Bölüm 05- Parti

NON yazan art
avatar
352 0

NON - Bölüm 05- Parti


— AHHH ÇOK SIKILDIM.

Bunu duyan Asia, Akay’ı hiç umursamadan kağıt işlerini halletmeye devam etti.

— Hey… Asia hadi dışarıya çıkalım.

-Olmaz.

— Daha önce sana çok sıkıcı olduğunu söyleyen birisi olmuş muydu?

-Evet.

Akay uzandığı kanepeden doğrulup yüzünü ovuşturdu. Şu an da DeepBlue’da bulunan Asia’nın ofis odasındaydılar. Oda genel olarak sade ve şık bir tasarıma sahipti. En azından Akay’ın hoşuna gidiyordu. Kapıdan içeriye girdiğinizde tam karşınızda yer alacak şekilde yerleştirilmiş uzun bir çalışma masası, bu masanın önünde karşılıklı bir şekilde bulunan iki kırmızı kanepe vardı. Kanepeler çok rahat olduğu için Akay genelde kendi ofis odası yerine Asia’nın odasındaki kanepede uyumayı tercih ediyordu.

Asia elindeki kağıt yığınını masaya sertçe vurup yığını düzenledi. Daha sonra ise Akay’a bakarak konuşmaya başladı:

-Zaten senin işlerini de ben yapıyorum. O yüzden biraz saygılı ol. Ya da ne bileyim yardım falan et.

— AHH BACAĞIM! BACAĞIM KIRILDI GALİBA!

-Hıhı. Evet…

— Ama anlamadığım tek bir şey var. Kızım sen buranın sahibi sayılırsın neden bu saçma işlerle sürekli ilgileniyorsun?

-Salak mısın? Yoksa öyle mi davranıyorsun?

— Bazen çok kırıcı oluyorsun… Söylemek istedim sadece.

Asia elindeki kağıtları masanın üstüne bırakıp ayağa kalktı. Gerilerek:

-Ah bu arada Akay. DEGRES grubu iki gün sonrası için bir parti hazırlıyor.

— DEGRES mi? Cidden o yavşakların partisine mi katılacaksın?

-Yapabileceğim bir şey yok. Babam yapmamı söyledi. Yoksa bende çok hevesli değilim biliyorsun.

DEGRES bulundukları şehrin en büyük gruplarından birisiydi. DeepBlue ile son zamanlarda araları oldukça fazla açılmıştı. Bu yüzden partiye katılmaları büyük bir önem taşıyordu.

— O yaşlı bunak cidden… Hey Asia.

-Hm?

— Seninle gelmemi ister misin?

-Ha? Bu seferde bana mı yürüyorsun?

— Yok Allah korusun.

Asia masanın üzerinde duran bardağı alıp Akay’a fırlatmaya hazırlanırken kapı açıldı. İçeriye Reno girdi.

Reno, Akay’ı kanepenin arkasına saklanmış ve Asia’yı Elindeki bardakla görünce durumu anladı.

-Asia neden Akay’a sürekli işkence ediyorsun?

Bardak Reno’nun alnının çatında parçalandı.

.

.

.

— Hey Reno sence ne giymeliyim?

-Partiye gittiğinizi söylememiş miydin? O zaman seni çok sıkmayacak şeyler giymelisin.

— Öyle diyorsun…

-Bu arada… Neden benim evimdesin?

— Neden mi? Çünkü benim giyecek hiçbir şeyim yok. Sadece siyah gömlek pantolona sahibim.

- Ciddi misin sen. Ben hep aynı şeyi giydiğini sanmıştım.

— Cidden beni ne tür bir insan olarak görüyorsun sen?

-Düzenbaz, Dolandırıcı, Hain, Güvenilmez, Cimri-

Akay onun sözünü yarıda kesti:

— Tamam lan tamam gidiyorum!

Akay kapıdan çıkmak üzereyken Reno ona son anda seslendi:

-Bol şans.

Akay kapıyı kapattı.

— Teşekkürler.

Akay, Reno’nun arabasın önüne gelince durdu.

-Cidden bu boklavatın nesini beğeniyorsun sen ya?

Karşısında duran son model Mercedes’in içine oturdu.

-Cidden hiç rahat değil.

Akay küçüklüğünden beri sadece eski arabaları sürmüştü. Buna ek olarak kendisi tam bir JDM fanıydı.

Akay anahtarı kontağa taktı ve arabayı çalıştırdı. Üzerindeki kabanı araka koltuğa fırlatıp kravatını gevşetti.

— Neyse ya idare edeceğiz artık.

.

.

.

Akay ne olur ne olmaz diye Asia’yı almaya birkaç on dakika erken gitmişti. Yine de bu biraz fazlaydı.

Bir saate yakındır Asia’yı kapısının önünde bekliyordu. En sonunda dayanamayıp bağırmaya başladı:

— HADİ LAN HADİ! BİR SAATTE NELER YAPILIR BİLİYOR MUSUN LAN? ÇALDIĞIN ZAMANIMI GERİ VER!

En sonunda evin kapısı açıldı. İçeriden çıkan Asia’yı görünce Akay neredeyse kalpten gidecekti.

— Hay maşallah… Bu ne böyle…

Onu gören Asia gülümseyerek yanına geldi.

-Ağzını kapat suyu akıyor.

.

.

.

Arabada parti yerine gidinceye kadar hoş bir sohbet döndü. En sonunda arabadan indiler. Akay arabanın anahtarlarını valeye verdi.

Akay, Asia’ya baktı:

— Gidelim mi?

-Bi zahmet.

Asia gülümseyip Akay’ın koluna girdi.

Akay bozuntuya vermese de bir an kalpten gideceğini düşündü.

İçerisi dışarıdan bakıldığından daha büyüktü. İçeriye girince ilk olarak onları mekanın görevlileri karşıladı. İkilinin üzerindeki kabanları istediler.

Partinin yapılacağı alan oldukça büyüktü. Tavandan aşağıya iki adet devasa avize sarkıtılmıştı. Etrafta genel olarak beyaz ve sarının en lüks tonları hakimdi. Aynı şekilde dört adet uzun yemek masalarının üstü tam teçhizat donatılmıştı.

Daha sonra ise onları partideki kişilerin bakışları karşıladı. Genel olarak herkes Asia’ya bakıyordu. Kiminin elleri ceplerine gitmişti bile.

Akay kolundaki Asia’ya son bir defa daha baktı. Daha sonra ise dönüp ona bakan insanlara sırıttı.

-ASİAA!!!

Onlara doğru koşan bir kız gördü. Asia kadar olmasa da oldukça güzel bir kızdı. Onlara doğru koşan kızı gören Asia, Akay’ın kolundan çıkıp kıza doğru yürüdü.

İkili Akay’ın uzun olacağını düşündüğü bir sohbete başladılar. Akay onları beklemek yerine partideki masalardan birisine gidip kendine bir bardak şarap doldurdu. Bunları yaparken gözü sürekli Asia’daydı. Çünkü iki kızın çevresini yavaş yavaş erkekler sarmaya başlamıştı bile.

Elindeki şaraptan bir yudum alan Akay yüzünü buruşturdu.

— Eşek sidiği gibi bu ne böyle amına koyayım.

Elindeki bardakla Kızların yanına tekrardan gitti. Oluşan erkek kalabalığının içinden geçerek Asia’nın yanına dikildi. Onun ne yaptığını anlayan Asia tekrardan Akay’ın koluna girdi.

— Hadi beyler. Kış kış.

Onları gören çoğu kişi oradan ayrıldı. Birkaç kişi dışında kalabalık neredeyse dağılmıştı.

— Beni duymadınız mı?

-Sen mi? Sen kim oluyorsun ki?

Bunu söyleyen adam birkaç adım öne çıktı. Akay o kişinin yüzünü görünce hiç şaşırmadı. DEGRES grubunun varisi Leo Degres tam karşısında duruyordu.

— Bir kere de şaşırt be adam.

Leo tam anlamıyla bir yavşaktı gördü her kız yürür gecesini gündüzünü bar, pavyonda geçirirdi.

-Kes sesini sana fikrini soran mı oldu? Benim ilgilendiğim kişi yanınızda duran zarif hanımefendi.

Leo, Aniden Asia’nın elini tuttu. Daha sonra ise dizinin üstüne çöküp konuşmaya başladı.

-Ben Leo Degres. DEGRES grubunun varisi ve gel-

Leo’nun sözü Asia’dan gelen tokatla kesildi. Çocuk bu tokadı sindiremedi ve dengesini kaybedip düştü. Bunun üstüne Akay elinde kalan şarabı Leo’nun üstüne sırıtarak döktü.

-Sana elimi tutma iznini verdiğimi hatırlamıyorum.

Asia yerde yatan çocuğun karaciğerine sert bir tekme daha attı.

-Yerini bil köpek herif.

Leo zorla ayağa kalktı ve kalan gücüyle konuşmaya başladı:

-S- SİZ- BENİM KİM- OLDUĞUMU BİLİYOR MUSUNUZ LAN!

Çocuk sendeleyerek Akay’ın boynuna yapıştı.

-SENİ ÖLDÜRÜRÜM LAN!

Akay kimsenin göremeyeceği bir hızda Leo’ya sert bir yumruk geçirdi.

— Ah… Patron gene beni azarlayacak.

Akay ve Asia etrafını çevreleyen korumaları görünce yüzlerini hafif bir sırıtış aldı. Aynısı Asia’nın yanındaki kız için geçerli değildi.

Asia bacağındaki kemerde olan bir tabancayı çıkardı.

Akay ise cebinden muşta çıkarıp gard aldı.

— Denizde kum bizde dert bitmiyor amına koyayım.

.

.

.

Hepinize selamlar dostlar. Uzun bir süredir seriye yeni bölüm eklenmiyordu. Bunun sebebi benim üşengeçliğimdi. Aynı şekilde düzenli bir şekilde bölüm yükleme sözü veremiyorum çünkü kendime güvenmiyorum. Kısacası seriyi gerçekten sevip okuyan birileri varsa onlardan özür dilemek istiyorum. Elimden geldiğince yazıp yüklemeye devam edeceğim.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44365 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr