Bölüm 807: Yeni Kader Hükmü Sırası: Ölüm Tanrısı

“Büyük Şeytan Elçisi...”

Lin Ming az önce yaşadığı korkunç ortamı hatırladı. Sanki büyüklüğünü ölçemediği bir dağa bakıyormuş gibi hissetmişti. Bu kişi kesinlikle boy ölçüşemeyeceği bir ustaydı!

“Kader Hükmü düşündüğümden daha korkunç gibi görünüyor.” Lin Ming ciddi şekilde söyledi. Aurasını ve enerjisini tamamen kısıtladığı anda hızla yere indi ve Çentik Bayır Dağı'nın engin ormanlarında koşmaya başladı.

Uçmak şu anda çok tehlikeliydi. Enerjisini gizledi ve ormanda koştu. Bu şekilde riski en aza indirebilirdi.

Rakibinin gücünü bilmeden risk almak akıllıca bir hamle değildi. Aslında Lin Ming bu eylemlerinin fazla delice olduğunu düşünüyordu. Neyse ki, güç sıralamasında sadece ikinci, üçüncü ve dördüncü Şeytan Elçileri Şube Bölümü'nü koruyordu.

Burada bu Büyük Şeytan Elçisi olsaydı, Lin Ming Mucize Kapısı'nı açmasına rağmen kaçabileceğinden emin değildi.

“Altıncı aşama Hayat Yıkımı ustalarının gücünü hafife alıyorum. Diğer Hayat Yıkımı ustalarının hızıma yetişmesi imkansız. Rüzgar Kavram'mın bu kadar düşük kalması çok üzücü. Hiçlik Ezici Altın Kuş'u seviye atlatabilseydim, Mucize Kapısı'yla birlikte tüm Hayat Yıkımı Âlemi'nde hızım en iyisi olabilirdi.”

Lin Ming, Kafir Tanrı Tohumu'nun yıldırım ve ateşi emebildiğini ilk keşfettiğinde, diğer elementlerin de aynı şekilde kullanılabileceğini test etti. Ancak Kafir Tanrı Tohumu bu elementlere aynı cevabı vermedi.

Lin Ming bir saat sonra tenha bir vadiye geldi. Birkaç fit genişliğinde bir nehir buldu ve enerjisini tamamen kısarak daldı ve suyun onu götürmesine izin verdi. Bu kaçış yöntemi çok güvenliydi, nehir tüm enerji izlerini gizleyebilirdi. İlerlemek için gerçek öz kullanmasına gerek kalmayacağı için yakalanma oranı sıfıra yaklaşıyordu.

Lin Ming buzlu nehrin suyunda ilerlerken, dört Kutsal Krallık'da karşılaştığı tüm altıncı aşama Hayat Yıkımı ustalarını hatırladı. İlki, Li Yifeng'in onu tanıştırdığı antik tahta ruhu yeşimi değerlendirme büyük ustası Bilge Mavi Yol'du.

Ancak Bilge Mavi Yol'un yüz yıldan az bir ömrü kalmıştı ve şu anki gücü zirve durumunun yarısından daha azdı. Üstelik hayatının son yıllarını tahta ruhu yeşimi değerlendirme işine adamıştı. Savaş arzusunu yok etmiş ve ruhunu huzurlu bir yaşama adamıştı. Bu nedenle artık korkunç değildi. Lin Ming, bu nedenle altıncı aşama bir Hayat Yıkımı ustasının zirve gücünü asla fark edememişti.

Bu konuda düşündüğü anda, bir altıncı aşama Hayat Yıkımı ustasının az da olsa İlahi Deniz Âlemi'ne geçme umudu olabilirdi. Genç oldukları zamanda, kesinlikle İmparator seviyesi yeteneklerdi ve neslinin en şaşırtıcı yetenekleriydi. Bu tür bireylerin altıncı aşama Hayat Yıkımı Âlemi'ne ulaştığında, eriştiği gücü hayal etmek kolay değildi.

“İlk 10 sıradaki Kader Hükmü ustalarının güç seviyesini gerçekten merak ediyorum. İlk 3 sıra var bir de?”

Lin Ming bunu düşündüğü anda gelecekte ilerleyeceği yolun hala çok uzun olduğunu gördü. Bugün, Çentik Bayır Dağı'nda yaptığı katliam, tüm Asura Kutsal Krallık'ın Gökyüzü Düşüşü Kıtası'nın büyük güçleri önünde tokat yemesine neden oldu. Asura Kutsal Krallık onun bu işten paçayı sıyırmasına asla izin vermeyecekti.

Lin Ming, Situ Bonan'ın savaş ruhu izdüşümünü de yok ettiği için 5000-6000 yaşındaki bir canavarı öfkelendirmişti. Üst düzey bir Kader Hükmü dövüş sanatçısı bile bu kadar korkunçsa, Lin Ming Situ Bonan'ın gücünü hayal bile edemiyordu.

Bu hezimetten sonra, Asura Kutsal Krallık herhangi bir şeyi vermekten çekinmeyecekti artık.

Asura Kutsal Krallık'ın uzun ve ihtişamlı bir mirası vardı. Sadece güçlü ve etkili değil, bulutların üstünde ve gökyüzünde çok daha fazla ustası vardı. Situ Bonan gibi 10 tane İlahi Deniz Yüce Elderi ile altıncı seviye tarikat olmaya yaklaşan bir varlıktı.

Böyle bir güç, Lin Ming'in karşısında durmayı bile düşünmediği bir seviyeydi.

Şu anda en büyük önceliği, yetişimini mümkün olan en kısa sürede artırmaktı. Aksi halde sadece başkalarının merhametine kalacaktı.

Yetişimi artmazsa, ne kadar yetenekli olursa olsun veya hangi avantaja sahip olursa olsun, yetişim farkını kapatamayacaktı. Doğru yolda böyle şeyler asla olmazdı.

Şeytan Parıltısı, Lin Ming'in ne düşündüğünü biliyordu. Bir süre düşündü ve söyledi. “Çocuk, zihinsel olarak hazırlandığına emin ol. Gerçekten Hayat Yıkımı Âlemi'ne girmek istediğinde çok zorlanmandan korkuyorum...”

“Mm?”

“Yani... Hayat Yıkımı Âlemi'ne girmek istediğinde, diğer dövüş sanatçılarına göre birkaç kat daha büyük bedel ödeyeceksin. Önündeki yol büyük engellerle dolu, ancak aynı derecede görkemli. Elbette bu bunlar ne kadar dayandığına bağlı olacak...”

Kıymetlimisssssss!!!

Zaman geçti. Bir göz açıp kapayıncaya dek yedi gün geçti ve Lin Ming sonunda yavaşça ve güvenle Çentik Bayır Dağı'nın sınırını geçmeyi başardı.

Şu anda Lin Ming'in Asura Kutsal Krallık'ın Çentik Bayır Dağı Şube Bölümü'nde yaptığı katliam ve her yeri kana bulaması, tüm dört Kutsal Krallık'a yayılmıştı.

Bundan önce, Asura Kutsal Krallık zaten Lin Ming'in mirasları çaldığını ve başına büyük bir ödül koyduğunu söylemişti.

300.000 ruh özü taşı, bir zirve orta aşama cennet adım hazine ve Tanrı Dönüştürücü Hap. Bu yüksek seviyeli ödül, Kader Hükmü'nün ilk 100 sırasındaki ustaların bile heyecanlanacağı bir ödüldü. Birçok dövüş sanatçısı Lin Ming'i aramak için gruplar oluşturmuştu.

Asura Kutsal Krallık, operasyonun üssü olarak birkaç büyük şube bölümünü kullanarak dünyanın dört bir yanına yayılmıştı. Yerel halkın beşinci seviye tarikatlarıyla iyi ilişkiler kurarak bir istihbarat ağı kurmuşlardı.

Bu durumda, Lin Ming için oluşturulan yaygın ve sıkı istihbarat ağı, Lin Ming'in üzerine meteor gibi düşecek ve onun bulunmasını sağlayacaktı.

Ancak duyurudan yedi gün sonra, herkesin gözünü açan bir olay meydana geldi.

Lin Ming sadece kendisi ve mızrağıyla, Çentik Bayır Dağı'nı mızraktan geçirmişti. Asura Kutsal Krallık'ın koyduğu ödülleri çalmış, üç Şeytan Elçisi'yle köpek gibi oynamış ve Asura Kutsal Krallık ile üç büyük tarikatın sıra dışı öğrencilerini öldürmüştü. Dört Kader Hükmü ustası bile kurtulamadan katledilmişti!

Dünya, Lin Ming'in Situ Bonan ile olan savaşını bilmese de, dört ustayı öldürmesi bile herkesi şok etmişti. Bu dört kişiden Şube Ustası Situ ve yaşlı adam Sun nispeten zayıftı ve Kader Hükmü'nün sonların yer alıyorlardı. Ancak diğer ikisi, yaşlı adam Yan ve Lian Shiyu gerçek Kader Hükmü ustalarıydı. Sıralamaları Cesetçi'den kötü değildi.

Dördünün güçlerini birleştirmesiyle bile, Lin Ming onları teker teker öldürmüştü, hiçbiri kaçmayı başaramamıştı!

Böyle bir başarı, daha önce ne görülmüş ne de duyulmuştu! Lin Ming'in Çentik Bayır Dağı'na gidip kendi ödülünü alması, herkesi afallatmıştı.

Bu özellikle, Çentik Bayır Dağı'nın kaçmayı başaran genç elitlerini etkilemişti. Onlara göre, Lin Lanjian'ın sadece ismini söylemek bile kabuslarını geri gün yüzüne çıkarıyordu. Lin Lanjian ismi, ruhlarında yer edinen bir kalp şeytanı haline gelmişti. Bundan kurtulamazlarsa, gelecekte Hayat Yıkımı aşamalarını geçmeye çalışırken muhtemelen öleceklerdi.

Lin Lanjian'ın ünlü adının herkesin kulağına gitmesi, sadece birkaç gün sürmüştü. O, sadece birkaç bin yılda gelebilecek bir kahramandı! Dört Kutsal Krallık Kutsal İmparatorlar'ı bile Lin Lanjian'ın yaşında onun başarılarına ulaşamamıştı.

Üstelik, herkes Lin Ming'in yaklaşık yaşını biliyordu. Hiçbiri 20'li yaşlarının sadece başında olduğunu bilmiyordu. Lin Ming'in Çentik Bayır Dağı'nı kana bularken ve Situ Bonan'ın savaş ruhu izdüşümünü yok ederken sadece 22 yaşında olduğunu bilseydiler, onu sonsuz nadir yetenek bile tanımlamaya yetmezdi.

Lin Ming'in yeteneği, Gökyüzü Düşüşü Kıtası'nın tüm büyük güçlerinin rahatsız olmasına neden olacaktı. Bu büyüme oranı, tüm Gökyüzü Düşüşü Kıtası'nda gelecekte bir numaralı usta olmasına neden olacaktı.

Daha sonra sadece gücüyle Gökyüzü Düşüşü Kıtası'ndaki tüm ustaları yönlendirmesi mümkün olacaktı!

Böyle niyetleri olan bir usta konusunda, büyük güçlerin nasıl davranacağına karar vermesi kolay değildi. Lin Ming büyürse, onlar için bir tehdit oluşturabilirdi. Onlara faydalı olması bile mümkündü.

Onu kazanmak, yapılabilecek en iyi karar olacaktı. Ancak bunu sadece istemek, başarılı olmayı kesinleştirmiyordu.

Eğer onu kazanamazlarsa ve öldürmeye karar verirlerse, üstelik bunu başarırlarsa elbette sorun çıkmayacaktı. Ama bu konuda başarısız olurlarsa ve Lin Ming'i düşmanları yaparlarsa, o zaman kabus bir gece ansızın onların üstüne de çökecekti.

Lin Ming gibi gelişmekte olan bir efsanenin vücudunda nasıl büyük fırsatlar olduğunu biliyorlardı. Böyle birini öldürmek, hiç de kolay değildi. Üstelik diğer büyük güçler Asura Kutsal Krallık gibi değildi. Aralarında çıkar ve kin ilişkisi yoktu. Yönetimdeki karar verenler çıldırmadıkları sürece, hiçbiri gelecekte kıtanın en büyük gücü olan kişiyi kızdırarak düşman yapmak istemezdi.

On gün sonra, yeni bir Kader Hükmü listesi yayınlandı.

Bu, şüphesiz Lin Ming'in Kader Hükmü sırasını yenilemek için yayınlanmıştı.

Lin Ming'in aynı anda dört Kader Hükmü ustasını öldürmesi, gücünün büyük oranda arttığını gösteriyordu. Ancak garip olan durum, yetişiminin artmamış olmamasıydı.

Bu, Lin Ming'in gizeminin artmasına neden oldu.

Birkaç büyük istihbarat kuruluşu, bu konuya mantıklı bir açıklama getiremiyordu. Lin Ming'in bir şanslı fırsat ile tanıştığını veya son derece güçlü bir yetenek ile karşılaştığını düşünüyorlardı. Lin Ming'in tüm Çentik Bayır Dağı'nı kana bulamasının mantıklı başka bir açıklaması yoktu.

Yeni Kader Hükmü, neredeyse herkesin eline düştü. Listeyi açtıkları anda kimse yıllardır listede olan ustalara bakmadı. Herkes Lin Ming'i aradı.

280. sayfada, kızıl harflerle ismi yazıyordu; Lin Lanjian.

Bu kırmızı mürekkep, şu anda en büyük yükselen yıldızı temsil ediyordu. Şu anda Lin Ming'in ismi ikinci kez kırmızıyla yazılmıştı. 280. sırada olması, Lin Ming'in 280-290 arasında yer aldığını ve grubunun en güçlüsü olduğunu gösteriyordu.

30 yaşından küçük olmasına ve sadece Geç Dönen Çekirdek Âlemi'nde olmasına rağmen, Kader Hükmü'nün 280. sırasına girmeyi başarmıştı. Bu, antik çağlardan beri görülmemiş bir olaydı!

Ve Lin Lanjian'ın isminin sağ alt köşesinde küçük harfler ile siyah mürekkep ile bir yazı daha vardı. Bu...

‘Ünvan: Ölüm Tanrısı!’

Herkes bu sözleri gördüğü anda derin nefes aldı. Birkaç büyük istihbarat organizasyonu, sadece özel ustalara bu ünvanı verirdi. Kader Hükmü'ndeki her usta olağanüstü güçlü veya sınırsız potansiyele sahip olurdu.

360 kişiden sadece %30 civarı bir ünvana sahip olabilirdi.

Bu ünvanların da özel ifadeleri oluyordu. ‘Aziz', ‘Hayat', ‘Kahraman', ‘Bilge', bunlara örnekti. Ama ‘Tanrı’ bunlar arasından en iyisiydi.

Kader Hükmü'nde, Lin Ming dışında ‘Tanrı’ ünvanını almaya hak kazanan sadece on dövüş sanatçısı vardı.

Bu on kişinin yedisi ilk 10'da, diğer üçü ise ilk 20'de yer alıyordu. Her ne kadar bu üçü Hayat Yıkımı'nın zirvesinde kabul edilmese de, potansiyelleri sınırlıydı. Kaza olmazsa bir gün İlahi Deniz Âlemi'ne ulaşacaklardı.

Onlardan sonra ‘Tanrı’ ünvanını alan hiçbirisi olmamıştı. Lin Ming ise 280. sırada bunu elde etmişti.

Üstelik sadece bir Dönen Çekirdek dövüş sanatçısıydı!

Lin Ming'i koruma altına alarak Asura Kutsal Krallık'ı karşısına almayı, hatta onlarla savaşmayı düşünen birkaç büyük güç bile vardı.

Sadece Lin Ming'in onların soyundan gelmediklerine sövüyorlardı. Daha önce böylesi görülmemiş bir yetenek olarak, tüm dünyayı düşman almaya değerdi!