Bölüm 7.15: Altı Büyük Patron

avatar
1158 2

Stellar Transformations - Bölüm 7.15: Altı Büyük Patron


Çevirmen: Darkcack

Editör: ÇHY

 

 Aziz Yan Xu, Aziz Huo Tian ve Aziz Di Feng okyanusun dibine ilerlerken, onlarca Xiuxianiste liderlik ediyorlardı. Onlar aşağıya gittikçe, elemental enerjileri otomatik olarak suyu geri itip bir geçit yaratıyordu. Bir süre sonra, Xiuxianistler okyanusun dibine ulaştı ve önceden Kan Kırmızı Tepeler diye anılan Yıldızsal Tepeler'e girmişlerdi.

 

Aziz Yan Xu kayıtsızca konuştu: “Hepiniz! Burası Yıldızsal Tepeler, Yıldızsal Kule'nin bir bölgesi. Umarım hepiniz bazı kuralları takip edersiniz. Aksi takdirde, Yıldızsal Kule'yi kışkırtmış olacaksınız ve bu da gerçekten kötü olacak.”

 

Endişelenme Aziz. Tabii ki dikkatli davranacağız.” Xiuxianistlerin çoğu onaylayarak söyledi.

 

Aziz Huo Tian etrafına bir bakış attı ve gülümseyerek konuştu: “Aziz Di Feng, gördün mü, dediklerim doğruymuş değil mi? Bu Yıldızsal Tepelerde en az birkaç yüz bin Xiuyaoist var fakat mimarisi çok kaba. Formları bile bilmiyorlar mı?”

 

Penglai Ölümsüz Bölgesi'nde, Qingxu Tapınağı liderdi, Ziyang Okulu ve Lanyang Okulu onların ardından geliyordu. Aziz Yan Xu aşırı derecede güçlü olduğu için, Qingxu Tapınağı'nın mevkisi doğal olarak sarsılmazdı. Ancak, Ziyang ve Lanyang Okulu'nun 2 kıdemli büyüğü birbirlerinden, ateş ve su gibi nefret ediyorlardı.

 

Aziz Di Feng kayıtsız bir gülümsemeyle konuştu: “Humph, burada birkaç yüz bin Xiuyaoist olduğunu da biliyorsunuz değil mi? Penglai Ölümsüz Bölgesi'ndeki en çok öğrenciye sahip okul sadece birkaç on bin Xiuxianiste sahip ve toplamda hemen hemen 100,000 den biraz fazlayız. Şu anda ki Xiuyaoist su altı süper güçlerinden hiçbiri bizden zayıf değil hatta Azure Ejderha Sarayı ve Mavi Su Köşkü bizden biraz daha güçlü. Aziz Huo Tian, zevk önemli değildir. Gerçek güç ise önemlidir. Ayrıca... Bence senin zevklerin iyi değil.”

 

Di Feng, ne dedin sen?” Aziz Huo Tian hemen öfkelenmişti.

 

 Giydiği değerli cübbe, ona Ziyang okulunun Teng Long kıtasındaki genel merkezi tarafından armağan edilmişti. Bu cübbe çok etkileyici görünüyordu ve kesinlikle bir servetti. Bunu genellikle önemli durumlarda giyiyordu. Ancak Aziz Di Feng, hep, bu cübbenin çok basit ve adi olduğunu düşünüyordu.

 

Ne söylüyor olabilirim? Sen gerçekten cübbenin bir servet olduğunu mu düşünüyorsun?” Aziz Di Feng küçümseyerek sırıttı.

 

Beyler, eğer dövüşmek istiyorsanız, oradan dönene kadar beklemelisiniz.” Aziz Yan Xu'nun sesi soğuğa dönmüştü. Aziz Huo Tian ve Aziz Di Feng hemen soğukça iç çekti ve birbirleriyle konuşmayı kestiler. Diğer Xiuxianistler de ses çıkarmaya cesaret edemediler. Uzun bir süre sonunda, Xiuxianistler sonunda uzaktan Yıldızsal Kule'yi gördüler.

 

Onu gördükleri anda, hepsi şaşkına döndü. Yüzleri şüpheyle doldu.

 

Yıldızsal Kule, uzaktan güneş ışığı ve ay ışığı yayıyordu. Ve bu kule okyanusun dibinde, çok göz kamaştırıcıydı, parlak bir inci gibi çekici görünüyordu. Kabarmış kutsal enerjisi, bütün Xiuxianistleri daha da şaşırtıyordu.

 

Bu Yıldızsal Kule mi?”

 

Bu Xiuxianistler buna inanamıyordu. Onlara göre, Xiuyaoistler barbardı çünkü çok güçlü olsalar da, mimari, silah dövme ve hap yapımında insanlarla karşılaştırılamazlardı. Ancak, ilerideki Yıldızsal Kule...

 

Yıldızsal Kule'nin etrafındaki yapılar, 30,000 muhafızın yaşam alanıydı. Penglai Ölümsüz Bölgesi'nin bununla karşılaştırılabilecek hiçbir şeyi yoktu.

 

Gelenler, kimsiniz?”

 

Toplamda 1000 Xiuyaoistlik bir birlik en dıştaki alanı izliyordu. Onların lideri, Kan Kırmızı Mağara'nın eski koruyucularından biri olan Wu Tong'dan başkası değildi.

 

Biz, açılış töreninde Yıldızsal Kule'yi kutlamak için Penglai Ölümsüz Bölgesi'nden gelen misafirleriz. Lütfen üstlerini bizimle ilgili bilgilendir, Xiuzhenist dostum.” Qingxu Tapınağı'ndan bir öğrenci hemen kimlik kartını çıkarmış ve konuşmuştu.

 

Wu Tong bu grubun şeytani bir havası olmadığını anlamıştı. Üstelik çok uzun zaman önce ona, diğer 5 büyük güçten misafirlerin yakın zamanda varacağı söylenmişti bu yüzden onların kim olduğunu tahmin edebilmişti. Cevabı duyar duymaz konuştu: “Lütfen bekle, Xiuzhenist dostum. Çabucak gidip üstlerimi bilgilendireceğim.”

 

Buna rağmen içinden homurdandı: “Xiuxianistler cidden garip. Birbirlerini, dost yerine kardeşler diye çağırmak Xiuzhenistlerin yaptığı değil miydi?” Ardından, Wu Tong, Yıldızsal Kule'ye doğru aşırı hızlı bir şekilde uçtu. Sadece bir süre içinde, Qin Yu ve Hou Fei, 8 koruyucuyla birlikte misafirleri karşılamak için gelmişlerdi. Hei Yu, buraya gelmek istemeyen Yıldızsal Kule'nin üst kademelerindeki tek kişiydi.

 

Ha-ha... Xiuzhenist dostlarım.”

 

Qin Yu, bir elbise giymiş ve gülümseyerek, altındaki 8 koruyucuya Penglai Ölümsüz Bölgesi'nden adamları selamlamak için öncülük ediyordu.

 

Ben Yıldızsal Kule'nin 1. ustası Qin Yu. Bu benim kardeşim 2. usta Hou Fei ve bunlar Yıldızsal Kule'nin 8 koruyucusu.” Önündeki Xiuxianistlere baktı ve onlara kısaca yanındakileri tanıttı.

 

Aziz Yan Xu hemen gülümseyerek konuştu: “Yani, sen kule ustası Qin Yu'sun. Ben Qingxu Tapınağı'nın büyük kıdemlisi Aziz Yan Xu. Bu Ziyang Okulu’ndan Aziz Huo Tian. Bu Lanyang Okulu’ndan Aziz Di Feng. Diğerleri de buraya bizimle gelen Xiuzhenist dostlarımız. Onları tek tek tanıtmaya gerek yok.”

 

Aziz Yan Xu, Aziz Huo Tian, Aziz Di Feng.” Qin Yu hepsini selamladı ardından gülümseyerek konuştu: “Lütfen beni takip edin.”

 

O ve Aziz Yan Xu yan yana gidiyordu. Hou Fei, Aziz Huo Tian ve Aziz Di Feng onları yakından takip ediyordu. 8 koruyucu ve diğer Xiuxianistler de arkadan geliyordu. Hepsi Yıldızsal Kule'ye doğru heybetli bir şekilde uçtu.

 

Yıldızsal Kule'ye yaklaşıldıkça, Aziz Yan Xu ve adamları daha da hayrete düşüyordu.

 

Burası cidden Xiuyaoistlerin konaklarından biri miydi?

 

Muhtemelen en iyi Xiuxianist konağı ve arazisi bile bunun çok altında kalırdı.

 

Qin Yu gizlice bütün Xiuxianistlerin ifadelerini gözlemledi ve zihninden güldü: “Xiuxianistlerin… Xiuyaoistlerin yaşam alanlarını küçümsediği doğru.”

 

……

 

Yıldızsal Kule'nin içerisinde, Büyük Göksel Yıldız Formu sayesinde bulutlar ve sis her yerdeydi ve çeşitli muhteşem binalar, geçitler ve koridorlar vardı. Bütün mekân, Xiuxianistlerin hepsini sersemleten bir ölümsüz yapısı gibi görünüyordu.

 

Buradaki kutsal enerji o kadar yoğundu ki bu enerjiler bulutlara ve sise dönüşmüştü. Bu olağanüstü şey aynı zamanda Xiuxian okullarında da oluşuyordu fakat olay, buradaki kutsal enerjinin Yıldızsal Kule'nin tamamında bu şekilde olmasıydı. Bu alan gerçekten çok büyüktü. Üstelik burada gün doğumu ışığı, gün batımı ışığı, yıldız ışığı, ay ışığı, güneş ışığı vardı.

 

Büyük Göksel Yıldız Formu tarafından üretilen güneş ışığı, ay ışığı ve yıldız ışığı buradaki Xiuxianistleri daha da şaşırtmıştı.

 

Xiuzhianist dostlarım, bu yer Penglai Parkı diye anılıyor. Burası sizleri ağırlamak için özel olarak inşa edildi. Lütfen gelin ve burada kalın. Bir şeylere ihtiyacınız olduğunda, bu nedimelerden istediğinizi söylemekten çekinmeyin.” Qin Yu gülümseyerek söyledi.

 

Ancak, Xiuxianistler yolda gördüklerinden dolayı çok fazla şok olmuşlardı bu yüzden Qin Yu birden bunları söylediğinde henüz ayılamamışlardı.

 

Xiuzhenist dostlarım, acaba... Bu yerden memnun değil misiniz?” Qin Yu tekrardan sordu.

Ah, ondan değil.” Aziz Yan Xu'nun gözleri neşe ile dolmuştu. “Daha önce hiç bu kadar fevkalade bir yer görmemiştim. Yıldızsal Kule gibi böyle harika bir yerin keyfini çıkarabilmek gerçek bir zevkken neden memnun olmayayım ki?”

 

Aziz Di Feng de gülümseyerek konuştu: “Bay Qin Yu, Yıldızsal Kule'nin mimarisinin mükemmelliği bizim hayal gücümüzün ötesinde.” Birden Aziz Huo Tian'a baktı ve alay ederce konuştu: “Aziz Huo Tian, siz, bu Yıldızsal Kule'nin...”

 

Di Feng.”

 

Aziz Huo Tian aceleyle konuştu. Eğer Aziz Di Feng gerçekten bunu söyleseydi rezil olacaktı. Kibirli birisi olmasına rağmen, Yıldızsal Kule'nin gerçekten beklentilerini aştığını kabul etmeden yapamıyordu. Yıldızsal Kule ile karşılaştırıldığında, kendi okulunun mimarisi bunun yanında daha düşük sınıf kalacaktı.

 

Aziz Di Feng gülümsedi ve konuşmayı kesti.

 

……

 

Azure Ejderha Sarayı'ndan misafirler, Penglai Ölümsüz Bölgesi temsilcilerinden çok daha önce varmıştı. Zaman geçtikçe, Mavi Su Köşkü, Dokuz Şeytan Salonu ve Mor Alevli Şeytani Zindan'ın da temsilcileri yarım ay içerisinde varmışlardı. Şimdi diğer 5 büyük gücün temsilcilerinin hepsi buradaydı.

 

Normal mağaralar Yıldızsal Kule'nin açılış törenine katılmaya uygun değillerdi. Sadece 5 büyük güç gelip Yıldızsal Kule'yi kutlayabilirdi.

 

Birkaç gün sonra, açılış gününde...

 

Yıldızsal Kule'nin Güneş-Ay Salonu'nda...

 

Bu salonun alanı aşırı derecede büyüktü. Salonda onlarca ziyafet masası düzenlenmişti. Diğer 5 büyük güçten misafirlerin hepsi şaşkındı çünkü kafalarının üzerinde sayısız parlak yıldız vardı. Bir sürü güzel nedime, art arda lezzetli yiyecekler getiriyordu. Denizaşırı Xiuzhen dünyasının uzmanlarının hepsi çok mutluydu.

 

En içteki masayla diğerleri arasında biraz mesafe vardı.

 

Bu masada sadece 6 kişi oturuyordu, Azure Ejderhası, Yaşlı Garip Üç Gözlü, Aziz Yan Xu, Yi Da, Qin Yu ve Di Long. Bunlar kesinlikle, 6 gücün, 1 numaralı figürleriydi. Hou Fei, Hei Yu, Di Jian, Teng Shan, Lou Ke, Aziz Di Feng, Aziz Huo Tian, Situ Xue ve gibileri başka bir masada oturuyordu.

 

Bugün, kardeş Qin Yu'nun kulesinin açılış günü. Hepiniz! Hadi kule ustası Qin Yu'nun şerefine içelim.” Azure Ejderhası, kadehini kaldıran ilk kişiydi.

Ardından, Yaşlı Garip Üç Gözlü, Aziz Yan Xu, Yi Da ve Di Long da Qin Yu'yu kutlamak için kadehlerini kaldırdı, Qin Yu da alçak gönüllülükle kadehini kaldırarak karşılık verdi. Ardından, 6'sı kadehlerinden bir yudum aldılar ve hevesle birbirleriyle muhabbete başladılar. Çoğunlukla önemsiz meseleleri konuşuyorlardı.

 

Bu 6'lı, deniz aşırı Xiuzhen dünyasının 6 büyük patronu olarak düşünülebilirdi ve hepsi birlikte denizaşırı Xiuzhen dünyasını temsil ediyordu. Muhtemelen sıradan birisi bu kadar önemli 6 figürün dedikodu yapıp komik hikayeler konuşacağını hayal etmezdi.

 

Qin Yu kardeş, sana bir soru sormama izin ver. Eğer doğru cevap verirsen, sana 3 kutsal silah vereceğim. Ne düşünüyorsun?” Azure Ejderhası, hafiften sarhoş, gülümseyerek Qin Yu'ya konuştu.

 

Qin Yu şimdi baştaki gibi resmi değildi: “3 tane mi? Pekâlâ, sözünden dönmek yok ama. Şimdi sorabilirsin.”

 

Azure Ejderhası ha-ha diye güldü ve konuştu: “Yi Da'nın lakabını biliyor olmalısın değil mi? Mor Saçlı Zindan Kralı! Neden bu lakabı aldığını biliyor musun?”

 

Qin Yu, Mor Saçlı Zindan Kralı Yi Da'ya baktı ardından hemen konuştu: “Kardeş Yi Da, Mor Alevli Şeytani Zindan'ın 1 numaralı adamı yani doğal olarak Zindan Kral'ı diye anılıyor. Ve mor saçlara sahip bu yüzden Mor Saçlı Zindan Kralı diye biliniyor. Yanlış mıyım?”

 

Yanlış!”

 

Azure Ejderhası birden bağırdı. Ardından rahatça bir kahkaha attı: “Yanlış tahmin edeceğini biliyordum.”

 

Yi Da yavaşça kadehini bıraktı ve sarkık gözlerini kaldırdı ve Azure Ejderhası'na baktı. Gözlerindeki mor ışık onun çok garip görünmesine neden oluyordu: “Azure Ejderhası, fark ettim ki sen hep benim hakkımda konuşuyorsun. Dokuz Şeytan Salonu'nun açıldığı günde de benimle ilgili konuşmuştun, değil mi?”

 

Aziz Yan Xu yüzünde ılımlı bir gülümsemeyle konuştu: “Azure Ejderhası ile tartışma Yi Da. Onun karakterini de bilmiyor değilsin.”

 

Azure Ejderha Efendisi, hâlâ kardeş Yi Da'nın neden Mor Saçlı Zindan Kralı lakabını aldığını anlatmadın.” Qin Yu hemen bastırdı.

 

Ancak, Yaşlı Garip Üç Gözlü konuştu: “Ben anlatayım. Geçmişte, Jiao Jiu ve Situ Xue, Mor Alevli Şeytani Zindan'ın 1 numaralı Xiumoisti olmak için bir biriyle dövüşmüştü. Yi Da'nın Okulu yoktu, grubu yoktu, desteği yoktu fakat o, Jiao Jiu ve Situ Xue'yi esir aldı, ardından 3 yıl boyunca onları hapiste tuttu. Onlarla konuşmadı da. Sadece, 3 yılın ardından, onların kendisini Mor Alevli Şeytani Zindan'ın en büyüğü olduğunu kabul edip etmediklerini sordu.”

 

Qin Yu şaşırdı.

 

Azure Ejderhası kahkaha attı ve konuştu: “Bu Yi Da denen adamın garip alışkanlıkları var. Birilerini yakaladıktan sonra, karşısındakinin gücünü mühürler ve onlarla konuşmadan önce bir kaç yıllığına hapse koyar. İnsanları hapsetmesinin nedeni sadece, bazı uzmanların onu Zindan Kralı diye çağırmasından hoşlanması.”

 

Yi Da kadehinden bir yudum içti ve sertçe konuştu: “En nefret ettiğim şey diğer insanlarla saçmalıklar konuşmaktır bu yüzden onların güçlerini mühürlerim ve onları 3 yıllığına hapsederim. Sadece yalnızlık, onları delirtebilir. 3 yıl sonra, onlara söylediğim şeyle hemfikir değillerse, onları 10 ya da 20 sene daha hapsederim.”

 

Qin Yu şaşırmıştı.

 

Güçleri mühürlenince, rakipler kapalı kapı antrenmanı bile yapamayacaklardı. Kimseyle konuşmadan sürekli hapis kalmak, gerçekten acı verici bir deneyimdi.

 

Yi Da'dan önce, Mor Alevli Şeytani Zindan'ın 1 numaralı uzmanı Şeytan Kral diye anılıyordu. O Zindan Kralı diye anılan tek kişi.” Yaşlı Garip Üç Gözlü gülümseyerek konuştu. Sözlerinde bir övgü belirtisi vardı. Yi Da'nın yaptıklarını beğendiği çok açıktı.

 

Ancak, Di Long bir tarafta kederle içiyordu.

 

Aslında Dokuz Şeytan Salonu'nun 9 kardeşi vardı fakat 5'i ölmüştü. Dokuz Şeytan Salonu büyük bir güç kaybı yaşamıştı bu yüzden doğal olarak mevkileri diğer güçlerin gözünde alçalmıştı.

 

Bu patronlar birbirlerinin meseleleriyle ilgili tartışmaya devam etti. Uzun bir süre sonra, Aziz Yan Xu birden ellerini salladı. Elemental enerjisi dışarıya saçıldı ve etraflarında kısıtlayıcı bir büyü oluşturdu. Diğer 5'i ona şüpheyle baktılar.

 

Aziz Yan Xu gülümseyerek konuştu: “Beyler, bu büyüyü yaptım çünkü sizinle birazcık konuşmak istediğim önemli bir şeyler var.”

 

Böyle gizli tutmak istediğin konu neyse söyle?” Azure Ejderhası, gülümseyerek söyledi.

 

Yi Da, Aziz Yan Xu'ya soğuk bir bakış attı. Diğerleri hiçbir şey demedi ve sessizce Aziz Yan Xu'nun konuşmasını beklediler.

 

Gülümseyerek devam etti: “Buradaki herkes deniz aşırı Xiuzhen dünyasının bütün güçlerini temsil ediyor. Şimdi, sizinle Dokuz Kılıç Ölümsüz Konağı ile alakalı bir konuyu tartışmak istiyorum.”

 

Azure Ejderhası, Yaşlı Garip Üç Gözlü, Yi Da, Qin Yu ve Di Long hemen bardaklarını bıraktılar ve ilgiyle onu dinlemeye başladılar.

 

Aziz Yan Xu, Qin Yu'ya baktı. “Kule ustası Qin Yu, 8. yeşim kılıç senin ellerinde öyle değil mi?”

 

Qin Yu şüpheli hissetti. Aziz Yan Xu ne hakkında konuşmak istiyordu? Birden, Azure Ejderha Sarayı temsilcilerinin Yıldızsal Kule'ye ilk vardığında, Azure Ejderhası'nın ona söylediklerini hatırladı: “Kardeş Qin Yu, efsanevi 9 Kılıçların, toplamda 9 kılıcı var. Ve Penglai Ölümsüz Bölgesi başka bir kılıca sahip olmayı en çok isteyen güç. Penglai Ölümsüz Bölgesi, 3'ü büyük, bir sürü okula sahip fakat onlar sadece 1 kılıca sahip, bu yüzden bunu paylaşmak onlar için biraz zor.”

 

Evet, öyle. Neden bana bunu sorduğunuzu merak ediyorum.” Qin Yu zihnini uyandırdı.

 

Aziz Yan Xu başını sallayarak konuştu: “Bildiğim kadarıyla, benim Penglai Ölümsüz Bölgem 1. yeşim kılıca sahip, Mor Alevli Şeytani Zindan 3. ve 5. kılıçlara sahip, Azure Ejderha Sarayı 4. ve 7. kılıçların sahibi, Mavi Su Köşkü 2. kılıca sahip, Dokuz Şeytan Salonu 6. kılıcın sahibi ve Yıldızsal Kule 8. kılıca sahip. Doğru mu beyler?”

 

Diğer 5 gücün liderleri başlarını salladı.

 

Bu nedenle, hepinizin, yeşim kılıçlarınızı birazcık kullanmak için ödünç almama izin vermenizi umuyorum!” Aziz Yan Xu gülümseyerek söyledi.

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44247 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr