65.Bölüm - Kendileriyle Savaşanlar (Özel Bölüm)

avatar
556 1

Sahte Adam - 65.Bölüm - Kendileriyle Savaşanlar (Özel Bölüm)


''Neden böyle bir bölümle karşılaştık ulan! Sikeyim Sahte Adam'ı! Ne adammış arkadaş, bi bitmedi!'' diyor olabilirsiniz. Pek kırıcı yorumlarmış neden öyle diyorsunuz... bu bölümün neden yayınladığı hakkında bir fikriniz yoktur, değil mi? Bence de yoktur. Özel bölümün sebebi muhtemelen yazarımın beni yaşatmak için sığ bir gölde yüzmeyi bilmeyen bir adam gibi boşa çırpınışlarıdır. Evet; bu bölüm, siz, seriyi okuma şerefine nail olamamış mahlukatlar için yazıldı ve seriyi okuyup üstün okuyuculuk mertebesine yükselen okurlarımız için de yayınlandığını söyleyebilirim. Özlem giderme bölümü mü?.. belki de, kim bilir... belki yeni bir sezon...





"Tanrı, var olmak için olmamak zorunda.''


Gür Sakallı başını hak verircesine sallarken Gereksiz yine o koca çenesini açmak için girişimlere başlamıştı. "Evsiz Adam, anlamış görünmek için başını sallama.''


"Felsefenin en güzel tarafı nedir bilir misin?" dedi Gür Sakallı, sorarcasına değil de açıklamayı ardından getireceğini belirtircesine, "aforizmaları birçok anlama getirebilirsin. Farklı anlamlara getirdiğin aforizma senin doğrun olabilir. Ayrıca yazarın verdiği aforizma genellikle birden fazla anlam barındırır."


"Sana felsefeyi özetlemeni sormamıştım," dedi Gereksiz, elini kaldırıp iki yana sallayarak.


"Felsefeye karşı bakışın, matematik üzerine mantığınla aynı olmamalı diyorum,'' dedi Gür Sakallı, bilgiç bir edayla. ''Matematikte bir işlem vardır ve sonucu nettir. Ben buradan şu anlamı çıkarıyorum: Tanrı, var olsaydı, var olmadığı kadar yüce olamazdı. Bu, belki Beautiful'un belirttiği bir düşünce, ki çıkarabildiğim tek sonuç o, değilse bile benim için geçerli bir düşünce.''


"Şizofrenik yanılsamamın benden daha zeki olma olasılığı normal mi?" dedim.


"Görüldüğü üzere," dedi Gür Sakallı, ihtiyatlı bir tebessümle, "çıkarımım doğru."


"Şuna biraz süründüren kadın taktiği yap; fazla ilgi gösterme hemen havaya giriyor."


"Feminikler kudurmasın?" dedim, Gereksiz'e.


"Feminizmin genel sorunu zaten feminist olanların %95'inin feminizmi bi tarafından anlamasından kaynaklanmıyor mu?" dedi Gereksiz, alaycı bir tavırla.


"Bak yapma, bir gün raflarda olursa satmaz bu roman,'' diye sahte bir asabiyetle söylendim.


"Bana ne. Ben mi yazdım?"


Neden böyle bir konuşma yapıyordum bugün. Neden bu oda da kendimle sıkıştım. Tabii ki sorunun cevabı basit: Yazarım bugün atraksiyona sokmakla uğraşmak yerine işini gücünü felsefeye döküp bizleri düşünceye itip aydınlatma şevkine düşüyor. Ulan inan geç işte. Her boku yap, ama sonunda sırf inançlı olduğun için cennete git. Daha basit ne var? Modern Hristiyanlığın ve Müslümanlığın %90'ı bundan ibaret zaten. (Başta yazılan yazı, bu yazıdan da anlaşılacağı üzere sonradan eklenmiştir. Bu yazıyı yazarım kaldıramadı, çünkü görüldüğü üzere konuşmada kopukluk olacaktı ve düzenlemekle uğraşmak ona yorucu geldiği için hiç ellemeden yayınlamayı seçti. Ve güzel de giydirmiş bazı kesime.) (Yeniden bir parantez açmalıyım, muhtemelen burada neler olup bittiğiyle ilgili bir bok anlamayacaksınız. Ben de gizemli kalması için ek bir açıklama getirmeyeceğim. Bu durum hala hoşunuza gidiyorsa sanırım neler olup bittiğini kafaya takmanın pek gereği yoktur.''


"Sert oldu sanki," dedi Gereksiz, ifadesiz bakışlarıyla. "Bu romanı ben hayatta basmazdım. Yazarı kazığa oturturlardı büyük ihtimal."


"Cahiller gibi konuştun. Burada dinleri eleştirmedim. Günümüzdeki çoğu insanın doğru sandığı inanç gerçeğini açıkladım."


"Yap, et, cennete git kısmı peki?" diye sordu Gür Sakallı.


"Tamam, biraz şey etmiş olabilirim."


"Doğru şeyi şey etmişsin," dedi Gereksiz.


"Sizin dininiz var mı?" dedim sahiden merak edercesine.


"Erkeğe cebindeki para ve dini sorulmaz," dedi Gür Sakallı.


"Bide metresi."


İkimiz de anlamaya çalışır tavırla Gereksiz'e döndük.


"Zaten karımı sevmeseydim o karım olmazdı, metresim de metresim olmazdı."


"Aldatmayı mı normalleştiriyorsun?" diye sordum.


"Geçerli bir sebebi varmışcasına açıklamaya çalışan ve arkadaşlarına karşı bununla övünen kişilerden olmayı denedim."


"Yalnız güzel savundu kendini," dedi Gür Sakallı, takdir eder şekilde başını sallayarak.


"Beni de şüpheye düşürdü," dedim. "İnsan sevdiğini aldatamaz mı?"


"Aldatır. Sevmediğin bir insanı aldatamazsın," diye açıkladı Gereksiz. "Mantıksız gibi görünse de, bu gerçek doğru olmasa da gerçek şudur: İnsan sevdiğini sevdiği için aldatır."


"Çenesi düşük olmasa akıllı çocuk aslında," dedi Gür Sakallı.


"Evet, katılıyorum."


"Siz beni dinliyor musunuz ibne puştlar? Ben sizi dinliyorum."


Gür Sakallı'yla dönüp birbirimize baktık ve ardından, "Bizim sorunumuz değil," dedik.


"Salça olmadığımız ne kaldı?" dedi Gereksiz, oda da ileri geri volta atarken. "Siyaset...''


"Nefret ederim," dedim. "Hiç girme bence oralara."


"Apolitik olmak fazlaca duyarsızlık değil mi?"


"Berbat yönetilen ülkede tek doğru siyasi görüş apolitik olmaktır. Apolitik olmak, farkında olmasanız da sizi mutlu eder. Politikası iyi olan bir ülkede yaşarsanız siyaseti daha da geliştirmek için endişelenirsiniz," dedim.


"Çok saçma. Kötü yönetimi olan ülkede neden gelişim için yardımcı olmuyorsun?" dedi Gür Sakallı.


"Politikası berbat olan ülkede makam sahipleri bilinçli olarak gelişime açık olmaz. Yönetim kötü olmasaydı zaten yönetim orada olmazdı. Yönetim iyileşirse kötü olan yönetim, o değişimden memnun olmaz. İsteselerdi bunu yaparlardı."


"Yönetimi değiştirmek için çabala o zaman?" diye karşılık verdi Gür Sakallı.


"Yönetimi değil de yönetmek isteyen insanların düşünceleri değişirse o ülke siyasette gelişir. Her yeni gelen, kötü yönetmiş eskinin bıraktığı düzene baktığında aslında eski gidenin yerinde olanlar için ne kadar mesut bir düzen olduğunu fark edince, o çekim gücüne kendini kaptırmaması gerekir.''


Gereksiz işaret parmağıyla beni işaret edip sonra başının yanına vurarak, "Apolitik olan birine göre fazla politik görüşlerin var," dedi.


"Apolitik olmam görüşlerimin olmadığı anlamına gelmez, ilgisiz olduğum anlamına gelir."


"İlgisiz gibi de durmuyorsun," dedi Gür Sakallı kinayeli bir şekilde.


"Bitti mi eğlenceniz?" deyip yorganı üzerime çektim ve başımı yastığa gömdüm.







Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44562 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr