34.Bölüm: Gizli Niyetler

avatar
416 2

Rebels: İsyancılar - 34.Bölüm: Gizli Niyetler


Davin ile Nora bir süre sarılmaya devam ettiler ve vücutlarından gelen sıcaklığın tadını çıkardılar. 


Çevrede görev yapan betalar çoktan onları fark etmiş ve gizlice Davin'e imalı gözlerle bakıyorlardı. 


Davin'in Nora'yı nasıl elde ettiklerini bilmiyorlardı ama onların bu kadar hızlı yakınlaşmış olmalarından dolayı içlerinde bir kuşku oluşmuştu. 


Bu düşüncelerini Davin'e söyleyip, kuşkularının doğru olup olmadığını öğrenecek cesaretleri yoktu ve sadece onlara gizlice bakıp, kendi içlerinden tahmin yürütebilirlerdi. 


Davin ile Nora uzun bir süre sarıldılar. Nora çevredekilerin kaçamak bakışlarını hissetmiş ve Davin'i kendinden uzaklaştırıp, utanarak yanakları kızarmıştı. 


Nora: Bu kadar yeter tamam mı? Herkes bize bakıyor ve bana açık alanda dokunmayacağın konusunda anlaşmıştık değil mi? 


Dedi ve Davin'e kızarmış yüzüyle inatla bakıyordu. 


Onun inatçı ve aynı zamanda utanmış ifadesini gören Davin, bu kızın sevimli olmak için mi doğduğunu merak ediyordu. 


Davin: Tamam güzelim, nasıl istersen öyle olsun. Akşam olmasına az kaldı ve senin tamamlaman gereken bir görevin var değil mi? 


Dedi ve cep telefonunun ekranından saatine baktı. Kızlarla çok zaman geçirmiş ve saat 19.00pm olmuştu. 


Onun hatırlatması sayesinde Nora, tamamlaması gereken bir görevi olduğu aklına geldi. Davin'le geçirdiği zaman boyunca görevi aklından çıkmış ve tamamen onun hakkında düşünmeye odaklanmıştı. 


Nora: Ahh, senin yüzünden görevimi unuttum ve kesin azarlanacağım. 


Davin gülümsedi ve ona doğru bir elini uzatıp, onu burnundan dürttü. 


Davin: Aptal, senin patronun ben değil miyim? Seni kim azarlayacak ki? 


Onun itmesiyle acıyan burnunu tutan Nora, onu duyunca bir aydınlanma yaşamış gibi gözleri parlıyordu. İçinden: 


O haklı değil mi? Sonuçta artık onun kadını olmayı kabul ettim ve görevi biraz savsakladım diye bana kızmaz değil mi? Zaten buna neden olan suçluda kendisi, hmp. 


Diye düşündü ve bir "hmp" sesi çıkardı. 


Davin onun sessiz kalışına, düşünceli yüzüne bakıp ve onun homurdanmasını duyunca kahkahaya boğuldu. 


Davin: Sevimli olmayı bırak demedim mi? Yoksa seni cezalandırmam mı gerekiyor? 


Diye ona biraz şehvetli gözlerle baktı. 


Nora düşünmesini bitirince ve onu duyunca, onun neden bahsettiğini ilk başta anlamamıştı. Bir süre düşününce onun neyi ima ettiğini anlayıp, çevresine bakınıyordu. Davin'in bu kadar yanlış anlaşılmaya müsait konuşmasını herkesin duyacağından korkuyordu. 


Kimsenin onlara bakmadığından emin olunca Davin'e biraz kızgın bir bakışla bakmaya döndü. 


Nora: Sözünü tut tamam mı? Ve daha fazla beni rahatsız etme, tamamlamam gereken bir görevim var. Hadi git ve bir şeylerle oyalanmaya çalış lütfen. 


Dedi ve biraz kızgın, biraz yalvarırcasına bir ses tonuyla onu ikna etmeye çalıştı. 


Davin'in yardımıyla görevini tamamlayamasa bile bir sorun olmayacağını biliyordu ama elinden geleni yapıp, çetede istediği konumu kendi başarılarıyla elde etmek istiyordu. 


Onun konuşmasını duyan Davin, onun gözlerinde ki kararlı bakışı gördü ve yüzünde bir gülümseme oluştu. 


Davin: Nasıl istersen öyle olsun güzellik.

Unutma, görevin bitmesine yalnızca 1 saat kaldı ve 1 saat sonra topladığın raporu sunmanı merakla bekliyor olacağım. 


Dedi ve hızlı hareket ederek, Nora'nın dudağından hızlı bir öpücük alıp, kızın yanından ayrıldı. 


Davin'in öpücüğünü dudaklarında hissedince Nora, derin bir iç çekti ve yanakları kızararak, içinden: 


Sözde bana açık alanda dokunmayacaktı öyle mi? Huh, kendimi bu durumlara karşı hazırlasam daha iyi olacak gibi. 


Diye düşünüyordu. 


Davin'in onun yanından gitmesiyle, görev hakkında gelişmeleri, görev hakkında sorunları ve görev hakkında bildirmeleri gereken konuları betalar, Nora'ya aktarmak için hızlıca onun etrafına toplanmışlardı. 


Nora neye uğradığını şaşırmış ve her yönden gelen seslerle aklı allak bullak olmuştu. Daha fazla bu duruma dayanamadı ve öfkeyle betalara bağırdı. 


Nora: Durun. Sizin sorunuz ne? Hep bir ağızdan konuşurken sizi anlamamı nasıl bekliyorsunuz, aptal falan mısınız? 


Diye onlara sesini yükselterek, öfkeyle bakarak ve onlara çok kızmış gibi görünüyordu.



Onun çevresini saran bütün betalar, onun öfkesiyle karşı karşıya kalınca sessizleştiler ve onun etrafından dağılarak, bilgilerini sunmak için düzenli bir sıra oluşturdular. 


Davin bu durumu uzaklardan bir yerden izliyordu ve başını onaylarcasına aşağı yukarı sallıyordu. 


Davin: Sevimli tarafının yanı sıra, vahşi bir tarafı da var öyle mi? Nedense bu kızı gittikçe daha çok seviyorum. 


Dedi ve kendi kendine gülmeye başladı. 


Nora durumun gelişmesinden memnun kaldı ve herkesi sakince dinlemek için zaman ayırmaya başladı. 


Betaların buldukları bilgileri bir yandan dinlerken, diğer yandan not ediyor ve işine yaracak bilgileri akşam raporunda sunmak istiyordu. 


Bir süre sonra Louis'de geldi ve Nora'nın biraz nefes alması için ona yardım eli uzattı. 


Louis kızları otel odalarına bırakmış ve onarla, Davin arasında olan sorunu öğrenmişti. 


_____________ 


Davin'in emriyle Louis, kızları kalacakları otel odalarına götürüyordu. 


Louis, Davin ile kızlar arasında bir sorun olduğunu çoktan fark etmişti ama sorunun ne olduğunu bilmiyordu. 


Davin'in birden kızlara soğuk davranmaya başladığını ve kızların sessizce onu takip ettiklerini görmüştü. 


Sorunun ne olduğunu merak ediyordu ve Davin'e ne olduğunu soramayacağına göre kızlara sormaya karar verdi. 


Louis: Hanımlar, Alfa ile aranızda bir sorun mu var? Size yardımcı olabileceğim bir şey var mı? 


Diye kızlara merakını uyandıran soruyu sordu. 


Kızlar onu duyduklarında sessiz kalmaya devam ettiler ve sanki ona cevap vermek istemiyorlardı. 


Louis: Konuşmak istemiyorsanız sizi zorlayamam ama belki sorunun ne olduğunu anlatırsanız, size bir erkek tavsiyesi verebilirim ne dersiniz? 


Diye onları ikna etmeye ve sorunun ne olduğunu bulmaya kararlı görünüyordu. 


Bu seferki konuşması kızların ilgisini çekmişti ve belki sorunu çözmek için bir erkekten tavsiye almanın işe yarayabileceğini düşünüyorlardı. 


Lucy: Kısaca anlatacak olursak, Davin yetimhaneden beri bizimle ilişki kurmak için büyümemizi bekliyordu ama biz onu üniversiteyi bitirene kadar beklemesi için zorladık. Şimdi onun ne düşündüğünü bilmiyoruz ama bizden gittikçe uzaklaşıyor. 


Dedi ve Louis'e tüm bunları anlatırken utanıp, ona bakmaktan kaçınıyordu. 


Sorunun başlangıç nedenini duyunca Louis, kafasında bir çok çarkın yerine oturduğunu hissetti. 


Louis: Peki, neden Alfa'nın kadını olmak istemiyorsunuz ve onunla ilişkiye girmekten kaçınıyorsunuz? Eminim Alfa'yı beklemesi için zorladığınızda, aklına gelen ilk soru buna benzer olmuştur. 


Diye biraz emin bir ses tonuyla konuştu ve onlara fırsat vermeden konuşmaya devam etti. 


Louis: Fark ettiniz değil mi? Belki Alfa'nın kadını olarak lüks içinde yaşayabilirsiniz ama hiç bir zaman normal insanlar gibi mutlu bir aile hayatınız olmayacak. Belki de onunla birlikte olursanız çok mutlu da olabilirsiniz. Bu iki düşünce arasında kararsız kaldınız değil mi? 


Diye konuşmaya devam etti ve onları soru yağmuruna tutmuş gibiydi. 


Onun konuşmasını ve sorularını duyan kızlar, onların kararsız olmalarının nedenini fark etmiş gibiydiler. 


Gelecekten endişe duyuyorlardı. Davin'in normal birisi olmadığını biliyorlardı ve gelecekte birçok sorunlu olaya ya katılmış ya da sorunun yaratıcısı olacağını biliyorlardı. 


Huzursuzdular ve kararsız oldukları bu dönemde, onunla yakın bir ilişki başlatmak istemiyorlardı. 


Louis sayesinde kızlar kendi içlerinde cevap bulmuşlardı ve ona minnettar gözlerle bakıyorlardı. 


Misty: Teşekkürler Louis. Peki, sence ne yapmalıyız. 


Dedi ve bu soruya da cevap bulabileceklerini umarak Louis'e bakıyordu. 


Louis kızların Davin'i gerçekten sevip sevmediğini anlayamamıştı. Çeteye ve Davin'e ihanet edemeyecek olsada, düşüncelerini başkalarıyla paylaşmayı yasaklayan bir kural yoktu. 


Louis: Sizle açık konuşacağım kızlar. Biliyorsunuz bu zamana kadar aynı sınıfta okuduk ve hepimiz sınıf arkadaşıyız. Bu yüzden sizi gerçekten önemsiyorum ve sizin için yanlış olan bir karar almanızı istemem. Bence yol yakınken Alfa ile yolları ayırmalısınız. Hepiniz çok güzel kızlarsınız ve normal bir aile kurup, çocuklarınızı büyütecek sevgi dolu bir baba bulabilirsiniz.

Benim size tavsiyem bu ve kararı vermek size kalmış. Önemli olan soru şu: 


Alfa'yı gerçekten seviyor musunuz? Ve onun için her türlü zorluğa katlanabilir misiniz? 


Bu soruya kendi içinizde cevap bulun ve unutmayın siz beta değilsiniz. Bizim gibi onun emirlerine koşulsuz uymanıza gerek yok ve isterseniz ondan kaçmanız çok zor olmaz. Benim diyeceklerim bu kadar ve bu konuştuklarımızın aramızda kalacağını umuyorum tamam mı? 


Dedi ve kızlara nazik bir şekilde bakıyordu. Onları umursadığını ve onun için bu kadar çok konuşarak, kendisini tehlikeye attığını bilmelerini istiyor gibiydi. 


Onun konuşmasından ve bakışlarından kızlar çok etkilenmişti. Louis'in onları bu kadar önemsediğini bilmiyorlardı. Bu söyledikleri Davin'in kulağına giderse neler olabileceğini tahmin edebiliyorlardı. 


Louis çok yakışıklı bir çocuktu ve yetimhanede oldukları zaman bile çok popüler birisiydi. İster okul başarısı, ister cana yakın tarafı ve ister karakteri açısından olsun, her yönüyle çok etkileyiciydi. 


Kızlar ona minnettar bir bakışla bakıyorlardı ve onun hakkındaki görüşleri olumlu yönde hızlıca gelişiyordu. 


Misty bir adım öne çıktı ve ona bakarak, konuşmaya başladı. 


Misty: İlgin için teşekkürler Louis. Bizi bu kadar umursadığını bilmiyorduk ve senin gibi bir arkadaşımız olduğunu bilmekten çok mutlu olduk. 


Dedi ve Louis'e nazik bir bakışla bakıyordu. 


Diğer kızlarda ona hak vermiş gibiydiler ve başlarını onaylarcasına aşağı yukarı sallıyorlardı. 


Kızlar ona nazik ve minnettar bakışlarla bakarken Louis, gizlice kızları boylandırıyordu. 


Davin'in bu üç kızı nasıl sevgilisi yaptığını her zaman merak etmişti. Kızlar çok güzel ve iyi huyluydular. Bir erkeğin üçünü de elde edebilmesi için özel bir çekiciliği olması gerektiğini her zaman düşünmüştü. 


Şimdi onlarla daha yakın olma fırsattı gelmişti ve şansını denemekten geri durmayacaktı. Nede olsa Davin, onun kızlarla yakınlaşmasını önleyecek bit kural koymamıştı. 


Louis: Siz gibi üç dünya güzeli kıza yardım etmek benim için bir zevk. Aslında bazen Alfa'nın size sahip olacak kadar şanlı olmasını kıskanıyorum. 


Dedi ve kızları övüp, onlara sahip olmanın çok şanslı bir olay olduğunu anlamalarını sağladı. 


Onun konuşmasını duyunca kızlar, utanmışlar ve yanakları kızarıp, ona güzel gözleriyle utanarak bakıyorlardı. 


Alice: İltifatın için teşekkürler Louis. Bugün bize çok yardımcı oldun ve artık seni arkadaşımız olarak görüyoruz. 


Dedi ve bir elini uzatıp, onunla el sıkışmak istediğini ifade etti. 


Louis hemen elini uzattı ve onun pamuktan daha yumuşak olan elini tuttu. 


Louis sadece merakını gidermek için kızlarda konuşmak istemişti ama sonuç onu çok farklı bir duruma düşürmüştü. Kabul etmeliydi ki bu sonuç onu çok memnun etmişti. 


Alice'in elinin yumuşaklığının keyfini çıkarırken, onun kızarmış yanaklarına bakıyordu. 


Onun sarı saçları, ela gözleri ve yanağındaki gamzesiyle çok güzel göründüğünü düşünüp, içinden ona karşı şehvet hissetmeye başlamıştı. 


Bir süre el sıkıştıktan sonra Alice, onun hala elini tuttuğunu ve bırakmaya niyeti olmadığını anlayıp, elini geri çekmişti. 


Louis'in neden elini bırakmadığı için şüpheyle ona bakıyor ve daha önce Davin'in gözüne gördüğü şehvetli bakışı, onun gözünde de görebiliyordu. 


Ne olduğunu anlayınca ona biraz öfkeyle baktı. 


Alice'in elini çekmesiyle ve onun gözlerine şüpheyle bakışını gören Louis, şehvetli bakışının onun tarafından yakalandığını anlamıştı. 


Louis: Alice lütfen beni yanlış anlama. Sadece çok güzel bir kadınsın ve erkek iç güdülerime engel olamadım tamam mı? Çok özür dilerim. Senin güzelliğinden etkilenip, kendi düşüncelerimde kaybolmamalıydım. 


Diye kendini açıklamaya çalışıp, gizlice onu övmeye devam etti. 


Alice onu duyunca sessiz kaldı ve yüzü daha çok kızarıp, bakışlarını gizlemek için ayak uçlarına bakmaya başlamıştı. 


Diğer kızlar onlar arasında yaşanan her şeyi gördü ve onlarında utanarak, yüzleri kızarmıştı. 


Birden Misty'de ona elini uzattı ve onunla el sıkışmak istediğini ifade etti. 


Louis bunu görünce çok mutlu olmuş ve hemen kendi elini uzatıp, bir başka yumuşaklık hissetme fırsatından zevk alıyordu. 


Misty: Teşekkürler ve bundan sonra arkadaşız tamam mı? 


Dedi ve onunla el sıkışmasının nedenini açıkladı. 


Louis bu sefer kendini kaybetmemiş ve onun elini bir süre sıktıktan sonra bırakıp, onunla konuşmaya başlamıştı. 


Louis: Size düşüncelerimi söylemekten başka bir yardımım olmadı ama senin gibi güzel bir kızla arkadaş olmayı çok isterim Misty. 


Dedi ve gizlice onu da övmeyi unutmadı. 


Bundan sonra aynı sahne Lucy ile yaşandı ve Louis onun yumuşak elini hissetme şansını yakaladı. 


El sıkışmaları bitince onu da gizlice övmüş ve güzelliğine hayran olduğunun farkına varmasını sağlamıştı. 


_______________ 


Davin'in bu olanlardan haberi yoktu ve uzak bir yerden, Louis ile Nora'nın çalışmasını memnuniyetle izliyordu.








Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44762 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr