Bölüm 194: Karar

avatar
4605 41

Rebirth of the Thief Who Roamed the World - Bölüm 194: Karar


 

 

Nie Yan ve Tang Yao birer Dönüş Parşömeni çıkarıp Kalora ışınlandılar. Transfer noktasından çıkıp hızla Niuren Birliği lonca karargahına yöneldiler.

 

Guo Huai ve loncanın diğer önemli üyeleri toplantı salonundalardı. İkili içeri girince hep birlikte ayağa kalktılar.

 

Aralarında Şaşaalı Kılıç Parıltısı, Lider Genç Yedi, Ölümsüz Hergele ve Mavi İp gibi isimler olan toplulukta herkesin yüzü düşmüştü. Belli ki ikili gelmeden önce tatsız bir mevzu hakkında konuşuyorlardı.

 

Guo Huai ileri çıkıp Nie Yan ve Tang Yao’yu karşıladı. “Gelin gelin.

 

Ne oldu?” Önemli bir şey olmasaydı Guo Huai onları acilen çağırmazdı.

 

Engelsiz. Nasıl bilmiyorum ama ana takımımızın yerini bulmuşlar. 1.000 kişilik bir güç gönderip etraflarını sarmışlar. On sekiz kaybımız var. Allahtan Kılıç Parıltısı ve Genç Yedi tetikteymiş. Takımın geri kalanı onları korurken ikisi kaçmayı başarmış.” Ana takımın pusuya düşürüldüğünü öğrendiği anda Nie Yan’a haber vermişti. Ana takıma destek için de adam göndermişti, fakat çok geç kalmıştı. Yüzlerce kişiyle etrafı sarılan yirmi kişilik bir takımın kurtulma şansı yoktu. Savaş çok kısa sürmüştü. Kılıç Parıltısı ve Genç Yedi kaçışlarını tamamen şansa borçluydu.

 

Nie Yan’ın keyfi kaçtı. Ana takımın %90’ını kaybetmek ağır bir darbeydi. Kaybedilen her bir üye lonca için hazine değerindeydi! Kılıç Parıltısı ve Genç Yedi önderliğinde olağanüstü başarılara imza atmışlardı. Ancak bu olay yüzünden birkaç günlük emekleri heba olmuştu.

 

Ölenlerden ismi kırmızı olan var mıydı?” Eğer PK statüsü etkinken ölen varsa bütün ekipmanını kaybetmiş demekti. O zaman işler daha da can sıkıcı olurdu. Takımdan bir kişinin daha ölmesiyle ekipman kaybı aynı derecedeydi.

 

Hayır. Kılıç Parıltısıyla Genç Yedi takımı tutmuş. İlk saldırıyı yapmalarını engellemiş.

 

 

Ana takımda casus olmaması iyiydi. Kara Alev Ormanının önünde yaşanan olay tekrarlansa kayıp inanılmaz bir seviyeye ulaşırdı. Şu anki kayıp yine kabullenilebilirdi.

 

Nie Yan öfkeyle dolup taşıyordu. Engelsizi kendi halinde bırakmayı tercih etmişti. Ancak Engelsiz yerinde duramamıştı. Bu yaptıkları yanlarına kar kalır mıydı?

 

Hata bizde. Pusuyu daha erken fark edebilirdik.” Genç Yedi kendisi ve takımın diğer lideri Kılıç Parıltısını kastediyordu. Kendisini kurtarmak için ölen takım arkadaşlarını düşündükçe içi sızlıyordu. Takımın her bir üyesinin en iyi ekipmanlarla donanması için büyük uğraşlar vermişlerdi. Harcadıkları çabalar şimdi Engelsize yaramıştı. Elinde olmadan kendini suçlu hissediyordu.

 

Bu meselenin sorumlusu benim. Hei Zhuo’nun saldırıya geçmesini beklemiyordum.” Kılıç Parıltısı böyle bir olayı daha erkenden görmeliydi. Engelsizden çok sayıda oyuncuyu yanına çekmişti. Karşı tarafın bir şey yapmayacağını mı umuyordu? Hei Zhuo ondan iliklerine kadar nefret ediyor olmalıydı. Lâkin Niuren Birliği Engelsizden çok daha güçlü olduğundan Hei Zhuo’nun mantığının Niuren Birliğine saldırmaya karşı çıkacağını düşünüyordu. Bu sebepten Engelsizi hiçbir zaman bir tehdit olarak görmemişti.

 

Olan oldu artık. Kendinizi suçlamanız bir şeyi değiştirmez. Ancak bu mesele göründüğü kadar basit değil!” Nie Yan’ın adamlarına saldıran kim olursa olsun başı giderdi! Loncanın başındaki kişi olarak bu işe bizzat el atacaktı.

 

Guo Huai araya girdi. “Az önce öğrendiğime göre Engelsiz alt lonca olarak Muzaffer Dönüşe katılmış.

 

Cesaretlerinin nereden geldiği anlaşıldı.” Ölümsüz Hergele kendini tutamadı. “Patron, bu işin peşine düşmeliyiz.

 

Ana takımda birkaç yakın arkadaşı vardı. Hepsi de pusuda öldürülmüştü!

 

Yanında oturan Mavi İp onu dizginledi. “Sakin ol. Patronu dinleyelim.

 

Nie Yan düşüncelere daldı. En kötü tahminle bile Engelsizin hala 20.000 kadar üyesi vardı. Kılıç Parıltısı ayrılırken yanında loncanın en iyilerini de götürdüğünden fazla güçlü sayılmazlardı. Yine de en az 20.000 kişilik bir kuvvet hafife alınamazdı. Bu oyuncular Muzaffer Dönüş himayesine girdiğine göre gelecekte daha çok baş ağrıtacaklardı.

 

Guo Huai ve diğerleri Nie Yan’a dönüş, onun vereceği kararı bekliyorlardı.

 

Mavi İp ve Ölümsüz Hergele toplantı salonundaki atmosferin değiştiğini daha yeni anlamışlardı. Anlaşılan o ki loncadaki karar mercii başından beri Nie Yan’dı.

 

Ne yapacağız? Engelsize savaş mı ilan edeceğiz?” Loncanın ana takımı katledilmişti. Karşılık vermezlerse oyuncular bunu bir zayıflık göstergesi olarak algılayacaklardı. Ancak topyekun savaş ilanı, Engelsizi bitirmek için harcanacak devasa miktarlarda kaynak ve insan gücü demekti. Ayrıca bu savaşa Muzaffer Dönüş de katılacaktı. Böyle bir durumda Niuren Birliğinin büyümesi tamamen duracaktı.

 

Muzaffer Dönüş kolay kolay lonca savaşlarına bulaşmazdı. Niuren Birliği için şu sıralar hızlı gelişme zamanlarıydı. Savaş başlatarak loncanın geleceğini yok edebilirlerdi. Kazansalar bile Engelsizi tamamen bitiremeyecekleri de belliydi.

 

Bütün Niuren Birliği oyuncuları toplantıdan çıkacak kararı bekliyorlardı. Böylesi bir pusunun ardından hiçbirinin yerinde oturmaya niyeti yoktu. İşler artık göz yumacakları seviyeyi geçmişti!

 

Karşılarındaki kişi Gök Kıran olsa yine bir şekilde tahammül edebilirlerdi. Sonuçta Muzaffer Dönüş, Kalorun en iyi loncasıydı. Nüfuzları yüksek olduğundan herkes kendini tutuyor, bugün savaşmayarak gelecekte Muzaffer Dönüşü tamamen ezebileceklerine inanıyordu. Peki Engelsiz neydi? Küçük bir loncadan fazlası değildi! Böyle küçük bir lonca korkusuzca kendilerine saldırdıktan sonra Niuren Birliği bir şey yapmazsa, loncada daha fazla kalmalarının bir anlamı kalmıyordu.

 

Nie Yan’ın kararı loncanın geleceğini etkileyecekti.

 

Engelsizden casuslar saflarımıza sızmış durumda. Yeterince önlem almadığımız için ana takımın yerini sızdırabildiler. Lonca üyelerini bu konuda bilgilendirmeli miyiz?” Genç Yedi de Engelsizle savaşa girmenin bir halta yaramayacağını biliyordu. Savaş Niuren Birliğini çökertebilirdi. Engelsiz güçlerinin etrafını sarmak için gönderilen bir grup halihazırda mevcuttu. Mesele her an ciddileşebilirdi.

 

Gerek yok!” Muzaffer Dönüş olayları yakından izliyor olmalıydı. Niuren Birliği saldırıya geçtiği anda onlar da savaşa dahil olarak Niuren Birliğini rezil etmeye çalışacaklardı. Bu işin görünen tek bir sonucu vardı. Lonca üyeleri üst makamlardaki kişilere olan güvenlerini yitireceklerdi.

 

Millet, forumlara bakın!” Olayı takiben Guo Huai forumları sık sık gözden geçiriyordu. Şu anda yeni bir gönderi atılmıştı. İçerikte Engelsiz güçlerinin Niuren Birliği ana takımının etrafını sarışının görüntüleri vardı. Görüntülerin altında da kışkırtma amaçlı şöyle bir açıklama düşülmüştü:

 

Niuren Birliği, karşımıza çıkacak kadar yürekli misiniz?

 

Başlarım böyle işe! Nirvana Alevi, yok edelim hepsini!” Tang Yao sonunda patlamıştı.

 

Engelsiz şu an nerede?

 

Aldığım bilgilere göre Fırın Ormanında grup halinde kasılıyorlar. Muhtemelen bizim varmamızı bekliyorlardır. Üyelerimiz kendilerini daha fazla tutamayacaklar. Özellikle de Engelsizden gelenler. Oraya gidip karşılık vermek izin bizden izin istiyorlar. Grupların kaptanlarına astlarını sakinleştirmelerini söyledim. Şu anda herkes bizden gelecek emirleri bekliyor.

 

Ortalığı karıştırmaya çalışan kişileri not edin. Bu meseleyi hallettikten sonra loncadan atın hepsini.” Nie Yan’a göre bu kişiler Hei Zhuo tarafından ortalığı karıştırmakla görevlendirilmiş casuslardı. Ancak onları şu anda atmak doğru olmazdı. Olaylar sona erene kadar beklemek en doğrusuydu.

 

Bütün bunlar Gök Kıranın oyunu olmalı.” Kılıç Parıltısı Hei Zhuo’yu iyi tanırdı. Eline kar geçmedikçe bir işe girişmeyeceğini biliyordu. Muzaffer Dönüş ona vaatlerde bulunmasa kendi iradesiyle Niuren Birliğine saldırmasına imkân yoktu.

 

Engelsizin arkasında Muzaffer Dönüş varsa ne kadar adam gönderdiğimizin önemi kalmaz. Hatta adamlarımızı tuzağa gönderiyor bile olabiliriz.” Guo Huai endişeliydi. Ancak Engelsiz Fırın Ormanlarında böyle kışkırtıcı eylemlerde bulunurken elleri kolları bağlı oturamazlardı. Niuren Birliğini böyle bir aşağılanmaya maruz bırakmamalıydılar. Aksi halde loncanın üyeleri insan içine çıkamazlardı!

 

Bu apaçık bir hakaretti!

 

Nie Yan gülümsedi. Gök Kıran böyle bir oyun düşünerek kendini ispatlamıştı. Ancak Niuren Birliği yerinde durup ölümünü beklemeyecekti.

 

Durumu şöyle bir incelediğinde Niuren Birliği araya sıkışmış görünüyordu. Savaş ilan etseler, gönderecekleri adamların Muzaffer Dönüş tarafından ezileceğine emindi. Ama savaşmadan da olmazdı. Engelsiz Fırın Ormanlarını kendi bölgeleri ilan etmiş Niuren Birliğini bekliyordu.

 

Kutsal İmparatorluk, Safir Tapınak ve Savaş Delisi İttifakı da şu anda Niuren Birliğini izliyor olmalıydı. Onlardan savaşa katılmalarını istemez imkansızdı. Nie Yan ile araları henüz o kadar iyi değildi.

 

Niuren Birliği dışardan destek alamazdı!

 

Fırın Ormanları… Bir düşüneyim…” O haritaya oldukça aşinaydı. Bölge karstlarla ve kayalarla doluydu. Ormanda demirden ağaçlar vardı ve Seviye 25 Kaya Canavarlarının bölgesiydi. Yerin altında ölüm diyarı olarak bilinen bir dünya vardı. Karanlığın içinde köşe bucak saklanan Seviye 25 Engerek Sinekleri, hiç beklenmedik bir anda yer altına giren oyunculara saldırırlardı. Isırılan kişi felç geçirirdi. Sonuç olarak buraya girmeye cesaret edebilen kişilerin sayısı azdı. Yer altının her biri iyi gizlenmiş yedi girişi vardı.

 

Nie Yan o anda tehlikeli bir fikir düşündü.

 

Fırın Ormanları!

 

Nie Yan Guo Huai’ye döndü. “Birkaç kişiyi Yıldızlı Gece İksir Dükkanına gönderip Anti Felç İksiri getirmelerini söyle. Acele etsinler!

 

Ne kadar lazım?

 

Yüz şişe kadar.

 

O kadarı yeterli olacak mı?

 

Merak etme.” Ardından salondaki diğer kişilere baktı. “Aranızda benimle birlikte Engelsizi katletmeye gelecek olan var mı?

 

Tang Yao bağırdı. “Var tabii!

 

Olmaz mı?!

 

Salondakiler birden şevke gelmişlerdi.

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44237 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr