7. Bölüm: Uzaysal Yüzük

avatar
340 2

Ölüm ve Yaşam - 7. Bölüm: Uzaysal Yüzük


Kısa bir süre sonra, dükkan sahibi gerekli belgeleri ve ruh kristallerini hazırlamayı bitirmişti.

"Tek yapmanız gereken, bu belgeleri imzalamak ve ruh kristallerinizi almak." Dedi dükkan sahibi.

"Daha sonra, resmen malikanenizi satmış olacaksınız." Diye konuşmaya devam etti.

"Hiç sorun değil."

Felix, masada duran bir kalemi aldı ve dükkan sahibinin imzalamasını istediği yerleri karaladı.

"Sanırım şimdi ruh kristallerimi alabilirim değil mi?"

Felix tüm belgeleri imzaladıktan sonra, dükkan sahibine baktı ve gülümsedi.

"Elbette, tüm ruh kristalleri bu uzaysal yüzüğünün içinde." Dedi dükkan sahibi ve Felix’e bir yüzük uzattı.

"Üzgünüm ancak bir uzaysal yüzüğüm yok."

Felix, içinde bir depolama alanı olan uzaysal yüzüklerini biliyordu ancak kendisinin böyle bir yüzüğü yoktu.

Babasının bir uzaysal yüzüğü olabilirdi ancak suikasta kurban gittikten sonra, katillerin onun uzaysal yüzüğünü de yanlarına aldığı görülüyordu.

Dükkan sahibi, Felix'in bir uzaysal yüzüğü olmadığını duyunca ne diyeceğini bilemedi.

Hangi tür soylunun bir uzaysal yüzüğü olmaz ki?

"Hehe, o halde lütfen bu uzaysal yüzüğünü bir hediye olarak kabul edin."

Dükkan sahibi, Felix'e bir uzaysal yüzük vererek, onunla yakın ilişki kurmaktan çekinmiyordu.

Owen ailesinin başına gelen talihsizliği daha önce bir yerlerden duymuştu ancak önünde duran bu genç adamın bir baron olduğu gerçeği değişmemişti.

Bir düşük derece uzaysal yüzük, yaklaşık 100 orta derece ruh kristaline karşılık geliyordu ve bu miktar onun gözden çıkarabileceği bir sayıydı.

"O halde kaba olacağım ve hediyenizi kabul edeceğim."

Felix, dükkan sahibi ile boş konmaktan kaçındı ve bazı nazik jestleri atlayarak, uzaysal yüzüğü almak için elini uzattı.

__________________________________________

Adı: Uzaysal Yüzük.

İşlev: Yüzüğün içinde "10m²" boş alan vardır ve bir şeyler taşımayı kolaylaştırır.

Kalite: Düşük.

__________________________________________

"Sorunsuz işbirliği için teşekkürler, benim artık gitmem gerekiyor."

Felix buraya gelmekte ki görevini tamamladıktan sonra, dükkan sahibi ile vedalaştı ve emlak dükkanından Paul ile birlikte ayrıldı.

Daha sonra satmış olduğu malikaneye döndü ve hizmetçilerin işine son verdi.

"Kaptan Paul, malikanede bulunan eşyaları taşımak için yeterli sayıda yük arabası alın. Ayrıca yük beygirlerinin yanı sıra, 21 tane savaş atı ve uzun süreli bir yolculuğa yetecek kadar gıda almanızı istiyorum."

Felix, Paul'a ondan yapmasını istediği şeyleri söyledi ve malikaneye girerek, kendi bavulunu toplamaya hazırlandı.

Paul ise Felix'in ona verdiği görevi tamamlamak için hemen harekete geçti.

Yanına dokuz muhafız aldı ve malikaneden uzaklaştı.

Geriye kalan on kişilik muhafız grubu ise Felix'i korumak için malikanede kalmaya devam etti.

Felix bir süre sonra, elinde bir bavul ile birlikte malikaneden çıktı ve dışarda nöbet tutan on kişilik muhafız grubunu gördü.

Tam onlara Paul'un nerede olduğunu soracakken, birkaç tane at arabasının tekerleklerinden gelen tıngırdama, at toynaklarının yere vurması sonucu oluşan sesler duydu ve başını sesin geldiği yöne çevirdi.

Felix, Paul'un dört yük arabası ve 21 savaş atı ile birlikte, onlara doğru geldiğini gördü.

"Harika zamanlama, bende tam senin nerde olduğunu soracaktım." Dedi Felix ve Paul ile konuştu.

"İstediklerimi yapmış olduğunu düşünüyorum, değil mi?" Diyen Felix, Paul ile konuşmaya devam etti.

"İki yük arabası gıda ile dolu ve diğer iki yük arabası, malikanenin içinde kalan eşyaların yüklenmesi için boş durumda. Bunun yanında, toplam 8 tane yük beygiri ve 21 tane savaş atı var."

Paul, Felix'e kısa bir özet verdi.

"Güzel, hemen malikanedeki eşyaları boş yük arabalarına yüklemeye başlayın."

Felix, Paul'un kısa özetini dinledikten sonra, memnun bir yüz ifadesi yaptı ve ona başka bir görev daha verdi.

"Anlaşıldı Baron Owen."

Paul, Felix'ten yeni görevini aldıktan sonra, muhafızları organize etmeye başladı ve malikanede kalan eşyaların kısa sürede, boş yük arabalarını doldurmasını sağladı.

"Gitmeye hazırız Baron Owen."

Paul, Felix'ten aldığı görevi tamamladıktan sonra, ona seslendi.

"Pekala, hadi gidelim. Bizi bekleyen uzun bir yolculuk var." Dedi Felix.

Felix bir savaş atının üstüne tırmandı ve atı kontrol etmek için elini yulara doğru uzattı.

Paul ve diğer muhafızlar da savaş atlarına bindi ve yük arabalarını çeken yük beygirlerinin eyerlerinden tutarak, onların hareket etmesini sağlıyorlardı.

Felix ve muhafızlarından oluşan konvoy, daha sonra Başkent Glory'nin Kuzeyinde bulunan çıkış kapısına yöneldi.







Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44445 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr