Yaşlı Yun Nie sözlerle tarif edilemeyecek derecede heyecanlıydı, daha fazla ilaç üretimi yapma kararı almıştı. Fakat bünyesinde barındırdığı heyecan onun hata yapmasını sağlamış ve ikinci denemesinde orta dereceli bir ilaç üretebilmişti.

Üçüncü denemesinde ise ilk seferki temposunu yakalayabilmiş ve yine ilk seferdeki gibi üstün dereceli bir ilaç üretebilmişti.

Olağanüstü dereceli bir ilaç her ne kadar çıkmamış olsa da zaten iki adet üstün dereceli ve bir adet orta dereceli ilaç üretmek zaten Yun Nie’nin hayalini bile kuramadığı bir şeydi. Jiang Chen’in ortaya çıkışından evvel tek dileği sadece bu ilacı üretebilmekti, düşük seviyeli olana bile razıydı. Fakat şu anda başardığı işler en tatlı rüyalarından bile ötedeydi.

“Tebrik ederim Yaşlı Yun Nie!” Jiang Chen elbette bu ilaçları arzulayan birisi değildi, zaten şu anki yetişim seviyesiyle bu ilaçları kullanması gereksizdi. Ayrıca eğer bu ilaçları kullanmasını gerektirecek bir durum olsa bile kolayca üretebileceği bir ilaçtı bu, önündeki tek problem gerekli malzemeleri toplamaktı ve bu Jiang Chen için aslında kolay bir görev olurdu. Ayrıca bu ilacı üretmek istese olağanüstü dereceli bir ilaç üretmesinin olasılığının yüzde otuz-kırk civarında olduğunu da biliyordu. Jiang Chen yaşlı kıdemlinin yüz ifadesinden şu anki durumundan oldukça memnun olduğunu görebiliyordu.

Mademki yaşlı kıdemli durumundan memnundu, o halde ödüllerin ödemesini de yapması gerekti. Sonuçta Jiang Chen’in tek umursadığı şey ödüllerdi.

“Haha! Jiang Chen! Sen Altı Rünlü Ejder İlacını üretmeme yardımcı olarak en üstün görevlerden birini tamamlamış oldun! Duyduğuma göre sen ateş kontrolü ve kazan denetimi konusunda çok yetenekliymişsin. Ne dersin, Gül Vadisinden çıkıp benim Bitki Salonuma gelmek ister misin?”

Yun Nie pek sosyal yaşantısı olan birisi değildi fakat kendisi Bitki Salonunun ustasıydı.

Jiang Chen bu salonun ismini duyunca garip bir ifadeyle gülümsedi, Jiang Chen’in itibarı bu salonda çok düşüktü, kendisini işe almaya gelen çok sayıda yaşlı kıdemli kişiyi reddetmişti.

Jiang Chen’in garip bir ifadeyle gülümsediğini gören Yaşlı Yun Nie sordu: “Ne oldu? Yoksa küçük arkadaşım Jiang Chen Bitki Salonunu beğenmiyor ve onu aşağılıyor mu?”

Jiang Chen acele ile kafasını iki yana salladı: “Buna kesinlikle cüret edemem, fakat söylemeliyim ki benim Bitki Salonundaki itibarım bir çamurla aynı seviyede olmalı. Benim o kuruma girerek çalışmam sadece bir numaralı halk düşmanı olmamı sağlar.”

“Neden öyle dedin?” Yaşlı kıdemli şaşkındı, uzun süredir evinde oturduğundan dolayı dış dünyadaki olaylardan habersizdi. Bitki Salonunun kıdemlilerinin Jiang Chen’i bünyelerine katma teklifi ettiğini ve Jiang Chen’in onları reddettiğini bilmiyordu. Zaten bu durum kıdemliler için utanç verici bir durum olduğundan onlar halka açıklama da yapmamışlardı ve bu olayın duyulmasını engellemeye çalışmışlardı. Bundan dolayı Yun Nie Jiang Chen’in durumundan habersizdi.

Jiang Chen ise dürüst davranarak kendisini ziyarete gelen kıdemlileri anlatmıştı Yun Nie’ye.

Yun Nie Jiang Chen’in anlattıklarını duyunca kahkaha atmadan duramadı, kısa süre sonra ise kaba şekilde konuştu: “O piçlerin tek düşündüğü şey kendi gelecekleri! Onlar için çalışmayı reddetmiş olman çok iyi olmuş! Aksi takdirde Güz ve Bahar Salonunun görevlerine hiç katılmazdın ve bu durumda benim ilaç üretimime yardımcı da olamazdın. Görünüşe göre kaderin ince çizgileri benim tarafımda!” Yun Nie konuşurken kahkahasının yankıları uzunca yankılanıyordu: “Muhafızlar gelin! Uzun süredir depoda sakladığım ödülleri getirin!”

Takipçiler anında harekete geçip ödülleri getirdiler, bin adet Orijin Besleme İlacı gelmişti ve Mu Gaoqi’nin ürettiği ilaçlardan daha üstün dereceliydi. Beş adet Yarım Bilge Silahı vardı ve Jiang Chen içlerinden istediği bir tanesini seçebilecekti.

“Ben sözümü tuttum Jiang Chen, bu silahlar Devasa Muhitin çeşitli daoistlerinden gelen silahlar. Benim bu silahlardan hiçbirine ihtiyacım yok, istediğini seçebilirsin!”

Jiang Chen elbette buna karşı çıkmayacaktı, anında gözüne kestirdiği bir yayı ve bir sadak oku seçti. Yayın güçlü bir altın gövdesi vardı, baskın bir görünüşe sahipti.

“Haha! Bu silahın ismi Güneş Delen! Bu silah her ne kadar Yarım Bilge Silahı olarak sınıflandırılıyor olsa da gücü iki ya da üç defa güçlendirilmiş bir Bilge Silahı ile aynıdır.” Yun Nie gülümseyerek konuşuyordu.

Jiang Chen silahı çok beğenmişti ve kendisi de gülümsüyordu: “O halde müridiniz Jiang Chen bu silahı isteme cüretinde bulunacak.”

Yun Nie harika bir moraldeydi: “Ne zaman ihtiyacın olursa gelip ruh malzemelerini alabilirsin. Depomda ne bulursan alabilirsin, fakat şimdilik gel, biraz sohbet edelim. Gitmeden evvel birkaç ilaç seçebilirsin.” Altı Rünlü Ejder İlacını üretme çabaları Yun Nie’nin yıllardır uğraş verdiği bir şeydi ve neredeyse iç iblis oluşturacak seviyeye gelmişti, doğal olarak şu anda morali çok üst düzeydeydi. Yun Nie’nin takipçileri şu anda yaşlı kıdemlinin ne kadar cömert davrandığını görmüşler ve şaşırmışlardı, fakat Jiang Chen’in yaşlı kıdemliye yaptığı yardımları düşününce kalplerinde kıskançlık oluşmamıştı. Üstelik Jiang Chen’le iyi bir ilişki kurmaları gerektiğini düşünmüşlerdi. Bu Jiang Chen denen gencin pozisyonuna bakılırsa yaşlı kıdemlinin sürekli ziyaretçilerinden birisi olacağı belli oluyordu. Şu anda sadece Saray Başkanı Bilge Dan Chi değil, aynı zamanda yaşlı kıdemli Yun Nie de bu genç adamla iyi bir ilişki içerisindeydi. Üstelik yaşlı kıdemli Yun Nie’nin bu gence bir iyilik borcu bile vardı. Bu genç ileride topluluk içerisinde güçlü bir nüfuza sahip olacaktı. Bu gençle iyi ilişkiler kurmak için bundan daha güzel bir vakit olamazdı. Sonuçta ileride bu genç gelişecek ve topluluğun en güçlü kişileri arasına girecekti ve bu durum gerçekleştiğinde iyi ilişkiler kurabilmek çok daha zor olacaktı.

Jiang Chen yaşlı kıdemlinin cömert hediyelerini elbette geri çevirmiyordu.

Jiang Chen geçmişteki davranışlarıyla Bitki Salonunda birçok kıdemliyi gücendirmişti. Yun Nie’nin Bitki Salonunda nasıl bir pozisyonda olduğunu bilmiyor olmasına rağmen onun konuşmalarından yüksek bir pozisyonda olduğunu anlayabiliyordu. Aksi takdirde zaten yaşlı kıdemli Jiang Chen’den Bitki Salonuna katılmasını istemezdi.

“Jiang Chen, ah! Benim eski iç iblislerimi yenmeme yardım ettiğin için sana teşekkür etmeliyim. Elimdeki bu üstün dereceli ilaç ile bilge âlemine geçişim çok daha rahat olacaktır.” Yun Nie hafiften duygusal konuşmaya başlamıştı.

“O halde müridiniz Jiang Chen’in yapabileceği tek şey yaşlı kıdemliyi tebrik etmektir.” Jiang Chen samimi şekilde konuşuyordu.

“Haha! Eğer yeryüzü bilge âlemine geçebilirsem bunda en büyük katkıları olan kişi sen olacaksın. Ah, evet, Jiang Chen, görünüşe göre sen Görkemli İlaç Sarayı hakkında pek fazla bilgiye sahip değilsin. Saray Başkanı Dan Chi sana topluluğumuz hakkında açıklamalar yaptı mı?”

Jiang Chen ciddi bir tonla açıkladı: “Saray Başkanı bana genel bilgiler verdi, fakat küçük detayları kendi başıma tecrübe etmemi istedi.”

Yun Nie kafasını salladı: “Saray Başkanı harika bir dünya görüşüne ve vizyona sahip. Henüz yüz yaşından daha küçük, ben ise neredeyse üç yüz yaşıma geldim. Fakat geçtiğimiz üç yüz yılda topluluğumuzun geldiği nokta göz önünde bulundurulursa benim en çok saygı duyduğum kişi Bilge Dan Chi’dir. Eğer sen Bilge Dan Chi’nin değer verdiği birisi olmasaydın senin ilaç üretimi için bana yardım etmeni denemene bile izin vermeyebilirdim.”

Jiang Chen gülümsedi, Yun Nie’nin gerçekleri konuştuğunu biliyordu, bu adamın düşüncesine göre genç bir kişiden şüphe etmek gayet normaldi.

“Jiang Chen, kendimi tanıtmama izin ver, ben Yun Nie, ben bir önceki saray başkanı tarafından bizzat atanmış bir yaşlı kıdemliyim, Bilge Dan Chi saray başkanı olduktan sonra ise beni Saygın Yaşlı pozisyonuna yükseltti, an itibariyle yaşlılar konseyi üç üyeye sahip ve ben onlardan birisiyim. Ben Bitki Salonunun başındaki kişiyim, Yaşlı Jin Gu Güz ve Bahar Salonunun başındaki kişidir ve Yaşlı Lian Cheng ise Kuvvet Salonunun başındaki kişidir.”

Jiang Chen bunu duyduğuna biraz şaşırmıştı: “Demek Bitki Salonunun Ustasısınız! Müridiniz oldukça cahil davrandı, lütfen saygısızlık yaptıysam affedin!”

Yun Nie elini sallayarak güldü: “Böyle rol yapmana gerek yok. Sen sekiz adet salon kıdemlisinin davetini geri çevirdin. Ben her ne kadar Salon Ustası olsam da o kişilerin toplamı etmem.”

“Şaka yapıyor olmalısınız yaşlı kişi.” Jiang Chen acele ile konuşmuştu, ardından hemen ciddileşti: “Ben tembel bir yapıda olduğumdan değil, ama kıdemlilerin yanında sağlık çalışanı olarak çalışmanın büyük yasaklarla donatılmış bir iş olacağını düşündüğümden reddetmiştim.”

Bu en azından gerçeğin bir parçasıydı.

Bir sağlık çalışanı olarak çalışmak demek elbette birçok yasaklara ve kısıtlamalara sahip olmak demekti. Jiang Chen’in karakteri bu tarz bir işe müsaade edemezdi, ayrıca sürekli olarak başkalarının emri altında olmaktan da hiç hoşlanmazdı elbette.

“Onları reddetmen çok doğru olmuş.” Yun Nie gülerek konuştu: “Onları ileri görüşlerinin dar olması ile suçlamak doğru olur. Senin gibi olağanüstü bir ilaç dâhisine sanki sıradan bir dâhiymiş gibi davranmaları hiç uygun değil. Ben hala sözlerimin arkasındayım, Bitki Salonunun kapıları eğer sen buraya gelmek istersen sana her daim açıktır. Geçmişte yaşanan meseleler yüzünden kimsenin sana baskı kurmaya çalışmayacağını, senin önüne engel koymaya çalışmayacağını garanti ederim. Burada en önemli mesele senin ilaç Dao’su konusunda aşırı büyük bir potansiyelinin olmasıdır. Bitki Salonu elbette birçok ilaç üretimi görevine sahip, zengin ödüllerle buna karşılık vermeye çalışıyorlar. Eğer bir Salon Ustası unvanı ile bu görevlerden birini alırsan seni kısa sürede zengin edecektir bu görevler. Benim tahminlerime göre senin en büyük ihtiyacın kaynaklar, bunun sebebi ise Görkemli İlaç Sarayına henüz yeni gelmiş olmandır. Aksi takdirde henüz buraya gelir gelmez sekiz yıldızlı bir görev alman mantıksız olurdu zaten.” Yun Nie artık Jiang Chen’e güveniyordu, kendisi gibi yüksek pozisyondaki birinin genç ve tecrübesiz birisi ile bu kadar samimi konuşması çok nadir görülen bir şeydi. Bu durum elbette Yun Nie’nin Jiang Chen’e verdiği değerin çok üstün olduğunu gösteriyordu.

Jiang Chen kafasını salladı: “Müridiniz Jiang Chen sizin bu iyiliğinizi kesinlikle unutmayacaktır. İleride herhangi bir salona katılmak istersem birinci tercihim kesinlikle Bitki Salonu olacaktır.” Jiang Chen hala topluluğun içindeki çapraşık ilişkileri çözememişti, bundan dolayı herhangi bir salona katılmak için acele etmiyordu. Bitki Salonunun bu topluluktaki en büyük üç salondan birisi olması gerçeği bile Jiang Chen’i pek etkilememişti.

Yun Nie anlamlı şekilde Jiang Chen’e bakıyordu, bir süre sonra kafasını salladı. Gerçek bir dâhinin tam da böyle olması gerektiğini düşünüyordu, acele şekilde karar vermekten kaçınmalıydı elbette. Her daim temiz bir zihin yapısı ile hareket etmeli ve olayları tartarak en avantajlı olduğu durumu analiz edip ona göre hareket etmeliydi, Jiang Chen’in bu hamleleri Yun Nie’nin ona karşı olan tutumunu daha da sağlamlaştırmıştı.

“Ben Bilge Dan Chi’nin yetenekli kişileri tespit edebilme yeteneğine bir kez daha hayran kaldım. On altı krallık gibi bir yerde saklı kalmış senin gibi bir yeteneği keşfedebilmesi harika oldu. Gerçekten de şaşkınlık ve hayranlık verici bir olay! Jiang Chen, Bilge Dan Chi’yi hayal kırıklığına uğratmamak için elinden geleni yapmalısın. Saray Başkanını desteklemek konusunda seninle ortak çıkarlarımız var.”

Yun Nie konuşurken aniden dışarıdan takipçilerinden birisi geldi: “Bitki Salonundan yaşlı Linghu ziyarete geldi.”

Yaşlı Linghu mu? Jiang Chen anında kendisini işe almak için yanına gelen yaşlıları düşündü, yaşlı Linghu Xian ilk gelen kişiydi.

Yun Nie elini salladı: “Ona ilaç üretiminde olduğumu ve onu göremeyeceğimi söyle.” Takipçi kafasını salladı ve dışarı çıktı.

Yaşlı kıdemli homurdanarak konuştu: “Bunların hepsi de çıkar peşinde koşan adamlar! Ne kadar da gülünç! Ben Bitki Salonunun başında oldukça hepsi de bu numaraları bırakmalı! Jiang Chen, bu Linghu Xian denen adam seni işe almaya çalışanlardan biri mi?”

Jiang Chen reddetmedi, kafasını sallayarak onayladı.

“Neden ziyarete geldiğini biliyor musun?”

Jiang Chen bu sefer kafasını iki yana salladı ve bilmediğini ifade etti. Yun Nie’nin ses tonuna bakılırsa önemli bir mesele olmalıydı. Linghu Xian belliki kendi çıkarlarını elde edebilmek için Yun Nie ile olan şahsi ilişkisini bir araç olarak kullanmaya çalışıyordu. Fakat elbette Yun Nie’nin kendi prensipleri vardı ve kimsenin kendisine bu şekilde davranmasına izin vermezdi.