Bölüm 229: Hayalet Hikayeleri Toplumu'nun El İlanı

avatar
1040 7

My House of Horrors - Bölüm 229: Hayalet Hikayeleri Toplumu'nun El İlanı


Bölüm 229: Hayalet Hikayeleri Toplumu'nun El İlanı

Çeviri: RassNt  


"Nerede olursam olayım, güneş yükseldiğinde ve rüyamdan uyandığımda kendime yeni bir güne başladığımı söyledim. Ama gözlerimi açtığımda içimdeki canavar uyandı. Durmaksızın yaralarımı deşti ve bana o kemiklerime işleyen acıyı hatırlattı.


"Çocuklarımın katili, bütün trajedinin kaynağıyım.


"Doktorlarda yardım aradım ve bana canavarın bilincimin ve suçluluğumun tezahürü olduğunu söylediler, kendi kendime işkence ediyordum.


"Odağımı başka yöne çevirmemi önerdiler, kalbimi dinginleştirebileceğim başka bir yer bulmamı söylediler.


"İnsanlarla iletişim kurmaya korktuğum için kaçış amacıyla ilaç tedavisi, kitaplar ve dine bel bağladım.


"Kalbimde küçük bir dileğim vardı. Belki tanrı günahımı affeder ve bana kurtuluş sunardı.


"Herkesin gözünde ben çocuklarımın katiliydim ama tanrının gözünde olmayacaktım. Her şeyimi tanrıya verecektim.


"Üç yıl önce acı nihayet dindi, belki de ilaç tedavisi işe yaramıştı. Hatta ilerleme kaydettiğimi bile hissediyordum. Kendimle barış halindeydim.


"Dördüncü yılın sonbaharında polis bir yabancıyla yanıma geldi. Yabancının karıma zarar veren suçlulardan birisi olduğunu söyledi. Adam bana affedilme arzusuyla gelmişti. Ama neden onu affedecektim?


"Karım üç çocuğunu kaybetmişti ve çok geçmeden benden sonsuza kadar koparılmıştı. Onu asla affetmeyeceğim, asla!


"Yabancı kalbini bana açtı ama adama karşı en ufak bir acıma hissetmedim. Hatta cezasının yeterli olmadığını hissettim. Bu tarz insanlar affedilmeyi haketmiyordu.


"Adam sözlerini söyledikten sonra rahatlamış gibi göründü. Onun rahatlaması beni öfkelendirdi. Ona saldırdım ve boğuşma sırasında boynundaki madalyon koptu ve yere üzerinde tanrı işlemesi olan kolye düştü.


"En değerli hazinesine zarar gelmesinden korkarak vücudunu onu korumak için kullandı, tanrıya bağışlanma dilemek için.


"Adamda kendimi gördüm; madalyondaki tanrı da dahil bana çok benziyordu. Bende de aynısı vardı, aynı tanrıya inanıyorduk!


"Benim tanrım neden karıma zarar veren katili affetsin?


"Yabancı gittikten sonra boynumdaki madalyonu kırdım ve evimdeki dini her şeyi yaktım.


"Son dört yıldır sessiz duran canavar bir kez daha uyandı. İyileştiğimi düşünmüştüm ama sadece kendime yalan söylüyordum. Fakat bu kusursuzdu. Artık bir parçam olan canavarı daha fazla bastırmama gerek yoktu.


"Mutfakta bir bıçak buldum ve yabancının peşine düştüm.


"Tanrı belki onu affedebilirdi ama ben affetmeyecektim."


Duvar kanlı yazılarla doluydu. Dahası vardı ama giderek okunma hale geliyordu fakat genel olarak itiraflarla dolu yazılar olduğu belliydi.


Guo Miao onlara baktıktan daha da korkuya kapıldı. "Bu Patron Chen'in geçmişi olabilir mi? Bu odada zamanında Patron Chen mi kalıyordu? Bu onun daha önce kullandığı maske mi?"


Zihninde beliren imkansız fikirler onu korkuttu. "Bu gerçek insan derisi olabilir mi?"


Dişlerini sıkarak nefesini tuttu ve duvardaki yüze dokunmak için uzandı. Parmağının ucu yüze dokunmak üzereyken koridordan bir anda çığlık geldi!


"Kimdi o!? Onu gördüm! Bir yüz! 3 numaralı odada bir yüz vardı!" Tiz kadın çığlığı Guo Miao'nun bacaklarının enerjisini çekti ve yere devrildi. Kalbi güm güm atıyordu ve elini kalbine götürdü. Tam odanın dışına dönerek bağırmaya hazırlanırken bir şey dikkatini çekti. Tam insan yüzünün önünde diz çökmüştü ve o açıdan bakınca duvar ile insan yüzünün arasına sararmış bir kağıt parçasının sıkıştırıldığını gördü.


"Bu da ne?" Titreyen ellerle insan yüzüne doğru uzanarak kağıt parçasını çekti. İnsan yüzünü mahvetmemeye özen göstererek kağıt parçasını çıkardı, bir avuç büyüklüğündeydi.


"Hayalet hikayeleri toplumu mu?" Kağıt bir el ilanına benziyordu. Arkasında yarı açık kırmızı bir kapı resmi vardı ve üst kısmında ‘Hayalet Hikayeleri Toplumu’ yazıyordu. Alt yarısında ise bu topluma nasıl girileceği anlatılıyordu.


"Yirmi dört katlı bir bina ara ve gece yarısı asansöre bin?"


Kağıdı elinde tutan Guo Miao'nun kalbi hızla çarptı. Artık neyin gerçek neyin sahte olduğunu ayırt edemiyordu. O, el ilanını bulduğu surada Chen Ge gizli geçitten 3. odaya girdi ve cebindeki siyah telefon titredi.


Böyle bir anda ne mesajı? Gizli geçide geri çekildi ve çelik kapıyı kapattı. Mesajı kontrol etti.


"Üçüncü Hastalık Koğuşu'ndaki tek gizli görevi tetikledin—Hayalet Hikayeleri Toplumu!


"Bu senin kabuslarda uzmanlaşmadan önceki ilk rakibin olacak! Onları bul!


"Birinci Görev İpucu: hayalet hikayeleri toplumu 24. kattaki odalardan birinde toplanır.


"İkinci Görev İpucu: 23 katlı bir bina ama 24 sayı var. Neden?


"Üçüncü Görev İpucu: Sadece asansöre gece yarısı bindiğinde 24. kata girebilirsin."


Fang Hwa Apartmanlarında asansör beklerken şans eseri binanın 23 katlı olmasına rağmen asansörde 24 sayı olduğunu keşfetmişti!


Hayalet Hikayeleri Toplumu o binada mı?


10 numaralı odada Guo Miao telefonunu el ilanına yaklaştırdı. "Sadece gece yarısı asansöre binerek hayalet hikayeleri toplumunu bulabilirsiniz. Asansöre bindikten sonra 23. kata basın. O kata ulaştığınızda 2 numaraya inin. İkinci kata geldiğinizde 22. kata çıkın. Bunu 24. katın butonuna basana kadar tekrar edin."


El ilanına bakmak bile Guo Miao'yu korkuttu. Kağıdı katladı ve tekrar insanın yüzünün altına sıkıştırdı.


"Bu bir çeşit şaka olmalı, değil mi? Gece yarısı asansörler bir aşağı bir yukarı inip çıkmak. Asansör koridora açılır. Ya asansöre o ürkütücü şeyler de katılırsa?


"Burası çok garip, artık burada kalamayız. Yaşlı Song, kalkmama yardım et, burada gidiyoruz!"


Chen Ge siyah telefonu cebine koydu ve çekici önüne doğru salladı. Ziyaretçiler gizli görevi tetikledi. Bunu nasıl başardılar?


Üçüncü Hastalık Koğuşu'nu açmadan önce senaryonun her bir köşesini araştırmıştı. 10 numaralı odayı da incelemişti. Fakat el ilanı çok iyi saklanmıştı. Sadece maskeye zeminden bakınca görünüyordu. Yani onu bulabilmek için maskeden korkup yere düşmek gerekiyordu. Guo Miao'nun onu bulması tam bir şanstı.


Ona kıyasla Chen Ge duvardaki yüzü görünce onu korkmadan incelemişti. Üstelik mutlu olmuştu çünkü onun 10 numaralı hastanın yüzü olduğundan şüphelenmişti ve bu da bulmacayı çözmeye yaklaştığı anlamına geliyordu.


Gizli görev ziyaretçiler tarafından keşfedildi. Onlara güzelce teşekkür etmeliyim.


Tünelin dışından gelen ayak seslerini dinleyerek yüzündeki deri maskeye dokundu ve en doğru anı beklemeye başladı.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44247 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr