İki ihtiyar iç çekerek gizli odadan ayrıldı.

Dan Chi bu ikilinin ayrılışını izlerken kendine güvenen bir gülümseme ile düşündü: “Bir kişinin yanında ihtiyar ve bilge kişilerin olması tıpkı o kişinin hazineye sahip olması gibidir. Fakat benim sahip olduğum yaşlı bilgeler sadece benim fikirlerime karşı çıkmaktan anlıyorlar. Fakat onların niyetlerinin iyi olduğunu biliyorum, bu meselede konuşulmaması gereken şeyler var…”

Hafifçe gülümsedi, bir süre evvel kendisini ziyarete gelen bir yaşlı kişiyi düşünüyordu. Dan Chi bu yaşlı kişiyi düşününce kalbinde sıcak duygular oluştu.

Bu yaşlı kişi Dan Chi’yi fırçalamak için kayıtsız ve sakin bir tavır sergilemişti.

Bu yaşlı kişi Dan Chi’ye Kıymetli Ağaç Topluluğundaki Jiang Chen’den bahseden kişiydi, Jiang Chen’in başına hiçbir şekilde zarar gelememesi gerektiğini telkin eden kişiydi bu yaşlı adam.

Elbette bu gizemli yaşlı adam Dan Chi’ye cimri davranmamıştı, Dan Chi’ye bir yetişim tekniği vermişti ve gizemli bir sanat öğretmişti.

Dan Chi bu sanatı uyguladığında anında şaşırmıştı ve büyük ölçüde gelişim gösterebilmişti.

En kritik faktör ise bu gizemli yaşlı kişinin verdiği sanat ile yetişim yapan Dan Chi’nin iki ay gibi kısacık bir süre içerisinde seviye yükselmesiydi.

Bu durum en şaşırtıcı olandı. Bu gizemli yaşlı kişinin askeri Dao konusundaki bilgileri çok kıymetliydi, taşa dokunsa altına çevirebilecek derecedeydi!

“Oh, o büyük kişi bana ismini söylemedi. Ben böylesine bilge bir adamdan yetişim tavsiyesi alacak kadar şanslıymışım demekki! O bilge kişinin sadece birkaç gün burada kalmış olması kötü oldu. Eğer bana bir yıl gibi bir süre boyunca akıl hocalığı yapsaydı ben bu süreçte Devasa Muhitteki en güçlü kişi olabilirdim. Bu durumda Görkemli İlaç Sarayı üçüncü kademeli bir topluluk bile olabilirdi.” Dan Chi bunları düşününce içinde heyecan oluşuyordu: “Ben bu gizemli yaşlı bilgenin varlığını iyi saklamalıyım. Bana sarayımın bütün kaynaklarını Ağıt Ağacı denen bir şeyi bulabilmek için ayırmamı söylemişti. Ben bu meselede tembel davranmamalıyım. Jiang Chen denen uygulayıcıya gelince, sanırım bu yaşlı bilge adam Jiang Chen’e oldukça fazla değer veriyor. Ben bu yaşlı kişiden yeterince ikna edici tavsiyeler aldım ve Jiang Chen’in iyiliğini düşünen hamleler yapmalıyım.”

Dan Chi aynı zamanda böylesine genç bir kişinin böylesine uzman bir yaşlı kişinin bu oranda ilgisini çekmeyi nasıl başarabildiğini de merak ediyordu, Jiang Chen’i bir an evvel görebilmek için can atıyordu.

Jiang Chen’in yükselişi hakkında topladığı bilgiler ışığında biraz şaşırmıştı.

Doğu Krallığı bu dünyanın en düşük seviyeli krallıklarından birisiydi, küçük bir dükün oğlu nasıl olur da böylesine olağanüstü başarılar elde edebilirdi?

Dan Chi kendi doğum yerini düşündüğünde böyle başarıların aslında mümkün olabildiğini düşünmüştü fakat Doğu Krallığı gibi bir yerden çıkan bir uygulayıcının bu başarıları elde edebilmesi gerçekten şaşırtıcıydı.

Bir uygulayıcının bir defa üstün başarı elde etmesi bazen bir efsane olarak nitelendirilir ve bazen de abartılı hikâyeler olduğu düşünülürdü.

Fakat Jiang Chen’in elde ettiği üstün başarıların sayısı bile belli değildi, yarattığı mucizeler her kesimden insanı şaşırtacak cinstendi.

Özellikle de Long Juxue’yi ve Mor Güneş Topluluğunun kıdemlilerini öldürmesi meselesi!

Gök Topluluğunun elçilerini bastırması!

Dan Chi bu bilgileri teyit ettirmeseydi bu olayları uydurulmuş birer hikâye olarak düşünebilirdi.

Fakat raporlar ardı ardına gelmişti ve her biri de teyit ettirilmiş bilgilerdi. Gök Topluluğu ile yaşanan olayda bir nebze bile abartı yoktu.

Bu olayların raporları elbette Dan Chi’yi müthiş derecede şaşırtmıştı.

Bu dâhi uygulayıcı Görkemli İlaç Sarayına müthiş bir avantaj sağlayabilirdi.

Bu durum aynı zamanda Dan Chi’nin olağanüstü nitelikli bir dâhiyi keşfetmesine fayda sağlayacaktı.

Eğer Jiang Chen’i kullanarak gizemli yaşlı adamla bağlantı kurabilecek duruma gelebilirse bu durum Dan Chi’nin hayatı boyunca yakaladığı en büyük fırsat olacaktı.

Dan Chi güçlü bir karaktere ve karizmaya sahip birisiydi. Bir fırsat yakaladığı zaman bu fırsatı değerlendirmek için elinden gelenin en iyisini yapardı.

Birçok topluluk Jiang Chen’in Gök Topluluğunun elçisini bastırdığının haberini almıştı.

Fakat bütün bu topluluklar Jiang Chen’in sadece bir gösteri kuklası olduğunu düşünmüşlerdi. Gök Topluluğunu gücendirmek demek ölümle yüzleşmek demekti, diğer toplulukların bu işe karışmasının bir mantıklı bir sebebi yoktu.

Sadece Dan Chi Jiang Chen’in ne kadar kıymetli bir uygulayıcı olduğuna gerçekten ikna olmuştu, bunun sebebi de elbette kendisine bu aklı veren yaşlı gizemli kişi sayesindeydi.

Küçük bir krallıkta doğduğu halde Gök Topluluğu tarafından yetiştirilmiş bir elçiyi bastıran bir uygulayıcı! Dâhi olduğuna başka nasıl ikna olunabilirdi ki?

…

Görkemli İlaç Sarayı yedi günün sonunda Kıymetli Ağaç Topluluğuna gitmek için büyük bir kervan oluşturdu, bu kervan Dan Chi’nin önderliğinde ilerleyecekti.

Devasa Muhitteki güçler bu törene katılmak istese de istemese de temsilcilerini mecburen göndermek zorunda kalmışlardı.

Kıymetli Ağaç Topluluğundaki herkes ise elit bir kuvvetle ittifak kuracaklarını öğrendiklerinde müthiş derecede sevinmiş ve heyecanlanmışlardı.

Dan Chi Kıymetli Ağaç Topluluğuna geldiğinde Bin Akbaşlı bile heyecanlıydı, sanki idolüyle tanışmak üzereymiş gibiyi.

Dan Chi’nin yetişim seviyesi çoktan beridir orijin âlemindeydi ve aziz âlemindeki bir uygulayıcı olmak yolunda ilerliyordu.

Kıymetli Ağaç Topluluğundakiler elbette böylesine kaliteli bir karakterin kendi topluluklarında misafir olmasından heyecan duyacaklardı.

Kıymetli Ağaç Topluluğundan daha önce aziz âleminde bir uygulayıcı görülmemişti. Dan Chi’nin buraya gelişi tarihi bir olaydı.

“Aziz dereceli bir uzman kişi bizim topluluğumuzu ziyarete geliyor!” Bin Akbaşlı iç çekerek konuştu.

Dan Chi ise kahkaha ile gülerek samimi şekilde cevap verdi: “Duyduğuma göre Kıymetli Ağaç Topluluğunun Kızıl Şafağın Kıymetli Ağacı isimli müthiş bir hazinesi varmış, şimdi Jiang Chen gibi üstün bir deha da ortaya çıktığına göre artık kaynaklarımızı ortak kullanmanın vaktidir! Jiang Chen nerede? Onu neden göremiyorum?”

Dan Chi bir bakışıyla Jiang Chen’in burada olmadığını görebilmişti.

Dan Chi her ne kadar Jiang Chen’le tanışmamış olsa da bu sonuca varabilmişti, bu durum ise onun gerçekten uzman bir gözlemci olduğunu gösteriyordu.

“Saray başkanı, Jiang Chen Dao konusundaki kavramasını geliştirmek için Kıymetli Ağacın bünyesinde meditasyon ve yetişim yapıyor. Ben bile onu uzun bir süredir göremiyorum.” İttifakın şartlarını konuşmak için daha evvelden Kıymetli Ağaç Topluluğuna gelmiş olan yaşlı bilge Wen Lang cevap vermişti.

“Haha! Böylesine bir dâhi kişi elbette yetişim yaparken rahatsız edilmemeli, hadi içeri girip konuşalım.” Dan Chi’nin gülümsemesi parlak ve samimiydi. Kıymetli Ağaç Topluluğu her ne kadar kendilerinden daha güçsüz bir yer olsa da yine de onları hakir görüp aşağılamak uygun olmazdı.

Ayrıca saray başkanının burada olmasının sebebi Jiang Chen’di. Kıymetli Ağaç Topluluğundan herhangi bir yardım beklentileri yoktu.

Durum basitti zaten, iki topluluk arasındaki güç farkı gün gibi ortadaydı.

Görkemli İlaç Sarayının kervanından sonra da birçok diğer gücün kervanları da törene ulaştı.

“Büyük Katedralin dört büyük ailesinin temsilcileri geldi!”

“Kutsal Kılıç Sarayının temsilcileri geldi!”

“Gezginler Topluluğunun temsilcileri geldi!”

“Kara Kuzey Topluluğunun temsilcileri geldi!”

“Üç Yıldız Topluluğunun temsilcileri geldi!”

Devasa Muhitin elit kuvvetlerinden olan altı adet kervan gelmişti, bu kervanlar Büyük Katedral, Kutsal Kılıç, Gezginler, Kara Kuzey, Üç Yıldız ve Görkemli İlaç Sarayı isimli topluluklarının kervanlarıydı.

Aralarında en güçlü olan topluluk Büyük Katedraldi, bu kurum üçüncü kademeli bir topluluktu ve dört büyük aileden oluşuyordu.

Bu kurum Devasa Muhitte askeri güç ve kaynak bakımından kesinlikle alt edilemez bir kurumdu.

Geriye kalan iki saray ve üç salon topluluğu birbirleri ile aynı güçteydiler.

Toplamda altı adet olan bu topluluklar Devasa Muhitin en güçlü yapılanmalarıydı.

Elbette daha yüksek kalitedeki ikinci ve birinci kademeli bölgeler de davetiyeleri almıştı, bu kurumlar Görkemli İlaç Sarayından oldukça güçlüydüler.

Bu toplulukların çoğu gönderdikleri kervanda elit elemanları barındırıyorlardı, Görkemli İlaç Sarayına gerekenden fazla önem vermişlerdi.

Görünüşe göre Devasa Muhitteki çoğu kurum Görkemli İlaç Sarayının Kıymetli Ağaç Topluluğu ile olan ittifakından haberdar olmuştu.

Üstelik bu ittifakın sebebinin Jiang Chen olduğunun da farkındaydılar ve herkes Jiang Chen’in nasıl birisi olduğunu merak ediyordu.

Dan Chi tören esnasında konuşma hakkını ilk alan kişiydi: “Onurlu konuklar, Görkemli İlaç Sarayımla Kıymetli Ağaç Topluluğu arasındaki ittifakın kutlama törenine katılıp bizi onurlandırdığınız için teşekkürler. Bugün sizlere sunacağımız şarap benim sarayımdan gele Yeşim Tanrıça Şarabıdır. Umarım herkes istediği kadar için eğlenir! Ben, Dan Chi, Görkemli İlaç Sarayının temsilcisi olarak buradayım, hepinize duyurmak istiyorum ki bugünden sonra benim Görkemli İlaç Sarayımla Kıymetli Ağaç Topluluğu ittifak halindedir ve birbirimizin yükünü paylaşacağız. Eğer taraflardan biri zor durumdaysa diğeri yardım etmek zorunda olacak! Bundan sonra birbirimizin zaferini de mağlubiyetini de paylaşacağız!”

Dan Chi ittifakı tanıtmaya başlamıştı.

Bin Akbaşlı kendisine bakan bunca kişinin karşısında biraz gergin hissediyordu fakat Dan Chi’nin konuşması kadar kaliteli olmasa da kendisi de bir konuşma hazırlamıştı.

Ortamdaki dört bir yandan gelmiş olan kervanların elemanlarının yüzünde anlamlı gülümsemeler vardı.

Bu manzarayı komik buldukları aşikârdı.

Dördüncü kademeli bir topluluğun yedinci kademeli bir toplulukla ittifak oluşturması!

Bazıları yüzlerindeki alaycı gülümsemeleri saklama niyetinde bile değildi.