Bölüm 7.9: Kimin Hatası?

avatar
1119 2

Stellar Transformations - Bölüm 7.9: Kimin Hatası?


Çevirmen: Darkcack

Editör: ÇHY

 

Lan Amca, Hou Fei'yi kısıtlayan güçlü şeytani elemental enerjiyi görünce kaşlarını çattı, gözleri soğuk ışıklar yayıyordu.

 

Bu soğuk ışık, Azure Ejderhası ve Yaşlı Garip Üç Gözlü'nün kalbini 9. Cennetten bir yıldırım gibi çarptırdı.

 

Kaybol!”

 

Lan Amca kolunu sallamasıyla yumuşak fakat aşırı derecede muazzam bir güç yolladı. Azure Ejderhası ve Yaşlı Garip Üç Gözlü, Xiuzhen dünyasının en büyük 2 uzmanı olarak bilinse de, bu güç onlara karşılık verecek vakit tanımadan bir kaç yüz li uzağa uçurdu. Tamamıyla hiçbir şey yapamıyorlardı.

 

Herkesin gözleri yuvalarından fırlamıştı.

 

4 Di kardeş, aniden beliren bu orta yaşlı adama sersemlemiş bir şekilde baktılar. Bu adam çok güçlüydü, basitçe çok güçlü. Sadece kolunu sallamasıyla, denizaşırı Xiuzhen dünyasının 1 ve 2 numaralı uzmanlarını bir kaç yüz li uzağa uçurmuştu.

 

Teng Shan, Lou Ke ve diğer herkes o kadar korkmuştu ki, bir şey söylemeye cesaret edemediler. Patronlarının uçurulması onları inanılmaz derecede korkutmuştu.

 

Usta.” Hou Fei gülerek konuştu.

 

Qin Yu, yüzündeki şaşkınlığı gizleyemiyordu. Lan Amca'nın çok güçlü olduğunu bilmesine rağmen onun bu derecede süper güçlü olmasını beklemiyordu. Azure Ejderha Efendisi kimdi? O, Dujie seviye Xiuxianistlerle karşılaştırılabilecek bir erken aşama Kongming seviyesi ilahi canavardı, az değil!

 

Dujie seviyesi Xiuxianistler kadar güçlü birisi, Lan Amca'nın kolunu sallamasıyla çaresizce bir kaç yüz li uzağa uçurulmuştu. Bu gücün seviyesi ne idi? Belki ölümsüzler bile ancak bu kadar güçlü olabilirdi.

 

Sorun nedir Xiao Yu?” Lan Amca gülümseyerek Qin Yu'ya baktı.

 

Hou Fei gülerek konuştu: “Abim senin gücün tarafından büyülendi usta. Humph, şu 2 herif baya güçlüydü ama onlara bir kaç hareketle karşılık verebildim.  Bana zorbalık yapabilirler ama senin önünde burnu havada dolaşmaya cesaret edebilirler mi?”

 

Şu anda Hou Fei, kafasını yükseğe kaldırıp etrafa kendinden memnun bir horoz gibi bakıyordu.

 

Bir tarafta Di kardeşler tek kelime söylemeye cesaret edemiyordu. Aslında, aralarında kutsal duyu aracılığıyla, telaşla konuşuyorlardı.

 

Büyük kardeş, sen Qin Yu'nun, okuluyla ilgili söylediklerinin yalan olduğunu söylememiş miydin? Şimdi Hou Fei bu adamı uzman usta diye, Qin Yu'da onu amca diye çağırıyor. Bir okula aitlermiş gibi görünüyor.” Di Xu ağlamak üzereydi.

 

Di Long de ağzında acı bir tat hissediyordu.

 

Pekâlâ beni suçlama. Nerden bilebilirdim? Qin Yu'nun söylediklerinin gerçek olduğunu kim düşünebilirdi? Eğer bu kadar güçlü arkası varsa neden hala Dokuz Şeytan Salonu'nun 6. kardeşini itaatkâr bir şekilde takip etti?” şimdi bütün siniri geçmişti.

 

Denizaşırı Xiuzhen dünyasının 1 ve 2 numaralı uzmanları tek bir kol hareketiyle bir kaç yüz li uzağa uçurulmuştu. Bu ne seviye bir güçtü?

 

Böyle güçlü birisi karşısında tamamen acizlerdi ve sadece kendilerine yapılacakları kabul edeceklerdi.

 

Aslında intikam istiyorlardı fakat şimdi bu modda değillerdi. Her şeyden önce, güç farkı çok fazlaydı, o kadar fazlaydı ki başa çıkılamaz derecedeydi. Eğer düşman 4'ünü öldürmek isterse, sadece bir kol hareketi yeterli olacaktı.

 

Şimdi sadece bu süper uzmanın hayatlarımızı bağışlamasını umabiliriz.” Kendini beğenmiş Di Jian'ın bile şu anda kibri kalmamıştı.

 

Kendini beğenmiş olmak için, kişinin güçlü olması gerekirdi.

 

Büyük bir adamın yanında, kendini beğenmiş gibi davranan çocuk, ahmak bir çocuktur.

 

Di kardeşlerin, rakipleri tarafından hayatlarının bağışlanmasını ummaktan başka şansları yoktu. Fakat şimdi, az önce Qin Yu ve Hou Fei'yi öldürmekte kararlıydılar, gerçekten yapabilecekler miydi? Bağışlanıp bağışlanmayacaklarını bilmiyorlardı çünkü bu tamamen rakibe kalmıştı.

 

……

 

Azure Ejderhası ve Yaşlı Garip Üç Gözlü'nün uçurulduğu an, ikisi de çok güçlü biriyle karşılaştıklarını biliyordu.

 

Karşılık veremeden bir kaç yüz li uzağa uçmuşlardı. Ardından, bu muazzam güç birden kayboldu. Azure Ejderhası ve Yaşlı Garip Üç Gözlü dengelerini sağladı fakat aceleyle kaçmadılar.

 

Kaçmak mı?

 

Buna nasıl cesaret edebilirlerdi? Sadece az önceki hareketiyle, rakiplerinin aşırı derecede güçlü bir uzman olduğunu anlamışlardı. Gücünü düşündüğümüzde, kaçmaları tamamen anlamsızdı. Sadece rakip ile yüzleşerek ve hayatlarını bağışlamalarını dileyerek daha sonrasında güven içinde yaşayabilirlerdi.

 

Azure Ejderhası sen iyi biliyorsun, sence onun ulaştığı güç seviyesi ne?”  Yaşlı Garip Üç Gözlü gergince yutkundu ve korkuyla konuştu. Şu an onda hiç bir kibir kırıntısı kalmamıştı. Rakibin çok güçlü olması onu çok korkutmuştu.

 

Azure Ejderhası bir süre somurtarak düşündü ve konuştu: “Dacheng seviye uzmanlar bizi uçurabilir fakat bir kaç yüz li uzağa savuramazlar. Bu adam kolunun basit bir hareketiyle, bize tamamıyla karşı koyacak şans vermeden bunu yaptı ve bizi yaraladı dolayısıyla o sadece...”

 

Bir Ölümsüz mü yoksa?”

 

Yaşlı Garip Üç Gözlü kararsızca söyledi.

 

Azure Ejderhası başını sallayarak konuştu: “Evet, o, ölümsüz güçlerine sahip.”

 

Ölümsüzler daha yüksek bir dünyaya çıkmamış mıydı? O nasıl olabilir?” Yaşlı Garip Üç Gözlü açıkça güçlü olsa da, Azure Ejderhası'ndan çok daha bilgisizdi. Her şeyden önce Azure Ejderhası, efsanevi ejderha klanının bir üyesiydi dolayısıyla kıdemliler tarafından eğitilmişti.

 

Azure Ejderhası konuştu: “Bugün sana bir şeyler söyleyeceğim. Ölümsüzler daha yüksek bir dünyaya çıktı fakat hala serbest ölümsüzler mevcut. Serbest bir ölümsüz, 12 felaketten başarıyla geçmiştir. Felaketleri her aştıklarında daha da güçlenmişlerdir. 4. felaketi geçenler, 1. seviye ölümsüzlerle karşılaştırılabilir.”

 

1. seviye ölümsüzler mi?” Yaşlı Garip Üç Gözlü homurdandı.

 

Azure Ejderhası kibirle konuştu: “Tabi ki bunu bilmiyorsun. Dur sana bir şeyler daha anlatayım. Ölümsüzlerin 9 seviyesi vardır, serbest ölümsüzlerin 12 felaketi geçmesi gerekir. 12. felaketi geçen bir serbest ölümüz, bir 9. seviye ölümsüz kadar güçlüdür. 4. felaketi geçen ölümsüz ise 1. seviye bir ölümsüz kadar güçlüdür. Bu dünyada ölümsüzler yok fakat serbest ölümsüzler var. Efsaneye göre, 12. felaketi geçen bir serbest ölümsüzün gücü basitçe...”

 

Azure Ejderhası uzun bir süre düşündükten sonra devam etti: “Pekâlâ, onlar seni bir karıncayı eziyormuş gibi öldürebilirler. Aynı zamanda Dacheng uzmanlarını da karıncaları eziyormuş gibi öldürebilirler.”

 

Yaşlı Garip Üç Gözlü şimdi kendisinin ne kadar iyi olduğunun önemi olmadığını fark etti, her zaman ondan daha iyi iyileri vardı.

O ve Azure Ejderhası denizaşırı Xiuzhen dünyasının süper uzmanları olarak anılıyorlardı fakat onlar basitçe serbest ölümsüzlerle aynı kümede değillerdi.

 

Sence şu gizemli uzman kaç tane serbest ölümsüz felaketinden geçmiştir?” Yaşlı Garip Üç Gözlü şüpheyle sordu.

 

Azure Ejderhası bir süre düşündü, klanındaki bazı kıdemlilerin gerçek gücünü hatırlamaya çalıştı ve yavaşça konuştu: “Bu gizemli uzman, benim kesin bir tahmin yapabilmem için çok güçlü. Ama… En azından 6. serbest ölümsüz felaketinden geçmiş olduğunu hissediyorum!”

 

En az 6. serbest ölümsüz felaketi mi? Öyleyse bunun anlamı, o, en az 3. seviye ölümsüzlerle karşılaştırılabilir mi?” Yaşlı Garip Üç Gözlü salyasını yuttu. Şimdi, sonunda rakibinin ne kadar güçlü olduğunu anlamıştı.

 

Azure Ejderhası başını sallayarak konuştu: “Hadi gidelim. Klanıma geri dönsem bile, oradaki uzmanlar böyle bir uzmana saldırmama izin vermeyecektir. Ayrıca, 6. serbest ölümsüz felaket sadece en düşük tahminim. Onun kesin olarak ne kadar güçlü olduğunu tahmin edebilmem basitçe imkânsız.”

 

Yaşlı Garip Üç Gözlü bunu da anladı. Birisi sizden çok fazla güçlü olduğu zaman gerçekten gücünü tahmin edemezsiniz.

 

Azure Ejderhası, tahminini ejderha klanındaki kıdemli uzmanların hareketlerine dayandırmaktaydı. Kendisi de çok zayıftı. Durumu ve konumu itibariyle ejderha klanında gördüğü en güçlü uzman sadece 6. serbest şeytan felaketini geçmişti. Ve şimdi, hareketlerini ele aldığında bu kıdemlilerin, gizemli adamdan düşük olduğunu hissetti.

 

Zaten Azure Ejderhası gibilerin, serbest ölümsüzler karşısında, 6. felaketi geçmiş olması ya da 12. felaketi geçmiş olması hiç fart etmiyordu çünkü karşılarında durabilmek için tamamıyla hiç şansları yoktu.

 

Hadi geri dönelim ve karar vermesini bekleyelim.” Azure Ejderhası aceleyle teşvik etti.

 

O biliyordu ki eğer böyle bir uzmana saygısını ve cezalandırılma isteğini sunarsa, onların süper statüsüne bakıldığında, muhtemelen ona hiçbir şey yapmazlardı fakat eğer kibirle hareket ederse, nasıl sonuçlanacağını tahmin etmek kolaydı.

 

Pekâlâ.”

 

Daha fazla konuşmaya cesaret edemeyen Yaşlı Garip Üç Gözlü, Azure Ejderhası'nın arkasından uçtu.

 

……

Senin her zaman çok güçlü olduğunu hissediyordum Lan Amca ama ben hiç bir zaman bu kadar...” Qin Yu gülümseyerek konuştu. Ancak cümlesini bitiremedi, Hou Fei sözünü kesti.

 

Ha-ha, benim ustamın böyle güçlü olabileceğini beklemiyordun öyle mi? Aslında anlaması kolaydı. Hou Fei'nin ustası nasıl sıradan olabilir?” Hou Fei kahkaha atarak az önce Yaşlı Garip Üç Gözlü ve Azure Ejderhası'nı bir kaç yüz li uzağa uçuran kişi oymuş gibi gururla konuştu. Kahkahasını duyan Qin Yu sadece gülümseyebildi.

 

Lan Amca kaygısız bir tavırla: “Şu küçük azure ejderhası ve minik kurbağa, denizaşırı Xiuzhen dünyasında baya güçlüler fakat gerçek Xiuzhen dünyası sınırsızdır. Basitçe bu büyüklüğü hayal edemezsiniz.”

 

Ayrıca, Xiuzhen dünyasının üzerinde ölümsüz dünyası diye anılan bir yer de var. Xiao Yu, biraz daha ileriye bakmalısın. Senin tekniğin benzersiz. Bence… Çok büyük bir potansiyelin var. Eğer onu geliştirmeye devam edersen, gelecekteki başarılarını tahmin bile edemiyorum.”

 

Lan Amca'in sözleri bir süreliğine Qin Yu'nun kalbini heyecanla doldurdu.

 

Bu sözlerin cesaret vermek için olduğunu biliyordu ama çalıştığı Yıldızsal Dönüşümler tekniğinde kendisine aşırı derecede güveniyordu. Xiuyao yolu, Xiumo yolu ve Xiuxian yolu, uygulayanın bir jindan sonra da bir yuanying oluşturmasını gerektiriyor oysa Qin Yu sınırsız evreni taklit ediyordu.

 

En iyisini yapmaya çalışacağım.” Qin Yu başını salayarak söyledi.

 

Lan Amca da başını salladı ve sonra gülümseyerek: “Şu küçük azure ejderhası ve minik kurbağa geliyor.” Qin Yu ve Hou Fei hemen arkalarına baktı. Azure Ejderhası ve Yaşlı Garip Üç Gözlü'nün onlara doğru, öğretmeninin karşısındaki çocuğun ifadesi gibi çok saygılı bir şekilde, aşırı derecede bir hızla uçtuklarını gördüler.

 

Sizinle karşılaşmak bir onur, kıdemli büyük. Ben ejderha klanından Yan Lang.” Azure Ejderhası selamladı ve konuştu.

Teng Shan, Lou Ke ve astlarının ve hatta Di kardeşlerin gözleri parladı. Azure Ejderhası'nın gerçek ismini hiç duymamışlardı, onu hep Azure Ejderha Efendisi diye andılar. Şimdi onun gerçek ismini öğrenmişlerdi.

 

Sizinle karşılaşmak bir onur, kıdemli büyük. Ben Üç Gözlü.”  Yaşlı Garip Üç Gözlü saygıyla konuştu. Onun etkileyici bir özgeçmişi yoktu çünkü o tek Üç Mavi Gözlü kurbağaydı. Benzersizliğini göstermek için kendine Üç Gözlü ismini vermişti.

 

Lan Amca başını salladı.

 

Ejderha klanı mı? Yan ailesi, ejderha klanında açıkça güçlü bir aile.” Lan Amca tamamen ilgisizdi. Dediklerini duyan Yan Lang daha da saygı dolu olmuştu çünkü ejderha klanının içindeki durumları iyi bilen uzmanlar son derece nadirdi ve onlar sıradan serbest ölümsüzler değildi.

 

 

Lan Amca, Yaşlı Garip Üç Gözlü'ye baktı ve gülerek konuştu: “Üç Mavi Gözlü kurbağa, sen belki de Xiuzhen dünyasında bu türün tek üyesisin.”

 

Bunu duyan Yaşlı Garip Üç Gözlü hemen hoşnut oldu ve gururla parladı.

 

Lan Amca birden hoşnutsuzlukla konuştu: “Öğrencim ve yeğenim denizaşırı Xiuzhen dünyasının kuzeyindeki Kaotik Yıldız Okyanusuna seyahate çıkmıştı, neden öğrencimi öldürmek istediniz ve neden Xiao Yu'yu ağır yaraladınız? Bana net bir açıklama yapın.”

 

Bu sözler çok ilgisiz bir şekilde ve sinir belirtisi içermeden söylenmiş olsa da, Azure Ejderhası ve Yaşlı Garip Üç Gözlü ikisi de çok korkmuştu.

 

Verecekleri cevabın minik hayatları için belirleyici olacağını iyi biliyorlardı.

 

“Kıdemli, bu, bunun nedeni Dokuz Şeytan Salonu'nun minik solucanlarının çok hadsiz olmasıydı. Hatta onlar, bir dehşetvari denizanasının Qin Yu'yu özümsemesini bile istediler...”

 

Bir dehşetvari denizanasının özümsemesini mi istediler?” Lan Amca öldürme arzusunu göstererek kaşlarını kaldırdı. Onu uzaktan seyreden Di kardeşler, birden dehşete düştü. Di Long, ciddi yaralarını umursamadan hemen geldi, selamladı ve konuştu: “Kıdemli büyük, ben Dokuz Şeytan Salonu'ndan Di Long, Azure Ejderha Efendisi söylediği gerçek değil…”

 

 Kapa çeneni.” Lan Amca yumuşakça konuştu.

 

Ardından Di Long, daha fazla konuşmaya cesaret edemedi. Lan Amca, Azure Ejderhası'na baktı ve konuştu: “Sen devam edebilirsin.” Sonrasında Di Long ve kardeşlerine bir bakış attı: “Birisi konuşurken lafını kesmeyin. Benimle konuşmak için sıranızı bekleyin. Endişelenmeye gerek yok benimle konuşabilmek için şansınız olacak.” 4 Di kardeş daha da korkmuştu ama hiçbir şey söylemeye cesaret edemediler, sadece dinlediler.

 

Azure Ejderhası başını sallayarak konuştu: “Dokuz Şeytan Salonu'nun 8. majestesi öldürülmüştü bu yüzden 3 kardeşi Qin Yu'yu alıkoymak için gönderdiler ve onu sorgu için getirdiler.”

 

Lan Amca, Qin Yu'ya baktı ve gülümsedi. Qin Yu başka bir şeyle ilgileniyormuş gibi yaptı. Lan Amca onun 8. majesteyi öldürdüğünü çok önceden biliyordu ama Lan Amca bir ahlakçı değildi.

 

Qin Yu kardeş çok iyiydi ki 3 majesteyi Dokuz Şeytan Salonu'na kadar takip etti ve yolda hiç kaçmayı denemedi. Fakat o Dokuz Şeytan Salonu'na vardığında dehşetvari denizanası tarafından özümsenme tehlikesiyle karşılaştı. Üç Gözlü ve ben bunu seyredemedik bu yüzden onu kurtarmak için gizlice astlarımızı gönderdik.”

 

Azure Ejderhası bu noktaya değinince Yaşlı Garip Üç Gözlü başını onaylayarak salladı.

 

Xiao Yu, ne yaşandı?” Lan Amca, Qin Yu'ya baktı.

 

Qin Yu hemen başını salladı ve gülümseyerek konuştu: “Lan Amca, o zaman hapse kilitlenmiştim ve kaçamıyordum. Kıdemli Azure Ejderha Efendisi ve kıdemli Üç Gözlü'nün astları oradan çıkabilmem için bana gerçekten yardımcı oldular.”

 

Qin Yu kardeş, bizi kıdemli diye anma. Senin amcan böyle bir uzmanken biz nasıl senin kıdemlin sayılabiliriz? Bizi isimlerimizle çağırabilirsin.” Yaşlı Garip Üç Gözlü, Qin Yu'ya arkadaşça bir tavırla söyledi.

 

Lan Amca başını salladı ve konuştu: “Pekâlâ, devam edebilirsin.”

 

Azure Ejderhası başını sallayarak konuştu: “Neredeyse yenileceğini öğrenen kardeş Qin Yu öfkelenmişti ve Dokuz Şeytan Salonu'nun Hazine Depolama Sarayı'nı sinirini açığa vurmak için aldı. Dokuz Şeytan Salonu ona acımasız davranmıştı dolayısıyla onun misillemesi tamamen normaldi. Ancak, Dokuz Şeytan Salonu kardeşleri sonrasında harekete geçti, onu öldürmeye karar verdi ve bu dövüş kara kaya adasına kadar sürdü.”

 

Yaşlı Garip Üç Gözlü gecikmeden söyledi: “Kıdemli büyük, kara kaya adasının üzerinde, kardeş Qin Yu, Dokuz Şeytan Salonu kardeşlerinin Büyük Altı Ahenkli Cennetsel Kapılar Formu'nun içerisinde tutsak kalmıştı. Formu 3. gözümle yok eden ve onu serbest bırakan benim.”

 

Azure Ejderhası ve Yaşlı Garip Üç Gözlü güven kazanmak için yaptıklarını anlatarak ve bütün suçu 'kesin olarak kabahatli' Dokuz Şeytan Salonu'na atarak, uyum içinde konuşuyorlardı.

 

4 Di kardeş sefil hissediyordu ama söz kesmelerine izin verilmemişti ve sadece bir kenarda endişeleniyorlardı.

 

Qin Yu sesizce Lan Amca'in yanında dikiliyordu ve o da söz kesmiyordu. Ancak Hou Fei çok rahattı. Lan Amca uzun süre dinledikten sonra hala çok sakindi ve Dokuz Şeytan Salonu kardeşlerine sinirli değildi fakat 4 Di kardeş telaş içindeydi.

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44263 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr