Bölüm 346: Öfkeli Alev Akımı mı? Çok Zayıf!

avatar
2197 2

Sovereign of the Three Realms - Bölüm 346: Öfkeli Alev Akımı mı? Çok Zayıf!


İkili sözleri ile birbirlerine saldırmaya başlamıştı bile.

 

Ouyang Jian dışarıdan kaya gibi sert görünüyordu fakat içten içe bu duruma şaşkındı. Az evvel bir atmosfer yaratarak rakibini içine çekmeye çalışmıştı. Fakat rakibinin tepkisiz duruşundan yola çıkılırsa hiç etkilenmemişti.

 

“Bu köy hayvanı belliki bazı numaralar biliyor. Guo Ren’in neden iç iblis oluşturduğunu şimdi anladım. Fakat yine de, bu ateş halkasında benimle karşılaşması demek kötü şansa sahip birisi olduğu anlamına gelir.” Ouyang Jian’ın Jiang Chen hakkındaki görüşü biraz olsun değişmişti.

 

Ouyang Jian aniden delici bakışlar atmaya başladı ve kollarını bir kez salladı. Halkanın etrafı karnı acıkmış bir kadim canavarın hareketlenmesi gibi hareketlenmiş ve bir alev okyanusu oluşmuştu.

 

“Çocuk! Sen bu halkada benim avımsın!” Ouyang Jian sağ eliyle bir kavrama hareketi yaptı ve elinde bir anda kalın bir pala oluştu.

 

Bunu gören etraftaki Mor Güneş Topluluğu müritleri heyecanla bağırdılar.

 

“Bu Alevli Piton Kılıcı!”

 

“Vay be! Ouyang Jian sonunda Alevli Piton Kılıcına sahip olmayı başarmış! Demekki yeryüzü çeyreğinin galibi belli oldu! Şampiyon kesinlikle Ouyang Jian olacak!”

 

“Mademki Ouyang Jian bu tekniği kullanmaya başladı, o halde fani uygulayıcının hiçbir şansı kalmadı demektir.”

 

“Elbette, Alevli Piton Kılıcına sahip olmak demek gücün en az iki kat artması demektir. Bir de bunun üzerine alevli halkanın avantajını eklersek, korkarım ki yeryüzü çeyreğinin ilk on kişisi arasına girebilmiş uygulayıcılar bile Ouyang Jian’a karşı koymakta oldukça zorlanacaklar.”

 

Bu konuşulanlar abartı değildi, her uygulayıcının kendine has bazı yetenekleri vardı.

 

Mesela bu alevli halka, Ouyang Jian için büyük bir avantaj iken, normal uygulayıcılar için kesinlikle bir işkenceydi.

 

“Haha! Bu çocuğun işi yakın zamanda bitecek! Ouyang Jian’ın kullandığı bu teknik Öfkeli Alev Akımı! Doğuştan beri etrafındaki herkes bu teknikle haşır neşir oldu, Ouyang Jian bu tekniğe çok hâkim olmalı.”

 

“Elbette Ouyang Jian kazanacak! Benim Mor Güneş Topluluğuma karşı koyanların sonu böyle olur işte!”

 

“Evet! Topluluğumuza dil uzatan herkes ölmeli!”

 

Halkanın etrafındaki Mor Güneş Topluluğu müritleri heyecanlanmış ve coşmuş vaziyetteydiler. Kendi topluluklarından birisi halkada kahramanlık şovu yapmaya başladığında doğal olarak gaza gelmişlerdi.

 

Jiang Chen olduğu pozisyonu koruyordu, sanki meditasyonda gibi sakindi. Karşısındaki yükselen alevler Jiang Chen için sadece birer illüzyondan ibaretti, korkmuyordu.

 

Ouyang Jian’ın gözleri öfke ile dolu şekilde bağırdı: “Çocuk! Sen benim rakibim olmaya bile layık değilsin! Sen benim Öfkeli Alev Akımı saldırıma on beş dakika bile dayanamazsın!”

 

Ouyang Jian elinde Alevli Piton Kılıcını tutarken bir yandan da mühür oluşturdu. Giderek ilerleyen bir akım oluşturup Jiang Chen’i çembere almak niyetindeydi.

 

Halkanın etrafındaki müritler sevinmişti, şovun en eğlenceli kısmının yaklaştığını hissedebiliyorlardı.

 

Öfkeli Alev Akımı saldırısı rakibi çember içine aldığı an itibariyle mesele savaş olmaktan çıkıp bir tür işkenceye dönüşecekti.

 

Ouyang Jian’ın yüz ifadesi mutluydu, her şeyi kontrol altında tutuyor olmanın verdiği sevinçle gülüyordu.

 

Alevle halkanın kenarlarından Jiang Chen’in etrafını sarmaya başlamıştı. Alevler sanki canlı varlıklarmış gibi hareket ediyorlardı.

 

Fakat Jiang Chen hala bir dağ gibi sabit duruyordu. Alevler üzerine doğru gelirken yüzündeki ifade biraz olsun değişmemişti.

 

“Bu çocuk kendini bir şey sanıyor, sakin kalma numarası yamaya çalışıyor. Acaba alevler kendisine yaklaştığında bir anda pes edip halkadan dışarı mı atlayacak? Hah! Ama unuttuğu bir şey var, alevler etrafını sardığında dışarıya kaçması da imkânsız hale gelecek!”

 

Ouyang Jian’ın yüzünde galip gelmiş gibi bir ifade vardı.

 

“Öl! Öl çocuk!” Ouyang Jian’ın elindeki Alevli Piton Kılıcı hızını artırdı, etraftaki alevler de kılıçla beraber hızlanmış ve Jiang Chen’in üzerine hareketlenmişti.

 

Jiang Chen ise hala sakindi: “Sen halk içinde böyle küçük bir ruh enerjisi ile alevli saldırı yaparak neden kendini utandırıyorsun?”

 

Jiang Chen bunu söylerken kaşının birini havaya kaldırmıştı, ellerini ortada birleştirip bir süre sonra kenara açtı ve avuç içlerini yukarı bakacak şekle getirdi, daha sonra sanki önünde duran bir kapıyı hızla kapatıp çarpmak istermiş gibi ellerini savurdu.

 

Bu esnada garip bir şey oldu.

 

Korkunç şekilde ilerleyen alevler bir anda duraksadı, sanki görünmez bir duvara çarpmış gibiydiler.

 

Korkunç alevler Jiang Chen’e birkaç metre uzaklıkta durmuştu. Etrafı hala alevlerle sarılıydı fakat alevler yaklaşamıyordu.

 

Alevler sanki bir şeyden korkmuş ve ilerleyemiyor gibiydi, bir süre sonra ise alev topları yavaş yavaş sönmeye başlamıştı.

 

“Ne?”

 

“Neler oluyor?”

 

“Ouyang ne yapıyor böyle?”

 

“Avıyla oynayarak zevk almaya çalışıyor.”

 

“Savaşı bir an önce bitirmesi gerek, şov yaparsa pişman olabilir!”

 

“Hehe! Bence avıyla oynayarak, onu yavaş yavaş öldürecek. Sizce de rakibi sadece bir saniyede alt etmek çok sıkıcı değil mi?”

 

Halkanın etrafındaki müritler bu durumu her ne kadar garip bulsalar da düşündükleri şey Ouyang’ın avıyla oynamayı sevdiğiydi.

 

Fakat bu esnada halkada bulunan Ouyang şaşkındı.

 

Ouyang da Öfkeli Alev Akımının yavaşça gücünü kaybettiğini fark etmişti. Bu durum elbette garipti, bu alevler ruh enerjisi ile doluydu ve ilerlemek yerine şimdi durmuşlar, üstelik de yavaşça güçlerini kaybetmeye başlamışlardı.

 

Bu alevler canlı olmamasına rağmen bilince sahipti, ruh enerjisi ile beslenen varlıklardı.

 

Fakat karşılarında sanki canlı bir duvar varmış gibi durmuş ve sönmeye başlamışlardı.

 

Jiang Chen uzun bir ıslık çaldı: “Ouyang Jian, senin meşhur Öfkeli Alev Akımın bu mu? Bu çok zayıf be! Yaşlı bir babaanne bile bu alevlere karşı koyabilir! Şimdi, dağıl!”

 

Jiang Chen son sözünü söylerken kollarını savurmuştu, büyük bir ruh enerjisi saldı, müthiş bir sarsıntı ile etrafındaki alevleri dağıtmaya başladı.

 

Az evvelki korkunç alevler bir anda mum alevine dönüşmüştü.

 

Halkanın etrafında mücadeleyi izleyen müritlerin ağzı bir karış açıldı. Henüz bir saniye evvel Jiang Chen’le dalga geçiyorlardı.

 

Fakat şu anda Öfkeli Alev Akımı bir mum alevi gibi zayıftı.

 

Bu… Bu savaş mıydı?

 

Bu çok kolay olmuştu. Ouyang Jian’ın alevleri nasıl bir anda durdurulup söndürülmüştü?

 

Bu resmen bir filin küçük bir tavşanın üzerine basması gibiydi.

 

En can sıkıcı şey ise Ouyang Jian’ın en güvendiği saldırısının aşağılanması, yaşlı bir babaannenin bile bu alevleri zayıf bulması şeklinde dalga geçilmesiydi. Bu resmen surata tokat atmaktı!

 

Ouyang Jian’ın zihni düzensizlik içindeydi.

 

Bu durum Ouyang’ın anlayışının ötesindeydi. Mücadeleye başlamadan önce kendinden emindi, bütün olası senaryoları aklında oluşturmuştu.

 

Mesela rakibinin alevler karşısında ayakta durmak için kullandığı teknik, sonrasında ise alevlere karşı gelecek şekilde hamle yapması.

 

Veya rakibin alevlerden kaçmaya çalışması.

 

Veya rakibin alevler tarafından yutulması.

 

Aklından geçirdiği diğer bir senaryo ise rakibin hızlı olması ve alev çemberinden hızlıca zıplayarak uzaklaşmasıydı.

 

Veya rakibinin alevlerle savaşmaya çalışıp kömür haline gelmesi gibi senaryolar…

 

Sonuç olarak bütün olası sonuçları aklından hesaplamıştı, fakat şu an yaşanan sonucu hesaplayamamıştı. Ateş halkasında yenileceği aklının ucundan bile geçmezdi.

 

Ouyang Jian tamamen düzensiz bir zihne sahipti şu anda, tek düşünebildiği şey: “Bu nasıl olur? Böyle bir şey nasıl gerçekleşebilir?”

 

Gerçeklik sertti.

 

Öfkeli Alev Akımı saldırısı sanki bir meltem rüzgarı kadar etkisiz kalmıştı. Ouyang Jian’ın kalp Dao’su sarsılmıştı.

 

Halkaya gelmeden önce kendine olan güveni yüzde yüzdü.

 

Fakat şu anda kontrol edilemez bir korku bütün kalbini sarmıştı.

 

Rakibi çok garip birisiydi.

 

Kendine çok güvenen birisi, düşük gördüğü rakibi tarafından alt edildiğinde bu durumdan daha aşağılayıcı bir şey olamazdı.

 

“Sen az önce ne demiştin, senin Öfkeli Alev Akımı saldırına karşı on beş dakika bile dayanamaz mıydım?”

 

Jiang Chen konuşurken kahkaha atıyordu: “Sana söylemem gerek, asıl sen bu minicik ruh gücünle benim rakibim olmaya layık değilsin!”

 

Bu sözler Ouyang’ın kalbini sanki bir bıçak darbesi gibi yaralamıştı.

 

Ouyang’ın vücudu titremeye başlamıştı. Kükreme sesi ile konuştu: “Çocuk! Sen hile yapmış olmalısın! Neden bu kadar kibirli davranıyorsun? Öfkeli Alev Akımı sadece bir başlangıçtı! Sen asıl benim Alevli Piton Kılıcımın On Altı Vuruş tekniğine karşı koymaya çalış bakalım!”

 

Ouyang konuşurken kırmızı bir ışıklı top şeklinde bir şey oluşturdu, elindeki Alevli Piton Kılıcı titremeye başlamıştı, etrafına aurasını yayıyordu. Hızlı bir şekilde Jiang Chen’in üzerine atıldı.

 

Alevli Piton Kılıcının On Altı Vuruş tekniği çılgındı! Söylemek gerekirdi ki Ouyang Jian gibi çılgın biri için üretilmiş bir teknik gibiydi bu.

 

Hızı oldukça fazla ve yaydığı aura çok güçlüydü. Güçlü bir alev tekniği ile kombine olduğunda ise saldırıyı yapacak kişinin avantajını çok daha fazla artırıyordu.

 

Etraftaki müritler tekrardan gaza gelmişlerdi.

 

“Kılıç tıpkı bir piton yılanı gibi dans ederken etrafına saçtığı alevler çok güçlü!”

 

“Görünüşe göre Ouyang Jian çok sinirlendi ve kazanacak gibi duruyor.”

 

“Evet, özel tekniğini kullanmaya başladı. Bunun üzerine bir de Alevli Piton Kılıcının gücünü eklerse durdurulamaz olur. Bu kılıç altı defa güçlendirilmiş bir kılıç. Bu çocuğun Ouyang Jian karşısında hiç şansı kalmayacak!”

 

“Evet, mantıklı olan bu zaten, bu eleman Ouyang Jian’ın Öfkeli Alev Akımını durdurdu, kesinlikle bir tür hile kullanmış olmalı. Bakalım On Altı Vuruş tekniğine karşı nasıl bir yol izleyecek?”

 

Doğal olarak Mor Güneş Topluluğunun müritleri Ouyang Jian’ın kazanmasını istiyorlardı.

 

Sıradan bir uygulayıcının Ouyang Jian’ın Öfkeli Alev Akımı saldırısını kendi gücüyle değil, bir tür hile kullanarak alt ettiğini düşünmüşlerdi.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44301 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr