Bölüm 326 - Benzersiz Birlik

avatar
4031 72

Rebirth of the Thief Who Roamed the World - Bölüm 326 - Benzersiz Birlik


 

「Çılgın Kılıca nasıl bir cevap vermeliyiz?Guo Huai sordu. Bu kışkırtıcı hamleye cevap vermemek demek Niuren Birliğinin bu aşağılamayı kabul etmesi demekti. Ne olursa olsun cevap vermeleri gerekiyordu.

 

「Önemli değil. Bunu kendim hallederim.Nie Yan forumları açtı ve Kana Susamış Çılgın Kılıcın gönderisine cevap yazmaya hazırlandı.

 

「Pekâlâ.Guo Huai başıyla onayladı ve başka bir mesele ile ilgilenmeye başladı. Kana Susamış Kılıçlardan bazılarını öldüren oyuncular ödüllerini almak için gelmişlerdi. Guo Huai Nie Yan'ın koyduğu kurallar doğrultusunda ödülleri dağıttı.

 

Nie Yan forumları açtığında Kana Susamış Kılıçların hala Niuren Birliğinin oyuncularıyla dalga geçmekte olduğu gördü. Belli ki düşmanlarını kışkırtarak aceleci bir hamlede bulunmalarını sağlamaya çalışıyorlardı.

 

Doğrusunu söylemek gerekirse böyle bir stratejiye gerek yoktu. Kana Susamış Kılıçların savaş ilan etmesiyle zaten doğal olarak Niuren Birliği bu meydan okumayı kabul edecekti.

 

Nie Yan Kana Susamış Çılgın Kılıcın gönderisine bir yorum yaptı.

 

「Mavi Düşen Gökyüzü, Engelsiz, Parlak Kutsal Alev, Muzaffer Dönüş... Niuren Birliği hiçbir zaman bunlardan korkmadı. Bu sefer de korkmayacak. Neden savaş ilan etmek için bu kadar dolambaçlı yollar izlediniz? Şan Şehrini süpürüp Kana Susamış Kılıçları dümdüz edeceğiz!

 

Çılgın Hırsız cevapladı! Forumlar heyecanla dolup taştı. Çoğu oyuncu bu cevabı okuduktan sonra derinden etkilendi. Nirvana Alevi her zamanki gibi şimdi de baskın bir tavır sergilemişti.

 

Nie Yan'ın cevabı Niuren Birliğinin sohbet sayfasında göründüğünde oyuncuların içi savaşma arzusuyla dolup taştı, tezahüratlar başladı.

 

「Şan Şehrini süpürmek! Kana Susamış Kılıçları dümdüz etmek!

 

「Kana Susamış Kılıçlara lanet olsun!

 

...

 

Nie Yan'ın duyurusunun altında bir de sayı vardı.

 

Kana Susamış Kılıçların verdiği ölü sayısını gösteren bu sayı 1,563'tü.

 

Niuren Birliğinin ödül duyurusu Kana Susamış Kılıçların duyurusundan yaklaşık bir saat sonra yapılmıştı, şu anda ölü sayacının düşük olması normaldi. Fakat yine de korkutucu bir hızda yükseliyordu.

 

Fakat elbette galip, en fazla öldürenle belli olmayacaktı, bu savaşı ne kadar uzun süre götürebilecekleri ile belli olacaktı.

 

Kana Susamış Kılıçların hazinesi hakkında kimsenin bilgisi yoktu. Niuren Birliğinin şu anda yapması gereken tek şey tüm gücüyle saldırmaktı.

 

Sadece bir saatte Nie Yan 3,000 altının üzerinde ödül ödemesi yapmıştı.

 

Niuren Birliğinin şu anda mali bir kriz içerisine sürüklendiğinin farkında olan oyuncular Kana Susamış Kılıçlar tarafından tuzağa düşürülüp öldürüldüklerinde kendi birliklerinden gelen telafi yardımını reddediyorlardı.

 

Bu esnada Ağıt Şövalyesi sohbet ekranına geldi. 「Seviye 40 altın toplama grubu için daha fazla kişiye ihtiyacım var. Seviye 40 bir haritaya gidiyoruz! Sıvı Altın Ovasına gidiyoruz!

 

Altın toplama grubu! Bütün birlik aynı fikre sahip gibiydi.

 

「Seviye 35 harita için altın toplama grubu oluşturuyorum!

 

「Seviye 40 altın haritası için altın toplama grubu oluşturuyorum!

 

「Kuru Et, neredesin? Acele et ve Kalor'un transfer bölgesine gel!

 

「Liu Shu, Kalor'un güney girişinde buluşalım!

 

...

 

Sohbet ekranı tamamen altın toplama grubu oluşturmak isteyen oyuncuların mesajları ile dolup taşmıştı. Gruplar birbiri ardına Kalor'dan ayrılarak farm yapılması kolay olan haritalara doğru yola çıkıyordu. Tecrübe kazanımı az olmasına rağmen kaynak tüketimi az yapılıyordu ve düşen paralar ve eşyalar düzgündü. Topladıkları her şeyi birliğe bağış yapacaklardı.

 

Elit oyuncular olarak genellikle böyle işleri küçümserlerdi. Fakat şu anda birlikleri büyük bir kriz eşiğindeydi, herkes elinden geldiğince katkıda bulunmaya çalışıyordu.

 

Nie Yan birlik üyelerinin bu hamlelerinin karşısında derinden etkilenmişti.

 

「Herkese teşekkür ederim!Nie Yan birliğin sohbet sayfasına yazdı. Niuren Birliğinin böylesine sadık oyuncuları olduğu müddetçe asla düşmezdi!

 

「Patron, sen bizlere sanki biz yabancı kişilermişiz gibi davranıyorsun. Biz bir aileyiz. Yükselirken de düşerken de beraberiz. Birliğimizin başı belada ise bizim birliğin yükünü hafifletmek için elimizden geleni yapmamız gayet doğal bir şeydir.Ağıt Şövalyesi cevapladı. Onun sözleri sohbet ekranındaki diğer kişileri de gaza getidi.

 

「Ağıt doğru söylüyor! Patron, endişelenme! Hepimiz beraber çalışırsak Kana Susamış Kılıçlar kuyruklarını arkalarına kıstırıp kaçacaklardır! Bakalım ilk önce hangi taraf düşecek!

 

Kalor'daki transfer noktaları yirmişer kişilik gruplar tarafından aydınlatılmıştı. Hepsi de kararlılıkla yollarında ilerliyordu ve içlerinde bir nebze bile korku yoktu.

 

Kalor'daki diğer oyuncular bu manzara karşısında hayran kalmıştı.

 

"Niuren Birliği ne yapıyor?"

 

"Ben Niuren Birliğindeki bir arkadaşımdan duymuştum, sanırım Niuren Birliğinin oyuncuları birliklerine destek olmak için altın toplama grupları oluşturuyorlarmış. Kana Susamış Kılıçlarla aralarındaki bu husumeti sonuna kadar sürdürmeyi planlıyorlar!" bir başka oyuncu cevapladı.

 

Niuren Birliğinin sürekli artan birbirlerini destekleyici tavrını gören diğer oyuncuların aklında tek bir düşünce vardı: Niuren Birliğini kışkırtma! Bu tarz bir çözüme başvurduktan sonra zafer elde etmemeleri garip olurdu.

 

60,000 oyuncunun seviye 40 altın haritalarını temizlemesi demek günde yaklaşık 30,000 altın toplanması demekti. Bu sayı sadece yere düşen paraydı! Bir de ekipmanların fiyatı bunun üzerine eklenince sayı üçe katlanırdı! Fakat elbette beklenmedik bir olayla karşılaşmak demek elde edilecek olan kârın azalması demekti.

 

Kalor'dan birbiri ardına altın toplama grupları çıkış yapıyordu.

 

Kana Susamış Kılıçların Kızıl Nehir'deki karargâhlarında, Kana Susamış Çılgın Kılıç an itibariyle Kalor'daki durumu izliyordu. Bakışları biraz dikkati dağılmış gibiydi. Niuren Birliğinin oyuncularının böylesine bir hamlede bulunacaklarını asla tahmin edememişti. Eğer kendisi şu anda aynı durum içerisinde olsa kendi oyuncularından hangisi böyle bir hamle yapma isteğinde olurdu? Elbette hiçbiri bunu istemezdi!

 

Eğer oyuncularından birliğin iyiliği için kendilerini feda etmelerini istese onların kabul etmesi şaşırtıcı olurdu.

 

Çılgın Kılıç Niuren Birliği oyuncularının Kalor'dan çıkış videolarını izlediğinde her oyuncunun gözlerinde bir savaş arzusunun olduğunu gördü. Her birinin gözünde bu savaşı sonuna kadar sürdürme isteğini görebilmişti.

 

Nirvana Alevi bunu nasıl yapabiliyordu?

 

Niuren Birliğinin sadece 60,000 oyuncusunun olmasına rağmen Çılgın Kılıç rakibinin gücünün farkına varabilmişti ve bu farkındalık ona acı veriyordu. Bu tarzda bir güç kesinlikle sayı üstünlüğünden kaynaklanmıyordu, birlik ve beraberlik ruhundan ileri geliyordu! Niuren Birliğinin dışında birbirine böylesine kenetlenmiş bir birlik daha var mıydı? Atlas İmparatorluğundan Melek Müfrezesi bile belki bunu başaramazdı.

 

Çılgın Kılıç Yüzyıl Mali Grubundan aldığı yatırım sayesinde altın konusunda endişelenmiyordu. Fakat Niuren Birliğinin oyuncuları eğer bu hızda altın toplamaya devam ederlerse zaferin kime ait olacağını kestirmek çok daha zor hale gelecekti.

 

Çılgın Kılıç şu anda Niuren Birliğini yutabilmek için boğulmayı göze alması gerektiğini fark etmişti. Hala iki müttefiki vardı. Eğer en kötü senaryo yaşanırsa İlahi Muhafızlardan ve Büyücü İttifakından destek yardımı isteyebilirdi.

 

Çılgın Kılıcın kalbinde bir korku tohumu belirmişti. Niuren Birliği gibi bir birlik çok tehlikeliydi. Bu tarz bir beraberlik duygusuna sahip olmak onların yoluna çıkan her engeli beraberce aşmalarına olanak sağlıyordu. Kara Kahraman Birliği ile benzer bir başlangıç paylaşıyorlardı.

 

Kara Kahraman Birliği düşmüştü, eski şanından eser yoktu. Fakat Niuren Birliği şu anda yeniden yükselen bir Kara Kahraman Birliğine benziyordu.

 

Eğer Niuren Birliğinin büyümesine ve gelişmesine izin verilirse Zümrüt İmparatorluğunda Kana Susamış Kılıçlara yer kalmayacaktı.

 

Hangi yöntem izlenirse izlensin, ne pahasına olursa olsun Niuren Birliği dağıtılmalıydı!

 

Çılgın Kılıç işleriyle oldukça meşguldü.

 

Şu anda bu savaşın galibinin kim olacağını kestirmek çok zordu. Nie Yan bazı hazırlıklar yapmaya başlamıştı. Para getiren işlerinde birkaç ayarlama yapacaktı ve bazı dükkanlarında kirayı artıracaktı. Son zamanlarda işler güzel gidiyordu. Büyük oranda kâr elde etmişti ve doğal olarak bunun bir kısmını geleceğe yatırım olarak ayırmak istemişti.

 

Nie Yan'ın dükkanlardaki kirayı artırması elbette bazı tüccarları üzecek bir hamle olacaktı. Fakat bu tüccarların yapabileceği bir şey yoktu. Kalor ve Nisode şehirleri Nie Yan'ın bölgesiydi. Nie Yan şu anda çok fazla mülke sahipti, zaten bu mülklerin hepsinin de birinci sınıf bölgelerde olması da ayrı bir avantajdı. Nie Yan pazar konusunda baskınlığını kazanmıştı. Tüccarlar eğer dükkanlarını geri almak isterlerse kayıpları çok daha fazla olacaktı. Para kazanmak uğruna Nie Yan'ın bu talebine boyun eğmek zorunda kalacaklardı.

 

Nie Yan bir süre Yao Yao ile yazıştı. Yao Yao'nun hala Karsi'nin Kutsaması görevinin ikinci kısmını yapması gerekiyordu. Görevin ilk kısmı çok zor değildi fakat sadece biraz can sıkıcıydı. İkili ayrıldı ve Nie Yan biraz sarf malzemesi almak için yola koyuldu. Karakter bilgilerini kontrol ettiğinde orta bandajlarının bir sonraki kademeye yükselmesine az kaldığını fark etti. İpek kumaş satın almaya gitti.

 

Nie Yan eşya satın alırken daha önceleri yaptığı gibi müzayede evlerini kullanarak israf yapmıyordu. Şu anda kısıtlı maddi imkânlara sahip olmasına rağmen yapması gereken harcamalar fazlaydı.

 

Nie Yan Tang Yao'ya bir mesaj yolladı.「Bir görevde bana yardım etmek ister misin?

 

「Elbette. Neredesin?

 

「Kalor'un transfer bölgesindeyim.

 

Tang Yao çok süre geçmeden Nie Yan'la buluştu.

 

"Ne tür bir görev yapacağız?" Tang Yao meraklı şekilde sordu.

 

Nie Yan Tang Yao'nun yanındaki Esrar Perisine baktı ve sordu, "Esrar Perisi henüz seviye 4 olmadı mı?"

 

"Hayır, daha önünde çok yol var. Seviye 4'e ulaşmak çok zor. Tahminimce en azından bir ay kadar süre gerekecek." Tang Yao cevapladı.

 

"Bu durumda biraz zorlu olacak fakat yine de başarılabilir. Bahsettiğim görev basit ve çok zaman almayana bir görev. Beni takip et. Soyu Kasabasına gideceğiz."

 

"Orası seviye 60 bir harita!" Tang Yao şaşkınlıkla konuştu. Nie Yan çıldırmış mıydı? Neden bir görev yapmak için böyle bir yere gideceklerdi ki?

 

"Ne olacak canım? Sen beni takip yeter. Ben biraz araştırma yaptım ve o harita hakkında faydalı şeyler keşfettim. Hızlı bir yolculuk olacak." Nie Yan transfer noktasına yürürken konuştu.

 

Tang Yao da hızlıca Nie Yan'ı takip etmeye başladı. Oyunun başlangıcından bu yana Nie Yan bir kez bile kendisine yalan söylemiş miydi? Eğer ki Nie Yan bir şey olmaz diyorsa o halde bir bildiği vardı. Tang Yao'nun bu güveni Nie Yan'la aralarındaki sarsılmaz bağdan ileri geliyordu.

 

Nie Yan birçok defa ne kadar güvenilir birisi olduğunu kanıtlamıştı ve bundan dolayı Tang Yao'nun ondan şüphe etmesi için herhangi bir sebep yoktu.

 

İkili transfer noktasına geldiklerinde parlak bir ışık eşliğinde ışınlandılar. Geldikleri yerde ıssız bir kasaba vardı, birkaç tane dağınık halde yerleşmiş bina görünüyordu. Rüzgar estiğinde bütün kasaba sarı kum tanecikleri ile örtülüyordu.

 

"Hadi gidelim." Nie Yan oldukça göz alıcı bir binaya doğru yönelirken konuştu. Bu ev temelleri zarar görmüş hafiften harap yapılı bir çamur evdi. Çökmenin eşiğinde gibi görünüyordu.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44265 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr