Bölüm 592: Kutsal Ruh Damgası

avatar
1794 61

Rebirth of the Thief Who Roamed the World - Bölüm 592: Kutsal Ruh Damgası


 

Nie Yan ve Küçük Altın, Şövalye Lafus'un arkasından gidiyorlardı. Küçük Altın Ejderha Nefesini püskürtürken Karanlık Kızlar gruplar halinde ölüyorlardı.

 

Bildirim sesiyle birlikte Küçük Altın parladı.

 

Seviye 89'a yükselmişti.

 

Seviyesi yükseldikçe irsi becerilerinin gücü de yükseliyordu. Statü kazanımı sıradan evcillerin birkaç katı kadardı. Bunu da gelişim oranının yüksekliği sağlıyordu.

 

Yerler ceset doluydu. Lafus'un onlarca Karanlık Kızın saldırısını karşılaması Nie Yan'ı bile şaşırtıyordu. Lafus tank iken Küçük Altın geriden destek veriyordu. Kusursuz bir ortaklık içerisinde çalışıyorlardı. Nie Yan'ın bir şey yapmasına gerek kalmıyordu. Karanlık Kızlar ekin gibi biçiliyorlardı.

 

Nie Yan yürüdükçe etrafındaki cesetler de beyaz ışıklara dönüşüp havada dağılıyorlardı.

 

Arındırıcı Aurası yaratıkların cesetlerini arındırıyordu. Yeterince habis yaratık arındırdığında Kutsal Ruh Kalbini elde edebilecekti. Elde ettiğinde de Zenard'ın Kılıcının mühürlerini açabilecekti.

 

Görev penceresindeki en önemli görev buydu. Haliyle unutması mümkün değildi. İlerlemesine baktığında çoktan 110.000 yaratıktan fazlasını arındırdığını gördü. Düzenli olarak kasılarak bu sayıya ulaşmıştı.

 

Lafus coşkuyla ilerliyordu. Ortalığı karıştırdığı için etrafındaki Karanlık Kızların sayısı her an artıyordu. Yüzlercesi toplandığında Küçük Altın kalabalığın ortasına bir meteor çağırdı.

 

Güçlü bir patlama sonucu 30 metre yarıçapındaki her şey azgın alevlerle kaplandı.

 

Karanlık Kızlar acı çığlıklar atarak yere düşüyorlardı.

 

Ansızın Nie Yan'ın bedeni bir ışıkla kaplandı. Kolundaki tuhaf hissi takip ederek aşağı baktığında Kutsal Ruh Damgasını gördü. Damga, antik totemler gibi değişik sembol ve desenler içeriyordu. Son derece gizemliydi.

 

Bir Kutsal Ruh Damgası elde ettiniz.

 

Damganın ne olduğunu bilmese de ismine bakarak Kutsal Ruh Kalbi ile alakası olduğunu söyleyebilirdi.

 

Karakter durumuna baktı. İblis Katili unvanı Kıdemsizden Ortaya terfi etmişti.

 

Bu sayede İblis Radarı denen yeni bir beceri elde etmişti. Beceriyle etrafındaki şeytani yaratıkları tespit ediyor ve onlara iki kat fazla hasar vuruyordu.

 

Becerilerinin ve ekipmanlarının çoğunluğu şeytani yaratıklar için özelleşmişti. Haliyle onlara verdiği hasar, sıradan yaratıklara verdiğinin birkaç katı kadardı.

 

"Sanırım bundan sonra sadece şeytani yaratıkları avlamalıyım. O şekilde daha hızlı tecrübe kazanabilirim."

 

İblis Katili unvanı terfi etmişken bir sonraki terfide ne hale geleceğini merak etmeye başlamıştı.

 

Nie Yan ilerleyişini sürdürdü. Karanlık Kızlar göz alabildiğince uzanıyordu. Sıradan oyuncular bu manzara karşısında küçük dillerini yutarlardı. Ancak Nie Yan karşısına baktığında koca bir tecrübe denizi görüyordu. Kasılmak için harika bir yer bulmuştu!

 

900 kadar yaratık öldürdüğünde Lafus'un manası azalmaya başlamıştı. Nie Yan onu geri çekip dinlenmeye alırken Küçük Altını ileri sürdü.

 

Küçük Altın da gayet dayanıklıydı. Karanlık Kızların kuşatması altındayken Patlayıcı Tepkiler ile karşılık veriyordu.

 

Canı azaldığı anda Lafus şifa uyguluyordu.

 

Şövalyeler muhteşemdi. Tank, şifacı ve kutsamacı özelliklerini bir arada bulunduruyorlardı. Tek bir alanda ustalaşmamışlardı, ama esneklikte bir numaralı sınıf onlardı.

 

Burada kasılmak epey hızlıydı. Yalnızca bir saatlik uğraş sonucu %10 tecrübe kazanmış ve tecrübe çubuğunun doluluk oranını %72'ye çıkarmıştı.

 

Ayrıca düşen eşyalar da fena değillerdi. Ondan fazla nadir mücevher ve 20.000 altın değerinde ekipman elde etmişti.

 

Nie Yan yeraltı mezarının derinlerine inerken Karanlık Kızların sayısı gittikçe azalıyordu. Uzun bir koridorun sonunda iki kapıya rastladı. Hangisini seçeceğini bilmiyordu.

 

Küçük Altın ve Lafus'u avlanmaya gönderip taş kapılardan birine yaklaştı. Kapıyı ittiği anda ok seslerini duydu. Tehlikeyi atlatmak için hemen Rüzgar Adımını etkinleştirdi.

 

Onlarca ok biraz önce durduğu yere isabet etmişti. Metal okların uçlarına saydam, yeşil renkli bir sıvı sürülmüştü.

 

Hırsızlar tuzaklarla sık sık haşır neşir olurlardı. Yani zaman ve mekan fark etmeksizin tepkileri süratli olmalıydı. Aksi takdirde ne olduğunu anlamadan ölürlerdi. Refleks statüleri yüksek olduğundan, tuzaklara bastıklarında hayatta kalma ihtimalleri daha yüksekti. Buna rağmen her gün sayısız Hırsız tuzaklara ölüyordu.

 

Neyse ki Nie Yan zamanında tepki vermişti. Yoksa şimdi delik deşik haldeydi. Ölmese bile can çekişiyor olurdu.

 

Tuzağın yenilenmediğini anlayan Nie Yan kapıdan tekrar girdi. İçerisi üçe üç metrelik bir odaydı. Tam ortada ise lahit duruyordu. Onun dışında oda boştu.

 

Lahitteki işçilik acemiceydi. Üzerine oyulan süslemeler detaylandırılmamıştı.

 

Yan tarafta bir düğme duruyordu. Herhalde düğme lahdi açmaya yarıyordu.

 

Bu gibi lahitlerden ne çıkacağı belli olmazdı. Bazen değerli hazineler çıkardı, bazen de güçlü yaratıklar veya korkunç lanetler.

 

Nie Yan kararsızlık içinde düğmeye bastı. Oda sarsılırken lahdin kapağı yavaşça açıldı.

 

Tedbir amaçlı birkaç adım geri çekildi. İçeriden fırlayacak canavar ihtimaline karşın Zenard'ın Kılıcını sıkıca kavramıştı.

 

Fakat kapak açıldıktan sonra hiçbir şey olmamıştı. Oda sessizliğe büründü.

 

Nie Yan lahde yaklaştı. Bir kadının mumyalanmış bedeniyle karşılaştı. Mumyanın yalnızca derisi ve kemikleri kalmıştı. Yanında ise üç tane mavi mücevher duruyordu.

 

Nie Yan mücevherleri alıp inceledi.

 

Su Dalgası Safiri: Yuvalanabilir

Özellikler: Ekipmanın seviye koşulunu 10 düşürür.

 

Seviye koşulunu 10 düşüren mücevherler son derece nadirlerdi. Nie Yan ise üç tane birden bulmuştu.

 

"Ne şanslıyım!" Nie Yan mücevherleri çantasına attı. Odada başka bir şey olmadığından emin olunca dışarı çıktı.

 

Diğer kapının önüne geçip kapıyı açtı. Bu sefer tuzakla karşılaşmamıştı. Odanın tasarımı diğeriyle aynıydı. Lahit bile aynı şekilde konumlandırılmıştı.

 

Nie Yan düğmeyle kapağı açtı. Kapak açıldığı anda odaya barut kokusu doldu.

 

"Lanet olsun!" Nie Yan alarm durumuna geçti. Büyük bir tehlike sezmişti. Gölge Valsini etkinleştirdiği gibi odanın dışına fırladı.

 

Güçlü bir patlama odayı sarstı. Şok dalgası Nie Yan'ı bile savurmuştu.

 

Bütün yeraltı mezarı sarsılmıştı.

 

Nie Yan altı metre uçtuktan sonra yere çakıldı. Ağız dolusu kan kusarken başının üzerinden 6.000 sayısı fırladı. Neyse ki canı ve savunması yüksekti. Sıradan Hırsızlar anında ölürlerdi.

 

Tekrar ayakları üzerine kalktığında solgun benziyle odaya baktı. Patlamadan dolayı oda çökmüştü. Kapı ve lahit paramparçaydı.

 

Neyse ki zamanında kaçabilmişti. Bir saniye gecikse patlamada can verecekti.

 

Patlama sonrasında ortaya çıkan toz ve duman dağıldı.

 

Her şey eski haline dönmüştü.

 

Nie Yan oturmuş canını yeniliyordu. İleride daha fazla kapı görüyordu.  Onlarca kapıya bakarken az önceki olayı hatırlayıp tereddüde düşüyordu. Devam edip etmeme konusunda kararsızdı.

 

Bunu düşünürken odalarda ne tür hazineler yattığını da merak ediyordu. Onları bırakmak olmazdı.

 

"Risk yoksa ödül de yok."

 

Dişlerini sıkıp sıradaki kapıya yöneldi. Şansı varsa mücevherler, parşömenler ve nadir eşyalar elde ediyor, yoksa lanetler yüzünden ölümün kıyısına geliyordu. Neyse ki Lafus lanetlerden kurtulmasını sağlıyordu. Bunlar dışında bir tane de Elit Karanlık Kızla karşılaşmıştı. Lafus ve Küçük Altının yardımlarıyla o da çabucak hallolmuştu.

 

Kısacası tehlikelere rağmen güzel bir ganimet toplamıştı.

 

Yolun bir noktasında iki altın kapı buldu. Bunlar önceki kapılardan çok farklılardı. İşçilikleri üst düzeydi ve detaylı işlemelerle kaplılardı.

 

Arkalarında muhtemelen lahitler bulunuyordu. Nie Yan duraksadı. "İçeri girmeli miyim? Tehlikeli mi acaba?"

 

Tahminine göre bu kapılar ardında bulacağı hazineler çok daha değerli olacaklardı. Lakin karşılaşacağı tuzaklar da çok daha tehlikeli olacaktı. Patlama ve lanetlerin oluşturduğu korkudan kurtulamıyordu. Ölümle dans ediyordu adeta!

 

Ne yazık ki seviyesi çok düşüktü. Bu yüksek seviyeli haritada attığı yanlış bir adım ölümüne sebep olacaktı.

 

"Biraz daha düşüneceğim. Önce diğer ganimetleri toplayıp cesetleri arındırayım." Bu düşünceyle altın kapıların önünden ayrıldı.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr