27. Bölüm : Ruh Silahı

avatar
2426 52

My Vampire System - 27. Bölüm : Ruh Silahı


Çevirmen : Clumsy



Layla’nın yedek kanı hariç tüplerdeki tüm kanları tüketen Quinn, kendisini hiç olmadığı kadar güçlü hissediyordu.

 

İsim: Quinn Talen

 

Irk: Halfling

 

HP: 15/15

 

Exp: 110/200

 

Kuvvet: 12

 

Çeviklik: 12

 

Canlılık: 11

 

Quinn'in bedeni önceden üst düzey bir atlet gibiyken şimdi sıradan insan gücü sınırlarını aşmıştı. Yine de özel gücü olan kişilere kıyasla güçsüzdü. Neyse ki Rylee ve diğer iki öğrenci pek iyi savaşçılar değillerdi.

 

Quinn, eski okulunda hangi özel güce sahip olurlarsa olsunlar herkesle kavga ederdi. Diğerlerinin kendisinden de çok zorbalığa uğradığını görürdü, çünkü karşılık verdiğini bildikleri için ona daha az zorbalık ederlerdi.

 

İşte bu sayede insanların dövüşme şekilleri ve farklı özel güçlerin niteliklerini iyice kavramayı başarmıştı. Ama Quinn’in karşısında Layla gibi becerikli ve ikinci seviye bir kullanıcı olsaydı bu noktada büyük ihtimalle mağlup olurdu.

 

Quinn, kullanabileceği yeteneklere her zamankinden çok ihtiyaç duyuyordu. Kan Tokadı harikaydı ama yalnızca beş metre menzilde işe yarıyor ve sağlığını azaltıyordu. Diğer özel güçlerde kitap satın alarak veya aynı güce sahip insanlardan eğitim alarak yeni yetenekler elde etmek mümkündü.

 

Quinn ise kendisiyle aynı güce sahip hiç kimseyi tanımadığı için böyle bir seçeneğe sahip değildi ve tabii ki erişebileceği yetenek kitapları da yoktu.

 

Layla ve Quinn yollarını ayırıp odalarına dönmeden önce Quinn, son sorusunu dile getirdi.

 

"Vorden’a neler olduğunu biliyor musun?" dedi Quinn.

 

"Oh, sarışın arkadaşını diyorsun." diye yanıtladı Layla. "Dürüst olmak gerekirse olay esnasında ‘birileri’ yüzünden revire tıkılıp kaldığım için pek bilgim yok." diyerek Quinn’i işaret etti.

 

Quinn ise gergince güldü.

 

"Şey, benim için öğrenebilir misin acaba? Anlaşılan bu işin arkasında ikinci sınıflar var ve Peter’la benim bilgi almama engel oluyorlar."

 

"İşin içinde ikinci sınıflar mı var? Ehh, bu pek iyi değilmiş, dahil olmayı planlamıyorsun, değil mi?" diyen Layla endişeliydi.

 

Quinn, ikinci sınıfların kendisi, Peter ve Vorden’ı dışarı çağırdığı zamanı düşündü. Momo denen o kişi, onları okuldaki sistemi kurcalamamaları konusunda uyarmıştı.

 

Quinn’se suratına yumruğunu indirmek istemiş ama o sırada bunu yapamamıştı. Ama artık özel gücü sayesinde başkalarının yardımına ihtiyaç duymadan ya da onlara bel bağlamadan güçlenebilecekti ve Momo’nun ukala suratını yumruğuyla göçerteceği günü iple çekiyordu.

 

"Olacağım ama elbette ki önce güçlenmem gerekiyor."

 

Birinci sınıflarla ikinci sınıflar arasında ‘uyanış’ denilen büyük bir fark mevcuttu. İkinci sınıflar, özel güçlerini uyandırmayı öğrenmiş oluyordu. Bu da güç seviyelerinden bağımsız olarak kısa süreli bir güç artışı yaşayabilmelerini sağlıyordu.

 

Bir kullanıcı uyanış yaşadığında ruh silahı denilen bir şey de şekillendirebiliyordu. Bunlar her kullanıcının bedeni içerisinde şekillenen ve onlara özgü güçlü silahlardı. Bu yönleriyle herkesin kullanabildiği canavar silahlarından farklıydılar.

 

Layla’yla işini bitiren Quinn, ihtiyaç duyduğunda saati yoluyla irtibata geçeceğini söyleyerek Layla’dan ayrıldı.

 

Layla’nın kanını barındıran deney tüpünü de yanına aldı. Şu anda yapması gereken şey, bedeninin kan ihtiyacı duymadan ne kadar süre idare edebileceğini çözmekti. Görevlere çıkacak veya portal yoluyla farklı gezegenlere gidecekti. Yani bir müddet kimseyle iletişime geçmeyeceği zamanlar olabilirdi.

 

Bu durumlarda yanına kaç tüp kan alması gerektiğini bilmeliydi. Yani şimdilik yeni bir sistem mesajı belirinceye dek kandan uzak durmak için elinden geleni yapacaktı. Bu süreçte birileriyle savaşacak olursa kanlarını alıp sonrası için saklayacaktı. Sonuçta kıymetli istatistik puanlarını ziyan etmek istemezdi.

 

Quinn yurt odasına, yani hala Toprak kabiliyetleri üzerinde çalışmakta olan Vorden ve Peter’ın yanına döndü.

 

"Başardım, nihayet başardım!" diye bağırdı Peter.

 

Avcunda küçük, yuvarlak, katı bir çamur öbeği tutuyordu. Ellerini kımıldatarak çamurun şeklini değiştirebiliyordu. Onu önce uzun bir sopaya çeviriyordu, sonra da yeniden topa.

 

"Birinci seviye bir kullanıcı olarak tek sorun, yanında sürekli bir çeşit çamur taşıman gerekmesi." diye açıkladı Vorden. "Belki de en iyisi yuvarlak bir asa halinde tutup taşımandır, bu sayede daima yanında kullanabileceğin bir şeylerin olur."

 

Vorden bu sözlerin ardından çamuru tutup gösteriye başladı ve Peter’ın yaptığı şeyleri yaparak çamur topunu farklı şekillere dönüştürdü. Ancak hızları arasındaki fark barizdi. Peter istediği şekli vermek için uzun bir zaman harcarken Vorden, çamuru saniyeler içerisinde değiştiriyordu.

 

"Vaay, bunun sebebi beşinci seviye olman mı Vorden?" dedi Peter.

 

"Yo, bu senin de yapabilecek olduğun bir şey, yalnızca pratik gerekli. Ben birinin gücünü kopyalarken seviyesini de kopyalıyorum. Yani benim bu çamurla yaptığım her şeyi sen de yapabilecek olmalısın."

 

Diyen Vorden, çamur topunu keskin bir hançere dönüştürerek Peter’ın boynuna dayadı.

 

"Gördün mü, pek de işe yaramaz değilmiş."

 

Peter yutkunarak hançere baktı, ancak o saniyede Vorden’ın çamuru çoktan zararsız bir çubuğa dönüştürmüş olduğunu ve kendisine geri verdiğini gördü.

 

"Oh, Quinn, dönmüşsün." dedi Vorden gülümseyerek. "Eğlendin mi?"

 

"Hı hı, birazcık." dedi Quinn.

 

"Vorden sevgili bulduğunu söyledi." diye ekledi Peter hızlıca.

 

"Ne!?" dedi Quinn.

 

"Bizimle aynı anda teste giren kızı biliyorsun ya."

 

"Oh o mu, yo, biz sadece…" diyen Quinn, Layla’yla aralarında nasıl bir ilişki olduğunu düşünmeye başladı. Ona tam olarak arkadaşım diyemezdi ve sevgili olmadıkları da kesindi. Layla, Quinn’in istediği her şeyi sorgusuz sualsiz yerine getiriyordu. Efendi hizmetkar tarzında bir ilişkileri olduğu söylenebilirdi ama Quinn bunu dile getirecek olursa yanlış bir fikre kapılacakları kesindi.

 

"Biz sadece tanışıyoruz, siz ikinizle elementsel sınıfa girmeyeceğim için hangi dersi alabileceğimi ve silahını nereden edindiğini falan konuşuyorduk."

 

"Oh, öyleyse kararını verdin nihayet?" dedi Peter.

 

"Evet, canavar silahları sınıfına gireceğim."

 

#Yani element gücü olmayan biri olarak silah kullanma konusunda gelişmek istemesi mantıklı. Zaten Layla da o sınıftadır, ‘efendi-hizmetkar’ birlikte bol bol takılırlar. Kan ihtiyacı duymadan ne kadar devam edebileceğini denemesi ve yedekte kan tutması da mantıklı. Ama kan herhangi bir şekilde muhafaza edilmeden değerlerini koruyabilen bir şey mi ki? Uzun vadeli bir çözüm değilmiş gibi. Neyse, hadi günün son bölümünde görüşmek üzere!






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr