Bölüm 15: Karşılaşma (2)

avatar
5294 7

Sovereign of Judgment - Bölüm 15: Karşılaşma (2)


 

Çeviri: OsanU Düzenleme: Asile

 

Aşağı inen üç kişi; 31 yaşındaki Kim Chulho, yaşlı bir adam ve orta yaşlı bir kadındı. Choi Hyuk durumlarını dinledi.

 

Beklenmedik bir şekilde okulun dışındaki durum tamamen farklıydı. Öncelikle, Yeniden Doğuş Ringi ve Taht Oyunu gibi şeyler yoktu.

 

“Ring? Bunun hakkında bilgim yok. Sadece gün içinde televizyon çalışmadı ve garip sözler ortaya çıktı ancak hiçbir şey olmadı.”

 

“Sonra gece oldu ve canavarlar saldırdı. Tıpkı az önce savaştığın gibi.”

 

"Bunun yanında birde kocaman bir canavar vardı. Sadece bir saniye göründü... Sana söylüyorum bir apartman büyüklüğündeydi. Çok iyi göremedim çünkü karanlıktı... ama gözlerinden ve ağızından ışık saçılıyordu... evet. Bir dinozor. Bir dinozor gibiydi."

 

"Bu abartı! Ben böyle bir şey görmedim!"

 

"Ben de görmedim..."

 

"Sana söylüyorum gördüm!"

 

Choi Hyuk derince düşündü. Bir apartman büyüklüğündeki canavarı öldürmek için kaç kılıç darbesi gerekirdi? Bu yeterli miydi?

 

Her neyse, sahip oldukları tüm faydalı bilgiler bunlardı.

 

“Anlıyorum. Ben Shinmyung Ortaokuluna gidiyorum. Siz ne yapacaksınız?”

 

Üçü birbirine baktı. Sonunda, yaşlı adam evde kalmaya karar verirken orta yaşlı kadın ve Kim Chulho onu takip etmeyi seçti. Orta yaşlı kadın, kocasının ve oğlunun orada olabileceğini düşünüyor gibiydi.

 

Şu anda Shinmyung Ortaokulu’nu mülteci kampı gibi düşünüyorlardı.

 

Ancak, gerçekte, bu yer savaş alanıydı.

 

**

 

Gözlerinin önünde beliren bu sıradışı mesajı gören birçok insan vardı. Yalnızca onlar için görünmemişti. Üstelik tüm iletişim kesilmişti ve Gangdong bölgesinden ayrılmak isteyenler garip bir duvar tarafından engellendi. Bu anlayamadıkları bir durumdu... İnsanların toplanma alanında toplanmasının sebebi buydu, Shinmyung Ortaokulu’nda.

 

Shinmyung Ortaokulu’na gelenlere bir mesaj daha gelmişti.

 

___________

 {Tahtı Oyunu + Hayatta Kal ve Kaç}

    Gangdong bölgesinin tamamı savaş alanı haline geldi. Kuzeydeki Gwangjin köprüsünü ve Güneydeki stadyumu geçemezsiniz.     30. gün kaçış kodunun yeri açıklanacak. Sadece kaçış kodunu elde eden birlikler kaçabilir.     Ara sıra yaşamak için gerekli malzemelerin yerleri açıklanacak.

___________

 

Malzemelerin yerini henüz almadıkları gerçeğinin yanı sıra mesaj öğrencilerin aldığıyla aynıydı.

 

Aynı anda bir mesaj daha aldılar ve bedenleri güçle doldu.

 

{Toplanma alanına geldiniz. Karma dağıtıldı.}

 

Shinmyung Ortaokulu’nda savaş için gerekli birçok malzeme vardı. Gıda, silahlar, eşya(item) parşömenleri hatta 3 günlük ‘Zayıflatıcı Bariyer’.

 

Özellikle ‘Zayıflatıcı Bariyer’ önemliydi. Bariyerin etkisinde okula giren canavarların kabiliyetleri yarıya düşerdi. Durum böyle olmasaydı kişiler karma almış olsada şu an ki istatistikleri ile ilk canavar saldırısında yok olmaktan kaçınamazlardı. Ama zayıflatılmış canavarlar bile bu insanlar için çok güçlüydü.

 

Gece olduğunda, insanlar karışıklık ve endişe ile uğraşırken canavarlar bir uğultuyla geldi. Cehennemin kesiğinin açıldığı zamandı.

 

“Gahhhhhh!”

 

“AAAAHHHHH!”

 

"Bu piç!"

 

Savaş alanında lanetler ve çığlıklar kol geziyordu.

 

Canavarları eylemleri, Sahtekarlar, kurtlara benziyordu. Kurnazdılar. İnsanlara asla kafa kafaya savaşmadılar. Öncelikle insanlar kendilerini okulda ablukaya aldılar. Ancak Sahtekarlar birbirlerini basamak olarak kullanarak 2. Kata sıçradılar. Her ne kadar Karma’ya sahip olsalarda yaşlılar ve zihinsel olarak hazır olmayan zayıflar 2. Katta bulunuyorlardı.

 

Bu nedenle büyük kayıplar meydana geldi. Cephedeki insanlar aceleyle 2. katta toplandıkça Sahtekarlar bir gelgit gibi açık araziye geri çekildi.

 

Sahtekarlar psikolojik savaştan üstün çıkmışlardı. Hepsi birlikte kayboldu ve insanlar bir kere yokluklarından dolayı rahatladığında sürpriz saldırı başlattılar. Bu savaş bütün gece devam etti. Artık insanlar okul binasında barikat oluşturmayı kestiler, bunun yerine açık alana çıktılar ve kan banyosu başladı. İnsanlar dar koridorlarda savaşmak yerine geniş bir alanda formasyonla savaşmanın daha etkili olduğunu fark ettiler. Halkın üçte biri bunun farkına varamadan boş yere öldü. Her ne kadar dövüş 2000 insan ve 60 canavar arasında olsada mevcut durumda 1371 insan ve 46 canavar kalmıştı. Şans eseri aralarında askeri tecrübeye sahip bir çok erkek{1}  olmasaydı o gece yok olmaları şaşılası olmazdı. Organize olamayan bir grup onlar için lezzetli şekerden daha iyi değildi.

 

Bununla birlikte böylesine korkunç durumlar öne çıkan kişilerin yeteneklerini sergilemesi için bir fırsattı.

 

"Lanet olası canavar piçleri..."

 

Kang Dongsoo böyleydi. Herkes tarafından komuta yeteneğiyle kabul edilen Kang Dongsoo dövüşü sonlandırmanın zamanı geldiğini hissetmişti. Karma olarak bilinen mistik bir güç elde etmiş olsalarda uzun çatışmalar ve kavgalar sonunda herkes son derece tükenmişti. Açıkçası eğer bu şekilde devam ederlerse kumdan bir kale gibi yıkılacaklardı.

 

Bu yüzden Kang Dongsoo bir intihar ekibi kurdu. (ÇN: suicide squad :D)

 

'Hâlâ gücümüz varken Sahtekarlar’ı temizleyip biraz dinlenmeliyiz.'

 

Ancak bu kolay değildi.

 

‘En büyük sorun Sahtekarlar’ın dezavantajlı durumlara düştüklerinde geri çekilmeleri.’

 

Sahtekarlar biraz bile zor duruma düşse hemen geri çekiliyordu. Onların(insanların) yapabilecekleri başka bir şey yoktu. Onlardan hızlı değildiler ve Zayıflatıcı Bariyerin dışına çıkamazdılar. Bariyerin dışına çıktıkları an Sahtekarlar gerçek güçlerine kavuşurdu ve insanlar tofu gibi parçalanırdı.

 

Başka bir sorun daha vardı. Sahtekarlar iyileşmesi insanlardan çok daha hızlıydı. Bu yüzden bariyerden çıkarlarsa canavarların İyileşmeleri daha da artacaktı. İnsanlar halsizleşirken Sahtekarlar güçlenecekti.

 

‘Geri çekilmeden onları durdurmalıyım.'

 

Bu noktada intihar ekibinin rolü önemli idi. İntihar timinin görevi çok basitti. Gizlice ayrılıp saklanacaklardı ve Sahtekarlar alana çıktıklarında kaçış yollarını kapatacaklardı.

 

"Bunu bitirelim! "Gidelim."

 

"Gidin! Öldürün şu piçleri!"

 

“Oorahhh!”

 

Choi Hyuk'un grubu bu 300 kişilik intihar ekibi çaresizce Sahtekarlar’ın geri çekilişini engellemeye çalışırken Shinmyung Ortaokulu’na varmıştı.

 

“Gaaaah!”

 

"Durdur onları!"

 

"Onların geçmesine izin veremeyiz!!"

 

Etrafı sarılan Sahtekarlar gaddarca bir tepkiyle saldırdı fakat intihar ekibi isimlerinin hakkını vererek çekilmelerini hayatları pahasına engelledi. Buna karşılık fazladan 7 tane Sahtekar’ı öldürmüşlerdi. Ancak... intihar ekibi bundan daha hızlı bir oranda ölüyordu.

 

Choi Hyuk olay yerine bakıp bir şey söyledi.

 

"... Kırılmak üzereler."

 

Aynı anda bedeni ileri atıldı. Aniden bu tehlikeli yerde geride kalan Kim Chulho ve orta yaşlı kadın hızlı bir şekilde saklandı. 

 

'Siktir ... Bu yeterli olmayacak...'

 

İntihar ekibinin lideri Kang Dongsoo gerildi. Böyle giderse tehlikeli olurdu. Biraz rahatlayabilmek için onların sayısını en azından tek basamağa düşürmeleri gerekiyordu ancak bu gidişle en fazla son on tane kalana kadar dövüşebilirdiler.

 

Daha fazla güç kullandı. İyileşmesi yetersiz olduğundan Karması gevşemişti buna rağmen daha fazla güç kullandığı için dişlerini gıcırdattı.

 

"Durdur onları!"

 

Tam önündeki kalkan kullanıcısı zorlandığında Kang Dongsoo canavarın alnını saldırdı.

 

Pusch!

 

Kullandığı kesinlikle ‘eşya parşömeni’nden elde edilmiş bir E sınıfı itemdi. Eğer F sınıfı bir silah olsaydı kafatasınasına işlemez ve kayıp giderdi... kılıç kafatasını deldi.

 

"Dongsoo Hyung{3}! Dikkat et!"

 

Ardındaki intihar ekibi üyeleri bağırdı. Ürküyordu. Arkasına baktı ve bir Sahtekar’ın üzerine hücum ettiğini gördü. Kanı donmuştu. Tehlikeli bir durumla karşı karşıya kalan Kang Dongsoo'nun idrak yeteneği en üst noktaya ulaştı. Yaklaşan Sahtekar bile ağır çekimde hareket ediyor gibiydi. Trajik olan şey ise... idrak yeteneği gelişse bile fiziksel yetenekleri hala aynıydı.

 

Dongsoo geriye yuvarlanarak kaçınmayı denedi... onun hızı bir Sahtekar’ın hızıyla yarışamıyordu. Kang Dongsoo tam konsantre halde üstüne yavaş yavaş gelen Sahtekar’a bakıyordu.

 

‘Demek böyle öleceğim.'

 

Kang Dongsoo'nun aklından bir sürü şey geçiyordu tam o anda üstünden bir şey fırladı. Onun yavaş görüşü bile ne olduğunu görememişti ve bir bıçak hızlı bir şekilde kullanılmıştı. Sahtekar yavaşça ikiye ayrılmaya başlamıştı.

 

Sıçrama!

 

İkiye bölünmüş olan Sahtekar Kang Dongsoo'nun iki tarafını düştü.

 

“N.. ne? Kim?"

 

Daha yeni şaşkınlığını atabilmişti. Bununla birlikte bu kişi, Choi Hyuk, bir sonraki Sahtekar'a geçti.

 

"Bu da.. Neden önceki seferden daha kolaymış gibi hissediyorum?"

 

Zayıflatma Bariyerinin varlığını bilmeyen Choi Hyuk garip hissetmişti. Apartmanların orada öldürdüğü gibi zorlu olacağını düşünmüştü bu yüzden çok fazla güç kullanmıştı. Böyle olacağını bilseydi daha az güç kullanırdı.

 

"İyi... Her neyse, bunu mümkün olduğunca çabuk bitirmeliyim."

 

Choi Hyuk bedenindeki karmayı sıkıştırmaya başladı.

 

Biri apartmanda biri de burada toplamda iki Sahtekar öldürmüştü ama kontrolü çoktan 92 olmuştu bile. Her birini öldürdüğünde; Gücü 5, hızı 4 geri kalan istatistikleri ise 3 artıyordu. Yıldız şeklini alan yenilenme bile 0,1 artmıştı.

 

_________

{Choi Hyuk}

Güç: 81 (+5)   Hız: 83 (+5)  Kontrol: 92

Dayanıklılık: 76  Yaşam Gücü: 0.2 (★)  İyileşme: 96 (+10)

{Canavarları öldürmeden önce}

Güç: 71 (+5)   Hız: 75 (+5)  Kontrol: 86

Dayanıklılık: 70  Yaşam Gücü: 0 (★)  İyileşme: 90 (+10) 

______________

 

Kontrolün gücünden ve hızından fazla olması sayesinde karmayı özgürce kontrol edebiliyordu. Dolayısıyla vücudundaki karmayı bir anlığına sıkıştırması mümkündü. Bunu Choi Junsung’un {Şimşek Darbesi}'ni gördükten sonra düşünmüştü.

 

'Çevikliğini aşan bir güç kullanırsan kasların gevşer ve karmayı kullanmak için bir süre beklemek gerekir. Çevikliğiniz gücünüz ve hızınızla benzer seviyelerde ise sadece 5 dakika ayakta kalabilirdiniz. Bu demek oluyor ki tüketimim çevikliğe bağlı. Fakat, Choi Junsung , {Şimşek Darbesi} 'ni tek bir kullanımdan sonra nefes nefese kalmıştı.Bunun nedeni neydi? Eğer vücudunu tam anlamıyla kontrol edebilseydi bu tek saldırıya istediği kadar güç aktarıp kısa bir süre karma kullanmayacak kadar güçlendirebilir miydiniz?’

 

Choi Hyuk buna karar vermeden önce bu yeteneğin temellerini incelemişti. Ve bu anlayışı şu an işini görüyordu. Diğer insanlarla yüzleştiğinde tekniklere ihtiyaç duymuyordu. Ancak rakipleri canavar idi. Bu planı aradaki boy farkını telafi etmek için hazırlamıştı.

 

Bununla birlikte köşede duran insanların ona bakışlarını değiştirmesini sağlamıştı.

 

Sorun onun çevikliğiydi... Choi Hyuk, Yaşam Gücü’nden en emin olandı. Ve bazı nedenlerden dolayı, bunlar apartmanda karşılaştıklarından daha zayıftı.

 

'7.. hayır, eğer böyle olursa onu 14 kere kullanabilirim.'

 

Choi Hyuk gücünü biraz daha rahatlattı. Rahatladığını söylediği halde, vücudundaki karma anormal bir dereceye kadar şişirilmiş gibiydi.

 

Choi Hyuk'un bedeni birden patladı ve kılıcını salladı.

 

Splaash!

 

Canavarın pençesi parçalandı. D sınıfı canavarın pençesini kestikten sonra tek bir parçası bile kalmamıştı.

 

‘İkisi gitti ...’

 

Choi Hyuk mırıldandı. Hesaplamalarına göre 12 tanesini öldürebilirdi ama bunu yaparsa yarına kadar acı çekecekti. Yani.

 

'Hadi 8 tane daha öldürelim.'

 

‘Tek bir saldırıyla.’

 

Choi Hyuk'un bıçağı alev almış gibi görünüyordu.

{1} Korelilerde bizim gibi askere gitmek zorunda.

{2} İng çevirmen bize şaka yapmış

{3} Hyung, Gençlerin kendinden büyüklere hitap şekli

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr