Bölüm 542: Başka Bir Adım Daha

Editör: Kinyas

Gökyüzü Kulesi kurallarına göre dövüş sanatçıları on galibiyet serisine ulaştıktan sonra sadece bir katliam puanı kazanabilirdi. Ama bu katliam puanı hemen kullanılamazdı. Bunu kullanmak için bireyin tekrardan zafer alması gerekiyordu. Eğer kaybederse, bu katliam puanı kazanana geçerdi.

Gökyüzü Kulesi'nin kuralları bu şekildeydi.

Bu yüzden ikinci katın ustaları avcılar gibiydi. Özellikle on galibiyet serisine ulaşan dövüş sanatçılarına odaklanıyorlardı. Bu türde bir dövüş sanatçısını yenebilirlerse, sadece şeytani enerji ele geçirmekle kalmayacak, bir katliam puanı da elde edeceklerdi.

Hedeflenen dövüş sanatçıları genellikle şişman koyun olarak adlandırılırdı.

10 galibiyet serisi bir engel, 20 galibiyet serisi başka bir engeldi. Ama 20 galibiyet serisi, çok daha zor ve sefil bir yoldu. Çünkü bu sayılarda zaferi olan kişiler ustaları kışkırtmış olurdu.

Lan Xing sahneye çıktığı ilk anda, büyük arenada sadece birkaç yüz kişinin gözlerine düşmüştü. Ama şu anda binlerce kişi onu izliyordu ve bu sayının çoğunluğu ustalardan oluşuyordu.

Bu insanların hepsi Lan Xing'i ölçüp biçiyordu ve kalplerinde gücünü tahmin ediyorlardı. Çünkü onlara göre, Lan Xing onların avıydı.

Lan Xing kalbinde alaycı şekilde güldü. “Bazıları gerçekten avı olduğumu düşünüyor. Humph, zamanı geldiğinde avın kim olduğunu göstereceğim! İkinci kata geçtikten sonra bir yıl arenaya adım atmamamın, bunun yerine inzivada kalmamın nedenini hepiniz anlayacaksınız!’

Lan Xing derin düşüncelere daldı ve sahneye başka bir dövüş sanatçısı atladı.

Lan Xing sekizinci maçı başladığı anda sırıttı. Ona göre bu kişiyle uğraşmak basitti.

...

”Lan Xing sekizinci zaferine ulaştı!” Hakem bir kez daha duyurdu.

“Sekiz galibiyet serisi! Bir acemi gerçekten sekiz galibiyet serisine ulaştı! Ne şaşırtıcı bir sonuç!” Sahnenin altındaki dövüş sanatçıları, Lan Xing hakkında giderek ilgilenmeye başlıyordu.

“Lan Xing'in Lin Ming'e meydan okumak istediğini ve acemiler arasında en güçlü olanı göstermek istediğini duydum. Peki Lin Ming nerelerde?”

“Kapalı kapılar ardında yetişim yapıyor olabilir mi? Belki de Lan Xing'den saklanıyordur. Lan Xing gerçekten çok güçlü. Üç galibiyet serisine ulaştığından ortaya daha büyük bir güç çıkardı; Lin Ming'in onu yenemeyeceğini düşünmesi garip olmaz. Sonuçta Lan Xing tüm yıl boyunca ikinci katta yetişim yaptı.”

“Mm.” Bir savaştan kaçmak dövüş sanatçısının düşüncelerini kirletse de, dövüş sanatçısının nerede durması gerektiğini bilmesi gerekiyordu. Özellikle de Gökyüzü Kulesi'nde… Çünkü sabırsız olanların hepsi ölmüştü.

Gökyüzü Kulesi'nde önce can geliyordu; bu yüzden savaştan kaçmak utanç verici değildi. Öte yandan birinin kazanma şansı olmadığı bir savaşa girmeye can atması, herkes tarafından alay konusu olacak bir hareket olurdu.

Sekiz zaferden sonra, dokuzuncu zafer de geldi!

Lan Xing son üç günde üç galibiyet serisine ulaştıktan sonra 10'a sadece bir adım uzaklıktaydı!

“Bugünün üç maçı zaten bitti. Genç Kahraman Lan, devam etmek istiyor musunuz?” Siyah kıyafetli hakem saygılı şekilde söyledi. O kim olursa olsun, güçlüyse her zaman saygı görürdü. Üstelik Lan Xing'in vaat ettiği geleceği saymıyorduk bile. Gelecekte bir sorun çıkmazsa Sevimli İmparator olacaktı. Elbette bu, burada yok olmadığı takdirde gerçekleşecekti.

“Bugünlük yeter. Savaşmak istediğim kişi henüz ortaya çıkmadı. Yarın, umarım rakibim arenaya gelir ve beni hayal kırıklığına uğratmaz!”

Rakibi doğal olarak Lin Ming idi. Bu iki yükselen yıldızın savaşını görmek isteyen çok insan vardı. Ancak Lin Ming inzivaya gittikten sonra, herkes onu gözden kaçırmıştı. Sanki ortadan kaybolmuş gibiydi.

“Lan Xing'in sözlerine doğrudan bir meydan okuma!”

“Humph, birine meydan okumak bir işe yaramaz. Lin Ming buraya geldiğine göre bir aptal değildir. Ben Lin Ming olsaydım, şu anda ortaya çıkmazdı. Lan Xing bana ne yapardı yoksa? Aksine Lan Xing'in yarınki 11. maçını beklerdim. Hangi ustanın hareketlerini kullanabileceğini ve Lan Xing'in katliam puanlarını elinde tutup tutamayacağını merak ediyorum.”

“Mm. Ayrıca bunu dört gözle bekliyorum. Buraya yarın kesinlikle birçok insan gelecek ve birçok usta da ortaya çıkacaktır.”

...

Uçurum yetişim alanı. Bir göz açıp kapayıncaya kadar dört gün geçti.

Lin Ming heykel gibi hareketsiz şekilde yatakta oturuyordu. Vücudunu zengin bir şeytani enerji sarmıştı ve kalın bir koza gibi onu katlayarak sarmalamıştı.

Lin Ming'in zihninde çeşitli kaotik görüntü dönüyordu. Şu anda Hiçlik Ezici Altın Kuş, Zaman ve Uzay Kavramı, Büyük Ezici Kargı Sanatı ve dahası üzerinde geziniyordu.

Bu görüntüler, Lin Ming'in zihninde giderek netleşiyordu. Bir süre sonra Lin Ming kalbinde aniden bir şey ortaya çıkmış gibi hissetti. Dantianına büyük bir enerji girdi ve meridyenlerinden geçti.

Eğer bu enerjiyi açığa çıkaramazsa, o zaman çılgına dönerdi!

Lin Ming uzaysal yüzüğünden Mor Kuyruklu Yıldız Mızrağı'nı çıkardı. Sadece bir kere itti ve Mor Kuyruklu Yıldız Mızrağı hiçliğe kaçmış gibi görünüyordu, ondan tek bir iz bile kalmadı.

Peng!

Mızrak, yetişim alanının koruyucu dizisine vurdu. Tüm dizi oluşumu sallandı ve Mor Kuyruklu Yıldız Mızrağı, bu etkinin altında hilal gibi büküldü.

Hafif bir duraksama oldu. O anda Lin Ming'in vücudu her şey aniden tersine dönerken tüm fizik yasalarını çiğnemiş gibiydi. Mor Kuyruklu Yıldız Mızrağı bile uzaysal yüzüğüne geri dönmüştü. Sanki Lin Ming hiç hareket etmemiş gibiydi.

Lin Ming dantianındaki gerçek öz kasırgası genişlemişti. Orta Xiantian Âlemi'ne ulaşmaktan sadece bir adım uzaklıktaydı.

“Yetişimim Erken Xiantian Âlemi'nin doruğuna ulaştı. Ayrıca meditasyon yoluyla Uzay ve Zaman Kavramı'na biraz dokunmayı başardım.”

Lin Ming hafifce nefes verdi. Bu yasaları meditasyon yaparak algılamak gerçekten kolay değildi.

Hiçlik Ezici Altın Kuş'u kullanmak için Büyük Ezici Kargı Sanatı'nı uyguladığından bu yana, iki en yüksek kalitede yetişim yöntemi de Uzay ve Zaman Kavramı'nı içeriyordu. Yarı İmparator seviyesinin savaş kayıtlarının yanı sıra, ultra uzun iletim dizisi aracılığıya uzay ve zamanda seyahat etmesine ek olarak, bu fırsatlar serisi Lin Ming'in Uzay ve Zaman Kavramı'nın en küçük parçasını anlamasına yardımcı olmuştu.

“Sevimliler'in doğal yasalara uyumlu olmasıyla karşılaştırıldığında, benim uyumluluğum konuşmaya bile değmez. Uhrevi Savaş Niyeti'nin desteğini almasaydım, dört gün hiç bir işe yaramayabilirdi.” Lin Ming hayal kırıklığı içinde iç çekti. Meditasyon yoluyla yasaları anlamanın her zaman tatmin edici olmayacağını hissetmişti.

“Yetişimim hızla artmaya devam ediyor. Orta Xiantian Âlemi'ne ulaşmaktan sadece bir ay kadar uzağım. Eğer biraz daha zamanım olursa, atılımımı kesinlikle gerçekleştireceğim. Kan Kıyım Bozkırları, gerçekten itibarıyla yaşıyor. Zirve kalite yetişim alanı ve çalışmasıyla, ölüm kalım savaşlarını da katınca dövüş sanatçısının potansiyelini gerçekten ortaya çıkarıyor.” Bir kişi ölmeden Kan Kıyım Bozkırları'nda birkaç yıl yetişim yaparsa, yetişimi büyük bir artış gösterirdi.

Kan Kıyım Bozkırları'ndaki ilerlemenin büyük hızının, sayısız dahi ve kahramanın burada ölmesi nedeniyle olduğu söylenebilirdi. Burası kraliçe seçen bir kovan gibiydi. Bir yarışmacı, kraliçe arı pozisyonuna geçmeden önce bütün rakiplerini öldürmek zorundaydı. Kan Kıyım Bozkırları'ndaki ölüm kalım savaşları, Gökyüzü Düşüşü Kıtası'nın tarikatlarının buluşmalarındaki dövüş sanatçı turnuvalarından daha etkiliydi. Ama karşılığında bedeli de büyüktü.

Lin Ming tek seferde dört gün boyunca yetişim yaptı. Karnının guruldadığını hissetti; bu açlık sancısı gerçekten dayanılmazdı. Vücudu çok fazla ter atmıştı, bu yüzden yapışkan ve rahatsız hissediyordu.

Banyo yapmaya ve yemek yemeye hazırlandı.

Lin Ming'in zirve yetişim alanı küçüktü ve dinlenecek bir yer yoktu.

Lin Ming odadaki iletim dizisiyle dışarı çıktı. İkinci kattaki bir hizmet köşküne geldi. İçeri girdiği anda üstünden kalabalık bir hava dalgası geçti.

Burada, Kan Şeytanı Kristali olduğu sürece her türlü hizmeti alabilirdi. Bir kişinin isteyebileceği veya hayal edebileceği her şey vardı. Banyo yapmak ve yemek yemek en basit şeylerdi. Buraya cinsel arzularını tatmin etmeye gelen dövüş sanatçıları bil vardı; bir dövüş sanatçısının buraya geldikten sonra banyo yaparken birkaç tane güzelle birlikte olması garip değildi.

Lin Ming oturacak iyi görünümlü bir restoran buldu. Siparişini vermeden önce, birçok gözün ona baktığını ve hareket ettiğini gördü. Hepsinin gerçek öz ses iletimiyle arasında konuştuğu açıktı. Lin Ming'in onlara baktığını gördüklerinde gözlerinde garip bir ışık parladı.

‘Mm? Ne zamandır bu kadar dikkat çekiyorum?’

Lin Ming'in ikinci katta küçük bir ünü var gibi kabul edilebilirdi. Ama bu kadar insanın dikkatini çekmek için yeterli olmaması gerekiyordu.

Lin Ming bir süre düşündü. Daha sonra bir ses iletim tılsımı çıkardı ve yaktı.

Bir süre sonra genç bir Sevimli kız restorana geldi. O anda Lin Ming yavaş yavaş soslu sığır etini yemeye başlamıştı.

“Bay Lin.”

Genç Sevimli kız eğildi. Lin Ming'e daha önce ses iletimi işaretini vermişti, böylece Lin Ming onu istediği zaman çağırabilirdi.

Lin Ming, genç Sevimli kız geldiği anda konuşmaya fırsat bile bulamadı. “Efendi Lin, arenaya gidemezsiniz. Lan Xing şu anda arenada savaşıyor. Daha önce size isminizle meydan okudu ama Efendi Lin inzivada olduğu için buna fırsat bulamadı. Her gün üç tane galibiyet serisi elde etti ve çoktan dokuzuncu zaferine ulaştı. Bir kez daha kazanırsa, 10 galibiyet serisine ulaşacak. Efendi Lin, şu anda arenaya giderseniz kesinlikle size meydan okuyacaktır.”

“Ne? Böyle şeyler mi yaşandı?” Lin Ming çenesini okşadı. Gökyüzü Kulesi'nin kurallarını biliyordu. Bir kişi on galibiyet serisine ulaşırsa, bir katliam puanı elde edebilirdi. Lin Ming yarım İmparatorlar arasındaki savaşın kaydını izledikten sonra bundan çok yarar sağlamıştı. Lin Ming katliam puanlarını daha iyi kavramıştı. Onlar gerçekten kullanışlıydı; hatta daha da iyisi.

Eğer daha fazla katliam puanı kazanabilirse, Zaman ve Uzay Kavramı'na aşina olan yarım İmparatorlar'ın daha fazla dizi diskini alabilirdi. Hatta yetkisi yükseldiğinde, gerçek bir İmparator seviyesinin savaş dizi diskini bile kiralayabilirdi. Bununla yasalar üzerindeki anlayışı başka bir seviyeye yükselebilirdi. Lin Ming doğal olarak böyle büyük bir fırsatı kaçırmak istemiyordu.

Genç Sevimli kız, Lin Ming'in bununla ilgilendiğini gördü ve beti benzi attı. Panik içinde açıklamaya başladı. “Efendi Lin, onu hafife almayın. Lan Xing ilk savaşında ortaya koyduğundan daha büyük bir güç koyuyor ortaya. İlk gündeki üç galibiyet serisi çok ciddiye alınmamıştı!”

“Anladım.” Lin Ming aniden birçok insanın ona bakmasının nedenini anladı. Hepsi iyi bir savaş bekliyordu.

Lin Ming uzaysal yüzüğünden bir orta aşama Kan Şeytanı Kristali çıkardı ve masaya koydu. “Garson, burada işim bitti.”

Lin Ming doğrudan ayağa kalktı.

“Efendi Lin, ne yapacaksınız?” Genç Sevimli kızın ifadesi değişti. Kalbi uğursuz bir tahminle doldu.

Lin Ming hafifçe gülümsedi. “Öylece göz atmak için arenaya gideceğim. Lan Xing'in sözde gizli gücünü görmek istiyorum.”

Lin Ming'in sesi yüksek değildi ama restoranda dövüş sanatçısı olmayan var mıydı? Herkes Lin Ming'in dediklerini duydu.

Aniden hepsi heyecanlandı. Lin Ming orada dağdan inen bir kaplan olduğunun ve buna rağmen kaplanın inine yürüdüğünün farkındaydı!

Bununla birlikte, kafasını sallayan ve gülmeye başlayan birçok dövüş sanatçısı vardı. Birkaç Dev Şeytan dövüş sanatçısı Lin Ming'in çekeceği acıdan zevk alıyormuşçasına baktı. Lin Ming'e bir salak gibi bakıyorlardı. Ne kadar sefil bir duruma düşeceğini ve korkunç şekilde öleceğini izlemek istiyorlardı.