Bölüm 266: Biraz Daha Kal

avatar
943 7

My House of Horrors - Bölüm 266: Biraz Daha Kal


Bölüm 266: Biraz Daha Kal

Çeviri: RassNt  


Chen Ge elinde korkunç çekiç ve üzerinde deli doktor kıyafetiyle ilk yol ayrımında durdu. Bu sefer korku evine ziyaretçileri korkutmak için değil, korku evinin eşsiz ortamını kullanarak iki potansiyel hayalet hikayeleri toplumu üyesini ele geçirmek için girmişti. Pekala, acaba nereye kaçtılar?


Olduğu yerde sessizce dururken etrafı dinledi. Çok geçmeden derin kuyuya doğru giden koridor tarafından bir şey duydu. Sanki bilinmeyen bir güç tarafından itiliyormuş gibi yuvarlanan bir insan kafası üzerine doğru geliyordu.


"Yine mi oyun dışı kaldın?" Chen Ge manken kafasına doğru yürüdü. Kafanın vücudunu bulamadığını ve o yüzden yardım aramak için etrafta yuvarlandığını düşündü. Fakat ona doğru yaklaşırken kafa başka bir yöne doğru yuvarlandı. Ne hızlı ne de yavaştı, Chen Ge'nin yetişebileceği seviyedeydi.


"Bana yol mu gösteriyorsun?"


Chen Ge tereddüt etmeden takip etti. Hava akıntısı kanlı doktor üniformasını dalgalandırdı. Chen Ge yüzünde deri maske ve elinde korkunç çekiçle birlikte yuvarlanan insan kafasını takip etti.



Yang Chen, Wei Wu ve Kong Xiangming'i görünce kalbi mutlulukla doldu. Onun bakış açısına göre gerçek ziyaretçi ya da korku evi çalışanı olmaları fark etmiyordu, her türlü bu onlar için iyi bir gelişmeydi.


"Siz biraz önce oradan mı geldiniz?" Wei Wu üç öğrenciye baktı. Ses tonu soğuktu. Tehdit hissettiği için artık bahane uydurmaya devam etmeyi planlamıyordu.


"Evet." Yang Chen Wei Wu'dan yardım istemeyi düşündü ama Wei Wu'nun tavrı nahoştu. Bu onu huzursuz etti. Hizmet sektöründe bir personelin takınacağı bir tavır değildi bu.


"Orada ne buldunuz? Niye bu haldesiniz?" Kong Xiangming de oraya doğru geldi. İki adamın bu soruları öğrencilerin kafasını karıştırdı. Wei Wu ve Kong Xiangming'in korku evi çalışanları olduğunu düşündükleri için bu sorular onları şaşırtmıştı.


Bu ikisi cidden korku evinin içini bilmiyor mu yoksa bizimle dalga mı geçiyorlar?


Öğrenciler daha ne olduğunu anlayamadan Wei Wu ve Kong Xiangming tuhaf bir şey yaptı. İkisi de aynı anda kafalarını Batı Jiujiang Özel Akademisi'ne giden cam kapıya çevirdiler. Hareketleri garip şekilde uyumluydu.


"Neye bakıyorsunuz?" Yang Chen huzursuzlandı. Arkadaşlarının yanına geri çekildi. İşler ilk düşündüğünden daha karmaşık görünüyordu. İki saniye sonra cam kapı kendi kendine açıldı ve kötü bir koku dışarı sızdı.


"Bu korku evinde mankenlerin dışında, hapsedilmiş başka ruhlar var. Bu oldukça ilginç." Wei Wu sesini alçak tuttu. Gerekmedikçe yabancılara kimliklerini ifşa etmeyeceklerdi.


"Benimle birlikte olan çoktan uyandı ve aç durumda." Kong Xiangming olduğu yerde dururken omuzlarının etrafında bir çift kol belirdi ve ardından arkasından buruşmuş bir kafa yukarı doğru tırmandı.


"Aklını mı kaybettin? Ortamda başka insanlar var!" Wei Wu Kong Xiangming'i durdurmaya çalıştı ama çok geçti. Öğrenciler çoktan olayı görmüşlerdi.


"Aç olduğunda onu durdurma gücüm yok." Kong Xiangming sanki ilk defa böyle bir şey yaşamıyormuş gibi sesi sakindi. "Görmelerinde bir mahsur yok. Onların da icabına bakarız. Fakat bu kimliğimin boşa çıkacak olması kötü oldu."


Wei Wu normalde ketum olan Kong Xiangming'in hamlesini yaptığında böyle kesin olmasını beklemiyordu.


"Pekala, ne de olsa benimle birlikte olan da aç." Wei Wu'nun kafasının arkasında kan damarları hareket ediyordu. Dönerek öğrencilere baktı ve şaşırtıcı şekilde onların korkmak yerine "tıpkı düşündüğümüz gibi," diyen bir ifadeyle karşılaştı.


"Bizden korkmadılar mı?" Wei Wu onların ne yaşadıklarını bilmiyordu. Gördükleri şeylere nazaran onların üzerindeki canavarlar oldukça sevimli kalıyordu.


"Onları sana bırakıyorum." Kong Xiangming tek başına Batı Jiujiang Özel Akademisi'ne doğru yürüdü. Karanlıkta, sırtından dışarı çıkan başka bir şey görünüyordu. Kong Xiangming'in tek başına senaryoya girdiğini gören öğrencilerin yüzlerinde farklı farklı ifadeler vardı.


"Onu uyarmalı mıyız?" Lee Xue adam için üzüldü.


"Onun için endişelenmeyi bırak, o ikisi muhtemelen korku evi çalışanı."


Normalde bir insan korku evinin içinde bir hayalet gördüğünde ilk tepkisi onun bir oyuncu olduğunu düşünmek olurdu. Wang Dan duvardan destek alarak ayağa kalktı. Korkmuştu ama ses tonu fazla değişmemişti.


İç geçirdi ve Wei Wu'ya doğru sendeledi. "Pes ediyoruz, lütfen bizi dışarı çıkarın.


Wei Wu'nun kafasının arkasındaki yüz neredeyse tamamen oluşmuştu ama Wang Dan'ın söylediklerini duyduktan sonra işlem duraksadı. "Sizi çıkarmamı mı istiyorsunuz?"


"Evet, çoktan pes ettik."


Neler oluyor? Wei Wu hayalet hikayeleri toplumunun görevini tamamlamak için çok sayıda hayalet hikayesi yaratmıştı. Kurbanları onun gerçek kimliğini görünce hep korku dolu sözler söylemişlerdi.


"Gidelim." Wang Dan'ın bacakları titriyordu. Bir eliyle kafasını tutarken diğer eliyle Wei Wu'nun koluna doğru uzandı. "Patron, artık gidebilir miyiz? Başım dönüyor ve öğleden sonra dersimiz var."


Wei Wu Wang Dan'dan kurtulmayı denedi ama başaramadı. "Kör müsün? Kafamın arkasındaki kanlı suratı görmüyor musun? Biraz saygı duyar mısın acaba?"


"Teslim olduk diyorum, bizden daha ne istiyorsun?" Wang Dan'ın canı sıkılmıştı ve hissettiği özgüven ve gururunu kaybetmişti.


Wei Wu bu öğrencilerde yanlış bir şeylerin olduğunu düşündü. Her halükarda bu işi bir an önce bitirmek istedi. "Görünüşe göre hiçbir yere gitmiyorsunuz."


Kan damarları korkunç bir yüz şeklinde örgü haline geldiler. Kan damarları yavaş yavaş hareket ederek tıpkı Wang Dan'a benzeyen bir yüze dönüştü.


"Kardeş, bu numaraları bırakır mısın? gizli senaryodan çıktıktan sonra çok yorgun düştük. Eğer böyle devam edersen internette size kötü puan vereceğim." Wang Dan'ın kafası ağrıyordu ama Wei Wu'nun kolunu tuttuğunda garip şekilde güven hissetti.


"Neden bahsediyorsun?" Wei Wu gücünü toplayarak Wang Dan'ı bir kenara itti. İki yüzü de aynı karanlık ifadeye sahipti. "Plan işi bir an önce bitirmekti ama şimdi..."


Koridorda rüzgar esti ve Wei Wu konuşmasının yarısındayken arkasındaki yüz çığlık attı!


Wei Wu arkasını döndü ve kanlı bir üniforma giymiş, elinde devasa bir çekiçle birlikte bir canavarın yuvarlanan kafanın peşinden oraya geldiğini gördü!


Kalbi büyük bir tehlike hissiyle sıkışan Wei Wu'nun kafası uyuştu. "İyi değil!"


İçgüdüsel olarak Kong Xiangming ile buluşmak için koşmaya hazırlandı ama ‘canavar’ bu şansı ona tanımadı.


"Ne bu acele!?"







Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44306 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr