Çevirmen: Sefix

Liu Yun, nazik bir gülümsemeyle dedi ki, “Bay Yang'ın burada olması gerçekten çok şaşırtıcı ve tekrar konuşma fırsatımız oldu,” Yakışıklı görünüşü ona varlıklı kadınlardan sayısız iyilik şansı kazandırmıştı.

Yang Chen oldukça sıkılmış görünüyordu.  Liu Yun'un onu selamlamak için iyi niyetle gelmediğini bilmesine rağmen, yine de kurşunu ısırması ve durumla yüzleşmesi gerekiyordu.

“Evet, bu gerçekten çok ende görülebilecek bir durum ama dört gözle de beklemiyordum,” diye yanıtladı Yang Chen gülümseyerek.

Liu Yun güldü. “Babam bana Bay Yang'ın evli olduğunu ve eşinizin Yu Lei International'dan Patron Lin olduğunu söyledi.  Ne kadar da kıskanılacak bir durum!”

Lin Ruoxi hala Cai kardeşlerle konuşuyordu.  Hepsi merakla Yang Chen'e baktı.  Hiçbiri Yang Chen ve Liu Yun'un birbirlerini nereden tanıdıklarını anlayamadı.

“Kıskançlığın bittiyse gidebilirsin,” dedi Yang Chen elini sallayarak.  Liu Yun'u eğlendirmek istemedi.

Lin Ruoxi kaşlarını çattı. Liu ailesi gibi büyük ailelerle sosyalleşip onu üst sınıfa atlatmak için Yang Chen'i buraya getirmişti. Yang Chen'in davranışı görmek istediği gibi değildi.  Durumu kurtarmaya çalışırarak dedi ki, “Yang Chen, şakalaşmayı bırak” 

Yang Chen hüzünlü hissetti, şaka yapıyor gibi mi görünüyorum?

Liu Yun, Yang Chen ile nasıl başa çıkılacağını bildiği için gerçekten heyecanlandı.  Liu Ruoxi'ye bakarak içtenlikle konuştu, “Sen Patron Lin olmalısın.  Birbirimizi ilk kez görmemize rağmen, Babam daha önce defalarca Patron Lin'in olağanüstü bilgeliğinden bahsetti.  Aynı nesilden insanlar olarak almamız gereken örnek sizsiniz. Bay Yang ile bu kadar genç yaşta evlendiğinizi bilmiyordum. Bu  kesinlikle beni şaşırttı.”

Diğerlerinin aksine Liu Yun, Lin Ruoxi'nin güzelliğini övmeye başlamadı.  Önce iş hakkında konuşma yaklaşımını benimsedi.  Açıkçası, Lin Ruoxi memnun görünüyordu.

“Müdür Liu, kocamla nasıl tanıştı? Oldukça merak ediyorum,” diye rahat bir şekilde sordu Lin Ruoxi, ama gerçekten de oldukça meraklıydı.

Yang Chen, soğuk havayı derin şekilde içine çekerken, Liu Yun bunca zamandır bu anı bekliyormuş!

“Bu... eee, nasıl başlasam? Sanırım bir dahaki sefere bunun hakkında özel olarak konuşabiliriz, ”Liu Yun masum ve pişmanlık dolu bir ifadeyle söyledi.

Duruma göre, her kişi Yang Chen'in daha önce Liu Yun'a saldırgan bir şey yaptığını düşünecekti. Pek çok insan, Yang Chen'e tuhaf bir şekilde bakmaya başladı.

Aniden, Liu Yun tekrar konuşmaya başladı, “Ah, üzgünüm.  Daha önce Şef Cai'yi fark etmedim. Bu şekilde işler daha iyi açıklanabilir. Patron Lin, Şef Cai'nin yakın arkadaşına galiba.  Olay gerçekleştiğinde Şef Cai orada olduğuna göre, neden ondan durumu benim adıma açıklamasını istemiyoruz?  Aslında hatırlamak istediğim bir sahne değil.”

Kahretsin, bu adam çok terbiyesiz!  İnsanlara bu şekilde zorbalık yapamaz. Cai Yan'a söyletmek bana gerçeği itiraf ettirmekten çok daha kötü! Yang Chen kendi içinde onu azarladı.

Güzel Cai Yan gerçekten dürüst ve açıksözlüydü.  Yirmi yıldan fazla bir süredir yaşadığı için adil kanun yaptırımı fikrini benimsediğinden, kısa bir süre önce özgüvenini yerle bir eden Yang Chen'i bir kenara, kendi aile üyelerini bile tutuklamaktan çekinmezdi.

Hiçbir ifade belirtmeden, sorgulamaya çekilmiş gibi bakan Lin Ruoxi'yi gören Cai Yan, Lin Ruoxi'nin kulağına fısıldamadan önce dudaklarını ısırdı.

Aslında, Lin Ruoxi, avukat Zhang'dan Yang Chen'i kefaletle serbest bırakmasını isteyen kişi olduğu için uzun zamandır Xin olayıyla ilgileniyordu. Bununla birlikte, Cai Yan durumu o zamanlar söylemedi ve Lin Ruoxi bu konuyla en ufak miktarda ilgilenmiyordu, bu yüzden sonunda unutulup gitmişti.

O anda Yang Chen kendisini daha da garip bir duruma soktu. Çoğu kişi, Cai Yan'ın batı bölgesindeki polis karakolunun şefi olduğunu biliyordu.  Yang Chen ve Liu Yun arasındaki yanlış anlaşılma polisi olaya dahil ettiğinden, olay önemsiz değil aksine utanç verici bir şey olmalıydı.

Elbette, tüm utancı taşıyacak kişi Yang Chen'di.  Liu Yun sadece kurbandı.

Cai Yan, Yang Chen'in yakalanmadan önce Liu Yun'un nişanlısı An Xin ile yattığını açıkladı.  Daha sonra kendisi, Liu Yun, An Xin ve babası An Zaihuan arasındaki tartışmayı anlattı.  Cai Yan konuşmayı bitirdiğinde Lin Ruoxi'nin yüzü aşırı derecede solgundu. Gözleri dışarıda esen uğultulu kuzey rüzgarından birkaç kat daha soğuktu.

Yang Chen, kafa derisinin uyuştuğunu hissetti.  Sert bir şekilde gülümseyerek konuştu, “Geçmişte kaldı, hepsi geçmişte kaldı.  Geri döndüğümüzde sana durumu açıklayacağım.  Ben de aslında bir mağdurum... ”

“Açıklamak zorunda değilsin.  Bu senin sorunun ve seni hiç idare edemedim.”  Lin Ruoxi konuşmayı bitirdiğinde, kalbinin zayıflamış ve kırılmış olduğunu hissetti.  Yang Chen'i bu yere getirmek kötü bir fikir gibi görünmüştü.  Bugün gelmeseydi, Liu Yun ile onun arasındaki meseleyi öğrenemezdi.

Gerçeklerden saklanmak, bu adamın bir başkasının nişanlısını yakalamaya gittiğini ve hatta polis karakolunda tutuklandığını bilmekten daha iyiydi.

Doğru, o zamanlar ona kendi hayatlarını yaşayacaklarını ve kendi işlerine bakacaklarını söylemişti.

Ancak, birlikte bu kadar çok şey yaşadıktan sonra, sonunda evliliklerini duyurmaya isteklenmişti. Beklenmedik bir şekilde, adam bir göz açıp kapayıncaya kadar nişanlısı kapıcı oldu.

Şüphesiz, Lin Ruoxi'nin öz saygısı, tıpkı onu şiddetle kesen keskin bir bıçak gibi, yok edilmişti.

Liu Yun gülümserken ağzının köşeleri yükseldi. Kısa bir sonra konuşmaya başladı, “Patron Lin, lütfen üzülme. Zaman geçtikçe mesele yavaş yavaş unutulacak. Nişanlım An Xin birkaç hata yapmasına rağmen, onunla evlenme kararlılığım değişmedi.  Çok geçmeden düğünümüz gerçekleşecek.  Lütfen Bay Yang'a karşı çok sert olmayın, sonuçta insanlar hata yapar.”

Liu Yun konuşmayı bitirdiğinde, Yang Chen'in yanından geçip gitmeden önce özür dileyerek Yang Chen'e baktı.

Yang Chen'in yanından geçtiğinde, o kadar yumuşak bir ses kullandı ki, yalnızca Yang Chen'in duyabildiği şekilde şöyle dedi, “Her şeyi kaybetmeni istiyorum” 

Yang Chen'in, Liu Yun'un kışkırtıcı konuşmasını hiç dinlemediği gibi, herhangi bir karşılık göstermemişti. Lin Ruoxi aşırı derecede depresyona girmiş gibi göründüğünden, Yang Chen şu anda Liu Yun'la uğraşma  havasında kesinlikle değildi.

Neyse ki, gerçeği sadece birkaç kişi duymuştu, bu yüzden büyük bir kargaşa çıkmadı.  Liu Yun ayrıldıktan sonra ortam tekrar sakinleşti.

Cai Yan, Lin Ruoxi'nin acısını fark etti ve kendi açık sözlülüğünü suçluyordu.  Aynı zamanda pişmanlıkla Yang Chen'e baktı ama ona ilgi gösterecek zamanı yoktu.

Yang Chen, ileriye doğru yürürken üzgün bir şekilde konuştu, “Açıklama yapmanın gereksiz olduğunu biliyorum.  Ben gerçekten sana huzur veremeyecek biriyim ama umarım kendini çok mutsuz hissetmezsin.  Vücuduna zarar vermeye değmez.”

Lin Ruoxi yaşarmış gözlerini ortaya çıkararak başını kaldırdı.  Söyledi, “Bilmeliydim. Empatini koru, o kadar aptal değilim.”

Lin Ruoxi konuşmayı bitirdikten sonra tek başına koridorun bir köşesine yürüdü.

Endişelenen Cai Yan ve Cai Ning onu takip etti.  İki kız kardeşin ifadeleri karmaşıktı. Lin Ruoxi'ye verdikleri dikkat dışında, çok uzun zaman gizledikleri için aynı zamanda özür diliyor gibiydiler.

Yang Chen, Liu Yun'un rahatsızlık vermesine kızdığı için değil, kadınları için korkunç derecede üzüldüğünden dolayı gerçekten sinirli ve huzursuz hissetti.

Hangisinden vazgeçmesi gerektiği öenmli değildi.  Hiçbir erkek kadınlarının paylaşılmasını istemezdi. Benzer şekilde, hiçbir kadın kocasının da başkasının kocası olmasını ummazdı.

Yang Chen'in anlamadığı nokta bu değildi. Geçmişteki çürümüş ve cahil yaşam tarzı, unutulmaz deneyimlerle birleştiğinde, sevdiği kadınlardan herhangi birini reddetme cesaretini kaybetmesine neden olmuştu. Onlardan hoşlandığının fazlasıyla farkındaydı ve hatta onları daha fazlasını sevemeyeceğinden emin olmaya bile cesaret edemiyordu.  Üstelik kadınları incitmek bir yana, kadınların şefkatine de katlanamıyordu.

Ancak ne zaman Lin Ruoxi'nin sarsılmaz ve soğuk bakışını, birisiyle inanılmaz benzerlikleriyle birlikte düşündüğünde, Yang Chen bir gün onu gerçekten terk edeceğinden korkuyordu.

Daha önce kayıp yaşadığı için, her seferinde ona daha çok minnettar oluyordu.    

Yang Chen baş ağrısı hissettiğinde ve tek başına alkol tüketmek istediği sırada, etkinliğin organizatörü Liu Kangbai, Yang Chen'e yaklaşmaları için iki adamını getirdi.