Ezreal'ın gözünün önünde yeni yetenekler belirdi. Lakin yeteneklerden sadece birini seçebileceği söyleyen bir şart konulmuştu. Ezreal bu yetenekleri ve kuralları kimin belirlediğini ve zihninin içinde kimin konuştuğunu merak ediyor olsada önündeki yetenekleri seçmek şu anlık daha cazip gelmişti. Sonuçta kimin verdiğinin bir önemi yoktu. Güçlenmesini sağlayacak herhangi bir yardımı memnuniyetle kabul ederdi.

'Lütfen Yeneteklerden Birini Seçiniz.'
• Şahin Gözler
• Bölge Haritası
• Varlık Silme
• Kan Banyosu

Ezreal yetenekleri tek tek inceledi. 

'Şahin gözler' kendisine 30 millik bir görüş mesafesi sağlarken hedef işareti denen bir özellikte ekliyordu. Herhangi bir hedef işaretlendiği vakit işaretleyen kişi 1000 mil mesafeye kadar işaretlediği hedefin varlığını hissedebiliyordu. Bölge haritası bulunduğu bölgenin yüz ölçümü, popülasyonu,nüfusu,coğrafi şekilleri,canlıların yaşadığı konumları ve seviyesi gibi bir çok özelliği beraberinde getiriyordu.                 

(  1mil=1.6km )

'Varlık Silme' kişinin varlığını tamamiyle ortadan kaldırabildiği gibi ilerleyen seviyelerde başkasının varlıklarını da gizleyebiliyordu. Suikastçiler için harika bir yetenekti lakin Ezreal suikastçi değildi.

'Kan Banyosu' ne kadar çok canlıyı katlederse kısa süreli güç artışı sağlıyordu. Bir ordu ile ya da bir canavar sürüsü ile karşılaştığında çok işlevli bir yetenek olsada bir Berserker yeteneği gibi görünüyordu.

Ezreal'ın gözleri zaten bir İblis Tanrısı'na aitti. Bu yüzden Bölge haritasını seçmeye karar verdi.
"Tebrikler 'Bölge Haritası' edindiniz. İlerleyen seviyelerinde keşfettiğiniz başka dünya ve evrenlerin de haritalarını edinebilirsiniz."

Bölge Haritası Sv 1(%0)

Ezreal başka Dünya ve Evrenler yazısını okuyunca heyecanlanmadan edemedi. Bölge Haritası diye fısıldadı ve gözünün önüne hologram şeklinde ormanın haritası ve bilgileri göründü. İnanılmaz kullanışlı bir yetenekti. Büyük gruplarla savaştığında yer şekillerinin avantajını kullanabilirdi. Ezreal yeteneğini test etmek amacı ile 'Bölge haritasını' kullandı.

ÖLÜM ORMANI
Nüfus : 172.332
Popülasyon:Sürüngenler,Omurgasızlar,Memeliler,Yırtıcılar,Ölümsüzler,Kara Elfler
Yüz Ölçümü : 37 km
Bitki Örtüsü : Ölü Tundra
Bölge Seviyesi : E- (Dünya üzerindeki ormanlar içerisinde)

Ezreal yeni yeteneği karşısında oldukça tatmin oldu. Şuan seviye 9'du. Her 5 seviyede bir yetenek seçme hakkı verildiğine dair çıkarımda bulundu. Kendisinin böyle bir sıkıntısı yoktu çünkü ustası yürüyen yetenek sayfası olarak nitelendirilebilirdi.  Zamanı geldiğinde daha çok yetenek öğreneceğine emindi.
Ezreal bölge'nin hükümdarına baktı. Bölge haritası yaşayan ırkların güç sıralamasınıda gösteriyordu. Tamamiyle kusursuz denilebilecek bir yetenekti.

Zirvede gördüğü yaratık '3 Başlı Anakonda' idi evrim geçirmiş bir sürüngendi. Bir daha evrim geçirirse bir ejderha türüne dönüşmesi çok olası görünüyordu. Ezreal bu ormanı kendi bölgesi yapmayı planladığı için yılanı avlamaya karar verdi. Tabii şuan ki gücüyle anakondayı avlaması yumurta ile taş parçalamak gibiydi fakat Alev kaplanını öldürmesi ve bir iskelet ordusuna sahip olması kendini besin zincirinin tepesinde olduğunu sanmasına sebep olmuştu.

Abaddon varisinin bir ders alması için sesini çıkarmadan Ezreal'ın hareketlerini gözlemliyordu. Gerçek dünyayı görmesi gerektiğini ve kendinden sayısız güçlü varlığın olduğunu kabul etmesi gerektiği kanısına varmıştı.

Ezreal şimdi, öldürmüş olduğu Alev kaplanının yanına gitti ve sayısız kılıç kesiği almış cesete küçümser bir tavırla baktı. Sonra kaplanın üzerinde diriltme büyüsü uygulamak için manasını aktardı. Ceset manasını bir karadelik gibi emdi. Bir kaplanı diriltmek için 230 manası gitmişti. Saçma derecede çok mana istediği için bu büyüyü askıya almaya karar verdi ve dirilttiği kaplanın üzerinde 'incele' kullandı.

Alev Kaplanı 
Tür : Ölümsüz
Sınıf : F
Sağlık Puanı : 116/116
Mana Puanı : 33/33
Güç : 51
Dayanıklılık : 38
Çeviklik : 22
Bilgelik : 0
Zeka : 11

-------Yetenekler --------
• Kara Alev Topu
• Demir Vücut

Ezreal yaratığın gücünün ve dayanıklılığın arttığını lakin çeviklik,zeka ve bilgelik gibi statların düştüğünü farketti.

Ezreal kaplanın üstüne oturdu ve ormanın kralının olduğu alana doğru ilerledi. Yılanın emrinde onlarca yaratık vardı. Resmen kendi krallığını kurmuştu. Lakin Ezreal'ın unuttuğu bir şey vardı. Dünya'sının standartlarına göre F seviye almış bir yaratık bu kadar güçlüyse kendi bölgesini kurmuş bir hükümdarın gücü nasıl olabilirdi ?

Hükümdarın bölgesine doğru ilerledikçe etraftaki hayvan sayısı artmaya başladı. Ezreal anlık bir tehlike duygusu ile irkildi ve kaplanı durdurdu. Karşısına devasa boyutta bir leopar çıktı. Leoparın türünü tanıyamadı ve 'incele' yeteneğini kullandı.

İsim : Dağ Yutan Leopar
Tür : Mutasyona Uğramış Kedigil
Sınıf : C- 
Sağlık Puanı : 166/246
Mana Puanı : 67/120
Güç : 76
Dayanıklılık : 83
Çeviklik : 72
Bilgelik : 44 
Zeka : 24

------Yetenekler-------
• Kükreme 
• Felç Etme
• Fırtına Saldırısı
• Deprem

14 metrelik bedeni görünce Ezreal düşünce yetisini kaybetti. Bu canavarı öldürmesinin hiçbir yolu yoktu. Devasa sırtında 1 metrelik bir deri parçası sarkıyordu. Yeşil asit parçası yarayı genişletmeye devam ederken leopar acı dolu bir biçimde kıvranıyordu.

İşin aslı leopar, anakondaya meydan okumuş ve sefil bir şekilde kaçmıştı.  Aldığı zehir sonrası yaşaması pek mümkün görünmüyordu. Leopar yaşadığı dehşet sonrası kendi bölgesine doğru kaçıyordu. Ezreal'ın yanında Şimşek gibi geçti ve Ezreal'ın görüşünden kayboldu.

Ezreal 1 mil ötede küçük bir dağı andıran 3 tane baş gördü.Süratle kendisine doğru geliyordu.İçgüdüleri tekrar alarm durumuna geçti ve içinden sövdü. 'Yine mi @$#@$ K&#@% ...'

Ezreal tekrardan kaçmaya başladı. Kaplanı daha hızlı gitmesi için yumrukluyordu. 1 mil ötede 3 başlı anakondanın ona yaşattığı dehşet Alev kaplanını gördüğünde yaşadığından onlarca kat daha fazlaydı.
Bu sırada Abaddon Ezreal'ın haline bakıp gülerek konuşmaya başladı.

'PUHAHAHHAHAHAHHA AGHHH PUAHAHAHHAH SENİ G*TÜ B*KLU VELED PUAHAHHAAHHAHA BAYA HAVAYA GİRMİŞTİN NE OLDU PUAHAHAHAUAHAHHAH...'

'Güleceğine yardım etsene #%@%@%%@%@ seni lanet yaşlı moruk...'

'Hehehe her zaman yanında ben olmayacağım seni aptal velet,böyle durumlarla zibilyon kez karşılaşacaksın ilerde PUAHAHSHAHAH'

Ezreal bir yerde durup iskelet oluşturmaya karar verdi. Aklında tek bir düşünce vardı devasa bir iskelet oluşturmalıyım. Manasını 4 de 3'ünü dev bir iskelet oluşturmak için harcamaya karar verdi.
Bilmediği şey düşük seviye iskelet oluşturma yeteneğinin daha güçlü iskeletler oluşturmasına izin vermemesiydi.

300 mana koyduğu iskelet büyüdü büyüdü ve bir anda kemikler patladı. Etrafa devasa miktarda mana yayıldı. Bir anda kaybettiği manadan başı dönen Ezreal iskeletin patlamasıyla afalladı. Abaddon'dan bir cevap almak için düşüncelerini Abaddon'a yönlendirdi.

'Bu kadar acınası bir yetenekle cidden bir devin iskeletini oluşturabileceğini mi sandın ? Şuan ki iskelet yaratma becerin ile bir köylüden daha güçlü bir şey bile yaratamazsın. Yeteneklerinin seviyesinin o kadar kolay atladığını mı sanıyorsun ? '

'Hiç yardımcı olmuyorsun lan en azından bir kaç iskelet tekniği versen ölürmüsün a#@% @$$@#'

'Aptal velet potansiyelinin aksine zekan 2. kafamdan daha düşük ! Bir yetenekle ne kadar çok Exp kazanırsan seviyesini de o kadar çabuk arttırabilirsin. Sonrasında zaten ana yetenek farklı ve daha güçlü dallara dönüşecek. Hehehe son bir şey daha hala yaşamak istiyorsan  kaç Puahahahahhshaha'

O anda 100 metre ötesinde kendisine gelen 3 başlı bir dağ gördü. Anakonda yakından bir dağa benziyordu. Aklı ölüm kalım anında tüm gücüyle çalışıyordu. İllüzyon yeteneğini kullandı ve kendisinin bir kaç kopyasını oluşturdu. Tüm kopyalara farklı yönlere kaçmalarını emretti. Bir kaç defa ışınlan yeteneğini kullandı. Tekrar kullanacağı vakit gözünün önü karardı. Manası 13 e düşmüştü ve yılanın zekası kendisinden çok daha yüksekti. Alev kaplanına son sürat koşmasını emretti. Yılanın klonlarının peşinden gittiğini görünce bir kaç saniye rahat bir nefes aldı.

Vahşi doğada yaşayan anakondalar genellikle insanları sevmezdi. Bunun sebebi ise bazı hayvan terbiyecisi ve avcı gibi sınıfları olan insanlar anakondaların yumurtalarını çalıp kendilerine evcil hayvan yapar ya da zengin ailelere satardı. Durum böyle olunca Üç Başlı Anakonda leoparı kovalarken bir insan görünce insanı leopardan daha büyük bir tehdit olarak görmüş ve leoparı kovalamaktan vazgeçerek Ezreal'a yönelmişti.

Ezreal bütün yeteneklerini şuan deli gibi inceliyordu. Gözüne Abyss'in efendisi adlı yetenek takıldı.
Yetenek kısa bir süre başka bir boyuttan bir yaratık ruhunu çağırmasına olanak sağlıyordu ama karşılığında ödediği bedel oldukça ağırdı.  5 seviyelik stat puanı eksiliyordu. Ezreal Normal insanlar her seviye atladığında 1 stat puanı kazanırken o 2 kazanıyordu. Bunun sebebi Yarı-İblis olmasıydı. Gerçek bir iblis ya da Tanrı olsaydı 8 er puan kazanacaktı.

Son çare olarak bu yeteneği kullanacaktı. Her statından 10 puan düşmesi koşulu çok ürkütücü olsa da ölmekten kat be kat iyiydi.  Sonuçta ölülerin stat puanlarına ihtiyacı olmaz diye düşünüyordu. Gerçekten de öyle miydi ? Belki..

Ezreal bir açıklık buldu ve yılanın kendisine gelip gelmediğine baktı. Bakmasıyla yüreğinin hoplaması bir oldu yılan gerçek vücudu bulmuş ve Ezreal'a son sürat hücum ediyordu. Ezreal o an tekniği kullanmaya karar verdi. Hiçbir şey canından kıymetli değildi.10 stat puanı mı canı cehenneme...

Karanlıktan gelen sana emrediyorum sesimi duy ve çağrıma kulak ver. Ben cehenneme hükmedecek olan Tiranım. Gel ! Bu cılız topraklara! Gel ! Bu aydınlık gökyüzüne ! Gel ve yeryüzünü parçala! Gökyüzünü hapset ! Gel ve efendine boyun eğ ! Gel Uleqjaritus !!!

Tebrikler yeni ünvan kazandınız.[Boyutsal Hükümdar]

Uleqjaritus'un ruhu çağrıldı.
İsim : Uleqjaritus
Tür : Ölü Valks
Sınıf : S+
Sağlık Puanı : 18782/18782
Mana Puanı : 12344/12344
Güç : 8323
Dayanıklılık :6474
Çeviklik : 1290
Bilgelik : 13780
Zeka : 2308

-----Yetenekler------
???

Valks türü onlarca yaratığın birleşimi gibiydi. Görkemli bir ejderhanın kanatlarına,devasa bir kaplanın vücuduna, Bir gergedanın kafası ve boynuzuna, kendisine gelen anakondanın benzeri kuyruklara, ve devasa at bacaklarına sahipti. Pençelerini Ezreal'ın tanımlayacağı bir hayvan yoktu. Tek bir darbesi gökyüzünü tersine çevirevilirdi. Üstelik ağzı ve dişleri o kadar büyüktü ki tüm gezegeni yutabilirmiş gibi görünüyordu. Üstelik ruhlar orjinal fiziklerinin güçlerinin sadece %1'ine sahip olmaları da onu daha korkutucu hale getiriyordu.

Ezreal yanında bir karınca kadar küçük kalıyordu. Yılan valksı gördükten sonra ruhunu kaybetmiş gibiydi. Devasa bedeni düşmanlarına korku sağlıyordu ama karşısındaki varlıkla karşılaştırıldığında bir sinek kadar küçüktü.

Valks ruhsal baskısını anakonda'nın üzerinden kullandı.Hayvan oracıkta öldü.Ardından valks ruh gücünün küçük bir kısmını  Ezreal'da  mühürledi ve ortadan kayboldu.

'Evlat sen ne çağırdın öyle ???'

Ezreal'ın çağrısının karşısında Abaddon'un bile ruhu titremişti. Kendiside ruh formundaydı ve fiziki bedenin 100 de 1 kadar güç açığa çıkartabiliyordu. Lakin o yaratık  ? Gerçek gücü neydi ???

Ezreal  birden yere düştü  ve uzun bir süre kalkamadı. Yaşadığı şokdan çıkması yarım saatten uzun sürdü.
Ayrıca kendi yaratığı olmadığı için de öldürdüğü yılandan herhangi bir exp kazanmamıştı. Gördüğü yaratığın gücün karşısında büyük bir hayranlık beslemeye başladı.

Bir an önce güçlenmeliydi.Bir elini sallaması gökleri titretmeliydi. Yeryüzünü parçalamalıydı. Her gördüğü yaratıktan kaçması gururuna çok büyük bir darbe indirmişti. Kimseden kaçmayacak kadar güçlü olmalıydı.