Seeking the Flying Sword Path - Bölüm 81 : Yuva Kurmak

---

 

 

 

 

 

Çeviri: Darkcack

Düzenleyen: Ghostking

 

 

 

 

 

Qin Liehu ve Qin An iki komşu hücrede hapsedilmişti. Dışarıda, büyük Liu, ikinci Liu, beşinci Liu ve onları izleyen diğer kişisel muhafızlar vardı. Zindanı yönetmekle görevli Altı Taraf Kapısı görevlilerine gelince, uzak duruyorlardı. Fısıltılarda tartışıyorlardı. "Ne oldu? Lord Qin neden yakalandı? Neden Lord Qin'in en büyük oğlu Qin An da yakalandı?"

 

"Lord Qin'in ikinci oğlu son derece güçlü bir uygulayıcıdır. Neden baba ve erkek kardeşini böyle yakalarlar? Olacaklardan korkmazlar mı?"

 

"Kim bilir? Altı Taraf Kapısı'na giriş ve çıkış şimdi yasaklandı."

 

Memurlar sert tonlarda tartıştı. Bu tartışmalar Altı Taraf Kapısı’nın çeşitli alanlarında gerçekleşti. Herkes ciddi bir şeyin olduğunu hissetti!

 

"Baba, şeytanlarla işbirliği yaptığını söylediler?" Qin An tahta bir kolon yakaladı ve komşu hücredeki Qin Liehu'ya baktı.

 

E.N: Herhalde parmaklıklardan bahsediyor.

 

Qin An'ın bacakları sadece zincirlenmişti. Qin Liehu'ya kıyasla daha yumuşaktı. Yüzlerce kilogram ağırlığındaki büyük zincirler tarafından zincirlenmişti. Kalın zincirler ayak bileklerine zincirliydi. Bunun nedeni Qin Liehu'nun Qi Arıtma'nın dokuzuncu safhasında olmasıydı. Buna ek olarak, vücudunu mistik sanatlarda yetiştirmişti. Bu da güçlü ve sıradan uygulayıcılara kafa tutmasına izin veriyordu. Tipik zayıf iblislere bile kafa tutabilirdi. Bu nedenle, onu hapsederken titiz bir bakım gerekmişti.

 

"Onlar iyi sebep göstermeden iblislerle beraber çalıştığımı iddia ettiler." Qin Liehu kafasını sallarken endişeli görünüyordu. "Ayrıca, giriş ve çıkış Altı Taraf Kapısı tarafından yasaklandı. Açıkçası, Eyalet Valisi ikimiz için değil, kardeşin için endişeleniyor." "Kardeşinin olağanüstü bir kuvvete sahip olduğunu ve iblislerle hiç bir zaman yakınlaşmadığımı bilmesine rağmen, yine de harekete geçti." Qin Liehu başını iki yana salladı.

 

"Büyük etkileri?" Qin An şaşkındı.

 

Qin Liehu fısıldadı, " An'er. Bu yeni Eyalet Valisi agresif davransa da, bildiğim kadarıyla, diğer bölgelerdeki yönetimi oldukça iyi. O aptal bir insan değil. Daha önce olduğu gibi, Ulu Hakimiyet Şehri’nde de birçok aile klanını boğmuş olabilir, ancak hepsi destek veya güçten yoksun. Zaman göz önüne alındığında, zorbalık görmezden gelinebilir. O daha önce bizim Qin ailemiz ile arkadaş olmuştu ama şimdi, o aniden bizimle , tüm edebini kaybetti. Görünüşe göre, sadece para yüzünden değil."

 

"Neden aniden edep kaybı var?" Qin an sordu.

 

"İmparatorluk hükümetinde, sizi karanlıkta bıçaklayacak yüzeydeki konuksever görünüşleri görmek yaygındır. Edebi anında kaybedecek insanlarla doludur." Qin Liehu fısıldadı. "Ama ben sadece sekizinci sınıf bir yetkiliyim, kardeşin bir uygulayıcı ve İmparatorluk hükümetinin bir parçası değil, o zaman, yeni Eyalet Valisi'nin ikinci kardeşinle uğraşmak istediği özel bir neden olmalı."

 

“Bizle değil kardeşimle ilgileniyor değil mi ?” Qin An sordu.

 

"Bizimle uğraşmak mı?" Qin Liehu başını iki yana salladı. "Eyalet Valisi izinsiz olarak yedinci sınıfın altında herhangi birini idam edebilir. Ben sadece sekizinci derece bir memurum. Doğrudan beni idam edebilirdi. Sen ve ben onun dikkatine değmeyiz."

 

Qin Liehu hızla bir karara vardı.

 

Eyalet Valisi oğlunu hedef alıyordu ve para yüzünden değildi.

 

"Eyalet Valisi bunu hangi sebeple yapar? Yoksa ona birisi mi yaptırıyor?" Qin Liehu, "Bayan Yi Xiao'dan kaynaklanan bir sorun olabilir mi? Yoksa Motai Ailesi, arka planda kuvvet mi uyguluyor ?" Diye düşündü.

 

"Ah. Bu Yi Xiao bir İlahi Gök Meclisi Mezhebi öğrencisidir ve Kunlun Eyaleti'nin Yi Ailesi'nin bir üyesidir. O peri gibi bir varoluştur, nasıl olabilir?" Qin Liehu kendi kendine düşündü. "Motai Ailesi daha önce bizi tehdit etti. Onlar da Doğu Denizi Bölgesi'nden büyük bir klan. Motai Ailesi'nin patriği de bir büyücü."

 

Qin Liehu, onlara olan felaketin nedenlerini tahmin etti.

 

Qin An "Baba, karım ve çocuklarım iyi midir?" diye sessizliğini bozdu.

 

Qin Liehu kaşlarını çattı ve düşük ruhlu bir sesle şunları söyledi: "Şeytanlarla birlik olmak ciddi bir suçlamadır. Aile üyelerini etkileyecektir. Eyalet Valisi beni bu suçla suçladı, böylece kardeşini suçlayacak. Benzer şekilde, annen, karın ve çocuklarını da."

 

"Hayır! Hayır!" Qin An'ın gözleri gözyaşlarıyla doluydu.

 

Hapsedilmesine rağmen, dışarıdaki aileleri için endişeleniyorlardı.

 

Liu kardeşleri, zindandaki Qin Liehu ve Qin An'ı izliyorlardı.

 

"O Qin An ağlıyor. Haha, ağlıyor."

 

"Gerçekten ilginç."

 

"Bir süre sonra, ailen yeniden bir araya gelecek!" Büyük Liu bağırdı.

 

Qin Liehu ve Qin An baktı.

 

"Oh. Bir hata yaptım. Tutuklamalara direnmişler ve hemen idam edilmişlerdir bile . O zaman, yeraltında yeniden bir araya gelebilirsiniz." En yaşlı Liu kasten sert çıktı. Hatta sözünü bitirdikten sonra yüksek sesle kahkahayı bastı.

 

"Rüyanda görürsün. Kardeşim senin tarafından hapsedilebilecek biri değil." Qin An bağırdı.

 

"Haha, kardeşin? O bile kendini savunamaz!" İkinci Liu dalga geçti.

 

Aniden!

 

Uzaktan, Cennet ve Dünya’nın gürleyen sesi geldi.

 

“Gongye Bing… Babamı hapsettin, Qin Liehu… Su Tanrısı'nı öldürdüm… Bu ne haksızlıktır?…”

 

Qin Malikanesi, Altı Taraf Kapısı'ndan beş kilometreden fazla uzakta olmasına rağmen, cennet ve Dünya güçleriyle on kilometre yayılmış bir alanda aynı anda sesi yankılandığı için, tüm ilçe şehrine ulaştı. Ayrıca Altı Taraf Kapısı'nın zindanına da ulaştı.

 

"Bu ses!" Liu kardeşler şok içerisindeydi. Duydukları sesl cennet ve Dünya rezonansına girmiş gibiydi. Onları saygıyla karışık korku içine soktu.

 

"Çok uzak olmalı ama ses neden bu kadar korkunç?" İkinci Liu fısıldadı.

 

"Bilmiyorum." Büyük Liu başını iki yana salladı. Kendi gözleriyle görmeden, Cennet İnsan Birliği aracılığıyla üretildiğini asla hayal edemezdi.

 

Qin Liehu ve Qin An memnun görünüyordu.

 

Cennet ve Dünya sesinden, Qin Yun'un gücünü hissedebildiler. Konuşma net bir güven gösteriyordu. Eyalet Valisi'nin adamlarından korkmuyordu.

 

"Kardeşim! Kardeşim, onların güvenliğini sağlamalısın." Qin An beklediği iyi sonucu elde etmişti.

 

"Yun'er." Qin Liehu da ileriye baktı.

 

Yaklaşık on dakika sonra, zindan kapısı aniden açıldı.

 

Eyalet Valisi Gongye içeri girdi.

 

"Lordum." Liu kardeşleri ve kişisel gardiyanlar birbiri ardına ayağa kalktı. Onu saygıyla selamladılar. Çevredeki diğer memurlar sert görünüyordu.

 

Eyalet Valisi, bir ilçede mutlak güç sağlayan bir varlıktı.

 

Gongye bir küfür ifadesiyle içeri girdi.

 

"Lord Eyalet Valisi, eşim ve çocuklarım nerede?" Qin An bağırdı. Onları endişelendirdi.

 

"Endişelenme. Eyalet Valisi'nin ifadesinden, onların yakalanmadığını söyleyebiliriz." Qin Liehu lafa atladı.

 

"Qin Liehu'yu uzaklaştırın!" Gongye soğuk bir şekilde emretti. "Onu Eyalet Valisi Malikanesi'ne geri getirin!"

 

"Evet."

 

Büyük Liu hemen hücreyi açtı.

 

Qin Liehu, Gongye'nin tepkisini görünce rahatladı. Gongye, aile üyelerinin yakalanmadığı anlamına gelen bir ifadedeydi. Kaçtılar! Qin Liehu zihninden bir ağırlık kalktığını hissetti.

 

"Eyalet Valisi Gongye, cennetler bizi izliyor. Bilinçli bir şeyler yapmalısın." Qin Liehu, "Oğlum, İlahi Gök Meclisi Mezhebi öğrencisi ile Su Tanrısı'nı ortaklaşa öldürdü. Böyle büyük bir hareket, emperyal hükümette kaydedildi. Bu, kolayca üzerine yazabileceğiniz bir şey değil." Dedi.

 

"Şeytanlarla işbirliği yapan sensin, oğlun değil. O sadece senin tarafından etkileniyor. Ancak, direnişe karşı koydu. Bu da bir suç." Gongye soğuk bir şekilde söyledi.

 

Bunu söylese de, Gongye kendi kendine şöyle düşündü, "Ben asla Qin Yun ile uğraşmayı planlamamıştım. Bunun zor olacağını biliyordum! Ama onca yıldır, sadece bir tane Bulut Şeytanı Dağı Kan Kristali elde ettim. İkinci bir tane alabilirsem, maliyeti ne olursa olsun buna değecektir. Ancak, efsanevi Gök Şeytanı Phalanx'ın ne kadar mucizevi olduğunu merak ediyorum. Onu daha önce hiç görmedim."

 

Bununla birlikte, Gongye ve büyük bir konvoy Qin Liehu'yu Eyalet Valisi Malikanesi'ne geri getirdi.

 

Qin An'a gelince, Altı Taraf Kapısı'nın zindanında kaldı. Gongye, birçok insanın onu izlemesini şahsen istemişti.

 

Zarif bir konakta.

 

"Kardeş Qin Yun, bu gizlice satın aldığım konaklardan biri. Diğerleri bu köşkün Hong ailemle ilişkili olduğunu bile bilmiyorlar." Hong Lingtong girdi ve bir gülümseme ile dedi ki, "Kardeş Qin Yun, ailenizin bu köşkün iç kanadında kalmasına izin verebilirim. Bir dizi oluşumu kuracağım. Askerler arama yapsa bile, ötesine geçemezler.

 

Qin Yun, "Teşekkür ederim, Kardeş Hong." dedi.

 

Ayrıca gizleme tekniklerini yapmaya yarayan Tao tılsımları da vardı. Ancak, bir dizi oluşumu kadar güçlü değildi. Sadece çok küçük bir bölgeyi gizleyebildiler ama bütün bir iç kanadı gizleyemediler.

 

 

"Bu bir şey değil. Dizi oluşumunu kurduktan sonra, hala ortadan kaldırabilirim ve gelecekte onu alabilirim." Hong Lingtong bir gülümseme ile şöyle dedi: "Buraya gönderilecek tahıl, sebze, et ve diğer yiyecekleri ayarlayacağım. Ailenize hizmet etmek için iki hizmetçi göndereceğim. Endişelenmeyin. Bu iki hizmetçi sadece malikanenin kapısından içeri girecekler! Hepiniz ayrılmadan önce, o kapıdan kesinlikle tekrar geçmeyecekler."

 

"Pekala." Qin Yun başını salladı.

 

"Kardeş Qin Yun, başka bir ihtiyaç varsa, lütfen talimatlarınızı vermekte çekinmeyin." Hong Lingtong cana yakın bir şekilde söyledi.

 

Changlan, "Genç Usta Hong, ihtiyacım olan zamanda Qin Ailesi'ne yardım teklif ettin. Yun'er, bu büyük iyiliği hatırlaman gerekiyor."

 

“Anne, anlıyorum.” diye yanıtladı Qin Yun.

 

Hong Lingtong derhal şöyle dedi, "Kardeş Qin Yun, Su Tanrısı'nı öldürdünüz. Ulu Hakimiyet Şehri’ndeki sayısız insan buna minnettardır. Birçoğu evlerinde kalıcı bir anıt bile kurmuşlardır. Ayrıca size yardımcı olmak benim için onurdur. Önce dizi oluşumlarını kuracağım. " Bununla birlikte, Hong Lingtong gitti.

 

Changlan fısıldadı, "Yun'er, bu Hong Lingtong daha önce seçtiğin için birçok konak teklif etmişti. Neden bunu seçtin?"

 

"Bu, Altı Taraf Kapısı'na daha yakın. Baba ve kardeş muhtemelen Altı Taraf Kapısı'nın zindanında yakalandı ve hapsedildi." Qin Yun, "Onları kurtarmak için bir yol düşünmek zorundayım." dedi.

 

Altı Taraf Kapısı'nın zindanı, suçluların genellikle getirildiği yerdi.

 

Bulundukları konak, Altı Taraf Kapısı'nın beş kilometre uzağındaydı! Konaktan uçan kılıcını uzaklara gönderebilir ve Altı Taraf Kapısı'na ulaşabilirdi.

 

Aslında, Altı Taraf Kapısı'nın çevresindeki beş kilometre, şehrin neredeyse yarısını kaplıyordu. Hong Lingtong'un sunduğu konaklardan üçü de Altı Taraf Kapısı'nın beş kilometre uzağındaydı! Bu malikâneyi seçmesinin nedeni, aynı zamanda Eyalet Valisi Malikanesi'nden beş kilometre uzakta olmasıydı! Doğal olarak en iyi seçenek olmuştu.

 

"Tamam, babanı ve kardeşini kurtarmanın bir yolunu düşünmelisin." Changlan da endişeliydi. Baldızı Qin Yun'a kızarmış gözlerle baktı. İki çocuk hala annesinin paçasındaydı.

 

Qin Yun başını salladı. "Merak etme. Her şeyi bana bırak."

 

Her şeye rağmen, ailesini kurtarmak zorundaydı!

 

 

E.N: Arkadaşlar normalde Tao tılsımları Dao tılsımları olarak geçiyor. Fakat ben hoş durmadığını düşünerek Tao yapıyorum. Dao olarak mı kalsın yoksa Tao olarak mı devam etsin ? Yorumlarda belirtirseniz sevinirim.