Bölüm 150: Yardım

avatar
4854 40

Rebirth of the Thief Who Roamed the World - Bölüm 150: Yardım


 

Muzaffer Dönüş lonca karargahındaki yüzlerce kişilik dev konferans salonu, en ön sıradaki iki koltuk dışında bomboştu. Oturanlardan biri Gök Kıran’dı. Diğeri ise Nie Yan ve Tang Yao’nun aşağılamalarına katlanamayıp öfkeyle Yu Lan’ın takımından ayrılan Chen Bo.

 

Birlikte Cılız Köpek ve Yeraltı Alevi tarafından Kara Alev Ormanı’nın önünden yayınlanan görüntüleri izliyorlardı.

 

Chen Bo yumruğunu sıkmış, çirkin bir yüz ifadesiyle ekrana bakıyordu. Nefret, iliklerine kadar işlemişti. Nie Yan’ın onu Yu Lan ve Yao Yao’nun önünde küçük düşürdüğü andan beri intikam için fırsat kolluyordu.

 

Buradan sağ çıkmalarına imkân yok.” Nie Yan’ın düştüğü durum ona inanılmaz bir haz veriyordu.

 

Öte yandan Gök Kıran gayet sakin görünüyordu. Nie Yan’ın seviye düşmesi veya ekipmanlarını kaybetmesi onun istediği şey değildi. Hayır, o çok daha fazlasını, Nie Yan’ı tamamen ezmeyi istiyordu. Öyle ağır bir darbe vurmalıydı ki Nie Yan bir daha toparlanamamalıydı. Yeni kurulmuş Niuren Birliğini, gücü büyümeden resmin dışına çıkarmalıydı.

 

Gök Kıran çayını yudumlarken Chen Bo’yu pohpohladı. “Bunlar senin verdiğin istihbarat sayesinde oldu.

 

Olur mu öyle şey, bana bu fırsatı veren sizsiniz.” Karşısındaki kişinin Kalor içerisinde sahip olduğu nüfuz, Chen Bo’yu hiç olmadığı kadar nazik birine dönüştürmüştü.

 

Şu andan itibaren sen de Muzaffer Dönüş loncasının bir parçasısın.

 

Minnettarım, efendim!

 

İkili görüntüyü izlerlerken, Yu Lan’ın takımında arka taraflarda büyüsünü hazırlamaya başlayan Esrarlı Büyücüye odaklandılar. Çok geçmeden havada alevler belirir olmuştu. Bu yaşananlardan takımın geri kalanı bihaberdi.

 

Şu ana kadar her şey Gök Kıran’ın planlarına göre ilerliyordu.

 

Kiminle konuşuyorlar acaba? Neyi bekliyor olabilirler…? Nie Yan merak içerisindeydi. Zihni karmaşaya boğulmuştu. Etrafındakilerin yüzlerini gözleriyle inceledi. Nihayet Muz isimli Esrarlı Büyücüde bakışları sabitlendi. Huzursuz bir ifadeyle birileriyle konuşuyor gibiydi.

 

Nie Yan’ın gözünde her şey ortaya çıkmıştı. İşin aslı, Yu Lan’ın takımının tamamına yakını bu işte masumdu. Fakat aralarından birkaç hain çıkmasına engel olamazlardı. Ancak pek çok ölüm kalım mücadelesi sonucu aralarında oluşan bağı silmek kolay iş değildi. Dolayısıyla, ihanet eden kişi eylemlerini ne kadar doğru göstermeye çalışsa da, içinde oluşan utançtan kurtulması mümkün değildi.

 

Bu duruma düşmesinin tek nedeni Muzaffer Dönüş tarafından satın alınan Muz isimli oyuncuydu.

 

Esrarlı Ateş Topu elinde oluştuktan sonra, Muz yavaş yavaş yaklaşmakta olan Muzaffer Dönüş üyelerine büyüyü fırlattı.

 

Muz, ne yapıyorsun sen?!

 

Muz büyüyü gönderdiği anda Nie Yan hızla onu takımdan atmaya çalışsa da, tam onaylaya tıklayacakken kulaklarına bir patlamanın sesi doldu. Esrarlı Ateş Topu Muzaffer Dönüş üyelerine çarpmıştı.

 

Öylece kalakaldı. Geç kalmıştı.

 

Cılız Köpek sistem bildirimini kontrol etti.

 

Muz, takımınızdan birine saldırdı. Saldırgan oyuncu başka bir takıma üye olduğundan, meşru müdafaa adı altında misilleme yapmakta özgürsünüz. Süre: 30 dakika

 

Pis pis sırıtarak emri verdi: “Hepsini öldürün!

 

Gökyüzünde beliren büyüler Nie Yan ve diğerlerinin üzerlerine yağıyordu.

 

Takımlarından biri ilk saldırıyı yaptığı için sistemin korumasından mahrum kalacaklardı.

 

Bai Kaishui büyük kılıcını savurup Muz’u kesti. Ardından Alevli Kesiş ile işini bitirdi. Yüzünde nahoş bir ifade vardı. Bunca zamandır birlikte zaman geçirdiği arkadaşının hain çıkacağını ummamıştı.

 

Hazırlanın! Nirvana Alevi ve Genç Atmaca’nın kaçması için yol açacağız!” Bai Kaishui öne geçip ilerlemeye başladı. Takımın geri kalanı da onun peşine düştü.

 

Yu Lan da peşinde Nie Yan ve Tang Yao ile ileri atıldı.

 

Muzaffer Dönüşün ilk büyü dalgasıyla yüz kadar büyü Yu Lan’ın takımını vurdu.

 

Takımdan iki büyücü ileri çıkıp Nie Yan ve Tang Yao’nun üzerine gelen büyülere vücutlarını siper ettiler. Büyü yağmuru dindiğinde takımdan eksilenlerin sayısı beşti. Ölenler birer ışık huzmesi halinde göğe yükseliyordu.

 

Daha birkaç saniye önce bu kişiler canlı kanlılardı. Yalnızca birkaç saniyede cesetleri bile tanınmayacak hale gelene kadar hırpalanmışlardı.

 

Lanet olsun!” Tang Yao öfkeyle etrafa Esrarlı Ateş Topları fırlatmaya başladı. Etraftaki oyuncular onun ateş gücüne tanıklık ediyorlardı.

 

Büyüler bir Muzaffer Dönüş oyuncusuna çarparken etrafa kıvılcımlar saçılıyordu.

−438 

 

Büyülere hedef olan oyuncu oracıkta can verdi. Tang Yao’nun büyüleri savaş alanında patlarken beş Muzaffer Dönüş oyuncusu daha onun büyüleriyle ölmüştü.

 

Kısacık bir sürede Tang Yao’nun ismi kıpkırmızı oldu. Ancak, gözünü kan bürüyen Tang Yao’nun durmaya niyeti yoktu.

 

Bai Kaishui yakın dövüşe giren ilk oyuncuydu. Kalkan Darbesiyle düşman saflarına dalmış, bir Savaşçıyı kenara fırlatarak yoluna devam etmişti.

 

İleri!

 

Takımdan geriye kalanların etrafı, sayıları 300’ü bulan düşman tarafından sarılmıştı.

 

Nie Yan’ın kanı kaynıyordu. Arkada saklanmaya devam ederse, kendisine yol açmak için hayatını ortaya koyan diğerlerine büyük bir saygısızlık etmiş olacaktı.

 

Tanrının Yargıcı!

 

Nie Yan anında 500 can kazandı ve soluk mavi bir kalkan bedenini sarmaladı. Üzerine bir Dövüşçü koşarken, Dövüşçünün arkasındaki iki Büyücü saldırmak üzere büyülerini hazırlarken, Nie Yan’ın vücudu güçle dolup taştı. Kıvılcımlar saçan hançeri elinde, karşıdan üzerine koşmakta olan Dövüşçüye atıldı.

 

Hançer Dövüşçünün zırhını zorlanmadan delerek alt tarafa geçti ve Dövüşçünün göğsünün derinlerine kadar ilerledi.

−540

 

Dövüşçünün yüzünde tarifi güç bir şaşkınlığın izi vardı. Can çubuğu sıfırlandı ve yere yığıldı.

 

Nie Yan anında Dövüşçüyü mıhlamıştı.

 

Özgürlük Bölümü ve Cesaret Bölümü… İki Efsanevi eşya parçasının verdiği gücün akıllara ziyan olması normaldi. Taşıyıcılarına kazandırdıkları güç, oyunun erken aşamalarında rakip tanımıyordu!

 

Dövüşçünün arkasındaki iki Büyücü küçük dillerini yutmuştu. Bir Hırsızın ön saflarını böyle rahat bir şekilde geçmesine inanılmaz şaşırmışlardı. Hala büyü hazırlığının ortasındaydılar ve şu anda iptal edebilecekleri safhayı geçmişlerdi.

 

Nie Yan ileri atılıp bir Büyücüye saldırdı. Hedefi olan Elementaliste önce Şok Darbesi indirip sersemletti. Ardından gelen Hayati Vuruş ile Elementalistin boğazından etrafa kanlar fışkırmaya başlamıştı.

 

Suikast!

−189

 

Cansız bedeni yere yığılmadan önce karşılık verecek fırsatı bile olmamıştı.

 

Nie Yan’ın hamleleri şimşek kadar hızlı ve ölümcüldü. Elementalisti saniyeler içinde öldürdükten sonra kaçmaya yeltenen Esrarlı Büyücüye döndü. Fazla uzaklaşmadan başının arkasına gelen Boğucu Vuruş, devamında da Hain Bıçak ve Yırtıcı ile sırtına ağır bir yara almıştı.

 

Dövüşçü ve Elementalist gibi o da direnecek fırsat bulamadan yere yığıldı.

 

Nie Yan hiç zaman kaybetmeden kalabalığın arasına girip bir torba Parıltı Tozu fırlattı. Savaş meydanında adeta ikinci bir güneş belirmişti. Göz alıcı ışık etrafı sarmıştı.

 

50 kadar Muzaffer Dönüş oyuncusu Parıltı Tozundan etkilenmişti.

 

Bu sırada Alacakaranlık da harekete geçti. Kırmızı bir isimle ölmenin sonuçlarını düşünmeden Esrarlı Alev Patlaması ile iki Muzaffer Dönüş oyuncusunu saf dışı bıraktı. Büyü hasarı hiç de hafife alınacak cinsten değildi.

 

Muzaffer Dönüş tarafından gelen ikinci büyü dalgasıyla beş kişi daha hayatını kaybetti. Geriye yalnızca dokuz kişi kalmışlardı. Kalanlar bir saniye bile durmadan ilerleyişlerini sürdürüyorlardı.

 

Geberin!” Tang Yao çılgınca bağırdı. İçinde bulunduğu tehlikeye rağmen düşük seviye bir iksir içtikten sonra Meteoru hazırlamaya koyuldu.

 

Seviye 3 Esrar Perisi sayesinde büyüyü hazırlaması yalnızca 3 saniye sürecekti.

 

Lâkin böylesi bir savaşta üç saniye içerisinde ölmesi işten değildi. Bu süre içerisinde saldırıya uğrarsa işi biterdi.

 

Tang Yao’nun Meteor hazırlığına başladığını gören Nie Yan, bir torba Orta Parıltı Tozu çıkardı. Göz alıcı ışık bir kez daha savaş meydanını sardığında, Muzaffer Dönüş üyeleri gözlerinin bu ışıkla yandığını hissettiler.

 

Etraftaki herkes görüşünü yitirdiğine göre Tang Yao rahatlıkla büyüsünü hazırlayabilirdi. Çok geçmeden dalga dalga meteorlar, sağanak halinde yağmaya başlamıştı. Meteorlar, Muzaffer Dönüş üyelerinin en yoğun bulundukları bölgeye düşüyorlardı.

 

Çok sayıda hasar değeri fırlıyordu. Büyünün etki alanında kalan oyuncuların hiçbirinin şansı yoktu. Bir süre sonra otuz kadar oyuncunun cansız bedenleri yere yığıldı.

 

Meteorlarla kavrulan bölge harap olmuştu.

 

Muzaffer Dönüş lonca karargahında görüntüleri izleyen Gök Kıran, karşısındaki manzara karşısında gözlerine inanamadı. Tang Yao’nun öldürdüğü oyuncuların hiçbiri sıradan oyuncular değillerdi. Her biri Muzaffer Dönüş içerisinde bulunabilecek seçkin oyuncular arasından seçilmiş elitlerdi. Loncanın içerisinde onlardan iyisini bulmak imkansızdı. Gel gör ki Tang Yao karşısında hepsi de gök ekini gibi biçilmişti.

 

Nie Yan umarsızca Orta Parıltı Tozu torbaları fırlatıyordu. Etraftaki Muzaffer Dönüş oyuncuları arasında, bu torbalar yüzünden karmaşa hakimdi. Elbette tek yaptığı etrafa toz fırlatmak değildi. Saldırıları düşmana aman vermiyordu. Her birkaç saniyede bir oyuncu, Nie Yan’ın hançeriyle can veriyordu.

 

Böylesi korkunç hasara sahip bir Hırsızı daha önce gören olmamıştı!

 

Altı Muzaffer Dönüş oyuncusunun işini bitirdikten sonra, Gölge Valsi ve Kayboluş dışındaki becerilerinin hepsi bekleme süresine girmişti.

 

Hırsızın ani hasarı yüksek olsa da, bütün becerilerini kullanan bir Hırsızın dişi olmayan bir kaplandan farkı kalmazdı. İnce zırhı ile kolaylıkla öldürülebilecek bir hedef haline gelirdi.

 

Düşman saflarından bir Hırsız ileri çıkıp Nie Yan’ın başına hançerinin kabzasını savurdu.

 

Şok Darbesi!

 

Yana attığı adımla saldırıyı atlatan Nie Yan, hançerini ters kavrayıp Hırsızın sırtına sapladı.

 

Hırsız saldırısı boşa çıktığında şaşırmıştı. Gözlerinin ucuyla yakaladığı karaltı arkasına geçmişti.

−180

 

Hırsızın üzerinden bir hasar değeri fırladı.

 

Bütün becerilerim bekleme süresinde olsa bile seni rahatlıkla öldürebilirim!

 

Yakınlardaki Büyücülerden gelen üç büyü saldırısı Nie Yan’a isabet etti. Ancak Tanrının Yargıcının etkisi sayesinde hiçbiri Nie Yan’a hasar veremedi.

 

Ananı avradını! Büyüye karşı bağışıklığı var!

 

Cılız Tilki hızla yeni emirleri verdi. “Yay ve arbaletlerinizi kullanın! Savaşçılar, saldırıya geçin!

 

Hırsızlar yay ve arbaletlerini çıkarıp Nie Yan’a oklarını fırlattılar.

 

Nie Yan okları karşıladıktan sonra hançerini bir kez daha savurdu.

−250

 

Hırsızın üzerinden yeni bir hasar değeri fırladı.

 

Bu seferki bir kritik vuruştu! Hırsız anında yere yığıldı.

 

Bu sekizinci… Nie Yan statü çubuğuna baktı. Daha fazla kişi öldürdükçe PK statüsünü belirten kırmızı renk de daha koyu tonlara doğru kayıyordu. Hatta eflatun renginde bazı kısımlar görmek de mümkündü.

 

Fakat ondan vahim durumda olanlar da vardı. Tang Yao ve Alacakaranlığın isimleri çoktan eflatun rengine geçmiş ve zamanla siyaha dönüşüyordu.

 

Nie Yan takım penceresini açtı. Kendisi dışında beş kişi hayattaydı: Tang Yao, Alacakaranlık, Yao Yao, Aykız ve Yu Lan. Bai Kaishui öncü olduğundan düşmanın hasarı en çok ona yoğunlaşmıştı. En fazla bu kadar dayanabilmişti. Kalan altı kişinin de bir ayağı çukurdaydı.

 

Ve hala 200’ün üzerinde düşman vardı. Sonu gelmez dalgalar gibi dört bir yandan üzerlerine akın ediyorlardı!

 

Nie Yan kararını verdi. Hayatta kalmak istiyorlarsa, Tang Yao’nun Esrar Perisine kendini patlatma talimatı vermeleri ve patlamayla yol açmaları gerekiyordu.

 

Geberin!” Tang Yao avazı çıktığınca bağırdı. Bir an bile büyü yapmayı kesmemişti. Şu anda canı iki haneli sayılara kadar düşmüştü. Nie Yan hızla onun yanına gidip bandaj uygulayarak Tang Yao’nun canını tazelemeye koyuldu.

+20, +20, +20...

 

Muzaffer Dönüşün saldırıları sonucu Esrar Perisinin canı tükenmek üzereydi.

 

Elveda dostum…!” Tang Yao’nun gözlerinden yaşlar süzüldü. Bu onun ilk hizmetkarıydı. Onun yok oluşunu görmek istemiyordu.

 

Yoldaşlar, bugün kana boyanacağız!” Ansızın duyulan bu ses, savaş meydanını titretmiş, herkesin dikkatini üstüne çekmişti.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr