Bölüm 773: Garez

Yakışıklı genç bu sözleri söyledikten sonra ayaklarını hareket ettirdi ve Cennet Sanatı Köşkü'nün merkezinden ayrıldı. Aslında Zhuan Bixian ile görüşmek için sadece ses iletim tılsımı göndermesi gerekiyordu. Ancak artık burada kalacak yüzü olmadığı için gitmek istemişti.

Yakışıklı genç gittikten sonra kırmızı kıyafetli yaşlı adamın yüzü garip bir ifadeyle parladı. Önce 10.000 Yıllık Ceset Otu'na, sonra da Lin Ming'e baktı ve zihninden sayısız düşünce geçti.

Cennet Sanatı Köşkü'nün yaşlı kadını Lin Ming'e gerçek öz ses iletimi göndermeden edemedi. “Genç kahraman bu eşya oldukça garip. Daha önce böyle bir şey duymamıştım. Genç Kahraman'ın ihtiyacı olmadığı böyle başka garip ve özel hazinesi varsa, Cennet Sanatı Köşkü bu eşyalar için tazminat ödemekten memnuniyet duyar.”

Lin Ming yanıtladı. “Böyle bir durum olursa ben de çok memnun olurum. Şu anda almam gereken gerçekten çok şey var.”

Bir simyacının ihtiyaç duyduğu materyaller gerçekten çok zor toplanıyordu. Satın alınamayan bazı değerli ve nadir hazineler vardı. Ve şu anda bir ticaret şirketiyle iyi ilişkiler kurmanın çok iyi etkileri olacaktı.

Çeyrek saat sonra beyaz kıyafetli orta yaşlı bir adam geldi ve mor kıyafetli genç kız onu selamladı. Cennet Sanatı Köşkü'nün ikinci katına adım attıktan sonra, büyük yapısı ve delici parlak gözleri Lin Ming'in üstüne kilitlendi.

“Benimle gökyüzü çiçeği taşı takaslamak isteyen genç adam bu mu?”

Orta yaşlı dövüş sanatçısı şüphesiz Zhuan Bixian idi. Bir dövüş sanatçısı Hayat Yıkımı alemine ulaştığında, yaşını görünüşünden kestirmek çok zorlaşırdı. Örneğin, Xuan Yuqie bin yaşın üzerindeydi ama sadece otuzlarında muhteşem bir kadın gibi görünüyordu.

Lin Ming, Zhuan Bixian'ın kaç yaşında olduğunu tespit edemedi ama ondan gelen hayat ateşini hissedebiliyordu. Zhuan Bixian'ın önünde uzun bir hayat olduğu, İlahi Deniz Âlemi'ne geçme umudu ve Kusursuz İmparator olduğu da ortadaydı.

“Kıdemli Zhuan.” Lin Ming ayağa kalktı ve saygıyla eğildi.

“Mm.” Zhuan Bixian başını salladı ve Lin Ming'in koyduğu 10.000 Yıllık Ceset Otu'na baktı. Ona çeyrek saat baktıktan sonra, sonunda düşünceli bir ifadeyle söyledi. “Küçük Kardeş, ismin nedir?”

“Soyadım Lin, adım Lanjian, Lin Lanjian.” Lin Ming öylesine bir isim söyledi. Simya yoluna adım atmaya karar vermişti. Gelecekte büyük miktarda ruh özü taşı ticareti yapmak zorunda kalacaktı; gerçek adını gizli tutması daha iyiydi. Üstelik dört Kutsal Krallık'da, muhtemelen bazı insanlar ile çatışmaya girecekti. Ailesi ve arkadaşları hala İlahi Anka Kuşu Adası'ndaydı ve başkalarının onları rahatsız etmesini istemiyordu.

Zhuan Bixian ilk defa 10.000 Yıllık Ceset Otu görüyordu. Bir süre sonra, bunun Yin Ceset Otu olduğunu gördü. Lin Ming'in 10.000 Yıllık Ceset Otu farklı bir isim olmasına rağmen, Gökyüzü Düşüşü Kıtası ve Kutsal Şeytan Kıtası birbirinden çok uzaktı ve aynı hazinelerin farklı isimleri olabilirdi.

Zhuan Bixian'ın kontrol ettiği açıklama listesindeki Bu Yin Ceset Otu, gerçekten 10.000 Yıllık Ceset Otu ile aynıydı.

Lin Ming, Zhuan Bixian'ın deneyimlerinin o kadar geniş olacağını ve 10.000 Yıllık Ceset Otu'nu tanıyabileceğini düşünmemişti. Samimiyetle söyledi. “Büyük Usta Zhuan'ın bilgisi gerçekten benim anlayışımı aşıyor.”

“Haha, Asura Kutsal Krallık'da olduğum zaman, kazara krallığın antik metinlerinde bu bitkinin kayıtlarını görmüştüm. Artık Gökyüzü Düşüşü Kıtası'nda olmayan bir şey bu. Belki ıssız derin deniz adalarında bulunabilir.”

Zhuan Bixian'ın sözleri Lin Ming'i şaşırttı. Eğer Gökyüzü Düşüşü Kıtası'nda yoksa, o zaman Asura Kutsal Krallık'ın antik metinlerinde nasıl Yin Ceset Otu olabilirdi?

Asura Kutsal Krallık'ın şeytani yolun dövüş yetişimcilerinin topraklarıydı. Asura Kutsal Krallık'da, Kutsal Şeytan Kıtası'ndan gelen Şeytan İmparatoru veya Büyük Cehennem İmparatoru'yla ilgili kayıtlar olabilir miydi?

Lin Ming'in zihninden bu düşünceler geçti. Ama fazla düşünmedi. Zhuan Bixian'a sordu. “Büyük Usta Zhuan, bu Yin Ceset Otu ile ilgilenir misiniz?”

Zhuan Bixian söyledi. “Genç Kahraman Lin'in Yin Ceset Otu hala tam olarak olgunlaşamasa da, kan türünde mucizevi bir ilacı arıtmak için en iyi bileşenlerden birisi olabilir. Gerçekten benim için yararlı olduğunu söyleyebilirim. Yine de şunu söylemeliyim ki Yin Ceset Otu, benim gökyüzü çiçeği taşlarımdan daha değerli. Küçük bir kardeşimden faydanlanmaya çalışmayacağım. İstediğin bir şey varsa söyleyebilirsin.”

Lin Ming bunu duyunca çok sevindi. Zhuan Bixian'ın 10.000 Yıllık Ceset Otu ile ilgilenmeyeceğini söyleyeceğini düşünmüştü. “Kıdemli Zhuan, benim birkaç ejderha omurgası otuna ihtiyacım var. Bu konuda bir bilginiz var mı diye sorabilir miyim?”

Lin Ming konuşmasını bitirdiği anda, Zhuan Bixian yüksek sesle güldü. “Ejderha omurgası otu gökyüzü çiçeği taşlarından daha değerlidir, hatta senin getirdiğin Yin Ceset Otu'ndan bile daha değerli. Ejderha omurgası otu olan bir yer duyarsam, senden önce gider ben alırım. Bu öyle satılan bir bitki değil; ben de almak istiyorum.”

Lin Ming biraz hayal kırıklığı ile şaşırdı. İhtiyacı olan materyaller çok nadirdi. Bunları aramak zaten çok zordu, bulmak daha da zordu.

“Şöyle yapalım. 5000 ruh özü taşı da vereyim. Buna ne dersin?” Zhuan Bixian sordu.

“Mm. Kıdemli Zhuan'a çok teşekkür ederim.” Lin Ming hemen kabul etti. 10.000 Yıllık Ceset Otu gerçekten nadir ve değerli olsa da, onun için değerli değildi. Zhuan Bixian'ın teklifi çok adildi.

İkisi de aynı yerde takası tamamladı. Lin Ming üç kristal gökyüzü çiçeği taşını aldı. Bu taş, beyaz bir yeşim gibiydi, ancak yüzeyinde biraz çiçek desenleri olduğu için bu ismi almıştı.

Zhuan Bixian, Cennet Sanatı Köşkü'ne parasını ödedi ve memnun halde veda etti.

Lin Ming de Cennet Sanatı Köşkü'ne veda etti. Cennet Sanatı Köşkü'nden ses iletim tılsımı olan bir yeşim kart aldıktan sonra kimseyle konuşmadan ayrıldı.

Lin Ming tam hızıyla uçtu. Cadı Deresi Şehri'nden çıktıktan sonra, ormana gelmeden birkaç yere yönünü değiştirdi.

O sırada arkasından aniden bir ses geldi. “Genç Kahraman Lin, seninle burada karşılaşacağımı sanmıyordum. Dolu Bölgesi'ne mi gidiyorsun? Ne tesadüf, ben de oraya gidiyorum. Belki birlikte gidebiliriz?”

Lin Ming arkasını döndü ve Cennet Sanatı Köşkü'nde gökyüzü çiçeği taşını almak isteyen kırmızı kıyafetli yaşlı adamı gördü Yüzünde gülümseme bulunan yaşlı adam, Lin Ming ile tesadüfen karşılaşmış gibiydi.

“Tesadüf mü? Ben pek öyle sanmıyorum.” Lin Ming kırmızı kıyafetli yaşlı adama gülümsedi. “Cadı Deresi Şehri'nden çıktıktan sonra birkaç kere yön değiştirdim ama beni takip etmeye devam ettiniz. Ne olmuştu ki? Benden bir şey mi istiyorsunuz?”

Kırmızı kıyafetli yaşlı adamın gülümsemesi dondu. “Genç Kahraman Lin çok komik. Neden seni takip edeyim ki? Gerçekten tesadüf oldu. Ancak Genç Kahraman Lin'in üç gökyüzü çiçeği taşını aynı anda aldığını gördüm; belki bir tanesini bana satabilirsin? Sana bir tanesi için 3000 ruh özü taşı vereceğim. Buna ne dersin?”

“3000 ruh özü taşı mı?” Lin Ming gülümsedi. “Bana 30.000 ruh özü taşı teklif verirseniz, belki satmayı düşünebilirim.”

“Gerçekten...” Kırmızı kıyafetli adam yüzünü buruşturdu. “Seninle güzelce pazarlık yapmak istiyorum ama bana saçma bir fiyat öneriyorsun. Bu hayatta aç gözlü olmak başını çok büyük belalara sokabilir!”

Kırmızı yaşlı adam bariz tehdit ile söyledi.

Lin Ming yavaşça uzaysal yüzüğüne uzandı. Alaycı şekilde güldü. “Neden hala bu sözleri söylüyorsunuz o zaman? Yoksa birinin beni koruduğunu mu düşünüyorsunuz?”

“Hehe, sıçan. Bana yalan söylemene gerek yok. Senin arkanda nasıl bir güç olduğunu bilmiyorum ama emin olduğum bir şey var, o da birisi seni korusa ve takip edildiğinden şüphelenseydin, birkaç kere yönünü değiştirerek kaçmazdın. Üç gökyüzü çiçeği taşı benim için çok önemli. Akıllıysan, iyi bir çocuk ol ve...”

Kırmızı kıyafetli yaşlı adam konuşmasının ortasında aniden saldırdı. İkinci aşama Hayat Yıkımı dövüş sanatçısı olsa da, Geç Dönen Çekirdek gence sinsice saldırıyordu. Kırmızı kıyafetli yaşlı adamın arkasında büyük bir ailesi veya tarikat yoktu. Bu seviyeye gelmesinin nedeni kurnazlığı, acımasız seçimleri ve aldığı kararlardı.

Uzaysal yüzüğünden zarif bir kılıç çıkardı. Kırmızı kılıç, Lin Ming'in boğazına doğru engerek gibi geldi.

Kırmızı kıyafetli yaşlı adamın kılıcı son derece hızlıydı. İçindeki yoğun gerçek öz ile bir ışık demeti gibiydi!

Lin Ming'in dudakları acımasız bir sırıtışla kavislendi. Uzaysal yüzüğüne uzandı ve sonraki anda yıldırım gibi bir mızrak geldi. Sonraki anda, uzayın kendisi parçalanıyor gibi bir patlama sesi çıktı. Kırmızı kıyafetli yaşlı adamın kılıç ışığı, mızrak ışığının altında ezildi ve mızrak ışığı, kırmızı kıyafetli yaşlı adamın beline ölümcül bir giyotin gibi geld

“Ne!?”

Kırmızı kıyafetli yaşlı adam şok oldu. Panik içinde bağırdı ve uzaysal yüzüğünden bir şey almak üzere olduğu anda hareketlerinin çok yavaşladığını hissetti. Tek yapabileceği, Lin Ming'in mızrağının belinin içinden geçmesiydi.

Pıt!

Koruyucu gerçek özü kağıt gibi delindi. Kırmızı kıyafetli yaşlı adam, omurgası ortadan delindiği ve organları dağıldığı anda sefil bir çığlık attı. Vücudu, Lin Ming'in mızrağıyla ortadan ikiye ayrıldı.

Kırmızı kıyafetli yaşlı adamın gözleri, kanının vücundan ayrılmasını izledi. Hiçbir pişmanlık duyamadan öldü.

Lin Ming, kırmızı kıyafetli yaşlı adamın uzaysal yüzüğünü ve eşyalarını aldı. 8000-9000 ruh özü taşı, biraz tahta ruhu yeşimi, çeşitli haplar, ilaçlar ve bir de fırın vardı.

Bu yaşlı adamın bir simyacı olduğu belliydi.

Dört Kutsal Krallık zengin kaynaklara sahipti ve buradaki dövüş sanatçıları iyi ailelerden geliyordu. Bu kırmızı kıyafetli yaşlı adam sadece ikinci aşama Hayat Yıkımı ustasıydı ama Xuan Wuji'nin %70 servetine sahipti. Elbette bunun nedeni simyacı olmasıydı.

Lin Ming tüm bunları koydu ve ormanın boş alanına doğru döndü. Mızrağını kaldırdı ve kayıtsızca söyledi. “Uzun süredir takip ediyorsunuz beni, ortaya çıkın da görüşelim?”

Lin Ming, Cadı Deresi Şehri'nden çıktıktan sonra birkaç kişi onu takip etmişti. Sadece bir değil, iki kişi vardı.

Lin Ming iki kişinin birlikte olduğunu düşünmüştü ama öyle değildi. Ormandan bir cevap gelmedi.

Ormandan bir cevap gelmedi. Lin Ming alaycı şekilde güldü ve mızrağını hiçliğe doğrulttu. “Yalan söylediğimizi mi sanıyorsunuz? Bir kez daha söyleyeyim, dışarı çıkın! Yoksa bu mızrağı size saplayacağım!”

“Bekle! Genç Kahraman, dur!” Bir ses geldi. Daha sonra uzay bozuldu ve siyah kıyafetli bir yaşlı kadın panik içinde dışarı çıktı. Bu kadın, Cennet Sanatı Köşkü'ndeki yaşlı kadındı.

“Ne? Cennet Sanatı Köşkü bu işle de mi uğraşıyor?” Lin Ming'in gözlerinden yoğun bir öldürme arzusu çıktı.

“Genç Kahraman Lin, lütfen beni yanlış anlamayın. Durum düşündüğünüz gibi değil. Cennet Sanatı Ticaret Şirketimiz, Dokuz Fırın Kutsal Krallık'ın en büyük üç ticaret şirketinden birisi. Sadece üç gökyüzü çiçeği taşı için itibarımızı iki paralık etmeyiz.” Yaşlı kadın hızla söyledi. Sözleri oldukça mantıklıydı. Cennet Sanatı Ticaret Şirketi 6000 yıldır varlığını sürdürüyordu. Gerçekten misafirlerini soymak ve öldürmek için suikastçılar yollasaydılar, bugüne kadar gelemezlerdi.

“O zaman benden ne istiyorsun?” Lin Ming kayıtsızca söyledi.