Bölüm 530: Kara Kanar Ejderhası!!!

Nie Yan pelerinle kendisini gizlemişti, bundan dolayı kimse şu anda ona ilgi göstermiyordu. Dahası, dükkanın içindeki kalabalığın yaptığı sesten dolayı Hayvan Terbiyecisi ile arasındaki konuşmayı kimse duyamazdı.

Yakınlarda Büyücü İttifakından birkaç oyuncu sohbet halindeydi. Üzerlerindeki ekipmanlar oldukça yüksek kalitedeydi. Bu oyuncular muhtemelen elit oyunculardı. Elinde bir yumurta taşıyan bir Savaşçı, Hayvan Terbiyecilerinden birine yaklaştı.

Bu grubun buraya geliş amacı bir uçan hayvan elde etmek gibi görünüyordu.

"Ne dediler? Ne tür bir uçan hayvanmış?" diye sordu bir Büyücü.

"Bu bir Rüzgar Engereği."

"Rüzgar Engereklerinin düşük kademeli yaratıklar olması biraz yazık olmuş, ama yine de iş görür elbette. Çılgın Büyünün bunu Melek Müfrezesinden satın alması bir servete mâl olmuştur."

"Melek Müfrezesi nasıl olmuş da bu kadar çok sayıda uçan hayvan elde edebilmiş?"

"Sanırım Grifon Ormanları isimli yeni çıkan haritanın sayesinde. O haritayı birkaç defa temizlemişler. 1,000 kişilik keşif ekiplerinin o haritayı 30 defa temizlemesinden sonra sadece birkaç tane uçan hayvan yumurtası elde edebilmişler. Eğer araya Yüzyıl Mali Grubu girmeseydi, zaten bize satmazlardı."

"Grifon Ormanları o kadar zor muymuş?"

"Elbette, az evvel söylediklerimi duymadın mı? Düşünsene..."

Büyücü İttifakının oyuncuları kendi aralarında sohbet halindeydi.

Hayvan Terbiyecisi yumurtayı çatlattığında içinden küçük bir Rüzgar Engereği çıktı. Sırt tarafında saydam kanatları vardı ve aralıksız çırptığı kanatlarının yarattığı rüzgar etkisiyle havalanmıştı. Oldukça küçüktü, Tang Yao'nun karşılaştığı Rüzgar Engereğinin minyatür bir hali gibiydi. Tıpkı Cehennem Yıldırımı Kartalı gibi, bu hayvanın da boyutları değişebiliyordu. Uçan hayvanlar konusunda pek bilgili olmayan kişiler bu hayvanın aslında güçlü bir hayvan olduğunu bilmezlerdi.

"Yumurtadan çıktı!" Büyücü İttifakı oyuncularından biri bağırdı.

Gruptaki oyuncular Rüzgar Engereğiyle bir süre oynadıktan sonra dükkanı terk etti.

Nie Yan oyuncuların dükkandan çıkışını izlerken dalgındı. Melek Müfrezesinin bir uçan hayvan bağışlaması demek, arka planda aslında çok daha farklı şeylerin döndüğü anlamına geliyordu. Görünüşe göre Büyücü İttifakı önündeki savaş için elinden geleni yapma peşindeydi. Fakat elbette Rüzgar Engereği Kara Kanat Ejderhası ile kıyaslandığında bir karınca gibi kalıyordu. Büyücü İttifakı birkaç tane uçan hayvan getirse bile Nie Yan yine de onları ezip geçebilirdi.

Dükkandaki oyuncu sayısının azaldığını gören Nie Yan Hayvan Terbiyecisiyle konuştu, "Bu hayvanı yumurtadan çıkarmanızı istiyorum."

Nie Yan kristalleri ve Kara Kanat Ejderhası Yumurtasını Hayvan Terbiyecisine uzattı.

"Bu... Bu bir ejderha yumurtası...?" Hayvan Terbiyecisi kekeleyerek konuştu. Dikkatli şekilde yumurtayı eline aldı, sonrasında kristallerdeki enerjiyi bütün dikkatini bu işe vererek yumurtaya yönlendirdi.

Kara Kanat Ejderhası kristallerin enerjisini absorbe ettikçe kristaller işe yaramaz taşlar haline dönüşüyordu.

Nie Yan yumurtanın içindeki enerjinin gittikçe daha da hissedilir bir hal aldığını fark edebiliyordu. İçerideki yaratık sürekli büyüyordu. Bir süre sonra, hafif bir titreme ile yumurtanın kabuğu çatlamaya başladı.

Yumurtanın etrafında çatlaklar oluşmaya başladı.

Nie Yan'ın gözleri parlak bir ışık yaymaya başladı.

Yeni bir hayat gözlerinin önünde başlıyordu.

Hayvan Terbiyecisi işine yoğunlaşmıştı.

Bu esnada dükkandaki diğer oyuncular da olayın farkına varmaya başladılar. Hayvan Terbiyecisinin elindeki yumurtaya bütün dikkatlerini vermişlerdi. Bu tarz bir yumurtayı ilk defa görüyorlardı, bundan dolayı dikkatleri çelinmişti. Yumurtadan ne tür bir hayvanın çıkacağını merak ediyorlardı. Hayvan Terbiyecisine baktığında endişeli olduğunu gördü.

"Ne oluyor?"

"Kim bilir, muhtemelen bir uçan hayvan. Bir süre evvel birkaç kişi daha geldiğinde de bir uçan ayvanı yumurtadan çıkarttılar. Şimdi ise bir uçan hayvan daha yumurtadan çıkartılıyor."

"İddiaya varım sıradan bir uçan hayvandır. Baksana eleman kendisini bir pelerinle saklıyor, kendini bir şey mi sanıyor acaba?" etraftaki oyuncular boş yorumlar yapıyordu. Bu konuşan oyuncunun aslında kıskandığı belli oluyordu.

Nie Yan konuşan oyuncuları görmezden geldi. Bütün dikkatini Hayvan Terbiyecisinin elindeki yumurtaya vermişti. Göğsündeki baskı gittikçe artıyordu.

Nie Yan siyah bir pelerinle kaplı olduğundan dolayı onun yüz ifadeleri görülemiyordu.

Çoğu oyuncu için bir uçan hayvan elde etmek hayaldi. Önceki zaman diliminde Nie Yan'ın tek yapabildiği diğer oyuncuların uçan hayvanlarını kıskançlıkla izlemekti. Fakat şimdi kendisine ait bir uçan hayvanı olacaktı.

Sesli bir çıtırdama ile Kara Kanat Ejderhası nihayet yumurtasından çıktı. Çıktığında meraklı gözlerle etrafı seyrediyordu. Gözleri siyah bir inci gibi parlıyor ve zeka belirtisi gösteriyordu. Kanatlarını çırparak uçmaya başladı.

Kara Kanat Ejderhası şu anda dev bir kuş görünümündeydi. Fakat, bir ejderhanın da karakteristik özelliklerini taşıyordu. Kanatlı bir ejderha türüydü. Bütün vücudu oniks siyahı rengindeydi, kanatlarının altında güçlü yapıda görünen bir çift pençesi vardı ve bacakları kaslı bir yapıdaydı. Hem havada hem de karadaki hızı küçümsenemeyecek derecedeydi.

Gerçek bir ejderhaya kıyasla, Kara Kanat Ejderhası aslında küçüktü.

Evcil hayvan dükkanını bir kükreme sesi sarstı.

"Bu nasıl bir yaratık böyle?"

"Bir tür kuşa benziyor değil mi?"

"Hayır, bence bir ejderhaya daha çok benziyor."

Etraftaki oyuncular tahmin yürütüyordu.

Dükkanın etrafında uçan hayvan sonunda Nie Yan'ın kollarına gelerek kondu. Hayvan Nie Yan'la arasında bir tür bağ hissedebiliyordu. Kanatlarını çırparak havada bir tur daha attıktan sonra Nie Yan'ın omuzuna konarak boynu ile omzu arasında kendisine bir yuva bulmuş gibi kuruldu.

Nie Yanın kalbinde şefkatli bir duygu oluştu. Kara Kanat Ejderhası ile arasında bir bağ hissediyordu, ona emirler verebilecek yetkisinin olduğunu hissetmeye başladı.

Ortamdaki oyuncuların etrafına doluştuğunu fark ettiğinde derhal ejderhasını envanterindeki uçan hayvan kısmına koyarak dükkandan aceleyle çıktı.

Nie Yan'ın uzaklaşan figürünü gören oyuncular aralarında tartışmaya başladı.

"O bir ejderhaydı değil mi? O eleman kimdi acaba?"

Oyuncular sonrasında uçan hayvan liderlik sıralamasını kontrol etti. Birkaç tane yeni veri girişi vardı ve en üstte ise bir Kara Kanat Ejderhası vardı.

"Vay be, o gerçekten de bir ejderhaymış!"

"Ne inanılmaz bir elemanmış bu be!"

"Belki de o kişi Nirvana Aleviydi? Onun inanılmaz kalitede bir uçan hayvan yumurtası elde ettiğini duymuştum, ama henüz yumurtasından çıkartamamış."

Kara Kanat Ejderhası, ejderha türleri arasında bile yüksek kademeli bir hayvandı. Güçlü bir karanlık büyü kuvvetine sahipti ve fiziksel savaş kuvveti de üst düzeydeydi, sıradan bir ejderhadan çok daha güçlüydü. Üstelik büyü direnci ve fiziksel saldırı gücü de çoğu hayvandan daha kuvvetliydi.

İnternette bulunan bilgileri okuyan oyuncular dükkandan ayrılırken ilk baştakinden daha da şaşkın haldeydi.

Bazıları bu hayvana kendilerinin sahip olması fantezilerini kuruyordu. Fakat bu tarz düşüncelerin sonu genellikle derin bir iç çekmeyle sonuçlanıyordu. Bırakın bir Kara Kanat Ejderhasını, sıradan oyuncular sıradan bir uçan hayvana bile sahip olamıyordu.

Nie Yan villasına dönerek Kara Kanat Ejderhasını tekrar ortaya çıkardı.

Kara Kanat Ejderhası odanın içinde meraklı gözlerle uçarak etrafı keşfetmeye başladı. Eğer ikili şu anda dışarıda olsa bu hayvan şu anki halinin onlarca katı büyüklüğüne erişebilirdi.

Ölümsüz Hergele ve diğerleri şu anda villada dinlenme halindeydi. Kara Kanat Ejderhasının etrafta uçuştuğunu gördüklerinde ağızları bir karış açık kalmıştı.

"Patron! Kara Kanat Ejderhasını yumurtasından çıkarttın mı?" Ölümsüz Hergele heyecanlı şekilde sordu. Etrafta uçuşan hayvana dikmişti gözlerini.

"Evet." Nie Yan başıyla onayladı.

Ölümsüz Hergele ve diğerleri derhal uçan hayvanlar sıralamasını kontrol etti. Tam da beklendiği gibi, Kara Kanat Ejderhası bir numaralı pozisyona oturmuştu. Sonuçta, kendisi güçlü bir ejder soyuydu, İnanç içerisindeki en kuvvetli varlıklardan biriydi!

Kara Kanat Ejderhasının ne kadar güçlü olduğunu kimse bilmiyordu. Fakat herkesin ortak fikri elbette bu hayvanın diğer hiçbir hayvanla kıyaslanamayacağıydı! Bu hayvan kesinlikle göklerin hakimiydi!

Niuren Birliği bu gelişmenin ışığında Ölüm Diyarındaki savaş konusunda kendine çok daha fazla güvenmeye başlamıştı. Saflarında güçlü bir ejder olduktan sonra korkacak ne vardı ki? Şu anda savaşa girmek için harika bir zamandı!

Nie Yan Kara Kanat Ejderhasının bilgi sayfasını kontrol etti.

…

Bilgi sayfası her statüyü ve detayı içeriyordu. Nie Yan sadece kısa süreli bir göz atma yapmıştı. Detaylara daha sonra da bakabilirdi. Fakat emin olduğu bir şey vardı, Kara Kanat Ejderhası diğer uçan hayvanlara kıyasla çok daha güçlüydü. Örneğin, Tang Yao'nun elinde üç adet Cehennem Yıldırımı Kartalı olsa bile Kara Kanat Ejderhası yine daha üstün olurdu.

"Patron, Kara Kanat Ejderhasının statülerine biz de bakalım!" Ölümsüz Hergele heyecanlı şekilde konuştu. Uzun süredir bu hayvanın gücünü tahmin etmeye çalışıyordu, büyük bir merak içerisindeydi.

 "Evet patron! Görmek istiyoruz!"

Nie Yan odadaki oyunculara baktı. Ortamdaki herkes güvendiği kişilerdi. Bir süre düşündükten sonra Kara Kanat Ejderhasının statülerini paylaştı.

Ölümsüz Hergele ve diğerlerinin ağzı açık kalmıştı.

"1,000 Büyü Direnci... Sanırım benim yaptığım büyüler bu hayvanı sadece gıdıklamaktan ibaret kalır." Ölümsüz Hergele iç çekti.

"Birazcık hasar uygulayabilsen bile kendini şanslı saymalısın. Kara Kanat Ejderhasının nasıl bir savunma türüne sahip olduğunu gördün mü? Bir İlahi Zırh! Sanırım sadece mancınık ve benzeri aletlerden gelen hasarlar bu hayvanı etkileyebilir!"