Bölüm 567: Sade Görünümlü

Bir süre becerilerini geliştiren Nie Yan saate baktı. Sunucular kapanmak üzereydi.

Çıkmadan evvel ilerlemesini kontrol etti. Ters Hain Bıçak Seviye 6, %35; Karşıt Seviye 6, %12; Titrek Vuruş Seviye 6, %67; Hayalet Suikastı Seviye 6, %95 ve son olarak da Sırt Kıran Seviye 8, %56. Bütün Özgürlük Becerileri Seviye 6'ya ulaşmıştı.

Beceri çubuğunda bir beceri gözüne takıldı. "Acaba bu haritada Hırsızlık becerisini de geliştirmek mümkün mü?"

Seviyesi yüksek olunca Hırsızlık becerisinin başarı ihtimali artıyordu. Çoğu Hırsızda bu beceri Seviye 3 veya altındaydı. Nie Yan bunu Seviye 6'ya yükseltebilirse faydasını görürdü. Hırsızlık becerisi, Sulgata'nın Gölgesine ait parçalardan birinin destek becerisiydi. Parça Nie Yan'a bağlandığı için becerinin ustalığını artırabiliyordu.

Bu haritada Hırsızlık becerisi için de 50 kat fazla ustalık puanı kazanacaksa, becerinin seviyesini yükseltmek için daha iyi bir fırsat bulamazdı.

Sunucuların kapanma zamanı geldiğinden çıkış yapıp oyun kapsülünden ayrıldı.

Xie Yao da aynı anda çıkış yapmıştı. Omuzlarını gösteren pembe renkli bir gecelik giyiyordu. Dar kıyafetleri vücut hatlarını belli ediyordu.

"Nie Yan, bugün okulun ilk günü değil mi?" Xie Yao kaşlarını çattı. Bu kadar önemli bir şeyi neredeyse unutuyordu.

Nie Yan bakışlarını kaçırıp başıyla onayladı. "Evet, öyle. Gidip kayıt yaptırmalıyız."

"Bir saatimiz kalmış. Hemen üzerimi değiştireyim." Xie Yao giysilerini kapıp banyoya koştu.

Buzlu camın arka tarafından hışırtılar duyuluyordu. Xie Yao'yu izlerken Nie Yan'ın aklı başından gidiyordu. Gülümseyerek başını sertçe sallayıp kendine geldi ve giyinmeye gitti.

Xie Yao şu an çırılçıplaktı. Bacakları sütun gibiydi.

Geceliğini çıkardığından beri korku içindeydi. Acaba Nie Yan içeri dalar mıydı? Bunu yapmayacağının garantisini veremiyordu. Camdan dışarı baktığında Nie Yan'ın da giyinmekte olduğunu gördü. Az da olsa rahatlamıştı. Gerçi, içinde ufak bir hayal kırıklığı oluşmuştu.

Zirve Askeri Akademisinde her yer güzel kız doluydu. Nie Yan'ın gönlünün başka birine kayma ihtimali, Xie Yao'ya vesvese yaptırıyordu.

Vücuduna baktı. Jiang Yingyu ile kıyaslamak zor olsa da pek aşağı kalmıyordu. Son zamanlarda vücudundaki bazı bölgelerin geliştiğini hissediyordu. Cildi daha parlak, göğüsleri daha dolgundu.

Bunları düşünürken yüzü kızarmıştı. Geleceği hayal etmekten kendini alamadı. Kalbi Nie Yan'a aitti. Son zamanlarda onun ne kadar meşgul olduğunu bildiğinden bir karar verdi. Bu gece için zihninde tasarladığı plan yüzünü iyice kızartıyordu. Lakin kararı kesindi.

Bir süre sonra mor çiçek desenli bir etek ve üzerinde bir tunik ile dışarı çıktı.

Nie Yan ondan gözlerini alamıyordu. Bu dünyaya ait olmayan bir güzelliğe sahipti.

Xie Yao hafifçe etrafında döndü.

"Nasıl?" Tatlı gülümsemesiyle Nie Yan'dan iltifat bekliyordu.

"Fena değil." Nie Yan başıyla onayladı.

Kahvaltıdan sonra birlikte okula gittiler. Villanın yakınında bir otobüs durağı vardı. Durakta otobüs bekleyeceklerdi.

Nie Yan bu sade yaşamı seviyordu. Önceki hayatındaki karmaşa, huzura olan özlemini artırmıştı.

Otobüste sakindi. On kadar yolcusunun çoğu da Zirve Askeri Akademisinin öğrencisiydi. En önlerde oturuyorlar, zaman zaman arkaya bakıyorlardı.

"O kız kim? Bizim okuldan mı?"

"Evet, sanırım yeni kayıtlardan. Geçenlerde kampüste görmüştüm."

"Erkek arkadaşı olması ne üzücü."

Aralarında fısıldayarak konuşuyorlardı. Fakat şaşırtıcı şekilde Nie Yan bütün konuşmaları duyuyordu. Duyma yetisi epey gelişmişti. Sadece bununla da sınırlı kalmıyordu. Oyun kapsülünü kullanmaya başladığından beri eskisi kadar antrenman yapamadığı halde gücü de bayağı artmıştı. Vücudunu en son ne zaman test ettiğini hatırlamıyordu.

Önde oturan öğrenciler İnanç hakkında konuşmaya başladılar.

"Ben Seviye 71 oldum. Siz de o civarlardasınızdır herhalde. Biliyor musunuz? Liu Chen Seviye 79 olmuş! Hah... Keşke onun gibi olabilsek." Sıska bir öğrenci son cümlelerinde bilerek sesini yükseltmişti.

Oyunun şu aşamasında Seviye 71 son derece etkileyiciydi. Lakin Seviye 97 birinin önünde bununla hava atmak, Guan Yu'nun karşısına satırla çıkmak gibi bir şeydi.

Xie Yao ile Nie Yan, gülümseyerek birbirlerine baktılar. Zirve Askeri Akademisinden herhangi biri Seviye 70'in üzerinde olmalıydı. Neticede burası elitlerin toplanma yeriydi. Seviye 70 altındakiler de utançlarından seviyelerini söyleyemiyorlardır. Nie Yan'ın aklına garip bir şey geldi. 60.000 öğrenci içinden elbet birkaçı Niuren Birliği üyesi olmalıydı. Acaba karşılaştıklarında nasıl bir tepki vereceklerdi? Eğlenceli bir buluşma olacağına şüphe yoktu.

Nie Yan o anı hayal ederek gülümsedi. Pencereden dışarıya baktığında yemyeşil ağaçlar görüyordu.

"Bugün bir gösteri olacakmış. Jiang Yingyu sahne alacakmış." Xie Yao Nie Yan'ın tepkisini merak ediyordu.

"Ya, demek öyle." Jiang Yingyu'nun gösterisi Nie Yan'ı ilgilendirmiyordu.

Kısa süre sonra otobüs Zirve Askeri Akademisinin önünde durdu. İkili otobüsten indi. Bugün yeni kayıtların ilk günüydü. Kapı öğrencilerle dolmuştu. Neyse ki ebeveynler gelmemişti. Aksi halde adım atacak yer kalmazdı.

Birlikte kayıt ofisine gidip geldiklerini bildirdiler. Dersin başlamasına biraz daha zaman vardı. İlk gün muhtemelen müfredatı öğrenmek ve sınıf arkadaşlarıyla tanışmakla geçecekti.

"Seni sınıfına götüreyim," dedi Nie Yan. Neyse ki sınıfları yakındı.

"Olur." Xie Yao hemen kabul etti.

Birlikte ağaçları bir yoldan geçip binalarına girdiler. Spor salonu gibi benzer tesislere sahip olduklarından her binanın iç tasarımı birbirine benziyordu. Federasyon halkın vücut kondisyonuna önem veriyordu. Rekabetçi dövüş dersleri, teori derslerinden bile önemliydi.

Nie Yan Xie Yao'yu sınıfına götürdü. İçerideki otuz öğrenci, yirmi altı kız ve dört erkek olarak dağılmıştı. İster istemez iç çekti. Burası erkekler için çöl ortasındaki vahaydı!

Xie Yao'yu bıraktıktan sonra kendi sınıfına yöneldi.

Komuta Fakültesi tabelasını gördüğünde doğru yerde olduğunu anlamıştı.

Sınıfta yirmi üç kişi vardı. Nie Yan dahil on beşi erkekti. Yaşları çeşitlilik gösteriyordu. Büyükleri 26 civarlarındayken küçükler 20 yaşlarındaydı. Nie Yan sınıfı şöyle bir süzdü. Burası dünyanın dört bir yanından elitleri yetiştirerek komutan olmalarını sağlıyordu. Düzgün bir görünüş en temel gereksinimdi. Burada çirkin denebilecek biri yoktu. Sınıftaki kızlara baktı. Onlar da gayet güzellerdi. Çoğu olgun denebilecek bir görünüme sahipti.

Nie Yan sadece insanları tanımak için bakıyordu. Bütün benliğiyle Xie Yao'ya bağlıydı. Yine de diğer kadınlara da bakmadan olmuyordu. Tabii, onlar hakkında herhangi bir şey düşünmüyordu. Duyguları sabitti.

Önceden belirlenmiş sırasına oturdu. Sıra arkadaşı 20 yaşında bir erkekti. İnce ama kaslı bir yapıya sahipti. Fiziksel testi geçemeyenlerin bu okula alınması imkansızdı.

"Merhaba. Ben Xu Yan," dedi sıra arkadaşı gülümseyerek. "İnanç'taki adım Yabancı, Seviye 75 Savaşçı ve Niuren Birliği üyesi. Peki ya sen?"

Nie Yan afalladı. Sıra arkadaşı Niuren Birliği üyesi çıkmıştı. Ancak bunu herkese duyurmanın bir anlamı var mıydı? Tek nefeste karakterinin adını, seviyesini, sınıfını ve loncasını sayıvermişti.

Onu duyunca arkada oturan ikili de muhabbete katıldı.

"Selam, nasılsınız? Ben Fei Ze. Oyundaki adım Sihirbaz, Seviye 71 Şeytan Avcısı. Atlas İmparatorluğundan Kan Şelalesi Mirası üyesiyim."

"Ben Xia Tianyu. Oyundaki adım Gökdelen, Seviye 78 Esrarlı Büyücüyüm. Katleden Kılıç üyesiyim." Xia Tianyu diğer ikisinden daha yüksek seviyede olunca göğsünü kabartarak konuşmuştu. Şu ana kadar kendisinden yüksek seviyede biriyle karşılaşmamıştı. Seviye 78'de Düşkün Kızıl Yangın Seti kuşanmış biriyle aşık atacak adam zor bulunurdu.

Zirve Askeri Akademisi öğrencileri arasında bir gelenek yaygındı. Kendisini tanıtan kişi İnanç'taki adını, sınıfını, seviyesini ve loncasını da söylerdi.

Nie Yan kısa süren tereddüdün ardından kendini tanıttı. "Ben Nie Yan."

"Haha, sen Nirvana Aleviyle ben de Şaşaalı Kılıç Parıltısıyım." Xia Tianyu belli ki ona inanmamıştı.

Nie Yan bir kağıt çıkarıp adını yazdı.聂言

"Demek o Nie Yan! Ben de kendini Nirvana Alevi olarak tanıttığını düşünmüştüm."

"Nie Yan mı? Sen fiziksel testlerde birinci olan Nie Yan değil misin? Sınav sonuçlarını gördüm. Gerçekten inanılmazdı!"

Xu Yan şaşkındı. "Demek o Nie Yan'sın! Genel sıralamanın birincisi!"

Xia Tianyu da geri adım atmıştı. Beşinciden birkaç puan düşük alarak genel sıralamada altıncı olmuştu. Sonuçları kesinlikle muhteşemdi. Lakin birinci sıranın sonuçları muhteşemin ötesindeydi.

Nie Yan karşısındaki kişilerin karakterlerini tartıyordu. Xu Yan herhangi bir sinsilik düşünmeyecek düzgün biriydi. Fei Zhe biraz utangaçtı. Xia Tianyu ise biraz küstah olsa da geçimsiz biri değildi. Zirve Askeri Akademisinde ilk olarak bu üçüyle tanışmıştı.

"Haha, şansım yaver gitti." Nie Yan konuyu bilerek İnanç'tan saptırdı.

Xia Tianyu Nie Yan'ı süzüyordu. Acaba bu kişi gerçekten Nirvana Alevi olabilir miydi? Ancak bu düşünceyi çabucak zihninden sildi. Nirvana Alevi gibi dev bir isim, karşısında duran bu sade görünümlü adam olabilir miydi hiç?!