Bölüm 588: Güzel Sınıf Başkanı

avatar
1845 65

Rebirth of the Thief Who Roamed the World - Bölüm 588: Güzel Sınıf Başkanı


 

Birkaç derse katılan Nie Yan, içerikleri kolay bulmuştu. Geçmiş hayatında anlayamadığı teorileri şimdi rahatlıkla anlıyordu. Bunu belki zihinsel değişikliği veya olgunluğuna borçluydu, ama kavrama kabiliyetinde ciddi bir gelişim söz konusuydu.

 

Xu Yan sınıfın ortasında oturan birini gösterdi. "Şu çocuğu görüyor musun? Adı Dan Yan. Birkaç gün önce sınıfa gelmeye başladı. Muhtemelen en güçlü rakibin o. Sınıfta ikinci sırada."

 

Nie Yan işaret edilen kişiye baktı. Dan Yan yakışıklıydı. Açık tenli ve bakımlı görünüyordu. Basitçe pantolon ve tişört giymişti. Televizyonda görülen ünlülere benziyordu. Ancak kasları gösteriş için şişmemiş, gerçek güçle doldurulmuştu.

 

Nie Yan güldü. Dan Yan'ı pek önemsemiyordu. Onun asıl rakipleri Cao Xu, Yükselen Melek ve Qin Han idi. Zirve Askeri Akademisi öğrencileriyle uğraşamazdı. Fakat Xu Yan bunu anlayamıyordu. Ne de olsa ikisi farklı dünyalarda yaşıyorlardı.

 

Komuta fakültesinde hem kolu hem beyni güçlü sadece Dan Yan değildi. Başkaları da vardı.

 

Zilin çalmasıyla ders bitti. Nie Yan kalkıp gidecekken biri önüne geçti. Az daha çarpışacaklardı.

 

Nie Yan başını kaldırdı. Önünde sınıf başkanı Zhao Shiyu duruyordu.

 

Nie Yan Zhao Shiyu’yu süzdü. Omuzlarını açıkta bırakan pembe bir kıyafet ve altına kısacık bir şort giymişti. En altta da siyah diz altı çoraplar vardı. Yüzü ve giyimi ile güzel bir kız oluyordu. Ancak güzellik göreceliydi. Bu haliyle albenisi olsa da, Xie Yao'nun yanında önemsizdi. Mum ışığı güneşe kafa tutamazdı. Herkesin zevkleri farklıydı. Nie Yan bu gibi ısrarcı kızlardan hoşlanmıyordu.

 

"Başkan, nasıl yardımcı olabilirim?" diye sordu Nie Yan.

 

"Nie Yan, öğleden sonra sınıfça İnanç'ta toplanıyoruz. Katılmak ister misin?" Zhao Shiyu çekici bir gülümseme ile sordu. Etraftaki erkekler adeta büyülenmişlerdi.

 

"Üzgünüm. Bugün meşgulüm. Yani katılamam. Siz bensiz toplanın. Zaten oyunda pek iyi değilim." Nie Yan sınıf arkadaşını nazikçe reddetti. Aradaki samimiyeti bozmaya gerek yoktu.

 

Zhao Shiyu'nun gözleri seğirdi. İlk defa bir sınıf buluşması düzenliyordu. Diğer herkes zevkle kabul etmişti. Nie Yan tek reddeden kişiydi. Genel sıralamadaki birinciliği yüzünden sınıftaki itibarı yüksekti.

 

Zhao Shiyu da güzelliği ile benzer bir itibara sahipti. Bu sayede sınıfın başkanı olmuştu. Lakin Nie Yan onu pek umursamıyordu.

 

"Diğer herkes geliyor. Bir tek sen eksiksin. Bize pek yüksekten bakıyor gibisin sanki." Zhao Shiyu hiç hoşnut değildi.

 

"Başkanım, ben ona kefilim. Bugün gerçekten işi var. Gelecek sefere o da katılır." Xu Yan araya girip durumu kurtarmaya çalıştı.

 

Zhao Shiyu homurdandı. "Gelmek istemiyorsa gelmesin. Eksikliğini kimse hissetmez."

 

Nie Yan soğukça başkana baktı. Ne kibirli bir kadın. Sınıf başkanı seçildiği için herkese emir verebileceğini sanıyor. Nie Yan aslında katılmak istiyordu. Ancak artık böyle bir isteği kalmamıştı. Böyle bir buluşmadan keyif alamazdı. En azından düzenleyen kişi değişmeliydi.

 

Öyle bir kadınla uğraşmak istemiyordu.

 

"Nie Yan, kapıda biri seni soruyor."

 

Kapıdan gelen sese bakanların bir anda nutukları tutuldu. Gelen kişi Jiang Yingyu idi. Sınıftaki erkeklerin gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Jiang Yingyu başkandan çok daha güzeldi.

 

Öyle ki erkeklerin salyaları akmaya başlamıştı.

 

"Bu Jiang Yingyu!"

 

"Neden buraya gelmiş? Üstelik Nie Yan'ı arıyor. Acaba aralarındaki ilişki ne?"

 

"Bilmem. Sevgili olabilirler mi?"

 

Jiang Yingyu Zirve Askeri Akademisine girdiği andan beri popülerdi. Erkeklerin gönüllerine taht kurmuştu. Güzelliğini arzu etmeyen yoktu. Ama o gelmiş Nie Yan'ı soruyordu.

 

Kıskanç bakışlar Nie Yan'a dönmüştü.

 

Nie Yan ayağa kalktı. Şaşkın haldeki Zhao Shiyu kenara çekildi. Jiang Yingyu geldiğinden beri üzerindeki ilginin azaldığını ve ona kıyasla ne kadar aşağıda olduğunu hissetmişti.

 

Jiang Yingyu'nun kalp atışları hızlanmıştı. Nie Yan ile buluşmanın garipliğini düşündükçe dönüp kaçmak istiyordu.

 

Nie Yan kapıya vardı. İstifini hiç bozmadan sordu. "Bir şey mi lazımdı?"

 

"Şey... şöyle ki, iki gün sonra bir gösterim var. Senin de gelip izlemeni isterim. Birkaç tane bilet getirdim. Arkadaşlarınla birlikte gelebilirsin."  Jiang Yingyu beklentiyle Nie Yan'a bakıyordu.

 

"Bakarız, ama zamanım olacağını sanmıyorum. Sorun olmazsa o biletleri alabilir miyim? Sınıftaki çoğu kişi gösterini izlemek için can atıyordur." Nie Yan'ın Jiang Yingyu'ya karşı bir şey hissettiği yoktu. Arkadaşlık olarak düşünüldüğünde sorun etmiyordu. Neticede ikisi de aynı liseden gelmişlerdi. Yani ortak noktaları mevcuttu.

 

"Anladım, teşekkür ederim!" Jiang Yingyu heyecanlanmıştı. Nie Yan hemen reddetmeyince yüzü gülmeye başlamıştı.

 

Nie Yan hayretler içindeydi. Teşekkür etmesi gereken kişi o değil miydi? Biletleri aldı. Toplamda beş tanelerdi. Jiang Yingyu epey bilet getirmişti.

 

İşini bitiren Jiang Yingyu veda edip ayrıldı.

 

Nie Yan sınıfa girdiğinde bütün bakışlar üzerindeydi. Hepsinin gözünden kıskançlıkları okunuyordu.

 

Acı acı güldü. Yanlış anlaşılmaya kurban gitmişti. Ancak bu şartlar altında kendisini açıklaması imkansızdı. Gerçi, açıklama gibi bir niyeti de yoktu.

 

Zhao Shiyu pes etmişti. Jiang Yingyu ortaya çıktığında pabucu dama atılmıştı. Nie Yan'ın reddi yüzünden tüm itibarını kaybetmişti. Kalbinde büyük bir öfke filizlendi.

 

"Söyle bakalım. Jiang Yingyu niye gelmiş?" Xu Yan dedikodunun kokusunu alan kadın gibi Nie Yan'a sokuldu.

 

"Lise arkadaşım olur. Gösterisi için bilet getirmiş. İstiyorsanız size verebilirim." Nie Yan biletleri gösterdi.

 

"Bir saniye, ciddi misin? Harika! İmdadıma yetiştin! Ne zamandır bilet arıyordum ama bir türlü bulamıyordum! Birden önüme beş tane bilet çıkıverdi!" Fei Zhe heyecanlandı.

 

"Kişi başı bir tane!" diye bağırdı Xu Yan. Biletler ortaya çıktığında etraftakiler aç köpekler gibi saldırmışlardı. Neyse ki hızlı davranıp onların önüne geçmişti. Kendisi için bir bilet kapmayı başarmıştı.

 

Xia Tianyu gibi ketum biri bile bilet kapabilmek için savaşmıştı.

 

Elinde bilet olanlar pek heyecanlılardı.

 

Nie Yan'ın ağzı açık kalmıştı. Bu tarz gösteriler ilgisini çekmiyordu.

 

"Nie Yan, ilerde elinde bilet geçerse bu kardeşini unutma." Fei Zhe Nie Yan'ın omzunu sıvazladı.

 

"Beni de!"

 

"Hey, doğruyu söyle. Jiang Yingyu yalnızca lise arkadaşın değil, değil mi? Biletleri aldığında ne kadar sevindiğini kimse görmedi mi sanıyorsun? "

 

Xu Yan da aynı fikirdeydi. "Evet!"

 

Jiang Yingyu bir anda herkesin odak noktası olmuştu. Zhao Shiyu ise başını sıraya gömmemek için kendisini zor tutuyordu.

 

Gelecek derse yirmi dakikadan fazla zaman kala Nie Yan spor salonuna gitmeye karar verdi. Sıradan kalktığında birisi ona seslendi.

 

"Merhaba, adım Zheng Xu." Gelen kişi elini uzattı.

 

Nie Yan önce onu süzdü. Kendisiyle aynı boydaydı. Oldukça kaslı görünüyordu. Tip olarak geçer not alır, fazla öteye geçemezdi. En önemlisi ise Nie Yan'a bakarken, gözlerinin derinlerinde düşmanlık yatıyordu. Belli ki kötü niyetlerle gelmişti.

 

Nie Yan'ın sezgileri gün geçtikçe keskinleşiyordu. Karşısındaki kişinin ifadesindeki ufak değişimleri bile fark edebiliyordu.

 

Nie Yan'ın hatırladığına göre Zheng Xu sınıf üçüncüsüydü. Yani epey güçlüydü. Fiziksel özellikleri sınav zamanında Nie Yan'a yakındı. Yumruk ve tekme gücü gibi değerlerdeki 100 200 kiloluk farklar dövüş yetenekleri ile kapatılabilirdi. Ancak Nie Yan giriş sınavlarından bu yana çok büyük bir değişim geçirmişti. İkili kapışsa Zheng Xu sert bir tokat ile kendine gelirdi.

 

"Bir sorunum var. Eğitimimde bir engelle karşılaştım. Beni yönlendirebilecek bir rakip ararken sen aklıma geldin. Hızlı bir dövüşe ne dersin? Birbirimizden bir şeyler öğrenebiliriz." Sözleri kibardı, ama sırıtarak konuşuyordu.

 

Nie Yan onun düşmanca niyetini seziyordu. Ancak basit bir karşılaşma teklifiyle geldiğinden Zheng Xu'yu fazla hırpalayamazdı. Dövüş sırasında şiddetli saldırılar yapması okulun diline düşmesine sebep olurdu. Lakin Zheng Xu'ya fırsat verirse, o hain kesinlikle ciddi bir saldırı yapardı.

 

Nie Yan arkada oturan Zhao Shiyu'ya baktı. Olayla hiçbir alakası yok gibi davranıyordu.

 

Neler döndüğünü anlamıştı. Böyle çocukça numaralar gözünden kaçmazdı.

 

"Pekala. Salona geçelim." Nie Yan başıyla onayladı.

 

Zheng Xu'nun heyecanı gözlerine yansıdı. "Gidelim!" Salona doğru yürümeye başladılar.

 

Xu Yan Nie Yan'ın yanına geldi. "Nie Yan, dövüşü kabul etme. Belli ki kötü bir niyeti var. Tuzağa düşüyorsun."

 

"Doğru! Herif aşırı şüpheli duruyor."

 

"Nie Yan! Sana güveniyorum! Dersini ver ona!" Üçlünün endişeli sözleri Nie Yan'ı duygulandırdı. Sözlerinde samimi olduklarını anlamıştı.

 

"Merak etmeyin. Bana bir şey olmaz." Nie Yan kendinden emindi. Uzun süredir biriyle dövüşmemişti. Zheng Xu'nun kolay pes etmeyeceğini umuyordu.

 

Haberi kim yaydı bilinmiyordu, fakat bütün sınıf dövüşü öğrenmişti. Böyle bir eğlenceyi kim kaçırırdı? Hep birlikte spor salonuna gittiler. Yeni yılın ilk karşılaşması başlamak üzereydi. Herkes merak içindeydi. Nie Yan mı güçlüydü, yoksa Zheng Xu mu? Nie Yan birinci olarak kazandığı itibarını koruyabilecek miydi?

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr