Nie Yan, Günahkar Melek loncasının en iyi Tayf Şövalyelerinden birinin düşürdüğü büyük kalkanın özelliklerini merak ediyordu. Taraf kısıtlaması yoksa harika bir eşya elde etmiş olacaktı. Ana tankın kalkanı, bir grubun muhtemelen en değerli eşyası olurdu. Örneğin Kılıç Parıltısının kalkanının şu anki pazar değeri 4.000 altının üzerindeydi.

Nie Yan kalkanı çantasına attığında düşmandan gelen büyü yağmurunun altında kaldı. Zırhındaki Kara Parlak Bariyeri etkinleştirdiğinde vücudu bir ışık perdesiyle sarıldı.

Büyülerin ışığından gözleri kamaşan Nie Yan'ın canı hızla azalıyordu.

Nie Yan Orta Sağlık İksiri ile canını tekrar doldurdu. Kalkanı inceleyecek fırsat bulamıyordu. Kayboluşu etkinleştirip Günahkar Melek oyuncularının bakışları altında gözden kayboldu.

Bu sırada Zombi Gözetmen palasını savurarak üç Zombi Ustabaşından birini havaya uçurmuştu. Yaratık dost düşman bilmeden önüne çıkana saldırıyordu.

Nie Yan hizmetkarlarına geri çekilmelerini emretti. Bir Zombi Ustabaşını kaybetmişti. Lakin Günahkar Melek oyuncuları çok daha ağır kayıplar vermişlerdi. Patlama sonrasında Zombi Gözetmenin elinden on kişi daha ölmüştü.

Nie Yan Zombi Gözetmenin canına baktı. %5'ten, %15'e yükselmişti. Öldürdüğü Ustabaşının cesedine yaklaşıp koca bir ısırık almıştı. Bu şekilde canını dolduruyordu.

Zombi Gözetmenin Ceset Yiyici becerisi iş başındaydı!

Şayet Gözetmenin canı eskisi gibi %5 olarak kalsaydı Nie Yan tek başına işini bitirebilirdi. Ama bu durum imkansız hale gelmişti. Küçük Altın ve kalan iki Ustabaşı ile birlikte geri çekilmek zorundaydı.

Zombi Gözetmen Günahkar Melek oyuncularını kovalarken, Nie Yan da ölenlerden düşen ekipmanları rahatlıkla topluyordu. Önceki gün envanterindeki sarf malzemelerini fazlaca kullandığından, çantasında yeteri kadar yer açılmıştı. Çok sayıda Seviye 45 Altın ve Kara Altın kademe ekipman toplamıştı. Maalesef yüzeyde kullanılabilecek olanlar bir göğüs zırhı ve bir de büyücü başlığıydı. Kalan ekipmanlar Kötü Taraf oyuncularıyla sınırlandırılmıştı. Yine de yüzeye gidecek Kara Altın ekipmanların kalitesi Nie Yan'ı tatmin etmişti. Döndüğü zaman ekipmanları lonca hazinesine koyacaktı.

Sıra Kan İzinden düşen kalkana gelmişti.

Savunmaya bak! Alt Efsanevi ekipmanlar hakikaten sıra dışıydı. Maalesef taraf kısıtlamasından ötürü yüzeyde hiçbir işe yaramazdı. Parçalarına ayrılıp 600 altın değerinde üretim malzemesi elde edilebilirdi, ama asıl değeri ola 6.000 altının yanında 600 altın komik duruyordu.

Nie Yan bir süre düşündü. İyi Tarafın eşyalarını Kötü Tarafa satması yasaktı. Lakin Kötü Tarafın eşyalarıyla istediğini yapabilirdi. Kalkanı bir müzayede evinde satarak güzel bir miktar kazanabilirdi. Bunun için öncelikle Yeraltı Dünyasındaki şehirlerden birine sızmalıydı.

Yüzeyde kullanılmayan diğer eşyalar için de aynı yöntemi kullanabilirdi!

Ne yazık ki Nie Yan'ın çantası dolmuştu. Daha değerli olan eşyaları alabilmek adına birkaç parçayı geride bırakması gerekmişti.

İşi bittiğinde Kara ve grubunun kaçtığı tarafa döndü.

Etrafa dağılmış olan grup, Kara tarafından yeniden toplanmıştı. 30 kişi hayattaydı, fakat bütün Karanlık Şamanlar ölmüşlerdi. Kara hala insan Hırsızın pususunun verdiği şoku atlatmaya çalışıyordu. Takımının yarısından çoğu onun yüzünden ölmüştü.

"Kara, Kan İzi Siyah Kral Yılan Kalkanını düşürmüş." Kan İziyle konuşan biri Karaya rapor verdi.

"Lanet olsun! Şerefsiz! İşimiz bitti!" Kara öfkeyle küfürler savurmaya başladı. Siyah Kral Yılan Kalkanı grubun elindeki en değerli eşyaydı. Değeri en az 6.000 altın olan Alt Efsanevi bir kalkandı. Lonca liderine bu durumu nasıl açıklayacaktı?

Nie Yan'ın zamanlaması mükemmeldi. Zombi Gözetmenle savaşları en kritik evreye girdiği anda Nie Yan ortaya çıkmıştı. Yoksa yetenekli oyunculardan oluşan grup, böyle ağır kayıplar vermezdi.

"İyi Taraf oyuncuları Yeraltına geldiklerinde %30 statü cezası almıyorlar mıydı? Bu Hırsız neden bu kadar güçlü?"

"Canı tam olanları tek hamlede öldürdüğünü gördüm!" Karanlık Şamanlar ne kadar dayanıksız olsalar da, tek hamlede ölmemeleri gerekirdi. Ancak insan Hırsız tek hamlede şamanları öldürebilmişti! Bu nasıl bir saldırı gücüydü?!

"Elindeki silahı görmediniz mi? Taraf kısıtlaması olmadığını öğrenen biri kılıca 20.000 altın teklif etmiş!" İnsanlar Zenard'ın Kılıcının özelliklerini merak ediyordu.

Ancak Nie Yan ölse bile Zenard'ın Kılıcının düşeceği garanti değildi.

"Kara, ne yapacağız?" dedi bir Tayf Şövalyesi. "Yeniden bir araya gelmişken Nirvana Alevinin peşine takılmalı mıyız? Yakalayabilirsek ekipmanlarımızı geri alabiliriz. Bu şekilde dönersek patron bizi cezalandıracaktır." Sesinden çaresizliği belli oluyordu.

"Kahretsin! Ölmeye bu kadar meraklıysan tek başına git! Yabanda Hırsızı bulabileceğimizi mi sanıyorsun? Bulsak bile ne olacak? İstediği zaman aramızdan kaçabilir!" Kara sinirliydi. Nie Yan kaçmak istese gerçekten de onu durduramazlardı. Hayalet gibi bir görünüp bir kaybolan birini, kalabalık bir grup bile yakalayamazdı. Kara liderini iyi tanıyordu. Hatalara göz yumabilirdi, ama aptallığa tahammülü yoktu!

Gruptakiler endişeli gözlerle etrafı tarıyorlardı. Nie Yan'ı arasalar da bulamazlardı. En iyi ihtimaller emrindeki Zombi Ustabaşıları veya Küçük Altını bulabilirlerdi. Lakin onları bulmaları, Nie Yan'ı yakalamalarına katkı sağlamazdı.

Grubun morali düşüktü. Geri dönüp liderlerinden azar işitmekten başka çareleri yoktu.

"Nirvana Alevinin Dere Yatağı civarlarında olduğunu forumlarda paylaştım. Üzerinde değeri 7.000 altını aşan Kötü Taraf ekipmanı olduğunu da yazdım. Biz bir şey yapmasak da sürüyle oyuncu onu aramaya gelecektir. Hurma, Hırsızları buraya topla. Yakında çok sayıda oyuncu bölgeye gelecek. Etrafı araştırın. Zombi Ustabaşıları ve Altın Ejderhayı bulmaya çalışın. Önceliğimiz Siyah Kral Yılan Kalkanını elde etmek. Nirvana Aleviyle savaşmaktan kaçının. Onun rakibi değilsiniz."

Hurma denen Hırsız başıyla emri aldı. "Anlaşıldı. Dediğini yapacağız."

Altı Hırsız kamuflaja girip karanlığın içinde kayboldu.

"Geri kalanlar Kabristan Şehrine dönsün." Kara dahil herkes Dönüş Parşömenlerini etkinleştirdi.

Işık huzmeleriyle birlikte oyuncular birer birer şehre ışınlandılar.

Nie Yan geldiğinde grup çoktan gitmişti. Nie Yan rakiplerinin zekasını takdir etti. Avdan yeteri kadar değerli eşya toplamıştı. Hepsini öldürmese de olurdu. Rütbesine baktı. Komutan olmaya yakındı.

Askeri sıralamada rütbe atlamak çok zordu. Önceki zaman diliminde, savaş meydanında onca zaman geçirdikleri halde neden çok az kişinin General olabildiğini şimdi daha iyi anlıyordu.  Rütbe düşme diye bir şey de vardı. Birkaç defa ölen General, Tümen Komutanı rütbesine gerilerdi. Binbaşıların sayısı saymakla bitmezdi.

General rütbesine ulaşanlar en azından birkaç yıllarını savaş meydanında geçirmişlerdi. Nie Yan kısa sürede rütbe atlamak gibi hülyalara kapılmıyordu.

Kamuflaja girdi. Zombi Ustabaşları ve Küçük Altın ile yoluna çıkan yaratıkları avlayarak köye doğru ilerliyordu. Yol boyunca üç tane daha Zombi Ustabaşını emrine almıştı. Böylece hizmetkarlarının sayısı artmıştı.

Küçük Altın ve Zombi Ustabaşları yolu temizlerken çok sayıda Zombi Madenci öldürmüşlerdi. Nie Yan Seviye 39'a ulaşmış, Seviye 40 olmaya çok yakındı. Toplamda 3.201 habis yaratık arındırmıştı. Zenard'ın Kılıcındaki il mührü açmaya ne kadar kaldığını merak ediyordu. Adım adım hedefine doğru ilerliyordu.

Bu sırada çevredeki oyuncu faaliyetlerinin ciddi anlamda arttığını fark etmişti. Yüksek seviyeli ve kaliteli ekipmanlı oyunculardan oluşan gruplara sık sık rast gelir olmuştu. Burada bulunma sebeplerini tahmin edebiliyordu. Nie Yan daha ihtiyatlı ilerliyordu. 

Başı belaya girecek gibi olduğunda Küçük Altını geri çağırıp Belirsiz Işınlanma Parşömeni ile tüyebilirdi.

Derken Küçük Altın 100 oyunculuk bir grupla karşılaştı. Oyuncuların tamamı Seviye 40 üzerindeydi. Yavaşça Küçük Altın ve Zombi Ustabaşlarının etrafını sarıyorlardı.

Bela kapıyı çalmıştı. Nie Yan keşif yapmayı bırakıp hizmetkarlarının yanına döndü.

Yabanda ilerleyen siluetler görüyordu. Bunlar Kötü Taraf oyuncularıydı. On metre kalana kadar oyunculara yaklaşıp, sessizce onları izlemeye başladı.