67. Bölüm : Canavar Kristalleri

avatar
2119 44

My Vampire System - 67. Bölüm : Canavar Kristalleri


Çevirmen : Clumsy



Ara katta duran Quinn, devasa faremsi canavarların üzerine gelişini gayet net görebiliyordu. Dikkatlice hedefini aldı ve basamakların yarısına ulaştıkları anda yeteneğini aktive etti.

 

"Kan Püskürtme!"

 

<25/30 HP>

 

Yeteneğin aktive oluşuyla Quinn’in kolu geri çekildi ve ellerinden bol miktarda kan saçıldı. En öndeki beş fare geriye uçup merdivenlerden aşağı yuvarlandı. Fakat saldırı sadece öndekilere ulaşmıştı ve arkadaki fareler yaralı yoldaşlarının üzerinden hızla tırmanıyordu.

 

Quinn, farelerle arasında daha çok mesafe bırakmak için iyice yukarı çıkmaya karar verdi ama tam da o anda büyük bir sorun olduğunu gördü. Üst katın tavanı kısmen çökmüştü ve merdivene düşen parçalar önünü kesiyordu.

 

Yukarı çıkabilmesine imkan tanıyacak kadar yer yoktu. Bu yüzden arkasını döndü ve merdivenlerin ikinci kısmına çıkmış olan fare grubuyla karşılaştı. Yaralı olan ilk grup da hızla toparlanmış ve peşlerine takılmıştı.

 

Quinn, bu defa iki avcunu da olabildiğince açıp uzattı.

 

<Kan Püskürtme>

 

İlkinden çıkan kanlar bir grubu devirirken arkalarındaki grup tırmanmaya başladığı anda da diğer elinden kanlar püskürdü.

 

<20/30 HP>

 

<15/30 HP>

 

Fareler yere serilmiş ve fena halde yaralanmıştı ancak toparlanmaları çok sürmeyecekti. Tüm bedenlerinde ufak delikler açılmıştı ve oradan kanlar sızıyordu ancak bu delikler, ciddi bir hasara sebep olacak derinlikte değildi.

 

Quinn, farelerle arasına mesafe koyduğundan emin olarak merdivenlerin en yüksek noktasına dek tırmandı. Kan Püskürtme saldırısı çok sayıda hedefe etki etme konusunda iyi olsa da Kan Tokadı kadar güçlü değildi. Kuvveti, düşmanı uzaklaştırmaktan ibaretti.

 

Quinn, farelerin kendisine yaklaşmasından ve toparlanıp etrafını sarmalarından korkuyordu, dolayısıyla yapabileceği tek bir şey vardı. Tüm fareleri dikkatlice hedef alarak hızla ellerini sallamaya başladı.

 

<Kan Tokadı>

 

<Kan Tokadı>

 

<Kan Tokadı>

 

…..

 

Kırmızı pençemsi izler ellerinden ayrıldığı saniyedeyse kafasında yükselen mesaj seslerini işitti.

 

<Rattaclaw mağlup edildi, 100 exp kazanıldı>

 

<14/30 HP>

 

<Rattaclaw mağlup edildi, 100 exp kazanıldı>

 

<13/30 HP>

 

.....

 

Mesajlar ardı ardına yağmaya devam ederken nihayet tüm fareler öldürüldü. Quinn de soluk soluğa kalmış şekilde yere yığıldı. Yeni Kan Püskürtme gücüyle birlikte aralıksız Kan Tokadı kullanımı, Quinn’i bitap düşürmüştü.

 

<5/30 HP>

 

<Kan Bankası otomatik olarak aktive edildi>

 

<30/30 HP>

 

<Kan Bankasında 50 ml kan kaldı>

 

<1040/1600 Exp>

 

<Tebrikler, Kan Tokadı 2. seviyeye ulaştı>

 

Birkaç dakika boyunca oturan ve Canlılığını toparlayan Quinn, nihayet ayağa kalkabilir hale gelerek almış olduğu tüm mesajları gözden geçirdi.

 

Artık Kan Bankasının yalnızca yarısı doluydu. Quinn yaralanmadığı sürece iki günde bir sadece 10 ml kan ihtiyacı duyacaktı. Yani Kan Bankasında kalan miktarla on gün dayanabilirdi. Bu gezegende ne kadar vakit geçireceğini bilmiyor ama yeteneklerini kullanma konusunda dikkatli olması gerekiyordu.

 

Savaşması gerekirse yumruklarını kullanmaya mecbur kalacak ve yalnızca buna benzer bir acil durumda kan yeteneklerine başvuracaktı.

 

Bu dünyada başka bir insan var mıydı, kim bilir!

 

Tüm bu durumdan çıkarılabilecek iki iyi sonuç vardı ve ilki, Kan Tokadı yeteneğinin seviye atlamasıydı. Kullanım şeklinde bir değişiklik olmamıştı ama Quinn, seviye atladığı için artık daha güçlü olacağını varsayıyordu.

 

Sistem bir oyun gibiyse yeteneği ne kadar çok kullanırsa seviyesi o kadar hızlı artardı. Emin olmadığı tek şey, oyunun içerisinde Kan Tokadı kullanmanın seviye atlamasına yardımcı olup olmadığıydı. Yetenekleri için tecrübe barı gibi bir gösterge olmadığı için bunu bilmesine imkan yoktu.

 

İkinci iyi sonuçsa kazandığı tecrübe puanlarıydı. Normal şartlarda az önce kazandığı puanları kazanmak için günlerce oyun oynamak zorunda kalırdı.

 

Quinn aklında bu düşüncelerle yerde yatan canavar cesetlerine doğru ilerledi. İlk Rattaclaw’ını öldürdüğünde bedenindeki kristali çıkaracak vakit bulamamıştı ama şu anda, bu binanın içerisinde diğer canavarlara karşı güvendeydi.

 

Canavarların içlerini açmak için eldivenlerinin uçlarını kullanan Quinn, ışıltılı bir kristal arayarak göğüslerini kurcaladı. Normal şartlarda böyle bir şeyi ilk kez yapan kişi kötü etkilenirdi. Hatta canavarın organlarının içini araştırırken birkaç kez kusanlar bile olabilirdi.

 

Ama nedense Quinn hiç etkilenmiyor, en ufak bir rahatsızlık duymuyordu. Bir Halfling oldum olalı normal kavramım değişti diye düşünmeden edemiyordu.

 

Bir müddet araştıran Quinn, en sonunda aradığı şeyi buldu. Yani her yerinde küçük yumrular olan ve yetişkin bir insan yumruğu boyutunda, ufak, yuvarlak kristal küreyi.

 

<Temel düzey canavar kristali elde edildi>

 

<Envanterinizde depolamak ister misiniz?>

 

Derken bir mesaj daha belirdi.

 

"Envanter mi?" diye düşündü Quinn. "Yani başından beri bir envanterim mi vardı!"

 

Quinn evet seçimini yapar yapmaz da elindeki kristal usul usul silinmeye başladı ve nihayet tamamen gözden kayboldu.

 

Sonra da durum ekranını açtı ve yeni eklenmiş olan envanter sekmesini fark etti, seçip baktığındaysa içeride depolanmış tek bir canavar kristali olduğunu gördü.

 

"İçine başka bir şeyler koyabilir miyim acaba?"

 

Quinn bu düşünceyle silah veya ileriki yolculuklarında iş görebilecek tarzda şeyleri depolayıp depolayamayacağını görmek için zihnini kullanmayı denedi. Ancak ne kadar çabalarsa çabalasın sistemden tepki alamadı.

 

Şu ana dek yapmak istediği herhangi bir şey oldukça düşünmesi yeterli gelmiş, istediği şey gerçekleşmişti ama eldivenlerini çıkarsa, dokunsa veya ellerine taksa bile hiçbir şey işe yaramıyordu.

 

Bununla birlikte az önce elde ettiği kristali gönlünce eline alıp envantere geri atabiliyordu.

 

Quinn, diğer dokuz farenin kristallerini çıkartmaya koyuldu. Her defasında vücuttaki kristalin yerini tespit etme işini daha kolay buluyor ve bunu her yapışında da yeni bir sistem mesajı beliriyordu.

 

<Temel düzey canavar kristali (10)>

 

Artık hepsini toplamıştı ve tatmin duymamak elde değildi. O kristalleri canavar silahları veya zırhlarına dönüştürebilirdi ama fareyi andıran canavara bakan Quinn’in onunla ne yapılabileceğine dair hiçbir fikri yoktu.

 

Kaynağı olan canavara bağlı olarak her kristal farklı bir işe yarardı ve bunu canavarın tipine bakarak anlamak mümkün olabilirdi.

 

Örneğin bir kristalin kaynağı kaplumbağayı andıran iri bir canavarsa büyük ihtimalle defansif bir nesne yaratmaya yarardı. Bir kalkana ve hatta sağlam bir göğüs zırhına bile dönüşebilirdi.

 

Bununla birlikte Quinn’in yarattığı nesne hiçbir işe yaramayacak olsa bile en kötü ihtimalle temel düzey canavar kristallerini satabilirdi. Kristal başına 10 kredi alırdı. Bu parayla da kendisine canavar ekipmanları alabilir veya oyunda daha çok vakit harcayabilirdi.

 

Sistemini biraz daha kurcalayan ve Canlılığını tamamen dolduran Quinn, binanın çatısına tırmanmaya çalışmakta karar kıldı. Binanın içinde güvende olsa da zamanı kısıtlıydı ve bir an önce geri dönüş portalını bulması gerekiyordu.

 

Etrafta dolanarak merdivenlerin içerisinde herhangi bir çatlak veya boşluk aradı. En sonunda da bir iki dolambaçlı tur atarak binanın çatısına ulaştı.

 

Yaklaşık üç katlı yapı oranın en uzun binası olmasa da en azından daha iyi bir görüş açısına ulaşmıştı. Etrafına bakan Quinn’in görebildiği tek şeyse insani yapıları andıran binalardı.

 

Tam da o sırada, binalardan birinin kesinlikle kendisinin gittiği okulla aynı armayı taşıdığını fark etti.

 

"Demek burası gerçekten de bir insan barınağı, öyleyse neden tamamen yıkılıp parçalanmış?"

 

Büyük ve kare görünümlü bir binaydı ve çevresindeki tüm binalardan daha iyi durumdaydı.

 

Quinn, an itibarıyla bulunduğu şehirde de aynısından bulunan o binayı tanımıştı. O bina askeriyenin depo odasıydı. Tüm yüksek düzey ekipmanların, özel güç ve yetenek kitaplarının ve de canavar silahlarının depolandığı noktaydı.

 

"Portalın orada olma ihtimali yüksektir öyleyse?" diye düşünen Quinn gülümsemeye başladı. "Değilse bile bu fırsatı ziyan edemem."

 

#10 fareyi çat çat indiren Quinn kristalleri de bir güzel envantere attı. Bu gidişle karşısına yeni türler de çıkarsa bayağı seviye atlayacak, cepleri bir güzel dolduracak. Tabii karşılaştığı canavar temel düzeydi, daha zorlusu gelirse işler değişebilir. Bu arada Vorden’ın neler yaptığını da merak ediyorum. Siz de ediyorsanız okumaya devam!






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44247 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr