Bölüm 776: Akla Mantığa Ters

avatar
1288 38

Release That Witch - Bölüm 776: Akla Mantığa Ters




Çevirmen: Lodos

“Neredeyse on dakika oldu. Anlaşılan hiçbir şeyle karşılaşmadı.” dedi Celine rahatlayarak.


“Şansının gerçekten iyi olması üzücü…” diye cevap veren Alethea’nın ise hevesi kırılmış gibiydi.


“Şansa güvenmek istemiyorum. Lütfen bir dahaki sefere daha güvenli bir yöntem seçin.” diye yakındı Celine.


“Zaten olmuş bitmişten bahsetmeyelim. Kralın orada ne kadar kalabileceğini tahmin edelim hadi… Sıradan bir kişi için en uzun kayıt Şafak Ülkesi’nde deneyenler de hesaba katıldığında 15 dakikadan azdı, değil mi?” dedi Alethea konuyu değiştirerek.


“Cadılar da artık çok farklı değil. İlahi Topraklar’da ne kadar süre kalınabileceğinin büyülü güçle hiçbir alakası yok. Kutsal Birlik içinde bile kalıntı, sırayla bir grup sıradan insan tarafından sürekli olarak izleniyordu. Ancak kralın yaşı ve tecrübeleri göz önüne alınırsa yakında çıkacak olmalı…”


Celine'in okuduğu tüm kayıtlara göre; savaş alanında bulunan ve şeytanlarla savaşan savaşçılar, ister cadı ister sıradan bir insan olsun, genellikle daha uzun süre devam ediyorlardı. En yüksek rekor, neredeyse iki saat orada kalan Leydi Alice'e aitti. Hiç savaş alanına gitmemiş bir kral olarak Roland'ın bu kadar uzun süre dayanması için çok yetenekli olması gerekiyordu.


“Belki daha uzun kalmak isteyecektir. Ne de olsa bu kadar harika bir sahneye ilk kez tanık oluyor.”


“O zaman başı döner ve hatta bilincini kaybeder.” diyen Celine aniden bir şeyin farkına varmış ve Pasha'ya bakmıştı: “Bunu ona söylemeyi unuttun mu yoksa?”


“Koma çok kötü bir şey değil ve ona gerçek bir zarar da veremez.” diyen Pasha dokunaçlarını salladı: “Tam tersine eğer enerjisi biterse bundan sonra kalıntılarla tekrar temasa geçme isteği de azalabilir. Bu yol herkes için daha iyi…”


“Yani… Ona söylemeyi unutmadın mı?”


Pasha doğrudan bir cevap vermemişti: “Bazen açıklamamak daha iyidir. Hiçbirimiz İlahi Topraklar’ı keşfederken bu kadar çok kısıtlamaya sahip olmak istemeyiz ne de olsa…”


Alethea dudaklarını şapırdattı: “Şimdi Leydi Natalia'nın neden seni üç şef adaylarından biri olarak seçtiğini anlıyorum.”


Celine de Alethea’ya katılıyordu. Korkmanın utanç verici haline kıyasla enerji tükenmesine bağlı bir koma, yan etkilerin olmadığı bir sonuç olarak kabul edilebilirdi. Sıradan insanlar ile Taquila cadıları aralarındaki ilişki bozulmadan onların merakı azalmış olabilirdi belki… Belli ki Pasha onlardan daha ileri görüşlüydü.


Bir süre sonra hafifçe kaşlarını çatmaya başlamıştı: “Bir saatin çeyreğinden fazla süre geçti. O iyi mi acaba?”


“Yanlış bir şey yok… Gibi görünüyor. Bu kral baya sürprizlerle dolu anlaşılan…” diye cevaplayan Pasha göz ucuyla yerde oturan Roland Wimbledon'a baktı.


“Bu bir sıradan insan için yeni bir rekor. Tebrikler demeli miyiz?” diye soran Alethea ana dokunacını omzu gibi silkti.


Celine yanıt vermemişti. Bir sorun varmış gibi biraz tedirgin hissediyordu kendisini…


Ardından gelen bekleme de bu tahminini doğruluyor gibiydi.


Bir 15 dakika daha geçmişti ve Roland hala hareketsizdi. Giderek daha da fazla endişeleniyordu Celine.


Yüz yıldan fazla bir süredir yaşamış olduğu için zamanla bağlantısının kopmuş gibi hissetmesi gerekiyordu belki… Ancak vücudu olan kabuğunun neredeyse sabit olan kalp nabzı ona her saniyedeki değişimi doğru bir şekilde söyleyebiliyordu. Savaşçı veya bir olağanüstü olmayan biri için 45 dakikalık bir keşif çok uzun sayılırdı. Şimdiye kadar kralın enerjisi bitmiş olmalıydı.


“İlahi Topraklar’da hiç… Daha önceden gözlenmemiş bir kaza var mı?” diye düşündü içinden…


Wendy kendisine engel olamadan öne çıkıp kralı uyandırmaya çalışacaktı ki Pasha onu hemen durdurdu: “Eğer kalıntıya çok yaklaşırsan sen de ondan etkilenirsin.”


“O halde İlahi Topraklar’a girmeme ve Majesteleri’ni geri getirmeme izin ver!” diye ısrar etti Roland.


“Oraya gitsen bile kralı geri getiremezsin. Aynı anda kaç kişi çağrılırsa çağrılsın her biri farklı bir İlahi Topraklar sahnesi görecektir.”


Celine o sırada saklanan diğer cadının hareket etmeye başladığını fark etmişti. Belli belirsiz büyü tepkisinden bu cadının cebinden bir şey çıkardığını anlamıştı Celine. Phyllis tarafından toplanan bilgilere göre bu Neverwinter'ın eşsiz bir silahı olmalıydı.


Endişelerini diğer ikisine de iletti. Başını sallayan Pasha ise hemen harekete geçmişti. Kralı sarmak için dokunaçlarını uzattı ve onu Wendy'ye doğru geri çekti. Keşfi sona erdirmenin ideal yolu bu olmasa da Roland'ın güvenliği en öncelikli meseleydi. Her iki taraf da birbiriyle çatışırsa sonuçları felaket olurdu yoksa…


...


Kutsal emanet Tanrı Taşı kutusuna geri konduğunda Roland aniden gözlerini açmıştı.


“Majesteleri… İyi misiniz?” diye hevesle soran Wendy, ayağa kalkmasına yardım ediyordu.


Ağrıyan bacaklarını ovuşturdu Roland: “Bir problem yok. Gayet iyiyim. Diğer iki kalıntıyı koruyan uzaylı canavarlarla tanıştım ve onlarla konuştum. Ama ne yazık ki sözlerimi anlamadılar.”


Celine şok olmuştu: “Bekleyin, neden bahsediyorsunuz? Siz şeytanla ve…”


“Ve dev göz ile evet… Görünüşe göre o, su altında hareket edebilen bir gemide kalıyor. Ama bir gemi mi yoksa başka bir şey mi olduğundan emin değilim.” diye yanıtladı Roland.


Pasha arkadaşlarının yüz ifadelerini göremese de ortak bağları sayesinde özellikle Alethea'nın şokunu hissedebiliyordu. Taquila’dan hayatta kalanlar arasında en uzun süre İlahi Topraklar’da kalan o idi. Kutsal Ordu’daki tecrübesi nedeniyle yaklaşık bir saat kadar kalabilmişti. Ancak resimlerde en ufak bir görüntü bile görünmemişti.


Şeytanla veya bilinmeyen bir düşmanla tanışsaydı enerji tüketiminin hızı iki katına çıkardı en nihayetinde!


“Sonra ne oldu?” diye sormaya devam etti Pasha.”


“Gerçekten emin değilim. Her neyse… Bazı siyah dokunaçlar aniden resimlerde belirdi ve onlara saldırdı. Dokunaçlar o kadar güçlüydü ki canavarlar resimlerden çekilmek zorunda kaldı. Sadece birkaç dakika içinde oldu bunlar…”


Diğer iki medeniyetin koruyucularıyla tanıştığını ve onları yara almadan aynı anda yendiğini mi anlatıyordu yoksa bu kral?


Celine bir peri masalı dinliyormuş gibi hissetmişti.


Siyah dokunaçların varlığı onu şaşırtmamıştı. Kullanıcının enerjisi azaldığında kalıntı onun üzerinde daha büyük bir etkiye sahip olacaktı. Yani Roland hayali sesler duyabilir, birtakım görüntüler, dokunaçlar veya başka şeyleri ayrı ayrı görebilirdi. Sadece zihinsel rahatsızlıklar değillerdi bunlar ve vücuda gerçekten zarar verebilirlerdi. Bu nedenle Pasha bunların bir yanılsamadan daha fazlası olduğunu vurgulamıştı. Herhangi bir gerçek zarara neden olmadan önce çağrıyı kesintiye uğratırlarsa kullanıcıda ciddi bir sorunu olmazdı.


Elbette sıradan insanların kendilerini manevi bozulmaya karşı savunmaları imkânsızdı. Binlerce savaş yaşamış bir cadı bile çabucak yorgun hisseder ve sonunda vücudunun kontrolünü kaybederdi.


Ancak Roland'ın karşılaştığı şey tamamen tersine çevrilmişti ve siyah dokunaçlar düşmana doğru gitmişti. Böyle bir durumu hiç duymamıştı Pasha.


Olan biteni umursamıyor gibi görünen krala baktığında Celine’in aklına aniden inanılmaz bir tahmin düşmüştü.


Bu sıradan kişi, zihinsel güç açısından Starfall Şehri Kraliçesi ve üç şefin başkanı olan Leydi Alice ile kıyaslanabilir miydi?


Ancak bunun farkında da değilmiş gibi görünüyordu kral… Kollarını ve bacaklarını gerdikten sonra güldü: “Her neyse… Beni çıkardığınız için teşekkür ederim. İlahi Topraklar’ın bir sınırı var mı diye bakmaya niyetlenmiştim. Ama çok büyüktü ve tüm o gittiğim yolu geri dönesim de yoktu zaten…”


Üç cadı uzun bir süre suskun kalmıştı. Biraz geçtikten sonra Pasha nihayet sessizliği bozmuştu: “Ee… Sorun değil. Hala kalıntıyı keşfetmeye devam etmek istiyor musunuz?”


Roland başını salladı: “Şu anda değil. Sadece dört resim var ve onlara bir daha bakmak pek bir fark yaratmayacaktır. Beni ana taşıyıcıya götürün.”


...

Tüh be… Keşke Roland biraz daha kalmış olsaydı içeride… Baya iyi gidiyordu çünkü o kısım. Neyse sağlık olsun. Ana taşıyıcı muhabbeti neymiş biraz da onu öğrenelim şimdi… Okumaya devam!

Takipte kalın! Yorumlarınızı bizimle paylaşmayı ve serimizi beğenmeyi de unutmayın lütfen! Görüşmek üzere!

 








Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr