Çevirmen : Clumsy

Quinn’in aklından milyonlarca düşünce geçiyordu. Özel gücünü mü öğrenmişlerdi? Onu gücünü vermeye mi zorlayacaklardı? Yoksa Loop onlara Brandon’ı öldürdüğünü söylemişti de şimdi cezasını mı vereceklerdi?

Sakin olmak için elinden geleni yapsa da imkansıza yakın bir işti. Sandalyede otururken kalbinin göğsünden çıkacakmışçasına kuvvetle çarptığını hissedebiliyordu.

"Sakin ol evlat." dedi Leo."Sanırım diğerleri bile kalp atışlarını duyabiliyordur."

"Şimdi, başlamadan önce seni birkaç konuda bilgilendirmek isterim." dedi çavuş. "Brandon Richardson isimli bir öğrenci yakın zamanda hayatını kaybetmiş. Öğretmenin de bana onun ve Fei Lan isimli başka bir öğrencinin dünkü dövüş dersinde sana saldırdığı bilgisini verdi. Ve o öğrencilerden birinin ölmesinin yanı sıra Fei de dün gece geç saatte revire kaldırılmış."

Demek ki mevzu Brandon’ın ölümüydü.

"An itibarıyla elimizde Brandon’ın başına gelenlerle ilgili hiçbir ipucu yok, doğal olarak iş sana vardı. Senin gibi hiçbir özel gücü olmayan birinin böyle bir şeyi yapabileceğine inanmak zor olsa da her daim bir yol bulunur. Karşında oturan kadın, insanların doğruyu söyleyip söylemediğini tespit etmek şeklinde bir özel güce sahip. Şimdi onun taleplerine uyum sağla lütfen."

"Tamamdır." dedi kadın. "Yalnızca elini elimin üzerine koymana ihtiyacım var."

Bunu duyan Quinn, elini kadının elinin üzerine koydu ve bir anda bedenine bir sükûnet dolduğunu hissetti.

<Bir özel güç tespit edildi>

<Kullanıcının özel gücü engellenemiyor>

"Şimdi söyle bakalım, dün gece Brandon Richardson’ı öldürdün mü?" dedi kadın.

Kadının yaydığı sakinleştirici his, Quinn’in doğal bir şekilde cevap vermesini sağladı. Bir anda bulutların üzerine çıkmış da süzülüyormuş gibi hissediyordu.

"Hayır, yapmadım."

Kadın, bir müddet sonra Quinn’in elini bıraktı.

"Doğruyu söylüyor."

"Dediğim gibi, onun böyle bir şey yapacağına inanamıyordum zaten." dedi Leo. "Yani nasıl mümkün olsun ki zaten, o yalnızca 1. seviye."

"Artık izleyecek herhangi bir ipucumuz kalmadı anlaşılan. Üzücü olsa da zaman zaman böyle kazalar meydana gelebiliyor. Beklenmedik bir şey değil." dedi çavuş. "Vaktini aldığımız için üzgünüm, derse dönmekte özgürsün."

Sorgulamanın sona erişiyle iki koruma bir kez daha Leo ve Quinn ikilisini kollarından tuttu ve saniyeler sonra kendilerini cephanelikte buldular.

"Evlat, kalp atışların yüzünden bir şeyler gizlediğin konusunda şüphelenmeye başlıyorum. " dedi Leo. "Ama katil çıkmamana sevindim, aksi takdirde gelecek vadeden bir öğrencimden olacaktım."

Leo bu sözlerin ardından odada dolanıp diğer öğrencilere tavsiyelerde bulunmaya başladı. Bu sırada Layla, Quinn’in yanına koşturdu.

"Ne oldu, her şey yolunda mı?"

"Hı hı, hiç değilse şimdilik öyle görünüyor." diye yanıtladı Quinn.

Sonra da Layla’ya sorgulamada olanları açıkladı. Layla ilk etapta Brandon’ın öldüğünü duyduğuna şok olsa da Quinn’in şüphelerden tamamen arındığını işittiğine sevindi. Ama biraz daha düşününce, aklı başında hangi bireyin bir öğrenciyi öldürecek kadar delireceğini ve bunu neden yapmış olabileceğini irdelemeye başladı.

"Hey Quinn, söyleyeceğim şey hoşuna gitmeyebilir ama bir ihtimal Vorden yapmış olabilir mi sence?"

"Sana bunu söyleten nedir, Vorden ve Brandon arasında bir şey mi yaşandı ki?"

"Hayır, yani şey, Vorden’ın en başından sana yaklaşmış olması garip değil mi? O 5. seviyeyken sen sadece 1. seviyesin ve geçen gün bana saldırdığında senin hakkında bağırıp çağırıyordu. Ve inan bana, o herif böyle bir şeyi yapabilecek kadar deli görünüyor."

"Gerçekten mi, ama neden? Vorden ve ben birbirimizi uzun süredir tanımıyoruz ki. Sence herhangi biri böyle bir şey uğruna o kadar ileri gidebilir mi gerçekten?"

"Doğru, deli olduğunu düşünsem de o kadar da deli olduğunu zannetmiyorum."

Böylece ikili, dövüş dersi pratiklerine devam etti. Ancak Quinn çekiç vuruşu hamlesini öğrenmek için elinden geleni yapsa da konsantre olamıyordu. Layla’nın söylediklerini düşünüp duruyordu. Brandon’ın öldüğü de Vorden’ın zaman zaman tuhaf davrandığı da kesindi.

Ve son olarak Quinn geçen gece odaya döndüğünde Vorden orada değildi. O saatte dışarıda ne yapıyor olabilirdi?

Dövüş dersleri sona erdiğinde Layla ve Quinn, bir müddet birlikte takılmakta karar kıldı. İkisinin de Quinn’in özel gücüyle ilgili denemek istediği şeyler vardı. Mesela Quinn, güneşin kendisini etkilemesine son verecek bir yol bulmak ve bu konuda daha çok bilgi edinmek istiyordu.

Layla’ysa kendisini de vampire dönüştürmesinin bir yolu olup olmadığını görmek istiyordu. Ancak cephanelikten çıkıp zemin kata ulaştıklarında diğer birkaç birinci sınıf öğrencisiyle birlikte önleri kesildi.

Önlerini kesen kişiler ikinci sınıftı ve tüm birinci sınıfların toplantı salonuna geçmesini istiyorlardı.

"Neler oluyor?" dedi Layla.

"Hiçbir fikrim yok." diye yanıtladı Quinn.

Elbette ki ikinci sınıflar güçlüydü ve birinci sınıf öğrencilerinin söyleneni yapmaktan başka şansı yoktu. Yüksek seviyeli olanlar bile bir sorun çıkmasından endişe duyuyordu.

Böylece yüz küsür birinci sınıf öğrencisi toplantı salonuna doluştu. Ortamda tek bir öğretmen bile bulunmazken sadece birkaç ikinci sınıf öğrencisi vardı. Ayrıca sahnenin perdeleri çekilmişti ve perdenin hemen önünde dikilen kişiyse Momo’ydu.

"Her biriniz hoş geldiniz." dedi Momo. "Bugün özel bir etkinliğimiz, siz birinci sınıflara özel bir mesajımız var. Gördüğünüz üzere bize karşı çıkmaya çalışan, bu okulda yıllardır süregelen kıymetli sistemi bozabileceğini zanneden birileri var. Ben de bize itaat etmeyenlerin başına neler geleceğini sizlere anlatmak için buradayım."

Momo bu sözlerin ardından bir ip parçasını çekti ve sahnenin perdeleri açılmaya başladı, ağır ağır açıldıkları sıradaysa iri bir odun parçasının üzerine yerleştirilerek bağlanmış bir öğrenci gözler önüne serildi. Öğrenci kanlar içerisindeydi ve her yerinde dayak izleri vardı.

"Vorden?!" dedi Quinn.

#Vorden gerçekten Brandon’ı öldürecek kadar delirdi mi? O yapmadıysa kim yapmış olabilir? Peki Momo’nun ve ikinci sınıfların bu gösterisi de neyin nesi? Anlaşılan ‘itaatsizlik eden’ Vorden temiz bir dayak yiyip kütüğe bağlanmış ve şov konusu olmuş. Bu mesele ne kadar uzayabilir, bizi nasıl sürprizler bekleyebilir merak ediyorum doğrusu. E siz de ediyorsanız sıradaki bölümde görüşmek üzere!