40.Bölüm: Eksiklikler

avatar
342 3

Rebels: İsyancılar - 40.Bölüm: Eksiklikler


Ella ile Sophia geldikten sonra Davin, onlarla birlikte ilçenin çıkışına doğru yöneldi. 


Ella onun danışmanı olmuştu ve onun sürekli yanında olması gerekiyordu. 


Sophia'yı yanına çağırmasının sebebi ise diğerlerine bir örnek oluşturması ve onların seçilmiş olmanın önemini bilmesini istenişti. 


Davin, Ella'ya baktı ve onunla konuştu. 


Davin: Louis'i ara ve gideceğimiz yön hakkında bilgi ver. 


Dedi ve ona ilk yapması gereken görevi verdi. 


Ella hemen Louis'i aradı ve ona gidecekleri yön hakkında bilgi verdi. 


Davin onun için çalışanlarla çok samimi olmak istemiyordu ve Louis ile bu aralar çok yakın olduğunu fark etti. 


Louis'e güveniyor olsada sonuçta o bir betaydı ve o zorla astı yaptığı biriydi. 


Bundan sonra iletişimi Ella üzerinden sağlamayı ve  Louis ile olan iletişimini azaltmaya karar vermişti. 


Nora ile Helena'ya güvenebilirdi ve şimdilik bu onun için yeterliydi. 


Diğer kızları artık saymıyordu bile. Sadece onlara verdiği sözü tutmak zorunda hissediyordu ve onların sorumluluğunu üstlenme kısmında elinden geleni yapacak olup, onların ihtiyaçlarını karşılayacaktı. 


Kızların hala kendilerini affettirmek için harekete geçmiş olmamaları ona yeterli cevabı veriyordu ve en azından ona ihanet etmeyeceklerinden emindi. 


Davin düşünmeyi bıraktı ve ilçenin dışında kuzeye doğru yürüdü. 


Davin: Ella yolumuz üzerinde en yakın turist çeken yeri bul. 


Dedi ve kontrol edecekleri ilk yeri seçmeyi Ella'ya bıraktı. 


Ella danışmanlık işini çok sevmiş görünüyordu ve hevesle Davin'in verdiği her görevi yerine getiriyordu. 


Ella telefonu çıkardı ve bir süre internette araştırma yaptı ve daha sonra Davin'le konuşmaya başladı. 


Ella: Alfa tam gittiğimiz yönde bir şelale var ve oldukça turist çeken bir yer. 


Dedi ve kararı Davin'e bıraktı. 


Davin: O zaman ilk durağımız orası ve Louis'e bir mesaj yazıp, gittiğimiz yeri söyle. Ayrıca ona kısa bir rapor yazıp, sana göndermesini iste. 


Dedi ve minyon Ella'nın mor gözlerine baktı. 


Ella minyon olduğunu bildiği için daha çok topuklu ayakkabı giymeyi tercih ediyor gibi görünüyordu ve bugün uzun bir yürüyüş yapacak olsalar bile topuklu ayakkabılarından vazgeçmemişti. 


Altında dizlerine kadar uzanan mor bir etek ve üstünde eteğiyle uyumlu kolları açık bir bluz giymişti. Güneşten korunmak için başına bir şapka takmış ve oldukça sevimli görünüyordu. 


Davin onun işine karışacak ve ona neden normal ayakkabı giymediğini soracak kadar sıkılmış değildi. 


Kızlarla birlikte Ella'nın yol tarifiyle şelaleye doğru yürüyorlardı. 


Davin'in şimdiki hedefi bir yer bulmak ve daha sonra yeterli paraları olduğunda o yere bir merkez üs kurmaktı. 


Tabi, çetenin faaliyetlerini daha hızlı yapabilmesi için bir çok eksik vardı telefon Davin bu eksiklerin oldukça farkındaydı. Bunlar şöyleydi: 


1. Üye eksikliği ( üniversiteye gidecek 40 kişi sayılmıyordu ve çetenin işleyişini sürdürebilmesi için daha çok üyeye ihtiyaç vardı. ) 


2. Düzen ve çete içinde yapılanma ( şuan herkes Davin'e bağlıydı ve düzenli işleyen bir çete koordinasyonu yoktu. ) 


3. Çetenin etkileşimini sağlayacak bir uygulama veya internet sitesi gibi bir oluşum. ( Sürekli telefondan konuşmak tehlike teşkil edebilirdi. ) 


4. Araç eksikliği ( Sürekli yürüyerek görev yapmak uygun değildi ve çetenin uygun bir araç filosu olması gerekiyordu. ) 


5. Gizlilik ve üye eğitimi ( Çete üyelerini eğitecek bir yapı ve onlara bilmeleri gereken her konuda eğitim verecek bir oluşum eksikti. ) 


Şimdilik bu konular en önemli olanlardı ve Davin kuracağı bölümler arasına, eğitimle alakalı bir bölüm kurmaya çoktan karar vermişti. 


Davin bu beş maddeyi aklına kazıdı ve şimdilik göreve odaklanmaya karar verdi. 


Kızlarla birlikte şelaleye gitmeleri yarım saat sürdü ve Ella çoktan nefes nefes kalmış ve ayakları ağrıyor gibiydi. 


Onun durumunu görsede Davin, görmemiş gibi davrandı ve onun durumuna göz yumdu. 


Ona yardım etmeye niyeti yoktu. Topuklu giymeye o karar vermişti ve kararının sorumluluğunu üstlenmesi gerekiyordu. 


Davin, Nora'ya baktı ve onun oldukça iyi olduğunu gördü. 


Sophia da oldukça iyi durumdaydı. 


Şelaleye geldiklerinde ilk gördükleri suyun yüksekten akıp, yerdeki akarsuya düşmesi ve suyun yerdeki akarsuya çarpması sonucu çıkan rahatlatıcı sesti. 


Ella hariç diğer iki kız manzaraya hayran kalmış ve gözlerini kapatıp, rahatlatıcı sesin keyfini çıkarıyorlardı. 


Ella'nın ayakları çok ağrıyor gibiydi ve manzaranın güzelliğine odaklanacak hali yok gibiydi. 


Davin ona yardım etmesede, ona akıl vermekte bir sorunu yoktu. 


Davin: Ayakkabılarını çıkar ve ayaklarını suya sok. 


Ella onu duyunca birden gözlerinden kıvılcım çaktı ve gözlerini kocaman açarak aydınlanmış gibi görünüyordu. 


Davin'e minnettarlıkla baktı ve hemen topuklularını çıkarıp, suya doğru koşmaya başladı. 


Diğer iki kız onun davranışına gülüyor ve Nora, Davin'den oldukça memnun görünüyordu. 


Ella'nın durumuna Nora da çok üzülmüştü ve Davin ona yardım etmediği için biraz kızgındı. 


Şimdi onun fikrini duyunca Nora, Davin'e sevgiyle bakıyor ve erkeğinden gurur duyuyor gibiydi. 


Davin onun davranışlarını fark etti ve içinden: 


Kadınlar çok garip yaratıklar. Hiç bir şey yapmadım ama benden oldukça memnun olmuş gibi görünüyor. 


Diye düşündü ve onun neden gurur duyduğunu merak ediyordu. 


Bu konuya çok takılmamaya karar verdi ve çevreye bakınmaya başladı. 


Davin: Ben suya dalacağım ve siz de şelalenin arkasında bir mağara var mı? Diye bakacaksınız anlaşıldı mı? 


Kızlar ona başını salladı ve anladıklarını ifade ediyorlardı. 


Davin akarsuya yaklaştı ve şelalenin düştüğü yerin oldukça derin olduğunu suyun renginden anlayabiliyordu. 


Ella oraya ayaklarını sokmuş ve yüzünde tatmin edici bir ifadeyle gözlerini kapamıştı. 


Davin t-shirtünü ve pantolonunu çıkarıp, Ella'nın oturduğu yerin yanına kıyafetlerini bıraktı. 


Davin: Kıyafetlerime sahip çık. 


Dedi ve o daha gözlerini açmadan çoktan suya atlamıştı. 


Ella onu duyunca gözlerini açtı ve yanında bulunan kıyafetlere baktı. 


Daha sonra bakışları suya yöneldi ve Davin'i havada suya balıklama düşerken gördü. Davin'in altında donundan başka bir şeyi olmadığını görünce şaşkına döndü. 


Hemen bakışlarını kaçırdı ve diğer kızlara bakmaya başladı. 


Nora, Davin'e yanakları kızarmış bir halde bakıyor ve Sophia gözlerini kapayarak, çok utanmış gibi görünüyordu. 


Ella, Nora'nın Davin ile ilişkisinin kesinlikle normal olmadığını anlaması için onu bu şekilde görmesi yetmişti. 


Bir şeyin suya çarpma sesi gelince tekrar bakışları akarsuya döndü ve Davin'in suyun yüzeyinden kaybolduğunu gördü. 


Yanındaki kıyafetlere baktı ve ayakları suda rahatlarken onları korumaktan başka çaresi yoktu. 


Diğer iki kız Davin'in suda kaybolmasıyla normale dönmüş ve görevlerine odaklanmaları gerektiğini biliyorlardı. 


İki hızlıca şelale suyunun düştüğü yere yaklaştı ve şelalenin arkasında açıklık olup olmadığını kontrol etmek istiyorlardı. 


Ama maalesef sonuç hüsrandı ve şelalenin arkasında hiç mağara yoktu. 


________ 


Davin suyun derinliklerine dalmış ve etrafına dikkatle bakıyordu. 


Burada yetimhanedeki gibi bir su altı mağarası olmasını olanaksız bulsada, dikkatli olmakta bir sorun görmüyordu. 


Bir süre suyun içinde gezindi ve her yeri didik didik aradı. Sonuç burada da hüsrandı ve su altında hiç mağara yoktu. 


Davin yüzeye yüzmeye ve su yüzeyine çıkmaya başladı. 


En azından biraz yüzmüş ve yüzmekten oldukça keyif almıştı. 


Yüzeye çıktı ve üç kızında ayaklarını suya sokarak, onun çıkmasını beklediğini gördü. 


Bugün bu yere turist gelmemiş gibi görünüyordu ve burada onlardan başka kimse yoktu. 


Belki saat çok erkendi veya bugün turistlerin bu yere gelmesinin zamanı değildi. 


Davin karaya yüzdü ve kızlara yaklaşmaya başladı. 


Onu gören Sophia ve Ella hemen ayaklarını sudan çıkardı. Birkaç adım geri çekilip, arkalarını döndüler ve Davin'in karaya çıkıp, kıyafetlerini giymesini bekliyorlardı. 


Nora hala ayakları suda olarak, Davin'e bakıyordu ve onun kıyafetlerini eline alıp, üstündeki tozu temizliyordu. 


Davin kenara geldi ve bir sıçramayla karaya ayakları üzerinde indi. 


Nora onun hareketinden etkilenmiş ve Davin'in bu bakar güçlü olduğunu bilmiyordu. 


Kenardan destek almadan sudan bu kadar yükseğe sıçramak oldukça güç gerektiriyordu ve Davin bu hareketi hiç zorlanmadan yapmış gibiydi. 


Davin ondan kıyafetlerini alıp, giyindi ve onu omuzlarından tutarak ayağa kaldırıp, dudaklarına bir öpücük kondurdu. 


Diğer kızlar yanlarında olduğu için Nora utanmıştı ve sessiz kalarak, Davin'e imalı gözlerle bakıyordu. 


Davin diğer iki kızın arkalarını döndüklerini zaten görmüştü ve Nora'yı öpmesinin nedeni de buydu. 


Nora'nın imalı bakışını görünce, ona göz kırptı ve ona belinden sarılarak, onun dudaklarına yapıştı. 


Öpüşmeleri sonucu illaki garip sesler çıkıyordu ve iki kız bu sesin nerden geldiği konusunda meraklanmaya başlıyorlardı. 


Bir süre sonra hala sesin geldiğini fark ettiklerinde artık meraklarına engel olamadılar ve birlikte arkalarını dönüp, sesin kaynağına baktılar. 


Kızlar gördüklerinden şaşkına dönmüş ve bilinçsizce bir çığlık atmışlardı. 


Davin, Nora'nın dilini emiyor ve elleriyle onun kalçalarını avuçlayarak, yoğuruyordu. 


Kızların çığlık attığını duyunca ikisi kendine gelmiş ve kızların onlara ağzı açık şekilde baktığını görmek için onlara dönmüşlerdi. 


Onların öpüştüklerini gördüklerini anlayınca Nora'nın utançtan yüzü kıpkırmızı olmuş ve Davin'in arkasına geçip, kızların bakışlarından saklanmıştı. 


Davin ise çok sakin davranıyor ve iki kıza neden çığlık attıklarını sorar gibi rahatsız bir ifade takınmıştı. 


Kızlar onun bakışlarını görünce kendilerine geldiler ve Davin'e yüzleri kızarmış bir halde, gözlerini kaçırarak bakıyorlardı. 


Davin: Görünüşe göre burada uygun bir yer yok. 15 dakika daha dinlenebilirsiniz ve daha sonra bir sonraki hedefimize yürüyeceğiz. Ve bir daha biz öpüşürken çığlık atmayın, işimiz yarım kaldı sizin yüzünüzden, hmp. 


Dedi ve rahatsız bir "hmp" sesi çıkardı. 


Kızlar onun pişkin davranışı karşısında tekrar şaşkına dönmüş ve bilinçsizce onu onaylayarak, başlarını aşağı yukarı sallamışlardı. 


Davin onlara dikkat etmeyi bıraktı ve arkasını dönerek, Nora'nın beline kollarını doladı. Onu kucağına alarak, ikisi de akarsuya ayaklarını sokacak şekilde yere oturdu ve Davin, Nora'nın alnına bir öpücük kondurdu. 


Nora başını Davin'in göğsüne saklamış ve diğer iki kıza bakmaktan kaçınıyordu. 


Kızlar Davin'in hareketini görünce utanıyorlardı ama sessiz kalarak onlarda suya yaklaşıp, tekrar ayaklarını suya soktular. 


Davin ile Nora'dan biraz uzakta oturmuşlar ve onlara garip bakışlar atıyorlardı. 


Nora'nın ne zaman Davin'le bu kadar yakınlaştığını bilmiyorlardı ve akıllarından birçok düşünce geçiyordu. 


Davin onların ne düşündüklerini önemsemiyor olsada, Nora için bir onlara bir açıklama yapmaya karar verdi. 


Davin: Bana o bakışları göstermeyin. Nora'yı kesinlikle benimle yakınlaşması için kontrol etmedim ve o kendi isteğiyle benimle birlikte oldu. 


Dedi ve onlara dikkat etmeyi bırakıp, Nora'nın saçlarına yüzünü gömdü. Onun kokusunu içine çekerken, suyun ayaklarına getirdiği serinliğin keyfini çıkardı. 


Nora onu duyunca daha çok utanmış gibiydi ve yüzünü gizlemek için Davin'e daha çok yakınlaşmıştı. 


Kızlar onu duyunca ve Nora'nın hareketlerini görünce ikna olmuş gibiydi. Davin'in yakışıklı yüzüne baktılar ve onun sözlerine daha çok ikna olmuş hissediyorlardı. 


Birden Ella'nın telefonundan bildirim sesi geldi. Ella telefonunu eline aldı ve Louis'ten mesaj geldiğini gördü. 


Mesaja bir göz gezdirdi ve daha sonra Davin'e seslendi. 


Ella: Alfa, Louis'ten mesaj geldi ve istediğiniz rapor özeti gibi görünüyor. 


Davin gözlerini açtı ve ona baktı. 


Davin: Mesajı oku ve bana konuyu özetle. 


Dedi. Bir danışmanın işi sadece emir almak değildi ve yapması gereken birçok görevi vardı. 


Davin'e zaman kazandırmak için özet hazırlamak bu görevlerinden biri olarak sayılabilirdi. 


Davin'in isteğini duyunca Ella, mesajı dikkatlice okumaya ve okuduklarını anladığından emin olmak için çok çaba harcamaya başladı.

_________






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44731 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr