Bölüm 599: Göze Göz, Dişe Diş

avatar
1715 60

Rebirth of the Thief Who Roamed the World - Bölüm 599: Göze Göz, Dişe Diş


 

Hayalet Prenses İna asasını salladığında alevler içinde bir meteor belirdi. Şiddetli bir patlama ortalığı kasıp kavurdu.

 

1.000 kişi anında ölmüştü. Ancak yerleri başka oyuncular tarafından doldurulmuştu.

 

Hayalet Prenses İna'nın canını yavaşça azaltmayı planlıyorlardı. Daha güçlü patronlar bile bu kalabalığa dayanamazdı. Zaman akıp gitti.

 

Kimse İna'nın bu denli güçlü olacağını düşünmemişti. Kayıplar hızla artıyordu.

 

Yarım saat sonra İna'nın hala üçte bir canı duruyordu. Süreç pek yavaş ilerliyordu. Oyuncular Seviye 100 Varyant Lordun gücünü anlıyorlardı. Daha önce karşılaştıkları, binlerce oyuncuyla saldırdıklarında 5-6 dakika içerisinde ölen patronlara benzemiyordu.

 

Muhteşem Tapınak ağır kayıplar vermişti. 200 oyuncuları ölmüştü.

 

"Tanklar, büyülerini engelleyin! Büyücüler, hasarınızı düşürün! Aggroyu üzerinize çekeceksiniz!" Bu gidişle düşen ekipmanı toplasalar dahi kayıpları ağır basacaktı.

 

Muhteşem Tapınak dışında, 10.000 oyuncu daha can vermişti. Şu anda 1.000 kişilik takımlarla üç lonca daha gelmişti.

 

7.000 oyuncu Dev Çelik Golemi kasabanın içinde çevreledi. Golem her yumruğuyla onlarca oyuncuyu öldürüyordu. Kaç kişinin öldüğü önemsizdi. Zira ölenlerin yerini daha fazlası dolduruyordu.

 

Hepsi de ganimete konmayı hayal ediyordu. Kuşandıkları ekipmanların değerleri onlarca altından yüzlerce altına kadar çıkıyordu. Hatta zengin olanların ekipmanları binlerce altın değerindeydi. Dev Çelik Golem ve Hayalet Prenses İna gibi patronlar on binlerce altın değerinde ekipman düşürürlerdi. Düşenleri ele geçirecek şansları varsa, ekipman satışından kazanacakları para ile büyük lonca veya oyun kuruluşları bile ekipmanlarını yenileyebilirlerdi.

 

Benzeri durumlar daha önce yaşanmıştı. Tek gecede zengin olanların haddi hesabı yoktu. Bu sebepten bazı insanlar ganimet hırsızlığını meslekleri haline getirmişlerdi. Ortaya bir patron çıktığında onlara gün doğuyordu.

 

Hayalet Prenses İna'nın saldırısı duyulduğunda onlarca ganimet hırsızı Crassus'a akın etmişti.

 

Filler bile binlerce karıncanın ısırığından kurtulamazdı. İna ve golemi, güçlerine rağmen sonu gelmeyen oyuncu saldırılarından sağ kurtulamazlardı. Her kişinin hasarı toplandığında ortaya muazzam sayılar çıkıyordu.

 

Korku Uluması!

 

İna kulak tırmalayan çığlığıyla 50 metre çapındaki bütün oyuncuların korku içinde kaçmasına sebep olmuştu.

 

Kaos ve karmaşa savaş meydanını etki altına almıştı. Arkalardaki Büyücüler ileri çıkıp büyülerini saldılar.

 

Nie Yan İna ile karşılaşmaya cesaret edemiyordu. Gizlice Dev Çelik Golemin 20 metre yakınına sokuldu. Üstün Sezi ile baktığında yaratığın %9 canı kaldığını gördü. Yakında ölecekti.

 

Dev Çelik Golem öfke evresine girip sırtından kocaman baltasını çekti. Baltayı yatay olarak savurduğunda 10 metre genişliğinde bir dalga yaydı. Yüz kadar oyuncu anında can verdi.

 

"Lanet olsun! Öfke evresine girdi!"

 

"Herkes kaçsın! Öfkeden çıkana kadar bekleyin!"

 

"Kahretsin! Hala ganimeti aşırmaya mı çalışıyorsun? Çabuk kaç!"

 

Golem kaçanların peşlerine takılmıştı. Yoluna çıkanları ezip geçiyordu.

 

Nie Yan kalabalığın içinde saklanıyordu. Golem baltasını bir daha savurduğunda Rüzgar Adımı ile kaçındı. Balta inerken arkasından acı çığlıkları duyuyordu.

 

Geriye baktığında yüze yakın cesedi yerde gördü.

 

Zayıflar ancak yem görevi görebiliyorlardı.

 

Golem adım attığı yere yıkım götürüyordu.

 

Nie Yan golemin arkasına geçti. Aralarında 10 metre vardı. Yaratığı yakından takip ediyordu.

 

Dev Çelik Golemin canı %3'e düştüğünde herkes son darbenin indirilmesini bekliyordu. Lakin kimse öne çıkmaya cesaret edemiyordu. Bu iş pek tehlikeliydi. Yaklaşanlar anında parçalarına ayrılabilirdi.

 

Büyüler golemi bombalıyordu. Yaratığın başının üzerinden sürüyle hasar değeri fırlıyordu.

 

Sonunda canı %1'in altına düştü.

 

"Öldü ölecek! Başarabiliriz!"

 

"Ganimetleri toplarken arkamı kollayın!"

 

Gruplar savunma hatları kurarak diğer oyuncuların geçişini engelliyorlardı. En önde toplanan Hırsızlar hareketlenmeye başlamışlardı. Her an ileri atılmaya hazır haldeydiler. Ganimetlere konabilmek için her şeyi yaparlardı. En arkalardaki oyuncular boşluklardan öne sızmaya çalışıyor, Dev Çelik Golemden düşebilecek eşyaları arzuluyorlardı. Öndekiler ise tüm ganimete kendileri sahip olmak istiyordu. Haliyle arkadan gelenlere göz açtırmıyorlardı.

 

Yaratığın canı azalıyordu. %0.7... %0.5... %0.3...

 

Titrek Vuruş!

 

Nie Yan bir karartı halinde harekete geçip golemin arkasına ulaştı.

 

Sırt Kıran!

 

Belinden destek alıp gücünü kolunda topladı ve kılıcını sapladı.

 

-9.324

 

Dev Çelik Golem yere çakıldı.

 

"Güzel, son darbeyi ben indirdim!" Nie Yan bildirimlerine baktı. 2.000 civarında Onur kazanmıştı.

 

Eğilip ganimetleri toplayacakken Savaşçı ve Hırsızlar yetiştiler.

 

"Golem öldü! Çabuk ganimetleri toplayın!"

 

"O Hırsızı durdurun!"

 

Kızıl bulutlar göğü sardı. Ardından sağanak gibi ateş yapmaya başladı.

 

"Lanet olsun! Hangi şerefsiz alan etkili büyü kullandı?"

 

Hırsız ve Savaşçılar zamanında kaçamadıklarından ateş denizinde boğulmuşlardı. Bulundukları yer hasar değerlerinden ötürü görünmez olmuştu.

 

"Oha! Adamların şakası yok!" Nie Yan Rüzgar Adımı ile sağanaktan kurtuldu. 30 metre uzaklaştığında ateş denizine baktı. Ateşlerin içinde küle dönmüş cesetler yatıyordu.

 

Büyü sağanağı şiddetini artırıyordu. Büyücüler Dev Çelik Golemi öldürmek için o kadar çalışmışlardı, fakat öndeki Savaşçılar yollarını kapıyordu. Ganimetlerin alınmak üzere olduğunu gördükleri anda sinirlenmişlerdi. Biz alamıyorsak kimse alamaz!

 

"Kahretsin! Alan etkili büyü kullanan herkesi öldürün!" Keşif takımlarından birinin kaptanı küplere binmişti.

 

Golemin cesedinin etrafı ateş, şimşek ve buzdan oluşan büyü karmasıyla kaplıydı. "Canımı tehlikeye atmaya değmez," Nie Yan başını salladı. "Patronu öldürüp Onur puanını kaptım. Ekipman eksiğimiz olsa ganimet için savaşırdım."

 

Nie Yan İna'ya baktı. "Acaba orada neler oluyor?"

 

Diğer savaşın olduğu yere yöneldi.

 

Burada ortam çok daha karmaşıktı. Büyük güçler Hayalet Prenses İna'ya göz dikmişlerdi. Aralarından Muhteşem Tapınak tam 2.000 oyuncuyla gelmişti. Katleden Kılıç, Göksel Asura, Kış Karanlığı gibi loncalar da buradalardı. Her biri en az 1.000 oyuncu getirmişti. Hepsi de tetikteydi. Düştüğü anda ganimetlere koşacaklardı.

 

Niuren Birliği, Kutsal İmparatorluk, Safir Tapınak ve Parlak Kutsal Alevden sonra Kalor'un en güçlü loncaları Ölüm İnişi, Muhteşem Tapınak, Gök Elekçileri ve Kış Karanlığıydı. Bunlar ya önceki VRMMO oyunlarından beri biliniyorlar, ya da yeni meşhur olmuşlardı. Ellerinde hiç kale olmadığından gelirleri düşüktü. Ancak hafife alınmamaları gerekirdi. Her birinin 60.000 kadar oyuncusu vardı.

 

Niuren Birliği güçlü olsa da küçük loncaları görmezden gelmiyordu. Zira güçlendikleri zaman hedef alacakları yerler Niuren Birliği veya müttefiklerine aitti. Yani loncaların oluşturdukları tehdit hafife alınamazdı. Kaybedecek bir şeyleri yoktu. Zaten ellerinde kaleleri olmadığından Niuren Birliği tarafından yenilmeleri onlara koymazdı. Niuren Birliği en fazla bu loncaları avlayıp kayıplar verdirebilirdi. En kötü ihtimalde loncalarını dağıtıp başka bir yerde yeniden kurarlardı.

 

Niuren Birliği ise kaybı büyük, kazancı düşük taraftı. Yani küçük loncaların tam tersi konumdaydı.

 

Dolayısıyla Niuren Birliğinin temellerini sağlama alması için ikinci sınıf loncaların büyümesini engellemesi şarttı. En ufak başkaldırı işaretinde ezilmeleri gerekti.

 

Lonca liderleri en önde adamlarını yönetiyordu. Nie Yan etrafa bakıp Kan İfritlerinden beş Hırsızın siluetlerini tespit etti. İna'dan 20 metre uzaklıkta bir yerde duruyorlardı. Söylentilere göre Kan İfritleri Zirve Askeri Akademisinde bir öğrenci kulübüydü. İki tanesi hala öğrenciyken üç tanesi mezun olmuştu. İsimleri Kara, Coşkun, Gölge, Gece ve Mühürdü. İnsanlar onlara beş Hırsız derdi.

 

Nie Yan gelecek dört yılını Zirve Askeri Akademisinde geçireceğinden birbirleriyle karşılaşma ihtimalleri yüksekti.

 

"Geçen sefer az kalsın pusunuzda ölecektim. Şimdi geri ödeme zamanı!" Nie Yan'ın gözleri soğuk bir ifadeyle parlıyordu.

 

Son karşılaşmalarından bu yana gücü bir hayli artmıştı. Kan İfritlerinin Hırsızları güçlülerdi. Önceki zaman diliminde de Gölge Dansçıları olmuşlardı. Lakin Nie Yan'ın şu hali hile derecesindeydi.

 

Elindeki hançerle oynayarak hedefine yaklaşıyordu.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44264 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr