Bölüm 282: Sükun Bölümü

avatar
4008 40

Rebirth of the Thief Who Roamed the World - Bölüm 282: Sükun Bölümü


 

Kara Deniz İblisi Banmu nihayet can verdiğinde Küçük Altının üzerinden tam altı defa ışık yükseldi. Başka bir deyişle altı defa seviye atlayıp Seviye 26'ya ulaştı. Tecrübe ayarları değiştirildiğinden ötürü Banmu'dan gelen bütün tecrübe ona gitmişti.

 

Nie Yan yamaçtan aşağı atlayıp adacıkların birine indi. Küçük Altını yanına çağırıp yeni statülerini inceledi. Yani sağlık değeri 1.030, saldırı ve büyü gücü ise 730-757 idi. Küçük Altının seviyesi yükseldikçe gelişim oranının kıymeti açığa çıkıyor, gücü ivmelenerek artıyordu. Çok geçmeden inanılmaz statü değerlerine sahip olacaktı!

 

Gelecekte Küçük Altının erişeceği gücü Nie Yan bile hayal edemiyordu.

 

Bu arada boyu da uzayan Küçük Altın, hemen hemen Nie Yan'ı yakalamıştı.

 

Heyecanını daha fazla bastıramayan Nie Yan, evcilini geri gönderdi. Daha Banmu'dan düşen eşyaları toplamamıştı!

 

Adacıktan aşağı kendini bırakıp 30 metre altındaki sulara sert bir dalış yaptı.

 

Sualtı Nefes İncisini etkinleştirip derinlere doğru inmeye başladı. Dibe yaklaştıkça ışıkların oluşturduğu sütunları takip etmek dışında önünü görmesinin imkanı kalmıyordu. Koyun en dibindeyse ışıkların etkisi yok denecek kadar azalıyordu. Şimdiye Banmu'nun vücudu kaybolmuş olmalıydı. Dipte kısa süre arama yaptıktan sonra ganimetleri buldu. Düşen eşyalar arasında dikkatini cezbeden bir şey vardı. Karanlığın içinde hafifçe parlayan bir inci...

 

Nie Yan'ın kalbi duracak gibi oldu. Yoksa gerçekten... ? Hayır hayır, ilk önce yüzeye dönmeliyim.

 

Bütün eşyaları çantasına doldurmuş yüzeye dönmeye hazırlanırken uzaklarda bir ışık gözüne takıldı.

 

Şaşkınlığı yüzüne vurdu. Bu tür bir ışığın ne anlama geldiğini biliyordu. Bu narin, fakat delici parıltı hiç şüphesiz Düzen Kitabı'ndan bir bölüme ait olmalıydı!

 

Tereddüt etmeden parıltının kaynağına yöneldi. Burada bir bölüm olduğunu duymamıştım...

 

Kasvetli sularda yüzerken aniden ortaya çıkan akıntı yüzünden az daha savrulacaktı.

 

Tehlikeyi kalbinin derinliklerinde hissetmişti. Yoksa bu sularda Banmu dışında güçlü bir yaratık daha mı vardı?

 

Tedbir olarak bir tane Belirsiz Işınlanma Parşömeni çıkardı. Herhangi bir tehlikeyle karşılaşırsa kaçmak için hazırdı.

 

Su içerisinde uzunca bir süre debelenip vücudunun kontrolünü tekrar ele aldığında hedefine doğru yüzmeye devam etti. Beş dakikanın ardından parıltıya dokunabilecek kadar yakın bir yere gelmişti. Birkaç metre ötede parıltının kaynağı olan, karanlığın içinde süzülen altın parşömen duruyordu. Gerçekten insana huzur veren bir parıltısı vardı.

 

Nie Yan'ın içi kıpır kıpırdı. Hakikaten Düzen Kitabı'ndan bir bölüm buldum!

 

Önceki hayatında bu bölümün bulunup bulunmadığını merak ediyordu. Çünkü burada bir bölüm olduğunu bilmiyordu. Tesadüf eseri harika bir şey bulmuştu!

 

Göz ucuyla sayfanın parıltısını görmese buraya gelip arama yapmayacaktı.

 

Önceki hayatından kalan bölümlerle alakalı bilgileri gözden geçirdi. Düzen Kitabı'nın bütün bölümleri, oyuncuların ilk defa keşfettikleri haritalardan çıkmıştı. Ve yalnızca 31 bölüm bulunmuştu. Kalan beş bölümün yerini kimse bilmiyordu.

 

Kalor sınırları içerisinde sadece 12 bölüm vardı. Kalan 24 bölüm imparatorluğun diğer şehirlerine dağılmıştı. Hatta bazıları uzaklardaki Atlas İmparatorluğunda çıkmıştı. Bulunan bütün bölümlerin yerleri Nie Yan tarafından biliniyordu. Ancak bunları ele geçirmek şu an için hayalden öteye geçemezdi. Bölümler ya korkunç yaratıkların korumasında, ya da ulaşılması imkansız yerlerde saklı haldeydi. Oyunun bu aşamalarında Karanlığın Bakışını tamamlamış olması olağanüstü bir başarıydı.

 

Düzen Kitabı'ndan bir bölüm daha bulduktan sonra Nie Yan'ın keyfine diyecek yoktu. Karanlığın Bakışı zaten aşırı güçlüydü. Onun üstüne bir cilt daha tamamlasaydı kim bilir nasıl bir güç elde edecekti?

 

Şevkle bölüme doğru yüzdü.

 

Uzaklardan, karanlık sulardan büyüleyici bir melodi duyuluyordu.

 

Nie Yan'ın gözünün önünde, birkaç parça örtü dışında çıplak olarak yüzen çok sayıda kız belirdi. Gözleri düşmeye, vücudu yorgunluk ve rahatlığın etkisine girmeye başlamıştı. Sanki bulutların üzerinde süzülüyordu!

 

Tam bilincini kaybetmeden önceki anda kendine geldi ve hislerini yeniden kazandı. İçinden bir ses Denizkızı Şarkısının etkisine maruz kaldığını söylüyordu!

 

Efsaneye göre açık denizlerde yaşayan Denizkızlarının söyledikleri şarkıların büyüleyici bir etkisi vardı. Şarkılar, insanın kalbindeki en gizli arzuları bile açığa çıkarabiliyorlardı. Şarkıyı duyan uykuya dalıyor, uyandığında ise asırlardır uyuyormuş gibi hissediyordu.

 

Sağlam bir iradeye sahip olmak, şarkıdan kurtulmanın tek yoluydu!

 

İradesi zayıf olanların kaçma ihtimali yoktu!

 

Denizkızları yaklaşmadan tüymezse Nie Yan'ın hali haraptı. Mevzu bahis Seviye 100+ yaratıklardı!

 

Zihnini temizlemeye çalışırken bir yandan da bölüme doğru yüzmeyi sürdürdü. Lakin ani gelen akıntı ile bir metre kadar geri savruldu.

 

Uzaklardan yaklaşmakta olan yaratığı zor da olsa seçebilmişti. Üst yarısı kadın vücudu, alt yarısı ise balığın kuyruk kısmından oluşan vücudu kara pullarla kaplıydı. Elinde altından yapılma üç uçlu bir mızrak tutuyordu.

 

Açık denizlerdeki evinden buraya kadar gelmişti. Nie Yan telaşa kapılmıştı. Denizkızı insan ölçülerinde olduğu halde rakipsiz bir varlıktı. Özellikle de Nie Yan'ın mevcut seviyesinde savaşamayacağı bir varlık...

 

Belki de bu Denizkızı, Nie Yan ve Banmu arasındaki savaşın oluşturduğu karmaşayı görüp buraya gelmişti.

 

Denizkızının şarkısı kulaklarına ulaştığında Nie Yan'ı yorgunluk sardı. Göz kapakları ağırlaşıyordu. Kendini güç bela uyanık tutarken bölüme doğru daha da hızlı yüzüyordu.

 

Denizkızı mızrağını savurdu ve hilal biçiminde bir ışık Nie Yan'a doğru fırladı.

 

Nie Yan ani bir taklayla gelen saldırıyı atlattı.

 

Denizkızı suyu yararak ilerlerken yayından fırlamış bir oku anımsatıyordu.

 

Tehlikenin yaklaşmakta olduğunu gören Nie Yan elini uzatıp bölümü yakaladı ve hemen kendini geri itti.

 

Mızraktan kıl payıyla kurtulmuştu. Sırtından akan ecel terlerini hissedebiliyordu. İsabet almış olsaydı öleceğine kuşku yoktu!

 

Denizkızı Nie Yan'ın yanına gelip mızrağını tekrar savurdu.

 

Bu ölüm-kalım anında Nie Yan Belirsiz Işınlanma Parşömenini etkinleştirip, mızrağın üzerine gelişini izledi.

 

Ancak mızrak hedefine varmadan görüntü karardı ve Nie Yan başka bir yere ışınlandı.

 

Denizkızı şaşkınlıkla etrafına bakınıyordu. Nie Yan'ın varlığı bir anda kaybolmuştu.

 

Bu sırada Nie Yan karada bir yerde belirip arkası üstüne yere düştü. Başı hala dönüyordu. Etrafına bakındığında gür bir ormanın içinde olduğunu gördü. Uzaklarda kükreyen yaratıkları duyabiliyordu. Yorgunluk vücudunu ele geçirmek üzereyken iki ağacın arasında gizli bir nokta bulup bilincini kaybetmeden gizlendi.

 

İrade ve Odak statülerinin yüksek olması sayesinde sıra dışı etkilere karşı direnci daha yüksekti. Tabii Denizkızının şarkısına karşı koyacak kadar da yüksek değildi! Bu zamana kadar dayanmıştı, ama artık tükenmişti!

 

Fakat yarım dakika bile geçmeden uyandı.

 

Etrafta çok sayıda Seviye 50 yaratık kol geziyordu. Neyse ki uyuduğu esnada yaratıklar onu bulamamıştı. Aksi halde ormanda uyanmayı beklerken kendini Kalor mezarlığında bulabilirdi.

 

Birkaç tane Şeytan Ayısının yaklaşmakta olduğunu gördüğünde İpek Eğirici Yüzüğünden fırlattığı ağ yardımıyla bir ağaca tırmandı. Bulunduğu yüksekliğe ayıların saldırıları yetişemezdi.

 

Daha fazla bekleyemeyip az önce elde ettiği bölümü çantasından çıkardı.

 

-Sükun Bölümü

Tanım: Düzen Kitabı, V. Cilt, II. Bölüm. Efsanevi ekipman parçası. Bu bölümü elinde bulunduran kişi Işık Tanrısının mirasını elde edecek. Görevin, ışığın kudretini dünyaya yaymak!

Özellikler: Düşman büyülerini etkisi hale getirme şansı. Her seviye atlayışında ek olarak 5 sağlık verir. Dayanıklılık +30, Direnç +20, Fizik +30, Hareket Hızı +20.

Tanrının Kutsaması: 60 saniye boyunca fazladan %30 sağlık ve bütün büyülere karşı bağışıklık kazandırır.

Bekleme Süresi: 2 gün (1/2)

Kısıtlama: Yalnızca İyi Taraf Düzen Koruyucuları tarafından kullanılabilir.

Not: Eşyanın özellikleri, oyuncunun envanterine girdiği anda etkinleşir.

 

Sükun Bölümü de Düzen Kitabı'ndaki herhangi bir bölüm gibiydi. Ticareti yasaktı ve oyuncu öldüğünde düşüyordu. Özellik olarak diğer bölümlerden aşağı kalmıyordu. Gerçi ilk özelliğin ne kadar kullanışlı olduğunu anlaması için biraz araştırma yapması gerekecekti. Öte yandan ikinci özellik olan seviye atlandığında 5 sağlık vermesi şaşırtıcı derecede kullanışlıydı. Bu demek oluyordu ki Seviye 100'e ulaştığında diğer Hırsızlardan birkaç yüz fazla canı olacaktı! Tanrının Kutsamasının kısa bir bekleme süresine sahip olması, onu bekleme süresi on gün Tanrının Yargıcından daha pratik hale getiriyordu.

 

Sükun Bölümü'nü bağladığı anda Nie Yan iki bildirim aldı.

 

Düzen Kitabı, V. Cilt III. Bölüm olan Merhamet Bölümü, Sigara Külü adlı oyuncunun elinde bulunuyor. Her saat başı oyuncunun konumu hakkında bilgilendirileceksiniz.

Koordinatlar: Ayışığı Şehri, 38535.38532.35582.

 

Düzen Kitabı, V. Cilt V. Bölüm olan Bilgi Bölümü, Solgun adlı oyuncunun elinde bulunuyor. Her saat başı oyuncunun konumu hakkında bilgilendirileceksiniz.

Koordinatlar: Şan Şehri, 58535.53582.582.

 

 

Ayışığı ve Şan şehirleri sırasıyla Büyücü İttifakı ve Kana Susamış Kılıçların merkez üsleriydi. Acaba bu ikisi o loncalardan mı? Sürekli teyakkuzda olmalıydı.

 

Pusuya düşürülmek istemezdi. Biraz kafa yorduktan sonra elinde hiç kalmadığı için Guo Huai'den Belirsiz Işınlanma Parşömeni istedi.

 

Bölümlerin sahibi olan diğer iki oyuncuyu takip ettirmesi için yine Guo Huai'yi görevlendirdi. Fazla uğraşa gerek kalmadan o iki bölümü ele geçirebilseydi iyi olurdu. Eğer o ikisi Kana Susamış Kılıçlar veya Büyücü İttifakına üyelerse, sürekli olarak koordinatlarından haberdar olacakları için, her an pusuya düşürülme ihtimali vardı.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43990 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr