Bölüm 601: Kutsamalar

avatar
1645 59

Rebirth of the Thief Who Roamed the World - Bölüm 601: Kutsamalar


 

Kış Karanlığı, Ölüm İnişi ve Gök Elekçileri tarafı mutlak avantaj sahibiydi. Muhteşem Yıldızın sert direnişine rağmen sorunsuz ilerliyorlardı. Muhteşem Tapınağın 2.000 oyuncusundan geriye 500 kişi kalmıştı. Üç loncanın toplam kaybı ise 200 kişiyi geçmiyordu.

 

Muhteşem Yıldız ve adamları ölümün kıyısındaydı.

 

Kara İfrit Hırsızları altı Rahibi çevreleyip işlerini bitirdiler.

 

30 Hırsız kurt sürüsü gibi hareket ediyordu. 3-4 kişilik gruplar haline ortaya çıkıp arkalarında ceset yığınları bırakıyor ve yeniden ortadan kayboluyorlardı.

 

Taktikleri epey etkiliydi. Muhteşem Tapınağın Rahiplerinin çoğu bu Hırsızların elinde ölmüştü.

 

"Geber, seni piç!" Muhteşem Yıldız Buz Devrine saldırdı.

 

"Becerebileceksen gel de öldür! Elitlerinin yarısından çoğu öldü. Acaba Muhteşem Tapınak bundan nasıl kurtulacak? Niuren Birliğiyle dost değil misiniz? Hani, onlar nerede? Neden seni kurtarmaya gelmiyorlar?"

 

Buz Devri hakaretlerle Muhteşem Yıldızı kışkırtırken geri çekiliyordu. Onlarca Savaşçı bir anda arkasında belirdi. Hep birlikte ileri atılıp Muhteşem Yıldızın yolunu kestiler.

 

Taarruz! Müdahale!

 

Savaşçılar Muhteşem Yıldızı durdurmuştu.

 

Muhteşem Yıldızın etrafı sarılmıştı. Yanındaki on kadar Savaşçıdan geriye iki tanesi kalmıştı. Onlar da Acı Kahve ve Tek Düşen Yapraktı.

 

Birlikte Muhteşem Yıldızın önüne geçtiler.

 

"Patron, çabuk Belirsiz Işınlanma Parşömeni kullan! Biz seni koruruz!"

 

“Başlarım böyle işe! Canıma mal olsa bile Buz Devrini öldüreceğim!" Muhteşem Yıldız nara attı.

 

Barbar Gücü!

 

Sismik Darbe!

 

"HAAAH!” Muhteşem Yıldız büyük kılıcını yere vurup üç düşmanı geri savurdu. Ardından Buz Devrine koştu.

 

"Patron!"

 

"Patronu koru!" Tek Düşen Yaprak, Muhteşem Yıldızı ikna edemeyince onunla birlikte ileri atıldı. Taarruz! Çabucak desteğe gelmişti.

 

"İşimiz yaş. Şifa olmadan dayanamayız!" Acı Kahve endişeliydi.

 

Gölge Rahipleri üçünü de İhtilaf Prangalarıyla vurmuşlardı. Artık ışınlanma kapıları da kapanmıştı.

 

Gökten yağan büyüler Acı Kahveyi bombaladı. Can çubuğu dibe vurdu ve yere çöktü.

 

Bir Hırsız anında ortaya çıkıp ondan düşen ekipmanı topladı. "Bunların ekipmanları hiç fena değilmiş!"

 

Savaşçılar Tek Düşen Yaprak üzerine gittiler. Çırpınışları Tek Düşen Yaprağı kurtaramadı.

 

İki adamının ölümü Muhteşem Yıldızı öfkeye boğdu. Hortum Kesişi kullanıp Buz Devri ile aralarında kalan son Savaşçıları da saf dışı bıraktı.

 

"Buz Devri, yiyorsa erkek gibi karşıma çık!"

 

Kana bulanmış Muhteşem Yıldız katliamla özdeşleşmişti. Buz Devri korkuyu derinlerinde hissediyordu. Korkarak geri çekilirken adamlarına cesurca emirler veriyordu. "Büyücüler, öldürün şunu! Tek başına kaldı!"

 

Muhteşem Yıldız öne yuvarlanıp iki Hırsızın fişini çekti. 10 metre... 7 metre... 3 metre... Buz Devrine hızla yaklaşıyordu.

 

Buz Devri Büyücüydü. Muhteşem Yıldızın yanına gelmesine izin verirse ölecekti. Haliyle arkasını dönüp kaçtı.

 

"%30 canı kaldı! Bitirin işini!"

 

Gökten gelen büyüler Muhteşem Yıldızı vuruyordu.

 

O ise Gelişmiş Sağlık İksiri ile hayata tutunuyordu. "Bununla beni durdurabileceğini mi sanıyorsun? Geri gel seni korkak!" Büyülere göğüs gererken Buz Devrinden başka bir şeyi gözü görmüyordu.

 

"Kahretsin! Öl artık!"

 

Muhteşem Yıldız sonunda hedefine varıp büyük kılıcını savurdu.

 

"Geber!" Muhteşem Yıldızın gözleri kızarmıştı.

 

Öfkesi gerçekten de dehşet vericiydi. Kılıcı inmek üzereyken Buz Devri kendisini Buz Bariyeri ile korumaya aldı. Beyaz bir tabaka vücudunu sardı.

 

Muhteşem Yıldızın saldırısı Buz Bariyerini geçip Buz Devrinin göğsüne indi ve onu metrelerce savurdu.

 

-1.637

 

Buz Devrinin aklı gitmişti. Zamanında Buz Bariyeri kullanmasa şimdi ölmüştü!

 

Hemen ayağa kalkıp canını kurtarmak için kaçtı. Muhteşem Yıldız yine peşine takıldı. Kış Karanlığı oyuncularının ağızları açık kalmıştı. Ölüme bu kadar korkusuzca yürüyen başka birini daha görmemişlerdi.

 

"Patronu kurtarın!"

 

"Büyücüler, saldırıyı kesmeyin. Savaşçılar, düşmanı engelleyin!"

 

Buz Devri Muhteşem Yıldızdan sürünerek kaçarken acınası hale düşmüştü. Köpek gibi kovalanıyordu.

 

Kaç büyüsü olduğu önemsizdi. Muhteşem Yıldız peşindeyken hiçbirini hazırlayacak zamanı yoktu.

 

Alev Kesişi!

 

Muhteşem Yıldız, alev alan kılıcını savurdu. Buz Devrinin işi bitmek üzereydi.

 

Taarruz! Müdahale!

 

Derken Kış Karanlığından beş Savaşçı imdada yetişti.

 

Muhteşem Yıldız bir tanesini kılıcıyla savurdu. Buz Devri kaçıyordu.

 

"Lanet olsun! Öldürün şu şerefsizi!" Buz Devri öfkeyle küfürler ediyordu. Düşmanından kaçarken kendisini fazlasıyla utandırmıştı.

 

Savaşçılar yaklaştılar. Muhteşem Yıldızın %10 canı kalmıştı. Yolun sonuna gelmişti. Artık geri dönüş yoktu.

 

"Buz Devri! Her borcun bir ödeyeni vardır. Bugün 2.000 adamımı öldürdün. Bunu unutmayacağım. Bugün değil, belki yarın da değil, ama bir gün kesinlikle seni elime geçirip yaptıklarının bedelini ödeteceğim!"

 

Yoğun bir büyü yağmuru Muhteşem Yıldızın üzerine yağdı.

 

Muhteşem Yıldız gözlerini kapatıp ölüme hazırlandı. Tam o anda beyaz bir ışık onu sarmalayıp canını dolduruverdi.

 

Toz ve duman dağıldıktan sonra Muhteşem Yıldız hayatta olduğunu görüp afalladı. Canı da tamamen dolmuştu. Sonrasında olanlar onu daha da şaşırttı. Şifadan sonra birkaç ışık daha üzerine düştü.

 

Kutsal ışıktan bir bariyerle kaplanmıştı. İçine dolan enerjisi bütün hücrelerinde hissediyordu. Güçle dolmuştu!

 

Muhteşem Yıldız statülerine baktığında nutku tutuldu. Gücü 1.600'den 5.300'e, Savunması 5.100'den 19.000'e yükselmişti. Hüneri iki katına, saldırı gücü ve kaçınması üç katına ve sağlığı da beş katına çıkmıştı!

 

Bu statüler hileden farksızlardı! Muhteşem Yıldız şu anda karşısına çıkabilecek tek bir Savaşçı olmadığını biliyordu.

 

"Vay anasını! Savunmam Dövüşçülerinkinden bile yüksek!"

 

On kadar Savaşçı etrafını sardı. Yaptıkları her saldırıda şaşkınlıkları artıyordu. Biraz önce 500-800 arasında hasar veriyorlardı. Şimdiyse 10 üzerinde hasar veremez olmuşlardı.

 

Savunması inanılmazdı!

 

Muhteşem Yıldızın sağlığının 70.000 kadar olduğunu gördüklerinde ise nefesleri kesildi.

 

Büyüler Muhteşem Yıldızı dövüyordu. Başının üzerinden hasar değerleri fırlıyordu.

 

Lakin onun canı neredeyse hiç azalmıyordu.

 

Muhteşem Yıldız yeniden alevlendi. Büyük kılıcını indirip 5.000 canı olan bir Savaşçıyı tek darbede öldürdü.

 

Durmadan yaptığı saldırılar ile 10 Savaşçıyı ekin gibi biçmişti. Beceri kullanmasına bile gerek yoktu. Kendisini fevkalade mutlu hissediyordu!

 

"Saldırılarım inanılmaz güçlüler! Neler oluyor böyle?"

 

Muhteşem Yıldız etrafta cevap ararken bir Şövalyenin Kış Karanlığı ekibinin içine dalıp düşmanları katletmekte olduğunu gördü. Boyu ortalamanın bir karış üzerindeydi ve gümüş zırhlar giyiyordu.

 

"Nasıl yani? Beni NPC mi kurtardı?" Muhteşem Yıldız şaşırdı. "Her neyse. Önemli olan hayatta olmam!"

 

Gözleri soğuk bir ışıkla parlarken uzaklardaki birine odaklandı. "Buz Devri, boynunu almaya geliyorum. Elimden kurtulamayacaksın!"

 

İleri atıldığında Buz Devrinin rengi soldu. Hiç beklemeden kaçmaya başladı. Muhteşem Yıldız öncekinden çok daha ölümcüldü. Statüleri hile denecek seviyeye kadar güçlendirilmişti!

 

Buz Devri işlerin nasıl bu hale geldiğini anlayamıyordu. Neden bir NPC Muhteşem Yıldızı kurtarmaya gelmişti? Olmadık anda ortaya çıkıp her şeyi mahvetmişti. Kış Karanlığının savaş düzeni bozulmuştu.

 

Bahsedilen NPC Şövalye Lafus idi. Nie Yan uzaklarda saklanırken Lafus'u kontrol ediyordu. Lafus'un kutsamalarının tamamı Seviye 10 ve üzeriydi. Etkileri doğal olarak sıra dışıydı. Muhteşem Yıldızı kutsadıktan sonra kendi başına katliama başlamıştı. Kimse ona zarar veremiyordu!

 

Kış Karanlığı güçlerini dağıttığında sadece manasının %30'unu kullanmıştı.

 

Lafus bir dizi söz okudu. Muhteşem Tapınağın 200 kadar oyuncusunun üzeri bir ışık perdesiyle kaplandı. Alan etkili kutsamalar sonrasında savaşa hazır hale geldiler.

 

"Vay canına! Gücüm üçe katlandı."

 

"Benim canım da beşe! Çılgınlık bu!"

 

"Geri dönüş zamanımız geldi! Ölüm İnişini katledelim! Hepsini öldürün!"

 

Attıkları naralar göğü inletirken Ölüm İnişi ve Gök Elekçilerinin üzerine koştular.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44301 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr