Bölüm 787: On Hamle Şartı

Savaş kaçınılmazdı.

Yang Yun, Dokuz Çiçek Gölü'nün yeşim köşkünün merkezinde durdu, kıyafetleri rüzgarda çırpınırken sakin ifadeyle söyledi. “Gerçekten savaşacak mısınız yani?”

“Humph, Lin Lanjian Kutsal Krallık'ımın mirasıyla dalga geçti. Onu öldürmeliyim!” Situ Chuan şüphe bırakmayan tonuyla söyledi.

“Madem öyle, 10 hamle sınır koyalım. Zafer 10 hamlede belirlenecek; aksi halde savaşmaya devam etmeyeceksiniz!”

Yang Yun 10 hamle sınırını savaşta herhangi bir ölümü önlemek için koymuştu. Bu gün burada gerçekten şiddetli bir savaş çıkarsa, ölüm olması olağandışı olmazdı.

Dokuz Çiçek Ziyafeti'nde birinin ölmesi, Yang Yun'un eleştirilmesine yol açacaktı. Üstelik asıl niyeti Lin Ming ile arkadaş olmaktı, Situ Chuan'ın onu burada öldürmesine izin veremezdi. Öte yandan, Lin Ming'in Situ Chuan'ı öldürmesi de iyi olmazdı. Situ Chuan, Asura Kutsal Krallık Prensi'ydi. Lin Ming'in ellerinde ölürse, Asura Kutsal Krallık, onun peşini bırakmazdı. Yang Yun, o zaman geldiğinde Lin Ming'i korursa, tüm Asura Kutsal Krallık'ın yüzüne tokat atmış gibi olurdu.

Dört Kutsal Krallık arasında her zaman çatışma ve anlaşmazlık olsa da, bunlar büyük olaylar değildi. Herkes, savaşa giren iki Kutsal Krallık'ın nasıl korkunç sonuçlar ile karşılaşacağını bilirdi.

“Humph, 10 hamle seni öldürmeme yeter de artar! Kader Hükmü'ne girdin diye kendini yenilmez sanma. Dört Kutsal Krallık'ın prenslerinin Kader Hükmü'ne girmesine izin verilse, ben de listeye girerdim!”

Kutsal İmparator'un tahtının mirası için, tahtın mutlak halefi olan Yang Yun bile her zaman krallıkta kan dökülmesine yol açabilirdi. Bir Prens'in gücü son derece hassas bir konuydu. Bu nedenle dört büyük istihbarat ağı, kolayca bir prensi Kader Hükmü'ne koymazdı. Yang Yun da öyleydi. Elbette kendi tarafına destek sağlamak için Kader Hükmü'ne girmesine izin verilen prensler vardı. Örneğin, Büyük İzabe Prensi Kader Hükmü'nde yer alıyordu.

Situ Chuan kendine tamamen güvense bile, gücünün %120'sini göstermeye hazırdı. Lin Ming'in ne kadar baş belası olabileceğinin farkındaydı. Cesetçi salak birisi değildi. Lin Ming'in ellerinde öldüyse, Lin Ming'in doğal olarak bu gücü vardı.

Asura Kutsal Krallık'ın Yüksek Prens halefi Situ Feng söyledi. “On hamle. Lin Lanjian 10 hamlede kaybederse, Şeytan İmparatoru Zırhı'nı teslim edecek.”

Situ Feng de bir İlahi Deniz Yüce Elderi'nin torunuydu ve son derece güçlüydü. Aksi halde Dokuz Çiçek Ziyafeti'ne katılamazdı. Ancak Situ Feng, Situ Chuan, Yang Yun ve diğer herkes aynıydı, dantianları kalın bir sis ile kaplıydı. Bu yetişimlerinin görülmesini engelliyordu. Bu yetişim gizleme tekniği, dört Kutsal Krallık'da son derece yaygındı.

Situ Feng'in gözleri Lin Ming'e bakarken parladı.

Lin Ming bir süre sessiz kaldıktan sonra söyledi. “Kaybedersem Şeytan İmparatoru Zırhı'nı vereceğim. Ya kazanırsam ne olacak? Bana Şeytan İmparatoru Zırhı'nın kalp koruma aynasını verecek misin?”

“Rüyanda görürsün!” Situ Chuan öfkeyle söyledi. “Şeytan İmparatoru Zırhı, Asura Kutsal Krallık'ımın kutsal miraslarından birisi. Ataların, 12.000 yıl önce Şeytan İmparatoru Zırhı'nı bizden çaldı ve şimdi sen de kalp koruma aynasını çalmak istiyorsun. Gerçekten ölüm tehlikesinin farkında değilsin!”

“Hehe!” Lin Ming düşünceli şekilde gülümsedi. “Ölüm tehlikesinin farkında olmayan kişi sensin asıl. Şeytan İmparatoru'nun atan olduğunu söyleyip duruyorsun ama boş konuşmaktan başka yaptığın bir şey yok. Zaten kaybedeceğini bildiğin için kalp koruma aynasını bahse koyamıyorsun değil mi?”

“Sen!” Situ Chuan, tam fırlamak üzereydi ama Situ Feng onu tuttu.

“Kalp koruma aynasını sana veremeyiz. Buna yetkimiz yok. Kaybedersek, 100.000 ruh özü taşı vereceğiz!”

Situ Feng tek nefeste 100.000 ruh özü taşını söyleyince Lin Ming'in gözünde kirpik bile oynamadı. “Şeytan İmparatoru Zırhı'na 100.000 ruh özü taşını mı layık görüyorsun? Gerçekten çok sinsin!”

100.000 ruh özü taşı az değildi ama Şeytan İmparatoru Zırhı ile karşılaştırılamazdı. Şeytan Parıltısı'na göre, Şeytan İmparatoru Zırhı'nın tamamlanmış hali, yarı Aziz hazine olarak Evrensel Eritme Fırını'ndan değersiz değildi.

Ayrıca bir savunma yarı Aziz hazine son derece nadirdi. Bir gerçek saldırı Aziz hazinesiyle karşılaştırılabilirdi.

Bir Aziz hazinesi, Tanrılar Âlemi'nde bile son derece değerliydi. Sadece 100.000 ruh özü taşı ile satın alınabilecek bir şey değildi.

“Kaybedersen, bir milyon yaşında 10 jin tahta ruhu yeşimi ve bir jin tahta ruhu yeşimi özü vereceksiniz.”

Situ Feng'in gözleri kızardı. Milyon yaşında tahta ruhu yeşiminin bir fiyatı bile yoktu. Dört Kutsal Krallık'ın birleşimi bile bunu karşılayamazdı. Tahta ruhu yeşimi özü daha da nadirdi. En az beş milyon yaşında tahta ruhu yeşimi gerekirdi!

Tahta ruhu yeşiminin ölçülemeyecek kadar uzun süre sonra, temel bileşenleri yavaşça bir kayaya sızar ve  kayanın içindeki safsızlıklar tahta ruhu yeşimine nüfuz eder. Sıradan bir tahta ruhu yeşiminin birkaç milyon yaşına gelmesi imkansızdı, bir süre sonra tamamen fosile dönerdi.

Tahta ruhu yeşimini beş milyon yıl boyunca korumak için zirve seviye ilahi materyalden oluşturulması gerekiyordu. 70.000 civar yıllık Nirvana Ejderha Kökü, dokuz cehennem otu, ilahi altın meyve ve benzeri materyaller buna örnek olarak verilebilirdi.

Bu ruhsal bitkiler çok ama çok azdı. Bu tür tahta ruhu yeşimleri neredeyse tükenmişti. Oluştuktan sonra, güneşin ve ayın doğal yaşam özünü yutar, uzun süre bekledikten sonra kendi ömrünü bile uzatabilirdi.

Tahta ruhu yeşimi özünün değeri, ruh özü taşları ile kıyaslanamazdı!

“Sen ne yapmaya çalışıyorsun böyle!” Situ Chuan kükredi.

“Milyon yaşında 10 jin tahta ruhu yeşimi ve bir jin tahta ruhu yeşimi özüne kıyasla, Şeytan İmparatoru Zırhı daha değerli!” Lin Ming soğukça söyledi.

Situ Chuan delirmiş gibi güldü. “Durumu yanlış anladın sanırım. Bizimle koşulları tartışacak nitelikte değilsin. Asura Kutsal Krallık'ım seni ezmek isterse, karşımızda karıncadan farkın kalmaz!”

“Ne? O zaman konuşacak bir şey kalmadı. Bahse girmeye kıçın yemiyorsa, sonra beni görmeye tekrar gelirsin.” Lin Ming mızrağını geri koydu.

Situ Chuan ve Situ Feng bahse girmeye cesaret edemezse, Şeytan İmparatoru Zırhı'nı geri alamazlardı.

Böyle gururlu ve kibirli Situ Chuan buna dayanabilir miydi?

“Korkarım yarını göremeyeceksin! Milyon yaşında 10 jin tahta ruhu yeşimi ve bir jin tahta ruhu yeşimi özü demek. 10 hamlede senin canını alacağım!”

Situ Chuan sabırsızlıkla fırladı. Uzun mızrağını Lin Ming'e doğrulttu ve söyledi. “Kanını Şeytan İmparatoru Zırhı'na dökeceğim!”

Woosh!

Yüksek bir sesle, Situ Chuan'ın mızrağının ağzında yüzlerce kızıl mühür oluştu. Bunların hepsi Kan İçen Mühür'dü!

“Büyük Ezici Kargı Sanatı mı?”

Lin Ming biraz şaşırdı ama hemen kendine geldi. Şeytan Tanrısı İmparatorluk Sarayı'na ilk gittiğinde Büyük Ezici Kargı Sanatı'nı bulamamıştı. Büyük Ezici Kargı Sanatı'nı, Şeytan İmparatoru'nun anılarından almıştı. Büyük Ezici Kargı Sanatı'nı içeren yeşim kayışın başka bir antik harabede olduğu ve Asura Kutsal Krallık'ın eline geçtiği belli olmuştu

Woosh! Woosh! Woosh!

Yüksek rüzgar sesiyle, birkaç yüz kızıl mühür hızla uzun mızrağın etrafında döndü. Lin Ming bu hamleye aşinaydı. Geçmişte katliam yoluna girmeye karar vermişti. Ancak sonuç olarak bu yolun ona uygun olmadığına karar vermişti. Dövüş sanatları yoluna sadece kendi yolunda yürüyerek ulaşabilirdi.

Lin Ming, son olarak Büyük Ezici Kargı Sanatı'nı birkaç farklı teknik ile birlikte temelini oluşturmak için kullandı. Büyük Ezici Kargı Sanatı'nı kavradıktan, Uzay Kavramı'yla, Yıldırım Kavramı'yla ve Ateş Kavramı'yla birleştirdikten sonra, Güneş Takibi, Yıldırım Takibi, Delici Gökkuşağı ve Gökyüzü Yıkıcı gibi kendi hamlelerini yaratmıştı. Lin Ming'e göre, bu yeteneklerin gücü, saf Büyük Ezici Kargı Sanatı'ndan daha büyüktü.

‘Büyük Ezici Kargı Sanatı'nı ne kadar öğrendiğini görelim bakalım!’

Lin Ming'in gözleri savaş arzusuyla parladı. Şeytan İmparatoru'nun ünlü savaş tekniğinin bir şeytani yol dövüş sanatçısının elinde ne kadar güçlü olduğunu görmek istiyordu!

Bunu kendi yarattığı teknikler ile karşılaştırmak istiyordu!

Woosh!

Yüksek bir bağırma sesiyle, Situ Chuan mızrağını ileri itti. İlk saldırısı, Kan Mührü Büküm Cinayeti oldu! Kızıl Kan İçen Mühürler hızla dönerek uzayı parçalıyormuş gibi yırtılma sesleri çıkarttı.

Situ Chuan bu on hamlede elindeki her şeyi kullanacaktı. Doğal olarak Lin Ming'i 10 hamlede öldürmek istiyordu.

Lin Ming'in de geri çekilme planı yoktu. Situ Chuan'ı hafife almıyordu. Mızrağını ittiği anda, Ateş ve Yıldırım Kavramı bir araya geldi ve Kan Mühür Büküm Cinayeti ile şiddetle çarptıştı.

Ca!

Kan mühürleri, Lin Ming'in kırmızı mızrağına çarparak mızraktan sıçramak istedi. Bu, Kan Mührü Büküm Cinayeti'nin özel etkisiydi; silahı bükerek doğrudan göğsü delerdi.

Lin Ming bunu bekliyordu. Savaş ruhunu mızrak sapına döktü; Yıldırım Ateşi Kavramı patladı.

Boom!

Havaya, dünya yıkılıyormuş gibi bir patlama sesi yayıldı. Her yöne doğru korkunç bir dalga yayıldı. Gizli bir dizi oluşumuyla korunan Dokuz Çiçek Gölü Köşkü bile küçük bir tekne gibi sallandı ve gıcırdadı.

Az önce durgun olan Dokuz Çiçek Gölü'nde büyük dalgalar meydana geldi. Gölün üstünde yüzen buz nilüferleri, koruyucu bir dizi oluşumuyla korunmasaydı, bu enerji ile küle dönerlerdi.

Yang Yun tamamen sakindi ama Lin Ming buz nilüferlerinin ne kadar değerli olduğunu iyi biliyordu. Hepsi ilahi materyaller ile karşılaştırılabilirdi. Dizi oluşumu kırılırsa, kayıplar çok büyük olacaktı.

Ayağının ucuyla sıçradı ve Lin Ming doğrudan karlı dağların üstündeki yeşim platforma uçtu.

O sırada, Situ Chuan uzun süredir çılgın öfkesiyle yanıyordu ve çılgın bir adam gibi gözleri kızarmıştı. Ona göre Dokuz Çiçek Gölü'nün buz nülüferleri sadece çay yapmak için kullanılıyordu.

Lin Ming'in Kan Mührü Büküm Cinayeti'ne dayanamadığı için kaçtığını düşündü. Alaycı şekilde gülerek bağırdı. “Seni küçük sıçan! Kaçabileceğini mi sanıyorsun!? İlkel Mızrak Hamlesi!”

Mızrağını itti, Kan İçen Mühürler döndü ve kırmızı bir fırtına oluşturdu. Bu fırtına, uzayın bükülmesine benziyordu, her şeyi yutan bir kara delik gibiydi.

Büyük Ezici Kargı Sanatı'nın hareketleri, Uzay Kavramı içeriyordu. Lin Ming, Uzay Kavramı'nın ofansif yönünü ilk kavradığında, Büyük Ezici Kargı Sanatı'na çoktan başlamıştı!

Situ Chuan, Lin Ming'in hızının aniden azaldığını görünce sevindi. İlkel Mızrak Hamlesi'ne yakalanan herkes onun gözünde örümcek ağına yapışan sinekler gibiydi; kaçmaları imkansızdı.

Situ Chuan yüksek sesle bağırarak öldürme arzusunu Lin Ming'in üstüne kilitledi. Uzay Kavramı'yla birleşmiş mızrağını, Lin Ming'in kaşlarının arasına doğru itti!

Mızrak yavaş gibi görünüyordu ama göz açıp kapayıncaya dek, Lin Ming'in önünde hayalet gibi belirdi!

Böyle uhrevi ve mistik bir tarz, Situ Chuan'ın sayısız ustayı öldürmesini sağlamıştı. Bu hamle, en gurur duyduğu hareketiydi!

Ancak Lin Ming aniden önüne gelen bu mızrağa baktığı anda ifadesinde hiçbir değişiklik olmadı.

“Uzay Kavramı'n bu mu yani? Yeteneğin acınası durumda!”

Ho!

Lin Ming de mızrağını itti. Mızrak hamlesi, Situ Chuan'dan daha yavaştı.

Ancak inanılmaz derecede garip olan bir şey vardı, Lin Ming'in mızrağı bir anda Situ Chuan'ın önünde belirmişti!

Ne!

Situ Chuan tüm soğuk kanlılığını kaybetti. Mızrak ışığı aniden gözlerinin önünde parladı, neredeyse onu yok ediyordu!

Pıt!

Situ Chuan geri uçtu ve tüm koruyucu gerçek özü parçalandı. Vücudunun içindeki kan döndü ama zorlukla bastırmayı başardı. Kendisine baktığı anda, cennet adım hazine zırhında büyük bir delik olduğunu ve bol miktarda kan aktığını gördü.

(ÇN: El yumruğunu yemeyen kendininkini balyoz sanırmış :))