Bölüm 299: Gölge Katliamının İhtişamı

avatar
3751 64

Rebirth of the Thief Who Roamed the World - Bölüm 299: Gölge Katliamının İhtişamı


Ölümle burun buruna kalan Nie Yan, Sükun Bölümünün becerisi olan Tanrının Kutsamasını etkinleştirdi. Vücudunu saran bir ışık bariyeri tarafından koruma altına alınmıştı. Yoğun saldırılara karşın Nie Yan zarar görmemişti.

 

Tanrının Kutsaması büyülere karşı bağışıklık sağlıyordu.

 

Solgun ve grubu şoke olmuştu. Belki de büyülerin üzerine Nie Yan gibi gidebilecek başka bir oyuncu daha yoktu.

 

Nie Yan hepsini tek başına öldürmeyi mi düşünüyordu yoksa?

 

"Lanet olsun! Büyü bağışıklığı var! Fiziksel saldırılara geçin!" Solgun bu sese ilk kulak veren kişiydi. Ağır kalkanını önüne alıp homurdanarak Nie Yan'a doğru ilerledi.

 

Nie Yan Gölge Dansını kullanarak saldırıyı atlattı.

 

Rüzgar Baskını etkinken gözle görülemeyecek kadar hızlı hareket ediyordu.

 

Kalkan Darbesi Nie Yan'ı ıskaladı. Nie Yan, Solgunun bakışları arasında saldırının hedef noktasından kaçtığında Solgun ciddi anlamda korkmaya başlamıştı. Panik içinde kılıcını arkaya savurdu, ama Zenard'ın Kılıcı onun saldırısından daha hızlı yaklaşıyordu.

 

Hemen kalkanını kaldırıp kendini savundu.

 

Çarpışmanın etkisiyle hafiften geri savrulan Solgun, Epik Vuruş ile tekrar saldırıya geçti.

 

Akçaağaç Alazkalp asasını salladı. Üç metre uzunluğunda bir Işık Devi vücut bulup Nie Yan'ın üzerine koşmaya başladı.

 

Bu sırada Şövalye, Vahşi ve Dövüşçü Solgunun imdadına yetişmişti. Kılıçlarını kaldırıp hep birlikte Nie Yan'a saldırdılar.

 

Nie Yan Epik Vuruşu yana çekilerek atlattı. Ardından Gölge Katliamını, Zenard'ın Kılıcından gelen beceri Fesihle birleştirip Solguna saldırdı.

 

−562

 

−100

 

−126...

 

Solgunun üzerinden hasar değerleri fırlamış, etrafındaki arkadaşları da yüzün üzerinde hasar almıştı.

 

Nie Yan bu oyunculardan çok daha düşük seviyede olmasına rağmen kılıcındaki Seviye İhmali +12 özelliği sayesinde farkı kapatıyordu. Bu yüzden verdiği hasarlar eskisi gibi yüksekti.

 

Düşman oyuncuların akılları başlarından gitmişti. Nie Yan'ın Solguna saldırdığını ayan beyan görmüşlerdi. Öyleyse neden onlar da hasar almıştı?

 

Rahip Solgunu iyileştirdikten sonra Parlak Bariyer ile ek bir koruma verdi.

 

Solgun hemen misilleme yapmak istediyse de hareketlerindeki yavaşlama ile engellendi. Statülerine baktığında engelin sebebini Sakatlık Laneti olarak tespit etti! Bu anlık gecikme sırasında Nie Yan tekrar saldırıp alnına Şok Darbesini geçirdi.

 

Solgunun Nie Yan'la çarpışması gerçekten birkaç saniyeden uzun sürmemişti. Buna rağmen Savaşçılar ve Şövalye desteğe gelemeden etkisiz hale getirilmişti.

 

Nie Yan'ın hançeri bir kez daha üzerine indi. Solgunun üzerinden hasar değerleri fırlarken Parlak Bariyer de görevini tamamlayıp parçalandı. Solgun sürekli olarak Nie Yan'ın saldırılarına maruz kalırken Rahipler onu hayatta tutmak için ellerinden gelenin fazlasını yapıyorlardı.

 

Nie Yan'ın anlık hasarı 1000 barajını aşmıştı. Patlamasından Hayati Vuruşuna, elinde ne kadar yüksek hasar veren beceri varsa Solgunun üzerinde kullanmaktan geri durmuyordu.

 

Düşman oyuncular Solgunun yardımına gelemeden canlarının üçte ikisini Gölge Katliamına kaybetmişlerdi!

 

Ne korkunç bir beceri! Hasarı etrafındaki düşmanlara sıçratıyor!

 

"Kahretsin! Bu ne biçim beceri?!" Şövalye alan etkili bir Hırsız becerisiyle ilk defa karşılaşıyordu. Kendini çabucak iyileştirip havaya sıçradı ve kılıcını Nie Yan'ın üzerine indirdi.

 

Kesici Işık!

 

Solgunun canı durmadan inip çıkıyordu. Rahiplerin aralıksız Şifaları sayesinde hayatta kalacaktı. Lakin aynı şeyi son demlerini yaşayan takım arkadaşları için söylemek zordu. Her biri Orta Sağlık İksirleriyle hayata tutunmaya çalışıyordu.

 

Nie Yan Solgunun arkasına geçip, onu Şövalyenin Kesici Işığına kalkan olarak kullandı. Ardından Boğucu Vuruşla Solgunu sersemletti.

 

Şövalye Solguna vuracağını gördüğünde saldırısını iptal etti.

 

"Tanrım! Çabuk öldürün şunu! Çabuk!" Vahşi ileri atıldı. Kalın zırhlarıyla yürüyen bir kaleydi adeta.

 

−187

 

−163

 

−172…

 

Beş oyuncunun canı yarının altına düşmüştü. Nie Yan, zırhı ihmal eden Zenard'ın Kılıcıyla yaptığı saldırılarla düşmanına göz açtırmıyordu. Rakiplerinin canlarını kolaylıkla eritebiliyordu.

 

İki Hırsız arkadan yaklaşıp Boğucu Vuruşla Nie Yan'a saldırdılar.

 

Ancak onlardan önce Nie Yan'ın hançeri Solgunun boğazına dayanmıştı.

 

Gırtlak Kesiği!

 

−1283!

 

−100

 

−221…

 

Kritik hasar saldırısını üç kat güçlendirmiş ve tek hamlede Solgunun canını almasını sağlamıştı!

 

Rahiplerin aralıksız iyileştirdiği Solgun, Nie Yan'ın tek saldırıyla ölmüştü!

 

Nie Yan'ın yüzü gülüyordu. Hedefine ulaşmıştı!

 

Kritik vuruş denk getirmek için belirli bir şansı vardı. Saldırmayı kesmediği sürece kritik denk getirecekti!

 

Arkadan yaklaşan Hırsızlar da Gölge Katliamının hasar sıçratmasından nasiplerini aldılar. 500 civarı hasar alarak oracıkta öldüler.

 

Kritik denk gelen saldırının sıçrattığı %30 hasar korkunçtu!

 

Nie Yan tek saldırıyla üç kişiyi öldürmeyi başarmıştı.

 

Altı yakın dövüş oyuncusundan geriye üç kişi kalmıştı.

 

Rahipler yaşananları hayretler içinde izliyordu. Solgunun canı daha biraz önce dolmuştu! Nasıl birdenbire ölmüştü?

 

Gölge Katliamı yakındaki iki Savaşçıyı, Şövalyeyi ve Işık Devini ölümün eşiğine getirmişti.

 

Şövalye kendisini iyileştirirken Rahipler de Savaşçıları iyileştirdiler.

 

Nie Yan Zenard'ın Kılıcıyla Işık Devine saldırdı. İki defa kritik vuruş denk getirdiğinde devi öldürmeyi başardı. Devin ışık tanecikleri haline gelen vücudu havada dağılıp kayboldu.

 

Nie Yan, Sarsılmaz İrade güçlendirmesi etkisindeki Şövalyenin yaklaştığını gördüğünde Zenard'ın Kılıcını savurup rakibini karşıladı.

 

Sonuç olarak Şövalyenin canı da sıfıra düştü.

 

Halbuki biraz önce kendini iyileştirmiş ve canını 600'ün üzerine çıkarmıştı. Ancak bunun Nie Yan için bir önemi yoktu.

 

Şövalyeyle işi bittiğinde Taarruzla üzerine gelen Vahşi tarafından geri savruldu.

 

Tek başına o kadar oyuncunun saldırısına tepki verebilseydi garip olurdu zaten. Nie Yan sendeledikten sonra dengesini geri kazandı. Vahşinin yeniden Taarruz kullanması üzerine Nie Yan Gölge Dansıyla onun yanından geçip gitti.

 

"Lanet olsun!"  Vahşi anında kendisini güçlendirdi. İyice şişen kasları sonucu öfkeli bir ayıya benzemişti.

 

Ayı Gücü!

 

"Geber!" Tekrar Nie Yan'ın üstüne gitti.

 

Belli ki Nie Yan kadar Gelişmiş Becerisi yoktu. Vahşinin Ayı Gücü kullanması üzerine Nie Yan homurdandı. Duruşunu düzeltip rakibini karşılamaya hazırlandı.

 

En endişeli olanlar öteden izleyen Büyücülerdi. İzlemekten başka yapabilecekleri bir şey yoktu. Hiçbir işe yarayamadan ölen Işık Devini çağıran Akçaağaç Alazkalp dışındaki Büyücüler Nie Yan'a zarar veremezlerdi. Nie Yan'ın büyü bağışıklığı ellerini kollarını bağlıyordu. Hepsinin aklındaki soru Nie Yan'ın büyü bağışıklığı veren o muhteşem eşyayı nereden bulduğuydu.

 

Büyücüler yoldaşlarının katledilişini çaresiz gözlerle seyrediyorlardı.

 

Dövüşün başından bu yana daha yarım dakika geçmişti. Ancak bu zaman zarfında Nie Yan Solgunla birlikte dört kişiyi öldürmüştü. Her şey bir anda olup bitmişti. Olayları doğru düzgün idrak edecek zamanları bile olmamıştı.

 

Tanrının Kutsaması etkinken Büyücüler Nie Yan'a dokunamazdı.

 

Nie Yan Dövüşçü ve Vahşiye baktı. Canları biraz önce yarıdaydı, ama Rahipler canlarını tamamladılar.

 

Hedefini değiştirip Büyücülerin olduğu tarafa yöneldi.

 

İlk önce yakın dövüş sınıflarıyla ilgilenmesinin sebebi birbirlerine yakın durmalarıydı. Bu sayede Gölge Katliamının etkisini kullanabilmişti. Büyücüleri de Tanrının Kutsamasından yararlanarak etkisiz kılıyordu.

 

Onları hallettiğinde Dövüşçü ve Vahşinin savaşın seyrine büyük bir etkisi olmayacaktı.

 

Rüzgar Baskınından gelen %200 hareket hızı bonusu sayesinde Rahiplerin yanında beliriverdi.

 

Rahat asasını sallayıp Esrarlı Şimşekle Nie Yan'ın saldırısını durdurmayı denedi. Lakin tam o anda arkasında beliren gölge, hançerini başına doğru savurmuştu.

 

Rahat az daha isabet alacaktı. Son anda siyah bir bariyerle kendisini korumayı başarmıştı.

 

Elbette ona saldıran kişi Gaddardı!

 

Gaddarın Boğucu Vuruşu isabet etmek üzereyken Rahat dört metre öteye kaçıp saldırıdan kurtuldu.

 

Saldırganına baktığında tanıdık bir yüzle karşılaşmıştı. Pis pis güldü. "Ben de kim geldi diyordum Demek kendini gösterecek cesaretin varmış, seni çöp!"

 

Rahat elinde bir Esrarlı Ateş Topu yoğunlaştırıp Gaddara fırlattı.

 

Gaddar yuvarlanarak bu saldırıyı atlattı. Dengesini sağladığında bir kez daha Rahatın üzerine atıldı.

 

Gaddar vahşi bir hayvan gibiydi. Düşmanına sert bir bakış attı. Gözleriyle onu öldürmeden durmayacağını anlatıyordu. Avına gözünü dikmiş bir kurt gibiydi. Bitirici hamleyi yapmak için fırsat kolluyordu.

 

Gaddarın bakışları Rahatın kanını dondurdu. Huzursuzluğu yüzüne yansımıştı. Asasını sallayıp İtici büyüsü yaparak Gaddarın saldırısını uzaklaştırdı.

 

Gaddarın pususu üç kişinin dikkatini çekmişti. Savaş alanının öteki tarafındaki Nie Yan ise Rahiplerden birinin yanına varmıştı. Zenard'ın Kılıcını savurmasıyla rakibinin işini bitirdi.

 

Rahibin kumaş zırhı Zenard'ın Kılıcı karşısında en ufak direnç gösterememişti.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44322 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr