Çevirmen : Clumsy

Peter okulda koşturuyor ve Quinn veya Vorden’ı arıyordu. Nedense iki arkadaşı da bir anda çok tuhaf davranmaya başlamıştı ve Peter, bu konuda ne yapacağını bilemiyordu. Önceki okulundaki hayatı cehennem gibiydi ve kendinden üstün kişilere hizmet etmek için her şeyi yapmıştı.

Şimdiyse ilk defa kendisini koruyan arkadaşlar edinmişti. Düşük seviyeli olmasına rağmen Peter’a arka çıkan Quinn ve onu korumakla kalmayıp yeni gücüne de yardımcı olan Vorden. Ancak Vorden’a bir şey olmuş ve ansızın tuhaf davranmaya başlamıştı.

Peter Quinn’in neler yaşadığını hiç bilemese de Vorden’ı değiştiren şeyle ilgili bir fikri vardı. Her şey ikinci sınıflarla toplantı salonunda yaşadığı olaydan sonra olmuştu. Ama kiminle konuşursa konuşsun Peter’a cevap veren olmamıştı. Hatta kimileri onu tehdit etmeye bile başlamıştı.

Derken tanıdık bir ses duydu. Koridorda yürüyen Peter, aşina olduğu bir sesin bir şeyler söyleyişini işitebiliyordu. Köşeyi döndüğündeyse o kişinin sahiden de Vorden olduğunu gördü. Vorden orada öylece durmuş, yere bakıyordu. Peter çabucak koridorun köşesine gizlendi. 

Şu ana dek onu gördüğü her seferde görmezden gelmiş veya tek kelime etmeden yanından geçip gitmişti ama bu defa Vorden, birileriyle konuşuyormuş gibi görünüyordu.

"Siz ikiniz sakin olur musunuz artık!" dedi Vorden.

Kısa bir duraksamadan sonraysa tekrar konuştu.

"Ufaklığın hislerini incitip incitmemesi umurumda değil, Quinn’in başka insanlarla konuşmasına izin vermiyor değiliz."

Ardından ikinci bir duraksama oldu.

"Bak, bu işe dahil olup onların canını yakarsan seni affetmem. Geçen seferki şeyin tekrarlanmasına izin vermeyeceğim."

Peter’ın dinlediği konuşmada başından sonuna işitilen tek ses Vorden’a aitti ama bir başkasıyla konuştuğu netti. Daha fazla dayanamayan Peter, bir göz atmaya karar verdi ancak gördüğü tek kişi Vorden oldu.

"Diğer kişi çoktan gitti mi ki?" diye düşündü.

İşte o sırada Vorden’ın uzaklaşmaya başladığını gördü. Çalan zil öğle aralarının sona erdiğini haber veriyordu ve öğleden sonraki derslere başlama zamanı gelmişti. Derken kütüphane kapıları açıldı ve Quinn ile Layla ikilisi birlikte kapıdan çıktı.

"Quinn!" diyen Peter, ona el salladı.

"Dersler bittikten sonra ön kapıda buluşuruz." Layla’yla böyle söyleyen Quinn de Peter’ın yanına geçti.

Böylece ikili, sınıfa doğru yürümeye başladı.

"Hey, sen iyi misin dostum?" dedi Peter. "Odadan bir hışımla çıkınca senin için endişelendim."

"Haklısın, pardon dostum ama daha fazla tutamadım, biraz daha kalsaydım donum kahverengiye dönecekti."

"Hey heeey, gereğinden fazla bilgi verdin." dedi Peter. "Neyse, iyi olmana sevindim, bak, Vorden için gerçekten endişeleniyorum. O toplantı salonundan döndü döneli bir tuhaf davranıyor."

Quinn, gerçekten irkilmiş göründüğünü fark ederek elini Peter’ın omzuna attı. Bunca zaman endişelenecek daha önemli meseleleri vardı ama artık en acilini çözdüğüne göre diğer konulara odaklanacak vakit bulabilirdi.

"Endişe etme, neler olduğunu birlikte çözeriz."

Sıradaki dersin sınıfına giren ikili, Vorden’ın onlardan da önce gelip yerine yerleşmiş olduğunu gördü.

"Oh hey beyler, nasılsınız?" dedi Vorden, gülümseyerek.

Peter Vorden’ın sağındaki sandalyeye otururken Quinn de solundakine geçti.

"Hey, daha iyi misin?" dedi Peter. "Öncesinde biraz somurtkan gibiydin."

"Hı hı, merak etme, ikinci sınıflar tarafından biraz hırpalanınca bayağı moralim bozuldu." diye yanıtladı Vorden.

"Toplantı salonunda neler oldu?" dedi Quinn.

Bunu duyan Vorden’ın yüzü bir şeyleri gizlemeye çalışırcasına hafifçe değişti. Birkaç saniyeliğine elini sıktıktan sonraysa nihayet yumruğunu gevşetti.

"Beyler, bu kadar kafaya takmayın, benim güçlü olduğumu ve idare edebileceğimi biliyorsunuz."

Peter her zamanki haline döndüğü için Vorden’ın durumundan epey tatmin olsa da Quinn, onun bir şeyleri gizlediğini, o soruyu sorduğu anda bastırdığı bir şeyler olduğunu fark etmişti.

Bu sırada sınıfa giren diğer öğrenciler Vorden’ı görür görmez fısıldaşmaya başlıyordu. Vorden dönüp baktığı andaysa bir an önce kafalarını çeviriyorlardı.

Öğrenciler oturdukça sohbetler süregeliyor, çeşitli sözcükler işitiliyordu. Canavar, ucube, acayip şey ve deli gibi kelimelerin her birinin hedefi Vorden’dı. Tüm okul Peter ve Quinn’in bilmediği bir sırrı paylaşıyormuş ve Vorden bile olanları anlatmıyormuş gibiydi.

Tüm bu kelimeleri işiten Quinn, Vorden’ın başı öne eğik halde hareketsizce beklediğini, ders sırasında defterine not bile almadığını fark ediyordu.

Kimseler Peter veya Quinn’e olanları anlatmayacakmış gibi görünse de Quinn’in kendisine yardım edebilecek bir müttefiki vardı ve o da Layla’ydı.

Dersin sonunda öğretmenleri Dell, tüm sınıfın önündeki ekrana bir görüntü yansıttı. Görüntüde her biri farklı kategorilere ayrılmış bir isim listesi vardı.

"Lütfen bu ekrana dikkatlice bakın ve isminizin nerede olduğunu görün, çünkü yarın dövüş dersleriniz başlayacak." diye açıkladı Del.

Liste, sahip olunan özel güç çeşidine bağlı olarak birkaç farklı kategoriye ayrılmıştı. Elementsel güçler, dönüşüm güçleri, gelişim güçleri vb.

İşte o sırada Quinn, kendisi ve Vorden da dahil olmak üzere birkaç ismin listede yer almadığını fark etti.

"Eğer isminiz listede değilse ya özel gücünüz bu kategorilerden birine dahil değildir ya da eşsiz bir güce sahip bir Orijinalsinizdir. Size uyduğuna inandığınız herhangi bir sınıfı seçmekte özgürsünüz. Öğrenciler dövüş sınıfları arasında geçiş yapmakta da özgürler. Bunlar kesin düzenlemeler değiller ama okul, gücünüze uygun bir sınıfta olmanızı tavsiye ediyor."

Bu bilgi sonrası erişilebilir sınıfların listesi tüm öğrencilerin kol saatlerine gönderildi, oradan ilgilenecekleri sınıfı seçip kaydolacaklardı.

"Acaba benim için en iyisi hangi dövüş sınıfı olur?" diyerek o uzun listeye bakan Quinn, kara kara düşünmeye başladı.

#Bu bölümden anladığım kadarıyla Vorden’ın içinde en az iki karakter var. Sık sık huy değiştirmesinin, anlık parlamalarının ve aynı sesle kendi kendine diyalog kurmasının başka bir açıklaması olamaz bence. Olabilirse yazarı tebrik edeceğim :D Acaba bu gizemi çözmek için ne kadar ilerlememiz gerekecek, merakla bekliyorum. Quinn’in seçeceği sınıfı da merak ediyorum çünkü bir nevi bundan böyle ilerleyeceği yolu seçmiş olacak. Siz de merak ediyorsanız günün son bölümünde görüşmek üzere!