Editör: Kinyas

…

…

…

Hu!

Xing Yang'ın elindeki yüksek aşama dünya adım sabresi kızıl bir alevle sanki tüm ağzı kızıl alevler ile kavrulmuş gibi parladı.

Bu sabre, Xing Yang'ın ateş özellikli yetişimini %10-20 oranında artırabiliyordu. Bu silahı dövmek için ödemesi gereken fahiş fiyatı ödedikten sonra, Xing Yang ondan gelen alevleri hissedebiliyordu.

"Sabremin adı Kızıl Alev, benim adım da Xing Yang!"

Xing Yang sabresini meydan okuyarak Duanmu Qun'a doğrulttu.

Duanmu Qun doğal olarak bu meydan okumadan korkmuyordu. Xing Yang gibi birisi en fazla Gökyüzü Kulesi üçüncü katının serserisi olarak kabul edilebilirdi.

Xing Yang ile savaşmak için kılıcını çekti. Ancak aynı anda avlunun dışından ayak sesleri geldi. Yedi sekiz Yin Yang Derin Sarayı dövüş sanatçısı avluya doğru fırladı. Çoğunun yetişimi Erken veya Orta Dönen Çekirdek Âlemi'ydi, liderleri ise Geç Dönen Çekirdek bir dövüş sanatçısıydı.

Yin Yang Derin Sarayı'nda, geç Dönen Çekirdek Âlemi'nin altındaki kişiler koruyucu, Geç Dönen Çekirdek Âlemi veya üstündekiler ise elder oluyordu.

Bu yedi sekiz dövüş sanatçısı ise Xing Yang'ın kişisel korumasıydı. Dövüş sanatları ve dizi oluşumlarında yetenekli kişilerdi. Görüşmeye katılmak için Xing Yang ile birlikte gelmişlerdi ama ruh teknesinde bekliyorlardı. Ama salonun duvarlarının parçalanmasıyla hemen Xing Yang'ı korumak için koşarak geldiler.

Ca! Ca! Ca!

Birkaç kişi hemen silahlarını çekti. Bir sabre ve kılıç bariyeri aniden Lin Ming ve diğerlerini sardı.

Bir anda ortam gerildi, silahlar çekildi, öldürme arzusu hat safhaya ulaştı ve her an patlayacakmış gibiydi.

Bu ortamı gören Mu Yuhuang'ın nefesi boğazında tıkandı. Lin Ming'in gücü, Elder Sun'u sadece parmağını sallayarak yenmesiyle beklentilerini aşmıştı. Ama Lin Ming tüm Yin Yang Derin Sarayı'na karşı nasıl direnebilirdi?

Durum, Xing Yang'ın muhafızlarının gelmesiyle daha da gerilmişti. Savaş başladığı anda sonuçları felaket olacaktı.

Hatta daha büyük kayıplara yol açma ihtimali de vardı. Bunun sonucunun iyi olma gibi bir ihtimali yoktu.

Güçlü bir ejderha asla küçük bir yılanla uğraşmazdı. Şu anda Yin Yang Derin Sarayı Lordu, gücü İlahi Anka Kuşu Adası'nı aşıyordu. Aradaki fark çok büyüktü. Yin Yang Derin Sarayı, öğrencilerinin dayak yediğini öğrenirse, İlahi Anka Kuşu Adası gerçekten felaket bir duruma girecekti. Yin Yang Derin Sarayı muhtemelen gökleri sarsacak bir şey talep edecekti.

Bu duruma girdikten sonra Mu Yuhuang ve Mu Fengxian da gerilmişti; durum tamamen kontrollerinden çıkmıştı. Böyle devam ederse...

Mu Fengxian Lin Ming'e bir gerçek öz ses iletimi gönderdi. "Yin Yang Derin Sarayı'nın ikisi de ikinci aşama Hayat Yıkımı ustası olan Saray Ustaları var. İkisi de tamamlayıcı Yin Yang yetişim yöntemleri kullanıyor. Güçlerini birleştirdikleri anda güçleri bambaşka bir seviyeye çıkar, o zaman üçüncü Hayat Yıkımı ustasına denk güce erişebilirler. Üstelik şu anda Yin Yang Derin Sarayı'nın korumasını almalıyız. Bu insanlar ile savaşırsak, kaybetmemizin dışında kazansak bile aslında kaybeden biz olacağız."

Mu Yuhuang ve Mu Fengxian'ın endişesi anlaşılabilirdi. Mu Bingyun bile bu durumda kendini sakinleştirmekte zorlanıyordu. Lin Ming'i pervasızlığı için suçlamıyordu. Aksine gösterdiği destekte yarım adım arkasında ona destek oluyordu. Aynı zamanda sol eli uzaysal yüzüğüne uzanıyordu, her an Luan kılıcını çekerek savaşa dahil olabilirdi.

Lin Ming bir şey söylemedi. Ama Lan Xin zaten kaosa giren ortamı daha da karıştırmayı seviyordu. Gürültülü ve kavgacı bir şekilde söyledi. "Savaş mı istiyorsunuz? Hadi bakalım!"

Ca!

Lan Xin kılıcını savurdu.

Feng Shen ve Duanmu Qun da silahını çekti. Kutsal Toprak torunu olarak Yin Yang Derin Sarayı'nı umursamıyorlardı, üstelik Lin Ming buradaydı.

Üç göz kamaştırıcı kılıç, yedi ile sekiz muhafıza doğru tutuldu.

Atmosferin gerginliği giderek artıyordu ve savaş patlak vermek üzereydi. Lin Ming'in niyeti de tam olarak buydu. Sessizce uzaysal yüzüğünden uzun bir mızrak çıkardı. Lin Ming'in gücüyle bir mızrak çıkarmasına bile gerek yoktu. Ama Mu Qianyu ve Mu Bingyun'un da burada olduğunu düşündü. Savaş başladıktan sonra birinci aşama Hayat Yıkımı ustası onları kolayca yakalayabilirdi. Böyle bir durumun oluşmasını önlemek için Lin Ming geri çekilmemeye karar verdi.

Lin Ming'in mızrağını çektiğini gören Xing Yang vahşice gülümsedi. Burada savaşmaktan korkmuyordu. Sonuçta Yin Yang Derin Sarayı onun eviydi. Savaş başladıktan sonra son gülen kesinlikle onlar olacaktı. Zayıf durumda da değillerdi. Güçlerini artırmak için dizi oluşumu kullanan sekiz Dönen Çekirdek muhafız dışında Xing Zizan da vardı.

Dayandıkları sürece Yin Yang Derin Sarayı sürekli destek gönderecekti. Daha sonra durum kontrolden çıkarsa anne babası bile gelirdi. O zaman Lin Ming birkaç uzvu olan süper insan bile olsa yakalanacaktı!

Xing Yang bunu düşününce hemen sakinleşti. Az önce Lin Ming ve Duanmu Qun’un gücü beklentilerini aştığı için biraz paniklemişti.

Xing Yang alaycı bir şekilde güldü ve söyledi. “Gerçekten de tehlikenin ne demek olduğunu bilmiyorsun. Yin Yang Derin Sarayım'a gelmeye cesaret ettiğine göre arka planın önemini fark edememişsin! Yin Yang Derin Sarayım'ın toplantı salonuna sızmaya, görüşmeleri bozmaya ve bizi kışkırtmaya cüret edersin ha!? Seni cezalandırsam, hatta öldürsem bile bunların sebebi sen olacaksın. Tarikatın artık kalacak bir yer bulamayacak!”

“Herkes, emirlerime itaat edin! Bu nankörleri yakalayın...”

Xing Yang, 'nankörleri yakalayın' dediği anda sesini büyük bir sessizlik aldı.

Boş bir şekilde Lin Ming'in uzun mızrağına baktı ve kalbinde hafif bir ön sezi oluştu. Daha sonra bunu fark ettiği anda Duanmu Qun, Lan Xin ve Feng Shen'in kılıçlarına da baktı. Silahlardan yayılan ürpertici ışık ve inanılmaz keskin enerjileri görünce havanın soğukluğunu içine çekti.

Tanrım!

Dördü de...

Dördü de cennet adım hazine!

Elindeki devasa miktarda para harcadığı Kızıl Alev sabresine baktı. Bu zirve dünya adım hazineydi. Gökyüzü Düşüşü Kıtası'nın tüm güney ucunda son derece havalı bir silahtı. Ama Lin Ming'in ve diğer üçünün silahları ile karşılaştırılınca çöpten başka bir şey değildi.

Zirve dünya adım hazine, cennet adım olmaktan sadece bir adım uzaklıkta olsa bile, aradaki fark devasaydı. Geç Dönen Çekirdek Âlemi ile Hayat Yıkımı'nın yüksek aşamalardaki bir ustasıyla karşılaştırmak gibiydi.

Muhafızlarının silahına baktı, onların hepsi sadece yüksek aşama dünya adım hazineydi; aralarında orta aşama dünya adım hazine bile vardı.  Xing Zizan'ın elindeki silah bile iyi kabul edilebilecek yüksek aşama dünya adım bir hazineydi.

Bu... burada neler oluyordu?

Ne zamandan beri cennet adım hazineler ortalıkta dolaşır olmuştu?

Tüm Derin Bölge'de bir cennet adım hazine bile yoktu. İnzivasına dönen Büyük Zen Tapınağı'nın en iyi keşişinin ve Güney Denizi Şeytan Bölgesi'nin en yüksek elderı Xuan Wuji'nin bir cennet adım hazinesi vardı.

Bu insanlar...

Xing Yang'ın kaşları kalktı. Tüm Gökyüzü Düşüşü Kıtası'nda, sadece merkez bölgedeki dört Kutsal Krallığın bu kadar cennet adım hazinesi olabilirdi.

Bu insanlar dört Kutsal Krallık'tan geliyor olabilir miydi?

Bunu düşünen Xing Yang'ın kalbi korkuyla attı. Dört Kutsal Krallık torunu ile savaşmak için canına susamış olmak gerekiyordu!

Kutsal Krallıklar sebepleri umursamazdı; neyin doğru veya neyin yanlış olduğu umurlarında değildi.

Bunun nedeni mutlak gücün kendileri olmasıydı!

Bir Kutsal Toprağın önünde Yin Yang Derin Sarayı bir gecekondudan farksızdı.

"Hayır... burada ters giden bir şeyler var. Dört Kutsal Krallık insanları, böyle garip kulaklara ve pullara sahip kişiler değil. Ayrıca mızrak taşıyan çocuk İlahi Anka Kuşu Adası'ndan olduğunu söylememiş miydi? Nasıl bir cennet adım hazinesi olabilirdi? Bu silahları bir çeşit devasa şans ile elde etmiş olabilirler miydi?"