Bölüm 175: Son Koz

Çeviri: RassNt  

Chen Ge kaçınmaya devam etti ama en sonunda canavar tarafından köşeye sıkıştırıldı.

"Bekle! Seninle oyun oynamayı kabul ediyorum!"

Kesin ölümle karşı karşıya kalan Chen Ge ‘teslim olmayı’ kabul etti. Telefonu cebine koydu. Canavara bakarak konuştu, "Senin istediğin gibi yapacağız."

Chen Ge'nin tavrındaki değişim çarpık suratlı adamın şüphesini uyandırdı ama canavar heyecanlanmıştı.

"Oyuna başlamadan önce satırı atman lazım." Chen Ge adamın sesini ilk kez duymuştu.  Özel bir sesi vardı. Sanki ses telleri üzerinde oynama yapılmış gibiydi ve keskin, tizdi.

"Eğer oyunu kazanırsam buradan güvenle ayrılmamı garanti edeceksin." Chen Ge'nin gözleri güvensizlikle doluydu. Bunu gören çarpık suratlı adamın güveni yerine geldi. "Kapıdan uzaklaş, bıçağı at. Eğer oyunu kazanırsan sana çıkışın nerede olduğunu söyleyeceğim."

Bu oyun kaybetmeye mahkum olunan bir savaş gibiydi. Eğer Chen Ge gerçekten bunu kabul ederse geleceği karanlık bir akıl hastanesinin içinde işkenceyle geçecekti.

"Pekala kabul. Şimdi ne yapmama gerekiyor?" Chen Ge satırı kenara doğru attı ama tutacak kısmının kendisine baktığından emin oldu. İki elini cebine soktu.

"Olduğun yerde dur." Çarpık suratlı adam ileri doğru yürüyerek Chen Ge'nin iki metre uzağına kadar geldi. "Şu andan itibaren ne olursa olsun ses çıkarmayacaksın yoksa kaybedersin."

Adam gözlerini ona dikerken sırtındaki canavar iyice uzanarak Chen Ge'nin tepesine dikildi.

"Hala konuşmak yok mu? Pekala daha heyecan verici bir şey yapalım." Çaprık suratlı adam oturdu ve eğildi. Canavar kendini onun sırtından tamamen çıkardı. Canavar üç metre uzunluktaydı. Bacakları bir metreden kısaydı ve kolları normal insan kolları gibiydi. Sadece vücudu uzundu, sanki birçok insanın vücudu birbirine eklenmiş gibiydi.

Bu şey ne böyle? Canavar o kadar uzundu ki dengesini zar zor sağlayarak Chen Ge'ye doğru hareket etti. Aralarında sadece iki metre vardı. Canavarın vücudunun üst kısmı Chen Ge'nin üzerinde tepetaklak dururken vücudunun alt kısmı yavaş yavaş ona doğru yürüdü.

Kararından pişman olacağından endişe ederek sıska elleriyle Chen Ge'nin omuzlarını kavradı ve kaçmasını engellemek istedi. Yaratık üstüne doğru yürürken Chen Ge oldukça gergindi. Gözlerini canavarın bacaklarına dikti ve zihninde planını defalarca tekrar etti.

Bacaklar satırın yanına geldiğinde Chen Ge'nin cebindeki eli aniden dışarı fırladı. Canavara kesinlikle zarar verecek bir şeye sahipti!

Kalemin keskin ucu canavarın gözüne saplandı. Bu darbeyle birlikte bantla tutturulmuş kalem hemen parçalandı.

Göz yuvasına kame giren canavarın vücudu yılan gibi kımıldandı. Belli ki hasar almıştı. Hai Ming Apartmanında Chen Ge şans eseri Xiaoxiao'yu ayna canavarına atmıştı ve oyuncak bebek o canavarın vücudundan bir parça ısırmıştı. O zaman Chen Ge hayaletlere karşı en etkili silahın başka hayaletler olduğunu fark etmişti.

Kalem Ruhu'nun tükenmez kalemini kullanmak planının bir parçasıydı. Canavar acıyla bağırırken Chen Ge kalemi hızla çekti ve ileri doğru fırladı. Çok hızlıydı. Çarpık suratlı adam neler olduğunu fark ettiğinde Chen Ge çoktan eline satırı almıştı.

Satırı kenar atarken planını çoktan yapmıştı. Eğer tutacak kısmını kendisine doğru bakacak şekilde bıraksa bile koridorun karanlığını göz önüne alınca çarpık surat bunu fark etmeyecekti.

Elinde satırın ağırlığını hisseden Chen Ge canavarın zayıflığını hedef aldı: bacakları. O gece birçok şey yaşamıştı ve bu kesme darbesi Chen Ge'nin dışarı kusmak istediği bütün negatif duyguları barındırıyordu. Her kesişle canavarın vücudu bozuldu.

Satırın etkisi yine de canavarı tamamen yok edemeyecek kadar zayıf. O iyileştiğinde durum hala benim için iyi olmayacak. Chen Ge hemen kendini sakinleştirdi. Satır canavara zarar veremiyor ama onun bel bağladığı kişiyi kesinlikle etkisi hale getirebilir.

Chen Ge elinde satırla kafasını çevirip çarpık suratlı adama baktı.

"Bu ne demek?" Çarpık suratlı adam soğuk soğuk terlemeye başladı. Bir nedenden ötürü tarif sanki tekrar ediyormuş gibi hissetti.

Sen öldün! Chen Ge satırı kaldırarak ona doğru fırladı. Çarpık suratlı adam arkasını döndü ve merdivenlere doğru koşmaya başladı. Adam hayatı için koştu ve Chen Ge karanlıkta tehlikeli şekilde parlayan satırıyla onu kovaladı. Arkalarında kör olan canavar yılan gibi kıvrılarak avını yakalamaya çalıştı. Bu üçlü garip bir sırayla dengeyi bulmuş ve birinci kattan dördüncü kata kadar koşturmuştu.

Dördüncü katın koridoruna girdiklerinde Chen Ge yavaşladı. Çarpık suratlı adamın kendisini bilerek buraya getirdiğini fark etti. Diğer kattan buraya gelirken çarpık suratlı adam hiç tereddüt etmemişti. Doğrudan dördüncü katı hedeflemişti.

Diğer binaya mı kaçmak istiyor? İmkansız, canavarı Üçüncü Hastalık Koğuşu'nun içindeyken kontrol edebiliyor. Chen Ge akıl hastaları için bu binanın ne kadar eşsiz olduğunu çok iyi biliyordu. Çeşitli sebeplerden ötürü bu binayı kendi istekleri doğrultusunda terk etmeyeceklerdi.

Çarpık suratlı adam tam üçüncü binadan ayrılma noktasına geldiğinde durdu. Gürültülü bir çığlıkla birlikte yüzü daha da yamuldu. Adamın çığlığının ardından yan odalardan dışarı iki tane adam çıktı. İkisi de yaralıydı ve onlar Xu Tong ile fantom ekstremite sendromu olan adamdı.

Sadece bu üçü olsa sıkıntı olmayacaktı ama diğer iki adamın da sırtlarından canavarların uzandığını gördü.

Üçüncü Hastalık Koğuşundaki bütün hastalar canavarlar tarafından ele mi geçirildi? Onların ilişkisi Zhang Peng ayna canavarının ilişkisinden daha huzurlu olmalı. Bu benim için iyiye işaret değil.

Üçüncü Hastalık Koğuşunda dokuz hasta vardı ve Wang Shenlong'u çıkarınca Chen Ge o gece sekiz tane benzer canavarla yüzleşmek zorunda kalabilirdi. Hatta onlardan daha korkutucu canavarlar da olabilirdi.

Hastalarının sırtından ince vücutlar çıktı ve Chen Ge'nin etrafı üç canavar tarafından sarıldı.

"Korkma, yakında bizden biri olacaksın." Chen Ge'den iki blok ötede olan çarpık suratlı adam ikinci ve üçüncü binaları bağlayan çelik kapıyı kilitlemeye gitti.

Chen Ge o anda bütün umudunu kaybetmişti. Canavarlar bütün yolları kesmişti ve yavaş yavaş üstüne doğru geliyolardı. Chen Ge onların kendisine intihar etme şansı bile vermeyeceğini düşündü.

Üç yıldızlı senaryo bana ağır geldi. Chen Ge duvara doğru yaslandı ve paketinde ağlayan bir yüz olan şeker çıkardı. Bu benim son kozum. Bunu kullandıktan sonra ne olursa olsun buradan ayrılmalıyım.

Chen Ge şekeri ağzına attı ve aniden vücuduna sonsuz bir kızgınlık ve soğukluğun yayıldığını hissetti.

Uzun siyah saçlar duvarları dalga şeklinde dövdü. İnanılmaz habis bir varlık uyanıyordu. Zhang Ya Chen Ge'nin gölgesinden kırmızılar içinde çıktı!