Bölüm 132: Dayanılmaz Zorbalık

avatar
4851 42

Rebirth of the Thief Who Roamed the World - Bölüm 132: Dayanılmaz Zorbalık


 

Nie Yan’a hızlı demek yetersiz kalıyordu. Tek bir hareketle Parıltı Tozunu fırlatıp Gece Gölgesinin arkasına geçmişti.

 

Yıllar boyu biriktirdiği Hırsız tecrübesi sayesinde, Nie Yan nasıl ölümcül bir darbe vurabileceğini biliyordu. İlki kitle kontrolüydü. Yani düşmanı sersemleterek, kör ederek veya bunlara benzer bir şey yaparak etkisiz hale getirmek. İkincisi ise hızdı. Düşmanın kaçamayacağı kadar hızlı hareket etmek.

 

Gece Gölgesinin arkasına geçtikten sonra, Şok Darbesi ile onu sersemletmişti.

 

İşte o zaman, bu Hırsızın Muzaffer Dönüş üyesi olduğunu anlamıştı. “Yine bunlar…” Siyah deri zırhın tasarımından, Nie Yan bunun Siyah Kanat Seti olduğunu anladı. Şu anda bir Hırsızın kullanabileceği en iyi set buydu. “Loncadaki sıralaması hayli yüksek olsa gerek.

 

Loncada ne kadar yüksek konumda, savaş kabiliyeti ne kadar gelişmiş veya diğer VRMMOlarda ne kadar tecrübeli olursa olsun, yine de Nie Yan’a rakip olamazdı!

 

Kendisine gizlice saldırmaya çalışan birine karşı nazik davranmayacaktı. Fakat, Gece Gölgesinin işini bitiremeden, gökyüzünde kendisine doğru gelen bir ateş topu belirdi.

 

Esrarlı Alev Patlaması!

 

Lanet olsun! Yalnız değilmiş! Nie Yan alarm durumuna geçti. Gece Gölgesine saldırısına devam ederse, kavurucu bir patlamaya maruz kalacaktı. Takım arkadaşları araya girdiğine göre, Gece Gölgesini öldürmek artık bir hayal olmuştu. Yuvarlanarak Esrarlı Alev Patlamasından kaçındı. Tam o anda büyünün geldiği yöne bakıp, büyü hazırlığını tamamlamak üzere olan bir Esrarlı Büyücü gördü. Yuvarlanırken Cesaret Kırıcı Çığlık ile vuruldu.

 

Dengesini yeniden kazandığında, statü çubuğunda bir zayıflatma belirdi: saldırı -%30, 20 saniye. Saldırı gücü bu kadar düşmüşken, Gece Gölgesini öldürebilecek kadar güçlü bir saldırı çıkaramazdı.

 

Durum kötü!

 

Şu anda saldırı gücünün düşmesi, onu en son endişelendiren şeydi. Zombi Kralı ağdan kurtulmuş, arkadan yaklaşmaya başlamıştı. Bu sırada, Kırılmaz Savunma Seti giyen bir Vahşi, başka bir yönden üzerine geliyordu.

 

Zombi Kralı öfkeyle kükreyip kanlı pençesini savurdu.

 

Bakalım bundan nasıl kurtulacaksın!” Gizli Kılıç’a göre, Nie Yan çoktan ölü bir adamdı.

 

Üçe karşı bir bu durum, Nie Yan için zorlayıcıydı. Artı, birlikte çalışmalarına bakılacak olursa, karşısında kolay rakipler yoktu. Üstüne bir de Zombi Kralı vardı. Düşmanları Zombi Kralına saldırmadığı sürece, yaratığın aggrosu tamamen Nie Yan’a odaklıydı.

 

Kelimenin tam anlamıyla köşeye sıkışmıştı!

 

Bütün bunlar yetmezmiş gibi, Gece Gölgesi de körlükten kurtulmuştu.

 

Kaçmasına izin vermeyin! Lonca liderinin öldürmemizi istediği Nirvana Alevi bu!” Gece Gölgesi, henüz korkusunu yenememişti. Mandalina ve Gizli Kılıç zamanında varmasaydı, şimdiye ölmüştü.

 

Muzaffer Dönüş ile son karşılaşmalarında, Nie Yan Kızıl Alev adlı bir oyuncuyu öldürmüştü. Bu kişi loncanın ana zindan takımında yer alan, üst düzey bir üyeydi. Adı sanı bilinmeyen biri tarafından öldürülmesinin üstüne, suçluyu ellerinden kaçırmışlardı. Bu durum, loncanın yüzüne inen sert bir tokat gibiydi! Haliyle, Muzaffer Dönüş lonca lideri Gök Kıran, suçlunun başına cömert bir ödül koymuştu. Gök Kıran’ın doğası böyleydi. Kendi arzularını, sonuçlarını umursamadan takip eder, yaptığı çirkin işlerden rahatsızlık duymazdı. Onun planlarının önünde kimse duramazdı.

 

Anlaşıldı! Merak etme, kaçması mümkün değil.” Gizli Kılıç, Öncü Akın ile büyük kılıcını Nie Yan’a savurdu.

 

Düşmanın pususuna düşen Nie Yan, Zombi Kralını onlara bırakmak istemese de, elinden bir şey gelmezdi. Şimdilik geri çekilmeliydi. Hayatı her şeyden önemliydi. Hayatta olduğu sürece sonraki hamlesini kurgulayabilirdi. Gölge Valsini etkinleştirip gözden kayboldu. Beceriden kazandığı hız artırımı ile araya mesafe koymayı başarmıştı.

 

Gizli Kılıç, Nie Yan’ın birden bire kaybolmasını beklemiyordu. Kılıcı hedefine ulaşacağı zaman Nie Yan çoktan oradan uzaklaşmıştı. Doğal olarak onun saldırısı da boşa gitmişti.

 

Dikkatli olun, kamuflaja girdi!

 

Çok hızlı. Onu durdurmayı beceremedim!” Gece Gölgesi son derece gergindi. Nie Yan gibi usta bir oyuncu karşısında olmak onu heyecanlandırıyor, aynı zamanda da korkutuyordu.

 

Kışkırtma!

 

Zombi Kralının aggrosunu çeken Gizli Kılıç, Hayat Gerçeklemesini etkinleştirdi. Beceriyle birlikte canı 300, savunması 26, Zehir Direnci 13 artarak, Zombi Kralına dayanacak hale geldi.

 

Gözünüzü dört açın. Pusuya düşmeyin.

 

Rahat ol. Buraya tekrar gelmez. Zombi Kralı bizimdir!” Gizli Kılıç kendinden emindi. Şu anki haliyle Nie Yan’dan korkmasına gerek olmadığını düşünüyordu.

 

Şehrin dışında bir Savaşçıyla karşılaştıklarında, Hırsızlar genellikle geri adım atarlardı. Sonuçta Savaşçılara karşı etkili değillerdi. Canları ve savunmaları çok daha yüksek olduğundan, Hırsızlar, Savaşçılara yeteri kadar hasar veremezlerdi. Öte yandan, Savaşçının saldırıları, Hırsızın deri zırhını kolaylıkla delebilirdi.

 

Bu yüzden Hırsızlar, kumaş zırh kullanan Büyücüleri hedef alırlardı.

 

Hayat Gerçeklemesi ile Gizli Kılıç’ın canı, savunma ve diğer özellikleri fırlama yaptı. Şu anki halinde ona saldıran Hırsız, canına susamış demekti. Güçlünün zayıfa tepeden bakması tam olarak buydu! O Hırsızın on beş saniye boyunca kendisine saldırmasına müsaade etse bile, canı azalmazdı.

 

Savaş halindeyken on beş saniyede pek çok şey olabilirdi. Mesela bir Sinir Yırtığı, Nie Yan’ı sakat bırakabilirdi.

 

Gizli Kılıç’ın aggroyu üzerine aldığını gören Gece Gölgesi, savaşa katılıp Zombi Kralına saldırmaya başladı. Ancak, Gizli Kılıç kadar rahat olamıyordu. Nie Yan gözden kaybolmuş olsa da, içindeki tehlike hissinden kurtulamıyordu.

 

Bu sırada Mandalina da Zombi Kralına büyüleriyle saldırıyordu. Her bir büyüsü, yüzün üzerinde hasar veriyor, yaratığın canını hızla eritiyordu.

 

Nie Yan kaşlarını çattı. Esrarlı Büyücünün verdiği hasar gerçekten de yüksekti.

 

Panzehir için!

 

Var gücünüzle saldırın! Öldü ölecek!” Gizli Kılıç heyecanla bağırdı. Elit sınıf bir yaratığı fazla uğraşmadan öldürebildikleri için şanslı sayılırlardı.

 

Zombi Kralını hiçbir şey olmamış gibi çalacak kadar ahlaksızlardı.

 

Nie Yan bu durum karşısında öfkelenmişti. O kadar çabalayıp canını azalttığı Zombi Kralı, başkaları tarafından öldürülmek üzereydi. Becerilerinin bazılarını gelecek zamanlara saklamayı düşünüyordu ama, yaşananlar onun tahammül sınırlarını çoktan aşmıştı!

 

Beceri çubuğunu kontrol ettikten sonra Esrarlı Büyücüye yaklaştı. Hasarı çok yüksek olduğundan önce onu saf dışı bırakacaktı. Onu öldürdükten sonra Gece Gölgesi ve Gizli Kılıç ile ilgilenmek çok daha kolaydı.

 

Mandalina, dikkatli ol.” Gece Gölgesi takım arkadaşını ikaz etti. Nie Yan’ın etrafta olabileceği düşüncesi ile hala diken üstündeydi. Çok güçlüydü, loncanın en iyi Hırsızlarından bile güçlüydü!

 

Mandalina’nın kendine güveni tamdı. “Telaşa gerek yok. Altı üstü bir Hırsız. Bu küçük bayan yüzlercesini öldürmemiş olabilir. Fakat onlarcasını öldürdüğümü rahatlıkla söyleyebilirim!

 

Ondan gelen cevapla, Gece Gölgesinin telaşı azaldı. Gereksiz evham yapmış olabileceğini düşünüyordu. Neticede Mandalina, yetenekleri ile tüm loncada ilk üç arasına girebilmiş biriydi. Oyun sezgisi kusursuzdu ve oyundaki en iyi Esrarlı Büyücü ekipmanlarına sahipti. Yani oyunda onun karşısında duracak kişilerin sayısı oldukça azdı.

 

Yine de tedbiri elden bırakma. O Hırsızın garip becerileri var. Bir anlık dikkatsizlik yüzünden başarısız olmayı göze alamayız.

 

Tamam, anladım. Mızmızlanmayı bırak artık!” Mandalina Keskin Algıyı etkinleştirip etrafına bakındı.

 

O anda Nie Yan, elinde hazır bulundurduğu Ağ Parşömenini etkinleştirdi. Gökyüzünde beliren ağ, Mandalina’nın üzerine düşüp, onu tutsak etti. Büyücülerin dönüşüm büyülerine karşı bağışıklıkları vardı. Koyun Dönüşüm Parşömeni kullansaydı, büyü etkisiz kılınabilirdi. Bu yüzden Ağ Parşömeni kullanmayı tercih etmişti.

 

Ağın görevini yerine getirdiğini gören Nie Yan, elinde hançeriyle koşmaya başladı.

 

Ağ oyuncunun hareket etmesini engelliyor olsa da, büyü yapmasına mani olamazdı. Nie Yan bunu aklında bulunduruyordu.

 

Nie Yan yaklaşıp Şok Darbesi ile rakibini etkisiz hale getirmeye niyetlendi. Başarılı olduğu takdirde, düşmanını kolaylıkla öldürebilirdi!

 

Ancak o daha yaklaşamadan, Mandalina asasını sallayıp İtici büyüsü yapmıştı!

 

Nie Yan, rakibi ile aralarında oluşan görünmez bir koruyucu bariyer tarafından geri itildiğini hissetti. Asasını yeniden salladığında, göz alıcı büyü enerjisi, Mandalina’nın üzerinde toplanıyordu. Esrarlı Alev Patlaması büyüsünü hazırlıyordu!

 

Havada beliren ateş topu, Nie Yan’a fırlatıldı.

 

Kadın İtici büyüsünü biliyor! İtici, Hırsızların başını ağrıtan, oldukça nadir bir beceriydi. Hedefi beş saniye boyunca, kullanıcının on metre uzağında tutmaya yarıyordu.

 

Hedefine yaklaşamayan bir Hırsız, öldürücü becerilerini kullanamazdı. Büyücüler için hedef tahtası olmaktan başka ellerinden bir şey gelmezdi.

 

Nie Yan, yana yuvarlanarak büyüden sıyrıldı.

 

Mandalina, buraya odaklan! Önce Zombi Kralını öldür, sonra Hırsızla hep birlikte savaşırız!” Gizli Kılıç zor durumda kalmış olacak ki, telaşlı bir tonla bağırdı. Zombi Kralı hayatının son demlerini yaşarken, öfke durumuna girmişti ve saldırıları çok daha güçlü hale gelmişti. Zombi Kralını öldürebilirlerse, Nie Yan’ın hayatta kalma şansı olmazdı. Ne de olsa Mandalina, Hırsızlarla baş etmek için pek çok yönteme sahipti. Nie Yan’ı oyuncak etmek, onun için basit bir işti.

 

Mandalina, on metre geri itilmiş olan Nie Yan’a küçümseyici bir bakış attıktan sonra, Zombi Kralına büyü yağdırmayı sürdürdü. Şu anda Nie Yan’ın varlığını tamamen görmezden geliyordu.

 

Nie Yan ona yaklaşmak istiyorsa, birkaç saniye daha beklemesi gerekiyordu. Bu gerçekten büyük bir sorundu. Çünkü o zamana kadar çok sayıda kitle kontrol büyüsü hazırlayabilirdi.

 

Nie Yan’ın planında ilk olarak Mandalina’dan kurtulması gerekiyordu. Ardından Gece Gölgesi ve Gizli Kılıç ile ilgilenebilirdi. Ancak şu anda bunu yapacak kadar zamanı yoktu.

 

Muzaffer Dönüşün kaynaklarının büyük çoğunluğu elit takımlarına harcanıyordu. Mandalina, Gece Gölgesi ve Gizli Kılıç da elit takıma üyeydiler. Ekipmanları ve becerileri, Muzaffer Dönüşün gücünün ve sağlam temellerinin kanıtıydı.

 

Nie Yan’ın ekipmanları sağlam olsalar da, Cesaret Bölümü ve Özgürlük Bölümü’nün asıl faydaları, oyunun ileri aşamalarında ortaya çıkacaktı. Sulgatanın Çizmeleri ise fena bir ekipman değildi ama tek bir parçaydı. Ekipman karşılaştırmasında, onların genel ekipman kalitesi ve özellikleri, Sulgatanın Çizmelerine rağmen Nie Yan’ın ekipmanlarından üstündü.

 

Daha da kötüsü, üç kişiye karşı tek başınaydı! Arkasından kaplan gibi bakan Esrarlı Büyücü yüzünden, rahat hareket etmesi de mümkün değildi.

 

Birbirlerine karşı savaştıklarında Nie Yan, Mandalina’yı mağlup etmekte zorlanmazdı. Ancak bunu çok kısa bir sürede yapması gerekiyordu. Üstelik Zombi Kralı da öldürülmek üzereydi.

 

Nie Yan’ın gözünde, Zombi Kralı çalınır ve düşen ekipman düşmanın eline geçerse, yüzüne sert bir tokat yemiş gibi olurdu. Bu gurur meselesiydi. Avını düşmanına çaldırması gibi bir durum kabul edilemezdi!

 

Başka seçeneği kalmayan Nie Yan, bir Hız Parşömeni etkinleştirip Gizli Kılıç’a koştu. Anında aralarındaki mesafeyi kapattı. Lanet olsun! Vahşi olman umurumda değil! Biraz zırhın var diye seni öldüremeyeceğimi mi sandın?

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44266 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr