Bölüm 589: Hileci

avatar
1856 63

Rebirth of the Thief Who Roamed the World - Bölüm 589: Hileci


 

Komuta bölümü spor salonu...

 

Zirve Askeri Akademisindeki bütün salonlar birinci sınıftı. İçerisinde çeşit çeşit test ve antrenman ekipmanları bulunuyordu. 2.000 metrekarelik alanına, 300 kişiden fazlasını rahatça sığabilirdi.

 

Salonun ortasında bir kalabalık toplanmıştı. Bunlar komuta fakültesinin öğrencileriydi. Sınıfın tamamı buradaydı.

 

Zheng Xu ve Nie Yan beş metre aralıkla karşı karşıya geldiler. Dövüş üniformalarını giyinmişlerdi.

 

"Bu dostane karşılaşmada kimin kazanacağının önemi yok. Bir yerim incinirse tüm suç bana aittir," dedi Zheng Xu. Kendisini zayıf tarafmış gibi gösteriyordu. Dediklerinin anlamı basitti. Nie Yan kaybederse itiraz edemezdi. Nie Yan kazanırsa genel sıralamada birinci olduğu için kazanmış olacaktı.

 

"Kendimi tutarım, merak etme." Nie Yan rakibine soğuk gözlerle baktı. En çok bu tip insanlardan hoşlanmazdı.

 

Sözleri Zheng Xu'nun kaşlarını çatmasına sebep olmuştu. İçinden Nie Yan'a sövüyordu. Onu yerde acı içinde kıvranırken hayal ediyordu.

 

"Nie Yan mı kazanır Zheng Xu mu?"

 

"Bence Nie Yan. Yine de belli olmaz. Güçleri arasında pek fark yok. 100-200 kg fark dövüş yetenekleriyle kapatılabilir."

 

Öğrenciler kendi aralarında tartışıyorlardı. Herkes farklı görüşlere sahipti.

 

Ancak bilmiyorlardı ki Zheng Xu ve Nie Yan, dövüş yetenekleri bakımından bile aynı seviyede değillerdi. Nie Yan deneyimli bir suikastçı idi. Teknikleri acımasız ve etkiliydi. Spor amaçlı dövüşenler gibi havalı hareketlerle zaman kaybetmezdi.

 

Zheng Xu öne çıktı. "İlk hamleyi ben yapıyorum."

 

"Gel!"

 

Öğrenciler keyifle tezahürat yapıyorlardı. Geri çekilip dövüşçülere alan açtılar.

 

Zheng Xu bağırdı. Aynı anda keskin bir saldırı yaptı.

 

Nie Yan kolunu kaldırıp hamleyi engelledi. Ardından Zheng Xu'nun göğsüne dirseğini geçirdi. Şimşek gibi hızlı hareket etmişti.

 

Zheng Xu'nun kurtulma şansı yoktu. Hırlayarak dizini savurdu. Darbe alırken saldırmaya niyetliydi.

 

Nie Yan kenara çekilip dizden kurtuldu. Birkaç adım çekildikten sonra Zheng Xu'nun kafasına döner tekmesini savurdu.

 

Zheng Xu koluyla tekmeyi engelledi. Ancak geriye doğru sendeledi.

 

Kısa sürede birkaç defa çarpışmışlardı. Şimdilik birbirlerini tartıyorlardı. İzleyenlerin kalpleri hopluyordu. Her yumruk, dirsek, tekme ve dizin sesi salonda yankılanmıştı. Böyle ağır darbelere kemikleri dayanamamalıydı.

 

Zhen Xu saldırılardan kaçınamadığı için karşılamak zorunda kalmıştı. İçten içe acı içinde sızlanıyordu. Eklem yerlerine özel korumalar gizlediği halde Nie Yan'ın saldırıları acı veriyordu. Aldığı her darbede organları yerinden oynuyordu adeta. Nie Yan'ın saldırıları çok güçlüydü! Önden hazırlık yapmış olmasa iki darbeden fazlasına dayanamazdı!

 

Nie Yan'ın savaş stili baskıcı ve eziciydi. Zheng Xu bir türlü karşı koyamıyordu.

 

Nie Yan da şaşırmıştı. Kolları, bacakları, bütün vücudu acı içindeydi. Sanki çelik bir plakaya vuruyor gibi hissediyordu. Vuruşları sonrası kol ve bacakları uyuşuyordu. İlk dirsek darbesinde Zheng Xu'nun saldırıyı karşılamasına şaşırmıştı. Uygulanan kuvvetle birkaç kaburgasının kırılması gerekirdi. Lakin Zheng Xu gayet iyiydi. O anda neler döndüğünü anladı. Zheng Xu hile yapıyordu.

 

Bilim ve teknoloji çağında para olduğu sürece nanokompozit biyometal güçlendiriciler alınabilirdi. Bu malzemeler kişinin direncini ve dayanıklılığını ciddi anlamda artırıyordu.

 

Nie Yan foyasını ortaya döktüğü anda Zheng Xu okulun disiplin kuruluna sevk edilirdi. Kullanılan malzemeler dövüş öncesi rakibe bildirilmezse karşılaşmalar esnasında meydana gelen ölümler cinayet olarak yargılanırdı.

 

Zheng Xu güç ve yetenek olarak Nie Yan'ın dengi değildi. En fazla iki saldırıya dayanabilirdi. Biyo zırh olduğunda bile karşılık veremiyor, sadece savunuyordu.

 

Nie Yan soğuk gözlerle baktı. Rakibini küçük görüyordu. Biyo zırh giyerek ona zarar vermek istemişti. Zheng Xu'ya acı bir ders verecekti.

 

"Zheng Xu, az önce kendini fazla küçümsemişsin. Bu kadar dayanıklı olacağını tahmin etmemiştim. Göğsüne vurduğum dirsek darbem bile sana zarar veremedi. Hatta kendini tutuyor gibisin. Sanırım bundan sonra bütün gücümle saldıracağım. Hazır ol." Nie Yan Zheng Xu'nun kaçış yolunu kesmişti. Ayrıca saldırılarını şiddetlendirmek için kendisine bahane hazırlamıştı.

 

Ne? Zheng Xu'nun gözleri yuvalarından fırladı. Aldığı bütün saldırılar canını yakıyordu. Nie Yan'ın saldırıları çok hızlı olmasa hepsinden kaçınmak isterdi. Ona ayak uydurması imkansızdı. Nie Yan'ın sözleri sonrası utancından yanakları kızardı. Nie Yan biyo zırh giydiğini anlamış mıydı acaba?

 

Bunlar önemli değildi. Biyo zırh giydiği sürece hiçbir şeyden korkusu yoktu. Darbe almak uğruna rakibine saldırmaya razıydı. Nie Yan'ın onca saldırıya dayanabileceğine inanmıyordu. Başını koruduğu sürece güvendeydi.

 

"Ben de aynı şeyleri düşünüyorum. Tahmin ettiğimden daha güçlü çıktın." Onca kız izlerken hava atmasa olmazdı.

 

İleri atılıp yumruğunu savurdu. Nie Yan saldırıdan kaçınıp rakibinin göğsünü hedef aldı.

 

Zheng Xu ise buna karşın Nie Yan'ın beline tekme attı.

 

Aptal! Nie Yan gülüyordu. Tekmeden kurtulduğu gibi Zheng Xu'nun ayağını kavradı.

 

Zheng Xu çabalasa da bacağını kurtaramıyordu. Ayak bileğinde keskin bir acı vardı. Sanki kemikleri eziliyordu.

 

Bu nasıl bir kavrama gücüydü böyle?

 

Nie Yan sağ bacağını kaldırıp Zheng Xu'nun göğsünü tekmeledi.

 

Zheng Xu göğsüne güçlü bir darbe hissetti. Tekmenin gücü zırhı tarafından dağıtıldığı halde kamyon çarpmışa dönmüştü.

 

Altı metre uçtuktan sonra sertçe zemine çarptıktan sonra birkaç metre yuvarlandı.

 

İzleyenlerin ağızları açık kalmıştı. Bu tekme korkunçtu! Bir yetişkini altı metre savuracak güçteydi. Nasıl bir güç bunu başarabilirdi?

 

Tekmeden sağ kurtulanın can çekişiyor olması lazımdı.

 

Zheng Xu'nun işi bitmişti. Herkes böyle düşünüyordu.

 

Zhao Shiyu'nun benzi soldu. Zheng Xu'nun biyo zırh giydiğini bildiği halde onun için endişelenmişti. Nie Yan'ın bu kadar güçlü olacağını bilmiyordu. Zheng Xu'nun karşı koyacak fırsatı olmamıştı. Aradaki güç farkı gün gibi ortadaydı. Biyo zırhına rağmen Nie Yan'ın rakibi olamazdı.

 

Nie Yan sınıfın beklentilerini aşmıştı.

 

"Sanırım okulda Lei Su'dan başkası Nie Yan'a rakip olamaz."

 

Zheng Xu ilk defa böyle bir aşağılanmaya maruz kalıyordu. Kazandığı takdirde Zhao Shiyu kız arkadaşı olmayı kabul ettiğine göre geri adım atamazdı. Bu düşünceyle ayağa kalktı. Biyo zırhı sayesinde yaraları ağır değildi. Sadece vücudunun her zerresinde acı hissediyordu.

 

Zheng Xu ayağa mı kalkmıştı? Seyirciler bir anda bağrışmaya başladılar.

 

"İmkansız! Vücudu o kadar dayanıklı olamaz! Hile yapıyor! Hile yapıyor olmalı!"

 

"Zheng Xu hile yapıyor!" Adil bir dövüşte hile yapmak en aşağılık davranışlardandı.

 

Zheng Xu ayağa kalktığında hatasını anlamıştı. Yerde yatmaya devam etmeliydi. Azıcık kafası çalışan herkes biyo zırh giydiğini söyleyebilirdi. Sinirlenmişti. Bağırarak Nie Yan'ın üzerine koştu.

 

"Ben de bunu bekliyordum!" Nie Yan sırıttı. Geri çekilip rakibinin saldırısından kurtuldu. Sol eliyle de Zheng Xu'nun bileğini kavradı. Ardından vücudunu döndürdü. Belinden destek alıp tüm gücünü sağ koluna topladıktan sonra yumruğunu savurdu.

 

Zheng Xu, göğsüne isabet eden yumruk sonucu kan kustu.

 

Ancak Nie Yan durmuyordu. Onun gibi birini azıcık hırpalayıp bırakırsa gelecekte yine başını ağrıtabilirdi. Zheng Xu'nun en azından birkaç ay yatağından çıkamamasını sağlayacaktı. Yediği dayağı Zheng Xu'nun zihnine kazıyacak ve unutturmayacaktı!

 

Nie Yan döner tekmesini rakibinin yüzüne geçirdi. Zheng Xu acı bir çığlıkla yere yığıldı.

 

Vücudu zırhla korunuyordu, ama yüzü açıktaydı.

 

Nie Yan durdu. Zheng Xu acıdan iki büklüm olmuş kıvranıyordu. Birkaç ay yataktan çıkması imkansızdı. İyileştiğinde de muhtemelen Nie Yan'ı rahatsız etmeyecekti.

 

Zheng Xu kuralları çiğneyen ilk kişiydi. Nie Yan fazla sert saldırsa da bütün suç Zheng Xu'ya aitti. Nie Yan bu olaydan etkilenmeyecekti. Yaptığı her şey kurallar dahilindeydi. Maçlarda yaralanmalar yaygındı. Biri ölmediği sürece kimse ceza almazdı.

 

Zhao Shiyu sağlık personelini çağırdı. Zheng Xu okulun revirine taşındı.

 

Sınıftakiler şok içinde Nie Yan'a bakıyorlardı. Az önceki kaç akıllarına kazınmıştı. Nie Yan kışkırtılmamalıydı!

 

Xu Yan, Fei Zhe ve Xia Tianyu'nun ağızları açık kalmıştı. Nie Yan'ın böyle ezici bir dövüş sergileyeceğini tahmin edemezlerdi. Zheng Xu biyo zırh giydiği halde bir dakika bile dayanamamıştı. Nie Yan insan olamazdı!

 

"O neydi öyle?! Kararımı verdim. Bugünden sonra patron sensin!" Xu Yan heyecanlıydı. Az önceki maç kanını kaynatmıştı.

 

"Hey, bize de birkaç şey öğretebilir misin?" Fei Zhe gülümseyerek geldi. Nie Yan'ın yeteneğine hayran kalmıştı. Ondan bir şeyler öğrenirse kesinlikle faydasını görürdü.

 

"Tabii." Nie Yan gülüyordu. Küçük numaralarını paylaşmak mümkündü.

 

Xia Tianyu da bir ara Nie Yan ile karşılaşmak istiyordu. Ancak maçı izledikten sonra isteği kalmamıştı. Gururunu bir kenara bırakmayı tercih etmişti. Nie Yan gibi bir çılgınla dövüşmek akıl karı değildi.

 

Dördü muhabbet ederek sınıfa döndüler.

 

Zhao Shiyu garip hislerle Nie Yan'ı izliyordu. Zheng Xu'nun ezici mağlubiyeti sonrası Nie Yan'dan uzak durmaya karar vermişti. Onu sinirlendirmesi başına bela alması demekti.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44333 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr