Martial World - Bölüm 585: İlahi Şeytan Kuvvet Alanı

---

 

Bölüm 585: İlahi Şeytan Kuvvet Alanı

Editör: Kinyas

 

“Delici Gökkuşağı!”

 

Lin Ming yüksek sesle bağırdı ve Kafir Tanrı Gücü'nü sınırına kadar açtı. Yıldırım ve Ateş Kavramları, Mor Kuyruklu Yıldız Mızrağı'nın üstünde şiddetli şekilde bir araya geldi. Bir adam ve mızrak bir olarak siyah bariyere çarpan bir kuyruklu yıldıza dönüştü.

 

Bang!

 

Siyah bariyer şiddetli şekilde sallandı. Bu karşı konulmaz etkinin altında siyah bariyer tamamen paramparça oldu.

 

Lin Ming bir kez daha Kral'ın Kafesi'nden çıktı!

 

“Üçüncüsü!”

 

Lin Ming art arda üç kafes kırdı. Ona göre bu zor değildi.

 

O anda, Lin Ming'in zihninde bir kere daha bilinçli bir düşünce girdi ve ona bir şey demeden mesaj verdi.

 

“Mm? İlk üç kafesi kırdıktan sonra bir Soylu Asura'nın temel testini tamamladım ve dışarı çıkabilirmişim...”

 

Lin Ming çok uzakta olmayan ince havada bir ışık gördü. Bir süre sonra burası düz bir iletim dizisi haline geldi. Az önce öğrendiklerine göre, iletim dizisine girdiği sürede Kral'ın Kafesi'ni kırabilirdi.

 

“Kral'ın Kafesi'nden çıkmalı mıyım?

 

Haha, elbette kalacağım!”

 

Lin Ming girdikten sonra sadece dört saat geçtiğini tahmin etti. Kesinlikle bu kadar erken çıkmayacaktı.

 

Xiu! Xiu! Xiu!

 

Işık yağmurları tekrardan düştü ama bu sefer siyah değildi. Aksine, parlak bir gökkuşağı gibi renkliydi.

 

Lin Ming bu ve önceki ışıklar arasında çok büyük bir fark olduğunu hissedebiliyordu. Ama ne olduğunu tam olarak anlayamadı.

 

“İlginç!”

 

Gökkuşağı ışığı, yeni Kral'ın Kafesi'ne dönüştüğü sıra gerçek özü, sürekli olarak içinde dönüyordu. Kafir Tanrı Gücü parlak şekilde yanmaya başladı.

 

Gece vakti, Gökyüzü Kulesi'nin özel yetişim alanının içinde havada düzinelerce altın mühür dolaşıyordu. Pelerinli bir Cüce orada durmuş, sürekli yeni mühürler çiziyordu. Mühürler sanki bütün bir alanı izole ediyormuş gibi birbiriyle bağlantılıydı.

 

Bu Cücenin arkasında Yüksek Lord Heian vardı. Sessizce ilk mühürleri bitirene kadar siyah pelerinli Cüce'yi izledi. Yüksek Lord Heian sordu. “Usta Suo Ge, büyük uzaysal kilit dizisini tamamlamanız için kaç gün gerekecek?”

 

“İki gün civarı.” Cüce söyledi.

 

Suo Ge, Kan Kıyım Bozkırları'nın içindeki en büyük dizi ustasıydı. Antik dizi oluşumlarını yoğun şekilde incelerken aynı zamanda şu anın antik dizi oluşumlarını çalışıyordu.

 

Suo Ge, gençken içinde bir şeytan kristalinin kırılmasıyla büyük acı yaşadı. Yüksek kaliteli haplar ile hayatını devam ettirmesine rağmen yarası çok ağırdı ve düzeltilemeyen iç hasarlara neden oldu. Bu, yetişiminin sonsuza kadar Şeytan Kral Âlemi'ne kalmasına neden oldu.

 

Suo Ge'nin yetişim konusunda bir umudu kalmadığı için tüm zamanını dizi oluşumlarını anlamak ve araştırmak için kullandı.

 

Tesadüfen antik dizilerle ilgili bir mirasın küçük bir kısmını buldu ve kendi şanslı fırsatını elde etti. Onu meditasyon yoluyla inceledikten sonra antik dizilere olan anlayışı çok yüksek seviyeye ulaştı.

 

“Mm. Güzel. O zaman iki gün boyunca, burayı halka geçici olarak kapatacağım. Böylece diziyi daha rahat yapabilirsin. Hiçbir hata olmadığından emin ol.”

 

“Elbette.” Suo Ge, diziyi çizmeye devam ederken söyledi.

 

Kral'ın Kafesi'nin boyutu, Gökyüzü Kulesi'nin iletim dizisine açılıyordu. Denemeyi bitirdikten sonra bir dövüş sanatçısı buradan çıkmak için sadece iletim dizisine girebilirdi.

 

Bu, Gökyüzü Kulesi'nin kendine ait bir dizi oluşumuydu. Suo Ge doğal olarak onu değiştirme yeteneğine sahip değildi.

 

Ama yapabileceği bir şey vardı; o da dolambaçlı bir yol kullanarak iletim dizisinin etrafındaki alanı engelleyerek Lin Ming'i Kral'ın Kafesi'nin içinde hapsetmek.

 

“Usta Suo Ge, bu büyük uzaysal kilit dizisi ne kadar kalabilir?” Yüksek Lord Heian sordu.

 

“Muhtemelen dört ay civarı.”

 

“Dört ay yeter!” Yüksek Lord Heian sinsi bir şekilde gülümsedi. Eğer Lin Ming dört ay boyunca Kral'ın Kafesi'nin içinde kalırsa, hayatta kalması imkansızdı, tabi kendi fikrine göre.

 

Kral'ın Kafesi, bir dövüş sanatçısının dayanabileceği sınırı aştığında hayati tehlike içeren bir duruma girecekti. Aksi halde dövüş sanatçılarına kaçış tılsımları verilmezdi.

 

Buna rağmen, Kral'ın Kafesi'nin içinde yok olan birçok dövüş sanatçısı olmuştu.

 

Bir Soylu Asura'nın Kral'ın Kafesi'nin içinde ölmesi kesinlikle eğlenceli bir haber olacaktı.

 

Bu dünya hakkında birçok insanın şüpheleri olmasına rağmen, Yüksek Lord Heian her şeyi halledemezdi.

 

Yüksek Lord Heian bir süre düşündü ve söyledi. “Usta Suo Ge, dört ay sonra dizi oluşumunu güçlendirmek için tekrar gelir misin?”

 

“Olur.” Suo Ge söyledi.

 

“Önce dört, sonra bir dört daha, toplam sekiz ay. İçeride bir Gerçek Ejderha olsa bile Kral'ın Kafesi'nin içinden çıkması imkansız olacak!”

 

...

 

Zaman günlerce geçti. Lin Ming'in yoğun çalışmasında zaman kavramı artık bulanıklaştı.

 

“Kırıl!”

 

Lin Ming'in mızrağı gökkuşağı ışığı duvarına çarptı. Işık duvar şiddetli şekilde sarıldı ama birkaç sarsıntıdan sonra hiçbir hasar almadan durdu.

 

Bu hamle, Lin Ming'in bütün gücünü içeriyordu ama hiçbir hasara neden olmadı. Yine de Lin Ming sabırsızlanmadı. Sabırla sonraki saldırısına hazırlandı.

 

Burada kaldıktan uzun süre sonra, Lin Ming nihayet Kral'ın Kafesi'nin işleyişini anlamıştı.

 

Kral'ın Kafesi'nin tek bir hamlede kırılması, kafesin kırılma standardına bağlı değildi. Aksine, standarda ulaşıp ulaşmadığını görmek için hamlelerin toplamını almak gerekiyordu.

 

Kafesin görünmez bir hayati değeri varmış gibiydi. Bariyere vuran her saldırı, bu hayati değerin bir kısmını tüketiyordu. Bu değer tamamen bittiğinde doğal olarak kırılıyordu.

 

Kırılma noktasına gelmeden hemen önce, sıradan bir yumruk bile kafesi parçalayabilirdi.

 

Başka bir deyişle, yeterli zaman olduğu sürece herkes kafesleri kırmaya devam edebilirdi.

 

Şu anda Lin Ming iki üç gün boyunca gökkuşağı ışık duvarlarının arasında sıkışıp kalmıştı.

 

Ancak zaman geçtikçe, şüpheli bir şeyin olduğunu keşfetmeye başladı. Bu gökkuşağı renkli kafes, görünmez bir enerji alanıyla dolmaya başlamıştı.

 

Başlangıçta bu zayıf enerji, Lin Ming'in gerçek özünün sadece birazını tüketiyordu. Daha sonra zamanla enerji alanı güçlenmeye başladı, ta ki Lin Ming'in tüm vücuduna etki edip onun üstünde büyük bir baskı kurana kadar.

 

Etinden organlarına, meridyenlerinden dantianına, her şeyi bu büyük baskı altında kalıyordu. Kalp atışları ağırlaştı ve damarlarındaki kanı pekmez gibi yoğunlaştı. Gerçek öz dolaşımı bile, meridyenleri boyunca sorunsuz hareket etmiyordu. Sadece nefes alırken bile normalden fazla çaba harcıyordu.

 

Bir süre sonra, Lin Ming'in ruhu bile bu etkinin baskısı altına girdi.

 

Lin Ming şaşırdı. Bu görünmez enerji alanının, ruhsal denizinin derinliklerine gittiği sırada Samsara Savaş Niyeti'nin siyah girdabıyla şiddetli şekilde çarpıştığını gördü.

 

“Bu da ne böyle?”

 

Lin Ming daha önce böyle garip bir enerji alanı görmemişti.

 

O sırada, Lin Ming'in zihninde bir ses yankılandı.

 

“Bu İlahi Şeytan Savaş Niyeti.”

 

Ne?

 

İlahi Şeytan Savaş Niyeti!

 

Lin Ming şok oldu. Bir kişi sadece 12 kanatlı İlahi Şeytan olduktan sonra İlahi Şeytan Savaş Niyeti'ni ele geçirebilirdi. Bu özel savaş niyeti etkinleştirildikten sonra, kullanıcısının etrafında bir alan oluşturabilirdi. Buna ‘kuvvet alanı’ deniyordu.

 

Birisi bu alana adım attığı anda, bu kuvvet alanının etkisi altında kalır ve tam gücünün sadece %50 civarını kullanabilirdi.

 

Zayıf olanların üstünde ise İlahi Şeytan Savaş Niyeti'nin etkisi çok daha fazla olurdu.

 

“Hımm. Demek öyle. İlahi Şeytan Savaş Niyeti, kişinin ruhu ve bedeni üstünde baskı kuruyor. Bu nedenle, dövüş sanatçısının gücünü etkiliyor. Bu dövüş sanatçısı zayıfsa, o zaman bu enerji alanına girmeye dayanamaz, kan kusar ve ölür.

 

Eğer birisi bu kuvvet alanının içinde kalırsa ve tüm çabasıyla saldırmak zorunda kalırsa kaslarının, meridyenlerinin ve organlarının üzerindeki baskı hayal edilebilir. Bazı dövüş sanatçılarının burada sadece birkaç gün kalmasına şaşırmamak gerek.”

 

Lin Ming aniden aydınlandı. Bu durumda, bir dövüş sanatçısı bu duruma tüm potansiyelini sınırlandırarak dayanabilirse, elde ettiği fayda da o kadar artacaktı. Ama buna dayanamamak ve ölmek de garip değildi.

 

Bu baskıya dayandıktan sonra Lin Ming tekrar tekrar gökkuşağı ışığı kafesine saldırdı.

 

Gerçek özü engellendiği için her saldırısı eskisinden daha büyük enerji tüketiyordu.

 

Enerji alanının basıncının sürekli artmasıyla, vücudunun ağırlaştığını ve baştan aşağı vücudunun her yerinin rahatsız olduğunu hissetti.

 

Bang! Bang! Bang! Bang!

 

Yıldırım ve ateş ışığı, gökkuşağı bariyerinin üstünde defalarca parladı.

 

Ama Lin Ming, durdurulamaz saldırılarının bu büyük baskı altında çok daha büyük yararları olduğunu fark etti.

 

Bir dövüş sanatçısının meridyenleri bir kanal olursa ve dantianı suyun kaynağı olursa kasları, iskeleti ve organları sulanması gereken tarlalar gibi olurdu.

 

Xiantian Âlemi'ne ulaştıktan sonra dövüş sanatçısı yetişim yaptığında da saldırdığında da, vücudunun hayati noktaları sürekli cennet ve toprak kökenli enerjiye maruz kalarak, önce meridyenlerine ve daha sonra tüm vücuduna yayılmadan önce cennet ve toprak kökenli enerjiyi dantianında toplar.

 

Bu tür bir pasif ulaşım yönteminin önemli bir sınırlaması vardı, o da ne olursa olsun cennet ve toprak kökenli enerjiyi vücudunun her yerinde derinlemesine nüfuz etmesini sağlamanın zor olmasıydı.

 

Normalde, savaşta veya yetişimde, dövüş sanatçısının vücudun enerjisi sınırına kadar tükense ve inanılmaz derecede yorgun olsa bile, kullanmadığı hayati noktaları ve meridyenleri olurdu.

 

Eğer vücut bunu iyice yaşamazsa, daha sonra temeli etkileyerek gücünün büyümesini engellerdi.

 

Ama bu İlahi Şeytan Savaş Niyeti enerji alanı farklıydı. Bu kuvvet alanı harika bir durumdu. Sadece görünmez ve şekilsiz değil, ayrıca vücudun içindeki her hücreye kolayca nüfuz edebilirdi, saçları bile atlamazdı.

 

Kalp atışı, kan akışı, kaslar, iskelet, ilik, meridyenler, vücudun her parçası, ne kadar küçük olursa olsun bu enerji alanının üstesinden gelmek zorundaydı. Gerçek özü otonom olarak emmeli ve kullanmalıydı.

 

Bu süreç gerçekten müthiş bir deneyimdi.

 

Bu enerji alanında bir kişi sıkışırsa, her türlü yoğun saldırı altında bile yetişim formunda olacaktı.

 

Bunun vücuda yararları kelimelerle anlatılamazdı.

 

Sadece öz toplama sistemini geliştirmek ile kalmayıp, vücut dönüşümü sistemini de aynı şekilde geliştiriyordu.

 

Lin Ming gibi çift enerji özellikli birisi için bu cennet gibi bir ortamdı.

 

Bunu anladıktan sonra Lin Ming'in heyecanı doruğa ulaştı. Saldırıları daha şiddetli ve yoğun hale geldi.

 

Mızrak ışıkları, defalarca tek bir noktada buluştu. Lin Ming, Antik Anka Kuşu kanını yakarken Kafir Tanrı Gücü'nü açtı!

 

Tüm vücudu büyük baskıya ve gerçek öz tüketimine dayanmak zorunda olduğu için, bu ani ve yoğun değişim tenine yakın olan kan damarlarının doğrudan patlamasına yol açtı!

 

“Durmayacağım!”

 

Bang!

 

Gök gürültüsü gibi bir patlamayla, tüm gökkuşağı renkli kafes cam gibi parçalandı!

 

Lin Ming derin nefesler alarak solunumunu yavaşlattı. Kollarındaki bazı kaslar açıktı ve kan damlıyordu.

 

Gerçek özünün %70-80'ini tüketmişti ve vücudu çok yorgundu. Ancak elde ettiği faydalar muhteşemdi. Farkında olmadan Geç Xiantian Âlemi yetişiminin daha dengeli hale geldiğini gördü. Aşırı Xiantian Âlemi'ne doğru ilerlemeye başlamıştı!