62. Bölüm : Bir Hacker

avatar
2145 42

My Vampire System - 62. Bölüm : Bir Hacker


Çevirmen : Clumsy



Nate Quinn’i ve mücadele stilini gözlemlemeye devam ediyor ve neden kendisiyle çarpıştığı zamandan farklı olduğunu merak ediyordu. Çünkü ardı ardına maçlara giriyor ve yalnızca 1. seviyelere rakip oluyordu.

 

Sistemi bilerek böyle ayarladığı apaçık ortadaydı. Bazı oyuncular bir şey denemek için böyle bir yol izleyebilirdi ama Nate’in tek görebildiği, Quinn’in ardı ardına aynı şeyi yapıp durduğuydu.

 

Bir maçı başlatıyor ve hasar alıp almayacağını umursamadan ya kırmızı hat saldırılarını ya da yumruklarını sıralayarak anında hücuma geçiyordu. Rakiplerini katıksız bir güçle dövdüğü ve maçları olabildiğince çabuk sonlandırmaya çalıştığı barizdi.

 

Tabii Nate, Quinn’in bunu kasten yaptığını, portal gezisinden önce çok az vakti kaldığını bilmiyordu. Dolayısıyla Quinn’in yapabileceği tek şey, sistemi kullanıp güçlenmek için çalışıp çabalayarak bir iki seviye atlamaktı.

 

Nihayet otuz dakika sonlandığında Quinn de aynı şeyi devamlı tekrar etmekten usanmıştı. Onu devam etmeye iten tek şey, tecrübesinin adım adım yükseldiğini görmekti. İşte o sırada kendisini izleyen biri olduğunu fark etti.

 

Ve tribünde oturmuş olan Nate, ona el salladı.

 

"Oh demek o ha, burada ne işi var acaba?"

 

Derken Quinn’in aklına bir şey geldi. Nate’in kendisini izlemesi, ona bir şey sorma fırsatı sağlamıştı. Böylece oyun sistemine dönerek Nate’e parti daveti gönderdi.

 

Nate ilk etapta yalnızca Quinn’in birkaç maçını izleyip gözlemlemeyi, onun hakkında biraz daha araştırma yaptıktan sonra da yeni bir düello teklifinde bulunmayı planlamıştı. Daveti gördüğü andaysa epey şaşırdı.

 

Oyun yalnızca birebir mücadele imkanı tanıyordu, bu nedenle parti daveti özelliği sadece takım arkadaşlarının pratik yapmaya niyetlendiği veya uzak olmalarına rağmen sohbet etmek istediği zamanlarda kullanılırdı. En sonunda merakına yenik düşen Nate, Quinn’in ne istediğini bilme arzusuyla teklifini kabul etmekte karar kıldı.

 

Arena zemininin kayboluşuyla da Nate ve Quinn ikilisi beyaz odada buluştu.

 

"Hey, nasıl gidiyor, umarım intikam almayı falan planlamıyorsundur?" diyen Nate, temkinli bir şekilde Quinn’e doğru ilerledi.

 

"Yo, aslında sana bir şey sormak istiyordum. Hani senin bir arkadaşınla dövüşmüştüm ya, onun pelerini ve onu nereden aldığıyla ilgili bir şeyleri merak ediyordum da."

 

"Oh Sam'in pelerini mi, demek benimle bu yüzden konuşmak istiyordun." diyen Nate, gözlerini Quinn’e dikti. Ve ellerindeki eldivenleri gördüğü anda korkunç göründüklerini fark etti. En fazla temel düzey olabilirlerdi.

 

"Dur bir saniye, sen 1. sınıf mısın?" dedi Nate.

 

"Ee, evet, ilk portal gezime çıkacağım da bana pelerini ne çeşit bir canavardan aldığınızı söyleyebilirseniz onu arayabilirim diye düşünmüştüm."

 

Nate bir anda şaşkına dönüp zihninde geriye giderek Quinn’in daha önce hiç kimsenin yapmadığı şekilde o sapasağlam bedenine hasar verebildiği anı düşündü. O anda rakibinin hiç değilse 2. sınıf olduğundan emindi.

 

"Öyleyse müsaadenle sana birkaç tavsiyede bulunayım, ilk gezi için daima yeşil portalları kullanırlar, yani üç ihtimal var. Caladi, Almpin ve Bartnee. Bu üç gezegen arasından Caladi’ye gitmek istersin, çünkü orada kanatlı bir canavar var. İsmini hatırlayamıyorum ama çölde çok fazla kanatlı canavar olmadığı için birini görürsen doğru canlıyı bulmuş olacağından eminim. İşte pelerin, o canavarın özünden yapıldı."

 

"Bir saniye, sen az önce çöl mü dedin?" diye sordu Quinn.

 

"Evet, sorun nedir?"

 

Normal şartlarda çöl denince akla fazla sıcak yerler gelirdi ve böyle bir yolculuğa çıkma düşüncesi bile Quinn’in yorulmaya başlamasına yetiyordu.

 

"Yok bir şey, endişelenme. Verdiğin bilgiler için teşekkürler, çok yardımcı oldun. Artık vaktim tükenmeden birkaç tur daha oynayayım."

 

"Oh, elbette, peki izlememde bir sakınca olur mu?" dedi Nate.

 

Quinn’se bir müddet düşündü. Nate’in kendisini izlemesini istemiyorsa tek yapması gereken onu engellemek ya da arkadaşlıktan çıkartmaktı ama sorun olmazmış gibi geliyordu.

 

Yalnızca insanlarla dövüşüyordu, vampir olduğunu belli eden bir şey yapıyor değildi. Zaten büyük ihtimalle Nate kendisiyle aynı okulda bile değildi.

 

"İzle tabii, neden olmasın."

 

Quinn’in makinede sadece yirmi dakikası kalmıştı ve kalan vaktinde oyunun hızlı maç fonksiyonunu kullanmayı seçti. Bu sayede aynı seçimi yapan rastgele güç seviyelerinden rakiplerle eşleşecekti.

 

Vaktinin ikinci yarısını dövüş becerilerini geliştirmeye adayacak, böylece kalan yirmi dakikasında iki maç daha yapabilecekti. İlk maçında karşısına dönüşüm gücüne sahip 4. seviye bir kullanıcı çıktı.

 

Bedeni lastik gibi bir materyalden oluşuyor ve onu dilediğince esnetebiliyordu. Quinn bu rakip karşısında ciddi bir mücadele verdi, lastik adamın mücadele stili tuhaftı ve Quinn’in hiç beklemediği anlarda inanılmaz bir hızla saldırabiliyordu. Neticede Quinn birkaç Kan Tokadıyla rakibini yaralamayı başarsa da neticede kaybeden taraf o oldu.

 

İkinci karşılaşma çok daha başarılıydı, çünkü Nate’e benzer bir sertleştirme yeteneğine sahip olan ama daha güçsüz, 2. seviye biriyle karşı karşıyaydı. Bu rakip karşısında Kan Tokadı ve diğer sıradan saldırılarıyla işi daha kolaydı.

 

Yine de bu maçı da diğerleri kadar ciddiye almaya karar vererek Çekiç Vuruşuyla işi bitirdi.

 

<195/800>

 

Böylece oyundaki vaktinin sonuna ulaştı ve çıkış yapmak zorunda kaldı.

 

Quinn’in mücadelelerini başından sonuna dek izleyen Nate’in aklındaysa tuhaf bir düşünce belirdi, Quinn’in özel gücü ne olabilirdi? Yaptıkları maç sonrasında benzer bir şey var mı diye tüm özel güç listesini tarasa da öyle bir şey bulamamıştı.

 

Diğer bir mesele de Quinn’in tek yapabildiğinin o kırmızı hatları göndermekmiş gibi görünmesiydi, yani ya özel gücü inanılmaz kötüydü ya da an itibarıyla düşük bir seviyedeydi.

 

Quinn farkında olmasa da o gün karşılaştığı tüm rakipler Nate’le birebir aynı şeyi düşünüyordu. Quinn’in özel gücünün ne olduğunu merak ediyorlardı.

 

Bu sırada Quinn’in az önce çarpıştığı sertleşme gücü kullanıcısı, kaybının doğurduğu hüsranla online forumlara girerek bir gönderi paylaşmakta karar kıldı. Ve “Hangi özel güç bu? O bir hacker mı?” başlığıyla Quinn’le yaptığı maçın videosunu paylaştı!

 

#Haydaa, bu kötü oldu işte. Daha yolun çok başındayken tüm dikkatleri üzerine çekmesi hoş olmadı. Bu mesele pahalıya patlar mı, bir şekilde ifşa olur mu diye merak ettim doğrusu. Neyse. Portal gezisine çok az kalmışken sürpriz sonlu bir bölümle devam edeceğiz, hadi sıradaki bölümde görüşmek üzere!






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44311 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr