Bölüm 1: Yeniden Doğuş Ringi (1)

avatar
7299 12

Sovereign of Judgment - Bölüm 1: Yeniden Doğuş Ringi (1)


Çevirmen: OsanU

Editör: ÇHY

 

Bu çocuk bir dövüş dehasıydı.

 

Herhangi bir eğitim almamasına rağmen içgüdüsel olarak; nereye vuracağını, nasıl vuracağını,  kaçmayı, devirmeyi, rakibin saçını ne zaman tutacağını veya koparacağını biliyordu. Genç yaşındayken bile, kısa boyu ve fiziksel gücü yeteneğini etkilemedi. O tek kelimeyle bir dahiydi.

 

Sadece 5 yaşındayken, oyun alanında 8 yaşında bir çocukla savaşmış ve kazanmıştı.

 

Daha 2.sınıfta, 4. sınıftan üç kişiye karşı kazandı.

 

Başlarda annesi onun için endişeliydi. Çocuğunun sürekli kendinden büyükler ile kavga ederek ağır yaralanmasından korkuyordu.

 

Bu yanlış bir değerlendirmeydi.

 

6. sınıfa giderken PC Bang'de (ÇN: Bizdeki İnternet Kafe) onu soymak isteyen 16 yaşındaki 5 kişiyle kavga etti. Çocuğun göz kapağı parçalandı ve çok fazla kan kaybetti. Ama gerçekten yaralananlar 16 yaşındakilerdi. Biri kör kalmış, diğeri ise ölmüştü.

 

Küçük yaşta cinayet işlediği halde, herhangi bir ceza almadı.

 

Ancak, annesi korkuya kapılmıştı.

 

13 yaşındaki bir çocuk... Batıya göre sadece 12 yaşındayken (ÇN: Kore’de çocuklar doğar doğmaz 1 yaşında sayılıyormuş) kendinden büyük biriyle kavga etti ve onu öldürdü. Ve onu kaba kuvvetle öldürmedi. Araştırma yapıldıktan sonra, çocuğu omuzuyla yere yıktığı ve onun sarsıntıdan öldüğü anlaşılmıştı. O daha önce hiç judo öğrenmemişti. Çocuğun annesi o zaman, onun dövüşme kabiliyetinin sadece fevkalade olmadığını anladı. Eğer bu çocuk büyürse, o ne kadar tehlikeli olurdu? Birini tekrar öldürür müydü? Hayatını suçlu olarak mı yaşayacaktı?

 

Annesi ağlayarak çocuğuna yalvardı.

 

Asla.

 

Bir daha asla. Kimseye vurma.

 

Eğer biri ona vurursa, vursun.

 

Eğer haksız bir durum yaşarsa, basitçe yaşasın. Birisini öldürmenin günahını düşünsün.

 

Bir daha asla kimseye vurma.

 

O ölümcül bir silahtı.

 

Sonra, anne çocuğu bütün fiziksel aktivitelerden uzaklaştırdı; evde spor kanallarını bile izlemesi yasaktı.

 

Babası olmadığı için her şeyi annesi yapmıştı; onun bu isteğini içtenlikle kabul etti.

 

Daha sonra, çocuk bir daha kendisinin gururlu ve sporu sevdiğini asla dile getirmedi. Beden eğitimi dersinde sürekli hasta olduğunu söyledi ve bir köşede sessizce oturdu.

 

Her şeye rağmen, çocuk daha da uzadı ve kaslı oldu.

 

 ****

 

Choi Hyuk lisenin 2. yılındaydı. Dersleri iyi değildi ve pek arkadaşı yoktu.

 

181 cm boyunda. Egzersiz yapmamasına rağmen bedeni oldukça kaslıydı.

 

Hiçbir zaman gururunu dile getirmedi. Genellikle tek başına oturur ve camdan dışarıya boş boş bakardı. Bir kargaşa çıktığında sadece başını sallardı. Bir aptal gibi gözüküyordu. Birisi onunla kavga etmek istese bile, şapşal bir gülümseme ile "Üzgünüm." diyordu.

 

Böylece okul zorbalarının hedefi haline geldi.

 

Choi Hyuk, ikinci sınıfının ilk yarısında bu okula transfer oldu. Sağlıklı figürüne baktıklarında zorba ve kavgacı olduğunu düşünmüşlerdi; ama kavga etmediğini fark ettiklerinde, onlara sanki para borcu varmış gibi onu taciz etmeye başladılar.

 

Choi Hyuk'un sınıfında üç zorba vardı.

 

"Hey-Hyukie!"

 

Çok bilmiş piç, Lee Mingi.  Kang Minho ona 'Çok bilmiş piç' lakabını taktı çünkü dövüşmeyi pek bilmese de geri kalan her şeyi biliyordu. 170 cm boyunda ve zayıftı. Bu adam Choi Hyuk'u ne zaman görse daima bir yumruk ile karşılıyordu. Choi Hyuk'un büyük olması nedeniyle vurmanın daha iyi hissettirdiğini söylüyordu.

 

Yumruk!

 

"Urgh."

 

Choi Hyuk karnına yediği yumruktan sonra kafasını eğince, Lee Mingi onu boynundan yakaladı.

 

"Hyukie. Kahvaltıda ne yedin?"

 

Choi Hyuk'un başını yumruklarken, sevgi dolu bir şekilde söylemişti.

 

"Bugün yemek yemedim. Haha."

 

Choi Hyuk tıpkı bugünkü gibi, yüzünde şapşal bir gülümseme ile devamlı aynı şeyi yapacaktı.

 

"Her neyse, bizim Hyukie'nin bugün Minji'ye baktığını gördüm; onu becermek mi istiyorsun? Bunu yapmana izin vermeli miyim?"

 

Jung Minji, 170 cm boyundaydı. Masum yüzü ve ince bedeni sayesinde popülerdi. Choi Hyuk'la konuşan tek kız öğrenciydi. Sınıf başkanı ve aynı zamanda okul birincisiydi. Choi Hyuk'un taciz edilmesini dile getiren tek öğrenciydi. Tabii ki, sonunda oda (Minji) onu terk etmişti.

 

"Haha. Hayır, öyle değil."

 

"Öyle değil mi? Hmm? Öyle değil ha? Şu an senin ki sertleşmedi mi?"

 

Lee Mingi, Choi Hyuk'un kasıklarını yumrukladı.

 

Hiç arkadaşı olmadığından sınıftakiler bir şey olmamış gibi davranıyordu. İlk ders başlayana kadar Choi Hyuk başı eğik bir şekilde kaldı ve ondan küçük olan Lee Mingi tarafından boynundan tutularak etrafta sürüklendi.

 

İlk ders sona erdikten sonra, patron Kang Minho Choi Hyuk'u çağırdı.

 

"Hey! Sen."

 

Kang Minho. 190 cm boy. Kalın kemikler ve gelişmiş kaslar. Choi Junsung'dan sonra okuldaki en iyi dövüşçüydü. Choi Hyuk’dan bugünün matematik ödevini istedi.

 

"Evet, burada. Haha."

 

Choi Hyuk beceriksizce güldü, ödevini ona teslim etti.

 

"Bu sefer düzgün bir şekilde yaptın mı?"

 

Minho geçen sefer onun cevaplarını kopyaladığında öğretmen tarafından cezalandırılmıştı. Kang Minho o gün Choi Hyuk'u çağırmış ve göğsüne 3 yumruk atmıştı.

 

"Evet. Onları kendim yaptım. Haha."

 

"Aferin."

 

Kang Minho arkasını dönmeden önce söyledi. Choi Hyuk'a vuracağı bir durum yoktu.

 

İkinci ders bitince öğrenciler acıkmaya başlamıştı.

 

"Gilsoo! Gilsoo! Neredesin? Gilsoo, işte buradasın. Kahrolası piç."

 

Slam!

 

Öğretmen çıkar çıkmaz 'Gilsoo' diye seslenen ve Gilsoo’nun kafasına vuran kişi, arkasında oturan 175 cm boyundaki Bae Hyunsung'du. Futbolu seviyordu ve çevikti. Küfretmek iyi gelmiş ve siniri kolayca geçmişti.

 

Kafasına vurduğu çocuk Yang Gilsoo, Choi Hyuk'tan bile daha ezikti. 162 cm boyunda. Koyu tenli ve zayıftı. Genellikle elleri titrerdi.

 

"Şerefsiz, bana pizza ısmarla."

 

Hyunsung söyleyince, Mingi yanına sokuldu ve ekleyerek;

 

"Bana da."

 

Bazen parasını aldıkları da oluyordu ama genellikle yanına gelip, onun bir şeyler almasını istiyorlardı.

 

İkinci dersin molasında Choi Hyuk'a kimse dokunmadı. Bu yüzden o pencereden boş boş bakıyordu. Lee Mingi'yi düşünüyordu. Mingi'nin yumruğunu ona doğru salladığını hatırlıyordu.

 

Beklenmedik bir şekilde o kızgın değildi.

 

'Neden onun yumrukları hep böyle?'

 

Bu basit bir soruydu.

 

Lee Mingi'nin yumruğunda yeterince güç yoktu. Temeli yarım yamalaktı. Yumruk atarken omuzlarını yeterince döndürmüyordu. Beliyle ilgili söyleyecek bir şey yoktu ve enerjisinin çoğunu boş yere harcıyordu. Bileklerinde de iş yoktu.

 

Dürüst olmak gerekirse, karnına vurmasına rağmen pek de acıtmıyordu.

 

Her zaman, yaptığı gibi davranacaktı.

 

'En azından Kang Minho'nun yumrukları daha iyiydi... İyi...'

 

Kang Minho'nun yumrukları da beklentilerini karşılayamıyordu. Choi Hyuk'un zihninde en etkili yumruk atma yöntemini oluşturmuştu. O kıyafetlerini sıyırıp çıkardığında bile kasları fark edilemiyordu. Egzersiz yapmadığı halde, kasları beklentilerinin dışında gelişmişti.

 

"Hayır… Hayır, yapamam!"

 

Choi Hyuk başını iki yana salladı.

 

"Yine bu düşünceler..."

 

Chai Hyuk zihnini temizlemek için pencereden boş boş dışarı baktı. Çaresizce. Mavi gökyüzüne baktı.

 

Eninde sonunda bu düşünceler yeniden aklına gelecekti.

 

'Gerçekten de düşündüğüm gibi yumruk atabilir miyim?'

 

'Savaşırsam, gerçekten kazanır mıyım?'

 

Ürktü ve tekrar başını salladı. O zamanki vicdan azabını zihninde temizlemeye çalıştı.

 

'Çılgın serseri. Delirdin mi sen? Sen bir katilsin. Kavga etmek ne demek? Hayatın boyunca bunu telafi etmelisin.'

 

Choi Hyuk, aptalca pencereden dışarı bakıyordu, ancak içinde şiddetli bir çatışma vardı.

 

"Yine de... Merak ediyorum..."

 

Choi Hyuk çenesini destekledi. Omuz kasları kıpırdadı ve hareket etti.

 

'...Herkes çok zayıf görünüyor.'

 

Choi Hyuk pencereden bakarken tekrar kafasını salladı.

 

Sınıf başkanı Jung Minji, Choi Hyuk'a acınası bir şekilde baktı.

 

'Başını çok sallamasaydı, bir hedef haline gelmeyebilirdi...'

 

Dönüp tekrar ödevleri ile ilgilenmeye başladı.

 

'Çok sinir bozucu...' 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44308 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr