile en azından seviye-1 mistik ölümsüzlerdir.

Hou Fei bir süre düşündü, sonra da başını salladı.

“Söylediğin çok anlamlı, abi. Ni Yang Bölgesi'nin son derece tehlikeli olması gerekir. Bu 12. sıkıştırma serbest uygulayıcıların önden koşmalarına izin verin, ha-ha… Arkalarından giderek onlardan faydalanırız.” Garip kahkahalara boğuldu.

“Fei Fei, Xiao Hei, geçmişte Lan Amca, özel bir eğitim görmeniz için sizi gizemli bir yere götürdü. O zamandan bu yana birkaç yıl geçti ama ikiniz de 9'da 9 Göksel Sıkıştırma’dan geçtiniz. Söylesenize, hangi gizemli yer bu kadar sağlam olabilir?” Şimdi Qin Yu her zaman merak ettiği şeyi sordu.

Başlangıçta, sadece erken Dongxu aşamasındaydılar ancak şimdi Kongming aşamasını geçtiler ve hatta Dujie'nin son aşamasına ulaşmak için 9'da 9 Göksel Sıkıştırma’yı bile aştılar. Normal bir Xiuzanist'in bunu başarması için en az birkaç bin yıla ihtiyacı olacak, ancak sadece 2 yıla ihtiyaçları vardı.

Güçleri hızla geliştirilebilirdi, ama ruh seviyeleri de nasıl bu kadar hızlı geliştirilebildi?

Hem Hou Fei hem de Hei Yu kaşlarını çattı.

“Ağabey, aslında o yerin nerede olduğunu bilmiyoruz.” dedi Hei Yu.

Hou Fei’nin ve Hei Yu’nun ifadelerinden Qin Yu, iki kardeşinin o yerin nerede olduğunu bilmediğini anlıyordu.

“O sırada, Lan Amca bizi ışınlanma kullanarak doğrudan yanına aldı. Işınlamadan sonra, hiç duymadığımız gizemli bir yere geldik. Oradaki kutsal enerji, dışındaki kutsal enerjiden 100 kat daha fazlaydı. 100 yıldan fazla bir süre orada eğitim aldık ve orta Dujie aşamasına kadar ulaştık. Lan Amca o zaman bizim ayrılmamıza izin verdi ve bizi Yıldız Kulesi sınırları içinde bir adacığa koydu, böylece sıkıştırmalarımızı bekleyebilecektik. Sıkıştırmalarımızdan sonra, sizi aramak için doğrudan o adacıktan ayrıldık.” Hou Fei dikkatlice söyledi.

“100 yıldan fazla mı?”

Qin Yu inanamıyordu.

“Dokuz Kılıç Ölümsüz Konak'a girdiğimde, Lan Amca ile ayrıldınız. O zamandan bu yana çok kısa bir zaman geçti, sadece 2 sene kadar bir süre.”

Hou Fei ve Hei Yu birbirlerine hayal kırıklığı ile bakıyorlardı.

“Biz de bilmiyoruz. Bu konuda da şüphelerimiz vardı. Ama bu gizemli yeri terk ettikten sonra Lan Amca'yı bir daha göremedik ve Lan Amca da havaya karışmış gibi görünüyordu. O adacıkta sıkıştırmalarımızı bekledik. 9'da 9 Göksel Sıkıştırma’yı geçtikten sonra hemen sizi aramaya başladık.”

Hou Fei ve Hei Yu'nun söylediklerini dinlerken, Qin Yu şüphelendi.

Kutsal enerjinin yoğunluğunun normalden 100 kat daha yüksek olduğu gizemli bir yer var, üstelik diğerleri de zaman sadece iki yıl geçerken, 100 yıldan fazla süre boyunca orada egzersiz yapılabiliyor.

Sonuç olarak, Qin Yu, Hou Fei ve Hei Yu bu gizemli yerin nerede olduğunu bulamıyor. Sadece bu mucizevi yerin dış dünyadan farklı olduğu ve kutsal enerji yoğunluğunun da farklı olduğu sonucuna varabilirlerdi. Belki de özel, gizli bir yerdi.

......

“Kutsal canavar binekleri mi? Ha-ha, abi, onları bastıramadın mı yani? Hıh, bir de ben deneyeyim.” Qin Yu'nun kutsal canavarlar ve kutsal hayvan tasmaları hakkında söylediklerini duyduktan sonra, Hou Fei gidip bu 3 zorlu buz aslanını evcilleştirmek için gönüllü oldu.

“Bu iyi. Her ikinizin de becerilerinizi görmeme izin verin.” Bir düşünceyle Qin Yu, 3 zorlu buz aslanının avlu evlerini doğrudan önlerine taşır.

3 zorlu buz aslanını gördükten sonra, Hou Fei ve Hei Yu bir gülümsemeye engel olamazlar.

“Ne zamandır çalışıyorsunuz?” Hei Yu kayıtsızca sordu.

Shi Xin, Shi Bing ve Shi Zhan hemen Hei Yu’nun ve Hou Fei’nin bedenleri hakkında bir baskınlık aurası hissetti. Bu, üstün ilahi canavarların özel olarak sahip olduğu baskınlık aurasıydı. İlahi canavarlar çok kibirlidir. Onlar aşağısındaki ilahi canavarlara kibirlidirler, fakat doğası gereği üstün olanlardan korkarlar.

“30.000 yıldan fazla,” dedi Shi Xin.

Qin Yu biraz şok oldu. Dacheng aşamasına gelmeleri beklenmedik bir şekilde uzun zaman almıştı.         

“Zorlu buz aslanları, uygulama tekniğinin en yaygın, en temel olanı olmalı, değil mi? Vücudunuzda bazı doğal hazineler olmasına rağmen pratikte çok yavaş olmanıza şaşmamalı.” Hou Fei tamamen endişesiz bir şekilde şöyle dedi: “Bu doğru. Zorlu buz aslanları orta sınıf ilahi canavarlarısınız, bu yüzden kalıtsal hatıralarınız yok.”

3 zorlu buz aslanının gözleri parıldadı.

Çok iyi biliyorlardı ki, birinci sınıf ilahi canavarlar ve süper ilahi canavarlar, sayısız teknik ve Gizli Beceriler içeren ve büyük bir hazine olarak kabul edilebilecek kalıtsal hatıralara sahiplerdi. Bu ayrıca, birinci sınıf ilahi canavarların ve süper ilahi canavarların orta sınıf ve düşük sınıf ilahi canavarlara göre çok daha üstün olmalarının nedeniydi.

“Ben ve maymun, sizden daha yüksek bir sınıfın ilahi canavarlarıyız. Bunu da hissedebilmelisiniz. Size bir şey söyleyeceğim, eğer kutsal canavarlarımız ve bineklerimiz olursanız, ben ve maymun size zorlu bir uygulama tekniği öğretebiliriz. Eğer yapmazsanız, kaderinizi kolayca hayal edebilirsiniz.” Hei Yu, buz gibi bir sesle söyledi.

Hou Fei ayrıca 3 zorlu buzlu aslanına bakarak, iç çekerek şöyle dedi: “Bu 3 zorlu buz aslanı için çok uygun bir teknik.”

“Kabul ediyoruz. Tabii ki kabul ediyoruz.” 3 Shi kardeşi aceleyle söylediler.

İlahi canavarlar kesinlikle sınıflara ayrılıyordu. Ayrıca Hou Fei ve Hei Yu'nun sınıflar bakımından kesinlikle üstün olduklarını hissedebiliyorlardı, bu yüzden doğal olarak binek olma konusunda hiçbir şikayetleri yoktu. Dahası, bu ikisi tarafından daha sonra gizli teknikler bile elde edebilirlerdi.

İlahi bir canavarın kalıtsal hatıraları büyük bir hazine gibidir. Sadece bu ilahi canavarın klanının teknikleri değil, aynı zamanda pek çok başka teknikler de dahil olmak üzere şaşırtıcı derecede çok sayıda gizli teknikleri vardı. Onlardan rastgele seçilen herhangi bir teknik bile zorlu buz aslanlarının şu anda uyguladıkları teknikten çok daha iyidir.

“Um, bu şekilde olsun. Üçünüzün en büyüğü büyük ağabeyimin kutsal canavar bineği olacak, ikincisi benim kutsal hayvan bineğim olacak ve üçüncüsü karışık tüylü kuşun kutsal hayvan bineği olacak.” Hou Fei direkt söyledi.

“Büyük kardeş? Bir insanı ağabeyin olarak mı kabul ediyorsun?” Shi Zhan ilk bağırandı.

İlahi canavarlar kibirlidir ve kalıtsal hatıralara sahip ilahi canavarlar daha da kibirlidir. Ancak kalıtsal hatıralara sahip bu iki ilahi canavar, bir insanı ağabeyleri olarak görüyor. Belki de bu, son 1 milyon yılda duyulmamış bir şeydi.

“Ne? Herhangi bir itirazın mı var?” Hou Fei'nin gözleri soğuk bir ışıkla parlıyordu.

Hei Yu’nun gözleri aynı zamanda öldürme niyeti ile yanıp sönüyordu.

Hei Yu'ya göre, Qin Yu ona en yakın olandı. Bu 3 zorlu buz aslanı ağabeyine yukarıdan bakıyordu, bu yüzden nasıl sinirlerine hakim olabilirdi?

“İtirazımız yok baylar. Tabii ki itirazımız yok. Sadece senin gibi yüce ilahi canavarların, ağabeyi olmasını beklemiyordum. Bunu daha önce bilseydik ona karşı çıkmazdık.” Shi Xin içtenlikle söyledi. Kalıtsal hatıralara sahip 2 ilahi canavar bile onu ağabeyleri olarak görüyorsa, onun binekleri olmalarının nesi kötüydü?

Orta sınıf ilahi canavarlar ve yüksek sınıf ilahi canavarlar arasında yalnızca 1 sınıf fark vardı ancak statüleri resmen ayrı dünyalardı.

Sonuçta, yüksek sınıf ilahi canavarlar, kalıtsal hatıralara sahiptir ancak orta sınıf olanlar sahip değildi.

......

Birkaç gün sonra,

Qin Yu, Hou Fei ve Hei Yu, rüzgarları ve dalgaları neşeyle karşılarken kuzeydoğuya uçuyor zorlu buz aslanı sürüyorlardı.

Qin Yu, Siyah Kökenli'nin dönüştürdüğü siyah bir zırh giymişti. Kutsal hayvanı, zorlu buz aslanı Shi Xin, baştan ayağa kar beyazıydı ve zorlu Buz Zırhı tarafından bile korunmaktaydı. Bineği beyaz, oysa kendisi siyah kaplıydı. Aralarında gerçekten keskin bir ayrım vardı.

Hou Fei, Su Elementi zırhı giyiyordu. Bu Su Elementi Zırhı, Dujie aşamasına ulaştığında otomatik olarak Hou Fei tarafından yaratıldı. Ateş gözlü su maymunlarına özgü bir tür vücut zırhıydı. Bineği de zorlu buz zırhı içinde olan zorlu buz aslanı Shi Bing'di.

Hei Yu, Dujie aşamasına ulaştıktan sonra tüm vücudundaki son derece sert tüylerin doğal olarak dönüştürdüğü Siyah Pullu Zırhını giyiyordu. Bindiği kutsal canavar zorlu buz aslanı Shi Zhan’dı. Tıpkı Qin Yu gibi, o tamamen siyah giyinmişti ve bineği tamamen beyazdı.

3 kardeş, yolda birbirleriyle neşeyle ve mizahi bir şekilde konuştu, rüzgarlar ve dalgalar boyunca oldukça hızlı ilerlediler.

......

“Sorun nedir, abi?” Qin Yu’nun kaşlarını çattığını görünce Hou Fei derhal sordu.

Qin Yu bir verici tutuyordu. Az önce Yıldız Kulesi müdürü Zhuang Zhong'dan bir mesaj aldı ve kendisini çok endişelendiriyordu.

“Çok uzun zaman önce, Xiumo uzmanları Yıldız Kulesi’ne saldırdı. Yıldız Kulesi’nin güçlerinin tümü içe çekilmek ve savunmak için Büyük Cennet Yıldızları Oluşumu’na güvenmek zorunda kaldı. Neyse ki, bu oluşum Lan Amca tarafından değiştirildikten sonra çok güçlüydü, bu yüzden bu serbest şeytan uzmanları Yıldız Kulesi'ne bir şey yapamadı ve en sonunda gitmek zorunda kaldı.”

Qin Yu yavaşça söyledi.

“Çoktan gittiler, bu iyi, değil mi? Neden hala mutsuzsun? Ah, bu yanlış!” Hou Fei de artık durumun kötü olduğunu biliyordu.

Hei Yu, Qin Yu'nun neden endişelendiğini biliyordu.

“Çoğu Xiumo uzmanının kimseye saygısı yok. Korkarım ki onlar doğrudan Qin imparatorluğuna gidecekler ve akrabalarımı bulacaklar. Babam ve diğerleri çoktan Yıldız Kulesi'ne girmiş olsalar bile… 2. kardeşim, onun prensleri ve prensesleri ve Qin klanının belli bir kısmı hâlâ orada.”

Qin Yu’nun aslen mutlu ve rahat havası tamamen bozulmuştu.

Çok fazla düşünmeden, 2. erkek kardeşinin koruyucusuna derhal şöyle bildirdi: “Koruyucu Yang, 2. erkek kardeşime derhal bazı uzmanların bir süre onu rehin tutması için gelme ihtimalinin yüksek olduğunu söyle; 2. erkek kardeşimi rehin tutmayı gerçekten isterlerse, o zaman doğrudan onlara kıdemli Lan'ın Cennet-Ayırıcı Diyagramı’nı kendilerine vermesini istediğini söylemek zorunda kalacak. Kimsenin onlara direnmediğinden emin olun.”

Cennetin Ayırıcı Diyagramı’nı kaybetmek Qin Yu için hiçbir şey ifade etmeyecekti. Fakat ne pahasına olursa olsun, 2. kardeşinin ailesinin başına kötü bir şey gelemezdi.

Ayrıca ikinci kardeşi, sonuçta Qin hanedanının imparatoruydu.

“Evet, kule ustası.” Koruyucu Yang, itaatkâr bir şekilde cevap verdi.

Qin Zheng hala güçte iyi değil, bu yüzden vericileri kullanamıyor. Bu nedenle, Qin Yu'nun, Qin Zheng’in koruyucusuna bu mesajı kendisine iletmesini söylemekten başka seçeneği yoktu. Bu koruyucu Yang, Yıldız Kulesi'nin bir uzmanı ve şu anda Dongxu aşamasındaydı.

“Xiumo uzmanları ne isterlerse yapıyorlar ve insanları öldürmek konusunda kesinlikle bir endişeleri yok. Bu Xiumo uzmanları hiç Lan Amca'nın elinden yenilgiyi tatmadılar, bu yüzden belki de onu umursamazlar. Şu anda burada değil ama ben de hemen eve gidemiyorum.” Qin Yu içinde endişeli görünüyordu.

“Umarım kötü bir şey olmaz.” Sadece yüreğinde umut edebilirdi.

Ancak… Asıl durum düşündüğünden daha korkunçtu. Cennet-Ayırıcı Diyagramı için savaşmak isteyen tek grup şeytanlar mıydı gerçekten? O, şu anda, Wu Kongxue gibi ölümlü dünyadaki uzmanların çoğunun, zaten Qian Long kıtasındaki Qin hanedanının başkentinde toplandığını bilmiyordu!